Gülsu Derin - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

ama sen yine de sevme beni...Sokulma hiç el gibi.El yordamıyla aranır mı hiç sevda,yoksa içinde,yanmıyorsa ta bağrında...

Alını morunu sevmelerin nakışlarken ben,parmaklarım ağrılı gelinlik giydiririm içimdeki tazeye...Yüzümün alına,gözümün karası değer de korkmam bu yüzden.Saçlarım atımın yelelerinde rüzgar,ben bohçamda nazlı bir sevdayla binerken o doru ata,en zifirisinde bir gece...

yok ama sen yine de sevme beni...Hiç bir iklimin yağmuruyum ben.Bir parça maviye çalsa gök,akdeniz olurum sereserpe...kendime taşlar atarım kıyıya vururum yine kendimi...Boğulur giderim kendi derinliğimde...

Kalsın sen sevme beni.Bu yol benden geçiyorsa bil ki çıkmaz yerdesin.Ben bırakmam kendimden geçeni.Dört duvarların en yalnız kuşatması,küçük avlularda voltası bir mahkumun.Boncuklu kuşun gagasında ki emek...

Dedim ya sen sevme beni...Gözlerim şahit,sözlerim tutanaktı ki ben seni sevdim,en zifirisinde bir gece... arılık2006/Ay_karanlık




...............................................................................................................................



Bağbozumu zamanlarında ağlardı kınalıyapıncak! Bir sıkımlık canıyla mey olmaktı kaderi! 'aşkın rengini alırım' diye avunsa da,ya bir efkarı dağıtmak ya da bir sevince karışmak,geceden arda kalan tortusu,bir şişe dibinde tükenmekti kederi.Bir kadehlik ömrün yudumlarında,alı aşktı,pembesi utangaç,beyazı gözyaşı gibi şeffaftı sanki.Ne zaman bir el uzansa kendine,cantanesinden biri daha koparılıp düşerdi aç gözlü bir ele.
Toplayıcıların selelerinde,ezilirken ayaklar altında,akan suyuna karışıp gitmek isterdi...Ah kınalıyapıncak üzüm tanesi,bağ güzeli! Şimdi sen kaldır kadehini kendi kendine,en kırmızısından al bir yudum yüreğinin kuyusundan,mahmur bir uykuya sal kendini de unut! hadi avut kendini de masalarda,nara at,bağır çağır,köprü altlarında bir yalnız ol! Bundan sonra bu'sun sadece kınalıyapıncak,kanayıp dur şimdi kendi renginde...06.02.07

Ay_karanlık
.............................................................................................

Ama ben gidiyorum,
Gecip gidiyorum icinden,
köprüleri atip,
gemileri yakip da gidiyorum bu kez.
Kendimden basliyorum önce.
Iki kisilik bir yangindi oysa ask!
Ben,bu yanginin aciyan teni,
yanan yüregi,ellerimin karasi,
ve dumaniydim küllerimin...
Cekip gidiyorum,
soyunmak gibi giysilerimden,
günahlardan arinmak gibi,
ve ölmek gibi en kimsesizinden...
Saclarimda avare bir rüzgar,
öyle savruk,daginik,
arkamda firtina sessizligi,
saganak kacaklari sacak altlarinda,
suretime alayci bir gülüs ekleyip gidiyorum
Hükümsüz bir kimlik gibi,
Celme takip son kez hayata,
yerle bir ediyorum.
Yikintilarinda ucari bir gül,
öyle umarsiz iste gidiyorum! ...


Ocak 2007 / Ay_karanlık