Deniz durgun göl gibi, gitgide genişliyor
Sular kayalıklarda nurdan izler işliyor,
Engine sarkan gökler baştan başa yıldızlı..
Şimdi göğsümde kalbim çarpıyor hızlı hızlı.
Göklerden bir yıldızın gölgesi düşmüş suya
Dalmış suyun koynunda bir gecelik uykuya
Bazan uzunlaşıyor, bazan da kıvranıyor
Durgun suyun altında bir mum gibi yanıyor
Yakın olayım diye bu gökten gelen ize
Öyle eğilmişim ki kayalardan denize
Alnımdan düşen saçlar yorulmuş suya değdi
Baktım geniş ufuklar başımın üstündeydi
Bilemem nasıl oldu geldi ki öyle bir an
Yenilmez bir haz duyup denize atılmaktan
Kurtulmak ne kolaymış faniliğimden dedim
Doğruldum atılırken bir dakika titredim
Bir dakika sonsuzluk doldu taştı gönlümden
Bir dakika bir ömrü kurtarmıştı ölümden.
Denize dönmek istiyorum!
Mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!
Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.
Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.
Ve madem ki bir gün ölüm mukadder;
Ben sularda batan bir ışık gibi
sularda sönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Şiir bilgisinin en önemli özelliği bu bilginin genel bir bilgi olmamasıdır. Çünkü şiir devingen ve değişken, her seferinde tek ve özgün olan çok özel bir varoluş biçimine sahiptir. Bu özellik başka şairlerin şiirleri için olduğu kadar aynı şairin şiirleri için de geçerlidir. Şiirle her karşılaşmamız bir öncekinden farklı, yeni bir karşılaşmadır.'
Kısakürek: Ama hâfızlığın kıymetini ifâde için, yine İslâm’dan çalıyor meseleyi, “Hâfız-ı Kapital olmak istiyorum” diyor.... Zavallı “yanık kafa”, bir şiir nefesi olan adam...
Yav ben diyorum cehalet diye anlaşılamıyorum ah be Necip Fazıl sen de mi Uğur Mumcu'yu dinlemedin: 'bir konu üstünde önce bilgi sahibi olun; sonra fikir sahibi' Nazım Hikmet; komünistti, bu sebepten çok dinle diyanetle ilgilenmezdi ama Müslümanlığın Sosyalizmle benzeyen yanları olduğundan Müslümanlığa saygı duyardı hatta Hz. Muhammed'i ve diğer peygamberleri kitleleri peşlerinden sürükleyen, günün koşullarını iyi bilen; çağ değiştiren 'Devrimciler' olarak görürdü... Bu sebepten İslam terimlerini bilinçli olarak kullanırdı hep...
'Darağacına kadar savunacağım hakikat: Her düşünceye saygı! ' Cemil Meriç...
Necip Fazıl Bey'e Cemil Meriç ve Uğur Mumcu'dan bahsetmemişler heralde.. Hoş Uğur Mumcu çok küçük kalır ama...
Durmadan avuçlarım terliyor,
İnildiyor ardımdan
Girdiğim çıktığım kapılar.
Trenim gecikmeli, yüreğim burgun,
Bir bir uzaklaşıyor sevdiğim insanlar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Dolanıp duruyorum ortalıkta.
Kedim hımbıl, yaprak döküyor çiçeğim,
Rakım bir türlü beyazlaşmıyor.
Anahtarım güç dönüyor kilidinde,
Nemli aldığım sigaralar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Kimi zaman çocuğum,
Bir müzik kutusu başucumda
Ve ayımın gözleri saydam.
Kimi zaman gardayım
Yanımda bavulum, yılgın ve ihtiyar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Bekliyorum bir kapının önünde,
Cebimde yazılmamış bir mektupla.
Bana karşı ben vardım
Çaldığım kapıların ardında,
Ben açtım, ben girdim
Selamlaştık ilk defa.
Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.
Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var.
Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a.
Yapraklarım gözlerimdir, şaşarak bakarım.
Yüz bin gözle seyrederim seni, İstanbul'u.
Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında
Kendisinin anılarında: Uzayda daha önceden hiç duymadığı bir ses duyar.. Yıllar sonra dünya turuna çıktığında Mısır'da aynı sesi duyduktan sonra müslüman olur: 'Ezan'
Temiz kalan tek yerdir devrim
bütün bir yıl
kirlenen duvarda
ama görebilmek icin
asıldığı çividen indirilmelidir
yapraklari biten takvim
Zorbalara direnmektir devrim
bir çocuğun
annesinin çantasından aldığı paraları
altına gizlediğini
söylememiştir dövülen
hiçbir hali
İçinde yaşamaktır devrim
dikiş kutusunun
ve toplu iğneler gibi
bir arada olmayı gerektirir
karşı koyabilmek icin zulmüne
makas denilen patronun
Gece ışıklar arasında koşmaktır devrim
ateş böceklerini
yakalamak isteyen çocukların
peşine takılır gün gelir
yanıp sönen mavi ışıkları
polis arabalarının
Kağıt bir gemidir devrim
bütün gemiler
hurdaya çıksa da sonunda
taşıdığı özgürlük şiiriyle
batmadan yüzer nicedir
dünya sularında
Hiç bir insanın burnunu bile kanatmamış ve gerçek, kelime anlamıyla milliyetçi olan insan..
'Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği! ' derken ona küfreden bazı kesimler kendi tuttukları Ziya Gökalp'in bundan 79 yıl önce aynı şeyi dediğinden bihaber olacak kadar cahildiler: 'eğer Türkleri sevmeyen bir kürt varsa bu Kürt değildir; ve eğer Kürtleri sevmeyen bir Türk varsa bu Türk değildir..' Ziya Gökalp
bülent korkmaz
29.06.2003 - 22:3735'inden sonra dünya yıldızı olan insan lakabı Cengaver...
yahya kemal beyatlı
29.06.2003 - 09:32Nazım Hikmet'e duyduğu korkudan Celile Hanım'a (Nazım'ın annesi; Yahya Kemal'in sevgili adayı) yaklaşamamış bir süre... :) Valla doğru..
Sunay Akın söyledi
yahya kemal beyatlı
29.06.2003 - 09:32Nazım Hikmet'e duyduğu korkudan Celile Hanım'a (Nazım'ın annesi; Yahya Kemal'in sevgili adayı) yaklaşamamış bir süre... :) Valla doğru..
şeyhülislam mustafa sabri efendi
29.06.2003 - 09:25demek ki kötü bi adammış
sokak çocukları
29.06.2003 - 09:22martılar ki sokak çocuklarıdır denizin...
Can Yücel
deniz
29.06.2003 - 09:18Deniz durgun göl gibi, gitgide genişliyor
Sular kayalıklarda nurdan izler işliyor,
Engine sarkan gökler baştan başa yıldızlı..
Şimdi göğsümde kalbim çarpıyor hızlı hızlı.
Göklerden bir yıldızın gölgesi düşmüş suya
Dalmış suyun koynunda bir gecelik uykuya
Bazan uzunlaşıyor, bazan da kıvranıyor
Durgun suyun altında bir mum gibi yanıyor
Yakın olayım diye bu gökten gelen ize
Öyle eğilmişim ki kayalardan denize
Alnımdan düşen saçlar yorulmuş suya değdi
Baktım geniş ufuklar başımın üstündeydi
Bilemem nasıl oldu geldi ki öyle bir an
Yenilmez bir haz duyup denize atılmaktan
Kurtulmak ne kolaymış faniliğimden dedim
Doğruldum atılırken bir dakika titredim
Bir dakika sonsuzluk doldu taştı gönlümden
Bir dakika bir ömrü kurtarmıştı ölümden.
Bir Dakika/ Nazım Hikmet (ilk şiirlerinden)
deniz
29.06.2003 - 09:16Denize dönmek istiyorum!
Mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!
Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.
Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.
Ve madem ki bir gün ölüm mukadder;
Ben sularda batan bir ışık gibi
sularda sönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Hasret/ Nazım Hikmet
aşk
29.06.2003 - 09:13Aşk yeniden
Akdeniz'in tuzu gibi
Aşk yeniden
Bitti artık bu son derken...
metin altıok
29.06.2003 - 09:11Şiir bilgisinin en önemli özelliği bu bilginin genel bir bilgi olmamasıdır. Çünkü şiir devingen ve değişken, her seferinde tek ve özgün olan çok özel bir varoluş biçimine sahiptir. Bu özellik başka şairlerin şiirleri için olduğu kadar aynı şairin şiirleri için de geçerlidir. Şiirle her karşılaşmamız bir öncekinden farklı, yeni bir karşılaşmadır.'
Metin Altıok
nazım hikmet
29.06.2003 - 09:09Kısakürek: Ama hâfızlığın kıymetini ifâde için, yine İslâm’dan çalıyor meseleyi, “Hâfız-ı Kapital olmak istiyorum” diyor.... Zavallı “yanık kafa”, bir şiir nefesi olan adam...
Yav ben diyorum cehalet diye anlaşılamıyorum ah be Necip Fazıl sen de mi Uğur Mumcu'yu dinlemedin: 'bir konu üstünde önce bilgi sahibi olun; sonra fikir sahibi' Nazım Hikmet; komünistti, bu sebepten çok dinle diyanetle ilgilenmezdi ama Müslümanlığın Sosyalizmle benzeyen yanları olduğundan Müslümanlığa saygı duyardı hatta Hz. Muhammed'i ve diğer peygamberleri kitleleri peşlerinden sürükleyen, günün koşullarını iyi bilen; çağ değiştiren 'Devrimciler' olarak görürdü... Bu sebepten İslam terimlerini bilinçli olarak kullanırdı hep...
'Darağacına kadar savunacağım hakikat: Her düşünceye saygı! ' Cemil Meriç...
Necip Fazıl Bey'e Cemil Meriç ve Uğur Mumcu'dan bahsetmemişler heralde.. Hoş Uğur Mumcu çok küçük kalır ama...
metin altıok
29.06.2003 - 09:01Durmadan avuçlarım terliyor,
İnildiyor ardımdan
Girdiğim çıktığım kapılar.
Trenim gecikmeli, yüreğim burgun,
Bir bir uzaklaşıyor sevdiğim insanlar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Dolanıp duruyorum ortalıkta.
Kedim hımbıl, yaprak döküyor çiçeğim,
Rakım bir türlü beyazlaşmıyor.
Anahtarım güç dönüyor kilidinde,
Nemli aldığım sigaralar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Kimi zaman çocuğum,
Bir müzik kutusu başucumda
Ve ayımın gözleri saydam.
Kimi zaman gardayım
Yanımda bavulum, yılgın ve ihtiyar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.
Bekliyorum bir kapının önünde,
Cebimde yazılmamış bir mektupla.
Bana karşı ben vardım
Çaldığım kapıların ardında,
Ben açtım, ben girdim
Selamlaştık ilk defa.
Metin Altıok/ Evde Yoklar
ağaç
29.06.2003 - 08:49Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.
Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var.
Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a.
Yapraklarım gözlerimdir, şaşarak bakarım.
Yüz bin gözle seyrederim seni, İstanbul'u.
Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında
Ceviz Ağacı / Nazım
ağaç
29.06.2003 - 08:49Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
Nazım Hikmet
canım
29.06.2003 - 08:42canım işte üstüne yazılmaz..
Canım: Lavinyam....
neil armstrong
29.06.2003 - 08:41Kendisinin anılarında: Uzayda daha önceden hiç duymadığı bir ses duyar.. Yıllar sonra dünya turuna çıktığında Mısır'da aynı sesi duyduktan sonra müslüman olur: 'Ezan'
jules verne
29.06.2003 - 08:31uzaylı bile demişler adama bir ara.. Özellikle 80 günde devri alem ve dünyanın merkezine seyahat kitapları dolayısıyla..
cahit sıtkı tarancı
29.06.2003 - 08:2735 yaş şiiri 5lik dizelerden 7 katı itibarıyla 35 dizedir..
ermeni soykırımı
29.06.2003 - 08:26bu konuyla ilgili bence çok bilgi verici şeyler yazıldı (ben alıntı yaptım ama :)) bkz: ERMENİ SORUNU
marc vivien foe
29.06.2003 - 08:14en küçüğü 6 aylık olmak üzere 3 çocuğu varmış.. Allah rahmet eylesin..
toprağı bol olsun
27.06.2003 - 22:26memeleketim ve insanklık için çalışan tüm ölülerimizin..
18.yaş
25.06.2003 - 23:02daa bi buçuk yılım var...
deniz gezmiş
25.06.2003 - 22:53Temiz kalan tek yerdir devrim
bütün bir yıl
kirlenen duvarda
ama görebilmek icin
asıldığı çividen indirilmelidir
yapraklari biten takvim
Zorbalara direnmektir devrim
bir çocuğun
annesinin çantasından aldığı paraları
altına gizlediğini
söylememiştir dövülen
hiçbir hali
İçinde yaşamaktır devrim
dikiş kutusunun
ve toplu iğneler gibi
bir arada olmayı gerektirir
karşı koyabilmek icin zulmüne
makas denilen patronun
Gece ışıklar arasında koşmaktır devrim
ateş böceklerini
yakalamak isteyen çocukların
peşine takılır gün gelir
yanıp sönen mavi ışıkları
polis arabalarının
Kağıt bir gemidir devrim
bütün gemiler
hurdaya çıksa da sonunda
taşıdığı özgürlük şiiriyle
batmadan yüzer nicedir
dünya sularında
Kim bilir kaç yunus görmüş
kaç DENİZ GEZMİŞ...
Devrim/ Sunay Akın
deniz gezmiş
25.06.2003 - 22:50Hiç bir insanın burnunu bile kanatmamış ve gerçek, kelime anlamıyla milliyetçi olan insan..
'Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği! ' derken ona küfreden bazı kesimler kendi tuttukları Ziya Gökalp'in bundan 79 yıl önce aynı şeyi dediğinden bihaber olacak kadar cahildiler: 'eğer Türkleri sevmeyen bir kürt varsa bu Kürt değildir; ve eğer Kürtleri sevmeyen bir Türk varsa bu Türk değildir..' Ziya Gökalp
deniz gezmiş
25.06.2003 - 22:47Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman
uykusunda bir kuş ölür ecelsiz
alıp da başını gitmek istersin
karanlık sokaklar kör, sağır, dilsiz
Ey sevda kuşanıp yollara düşen!
Bilesin bu yollar dağlar dolanır
Yare ulaşmadan düşersen eğer
Yarına sesinin YANKISI kalır
Gecenin ucunda gün aralanır
Yar sevdası ile yürek bilenir
Sızılı bir ırmak uğurlar seni
su olup akarsın KIR ÇİÇEKLENİR
bu şarkı ona değil galiba ama yari memleket alırsak ben sevda kuşanıp yollara düşenleri Deniz, Yusuf, Hüseyin olarak görüyorum...
Toplam 430 mesaj bulundu