ah oğul artık ben yoruldum maşukların çetelesini tutmaktan...dilhıraş bir halde monitörü tırmalıyorum canım ciğerim.allah müstehakını versin ulen...
bezginlik ilen...
efenim, anası 'uldız' olup zamanla 'DİL DÛZ' biçimine dönüşmüş eklenme maksadı ayan 'dilara' terimlerden biri idir.
efenim rivayet o idir ki 'uldız' ın ilk evladı 'dilduz' eli aşkta meşkte uz, her çorbaya tuz biri imiş. 'anasına bak kızını al' hale uymaz, 'kenarına bak bezini al' bu biçareye libase olmaz imiş.dilduzdan ne köy ne kasaba olmayacağını iyice belleyen ana uldız hemen ikinci çocuğu doğurmuş ardından dilduzun pabucunu gökdelenin damına savurmuş.
yalın ayak başı kabak kalakalıveren dilduz uyuşturucuya başlamış az gitmiş uz gitmiş altı ay güz gitmiş. daha da gelmemiş.
hemen düşeyim oğul,
şerhen...
hülasa-i kelam ilen aşkına düşküne mim ilen...
halas haldıras gelip gittiğin yollara dilruba; palas pandıras yürüdüğüm la tahzene bil mahzene indiğim hüzün yağmurlarında arayıp bulamadığım 'meğana'inde yok cinde yok,ecrinde yok cürmünde yok; ateşim var ifritim yok...çakmağım var kibritim yok!
ey oğul;
düşme aşkın peşine odu yamandır,gücenme baban sözüne, fiyakalı sanma sana düşmandır.
oğul anlayana sinek sözü kelamdır; idraki dar adama eşşek gözü haramdır.oğul daha da anlamadın zannım odur; bil ki zorlama derim kapasiten cüz'idir azdır!
öperim gözlerinden oğul...
şerh ilen...
'.....
derler ki imlası kırık kaderin
içinden geçermiş ferhatın kahrı
ya ben sana nasıl gelirim şirin
bulutun içinden rüzgar sesinden
ya ben sana nasıl gelirim ferhat
kalbimdeki ırmak sakinliğinden.
derler ki goncası açmaz bir aşkın
kapıları örtük olurmuş he mi?
mermere yazılan harfler kaybolur
yağmur düşer sızlanırmış karanfil
ben böyle bekliyorum yollarda, gülüm
imlası kırık kalbimle seni. '
efenim evvelen bir gerçeği vurgulamakta yarar görüyorum:
ifritciğim gitmiş olabilir,
avisto tatile çıkmış olabilir,
limon yüzümüze bakmıyor olabilir ;)
istitar kezzap leyla yazmıyor yahud yazıyor ise de henüz gözüme çarpmış olmayabilir,
besteden artık şahsım hazzetmiyor olabilir,
tukebbir peşine düşeceğimi sanmış olabilir,
wu kayıplarda olabilir,
lorinzinden artık haber alınamıyor olabilir; ..........olmasına rağmen efenim ben vü mübarek dedelerim ziyadesi ilen kalabalık olup cümle aleme yeteriz inşallahulalem...
efenim şu düsturunuz olsun her daim; 'fiyakalı yalınız kalmaz; yalınız bırakır! 'öyleki şu cevabı laptop'da yazamıyorum mübarek dedelerim görsün deyu konferans salonunda beyaz perdede evvelen kürsüde yazılmışları okuyup her birinin ayrı ayrı rızası ilen cevap yazıyoruz dedelerimin asabi vü dominant kimlik kişilik mizaçlarından mütevellit arada kan gövdeyi götürmüyor da değil bilhassa hatun cinsinin üzerimizden prim yapmaya kalkışması noktasında dedelerim asabileşip 'ya artık onu bitir,nedire göm; yahud da muhattap alma oğul! bizden söylemesi'diyorlar efenim;
mübarek dedelerime hürmet ilen...
the not:
1-beste hatun yapacağın kurları üzerimden pazarlamaz isen ziyadesiylen müteşekkir olacağım idir.
2-her şey yalan idir dolan idir eh çorbada bizim de tuzumuz bulunsun idir; şükür ki yalan söylüyoruz idir yok ise bildiğimiz doğrular can yakabilir...
ikaz ilen...
'Bir adam kötü yoldan para kazanip bununla kendisine bir inek alır. Neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu Hacı Bektas Veli'nin dergâhına kurban olarak bağışlamak ister. O zamanlar dergâhlar ayni zamanda aşevi işlevi görüyordu. Durumu Hacı Bektas Veli'ye anlatır ve Hacı Bektas Veli: ' Helal değildir ' diye bu kurbanı geri çevirir. Bunun üzerine adam Mevlevi dergâhına gider ve ayni durumu Mevlana'ya anlatır. Mevlana ise; bu hediyeyi kabul eder.
Adam ayni şeyi Hacı Bektas Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmemiş olduğunu söyler ve Mevlana'ya bunun sebebini sorar. Mevlana söyle der: - Biz bir karga isek Hacı Bektas Veli bir şahin gibidir. Öyle her leşe konmaz. O yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir.
Adam üşenmez kalkar Hacı Bektas dergâhı'na gider ve Hacı Bektas Veli'ye, Mevlana'nın kurbanı kabul ettiğini söyleyip bunun sebebini bir de Hacı Bektas Veli'ye sorar. Hacı Bektas da söyle der: - Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise Mevlana'nın gönlü okyanus gibidir. Bu yüzden, bir damlayla bizim gönlümüz kirlenebilir ama onun engin gönlü kirlenmez. Bu sebepten dolayı o senin hediyeni kabul etmiştir.'
efenim olay mahalinin bir kahvehane olduğu az sonra malumunuz olacak idir.evvelen birbiri üstüne sigaralar yakılır izmaritler çay bardaklarında istiflenir kapılar pencereler sıkı sıkıya kapatılır okey'e oturulur taşları dizer iken biri ikisi elaltından iç edilir.profesyöneller hali hazırda bir kaç adet taşını taşır.efenim bir başkası da pişti de poker de kağıt saklama işidir ki yine bunda da sigara dumanından ziyadesi ilen faydalanılır...acemiye el ballı gelir fekat kumarda her daim masa yahud da kıraathane kazanır efenim masanın üstüne birbiri ardına çay bırakılır nasıl bittiği anlaşılmaz zira bitmeden bayat çaylarla tazelenir.nikotinden uyuşmuş beyin bunu pek farkedemez...işte bu mübarek tabiat olayına 'sigaramın dumanına sarsam saklasam seni'olayı denilir...
itina ilen...
efenim 'galfet uykusu'na iktibas ilen...
evvelen ima-i hırsız bendeniz isem; oğul seni evlatlık alırım,hırsız her daim baban olur,hırlı olur hırsız olur,yavuz olur karpuz olur! her ne ise oğul mevzuyu dağıtmayım:
oğul, dilara dünya mı değişsin? istediğin nedir; bırak, kızcağız rahat uyusun.
oğul ga l f et uykusu iyidir, uyumadan evvel go f l et yenir.sen sen ol oğul, ga l f et uykusuna dal zira ga f l et uykusunun rüyası bal; sabahı çetin olur.
oğul şerh düşe düşe bir hal oldun şerha şerha ayrıldın oğul.tefsir et derim hatmet derim olmadı oku geç derim...ben beklerim kızın yakasından düş; beri gel oğul! ayrıl da gel, hayrıyla gel oğul...
tavsiyye ilen...
efenim doğrusu 'yel eser kadın gezer; yelpazeye boncuk dizer'cümleciği olmayıp kadın gibi düşünen fikir uçuşmalarına şehadet eden ifade bütünü idir.malumunuz olacağı üzre bu nadide terimi şahsımız çok aramış ve bulmuş idir.efenim ifade bir de geçkin hatunların yelpaze ilen yellenip,tesbihe boncuk dizmesi yahud da tesbih çekmesi veyahud da incik boncuk kolye dizmesi gerektiğine dair bir manaya da -ziyadesi ilen zorlamak kaydı ilen-çekilebilir...
efenim kadın dediğin yelpazesiz; bir kaç metre kumaş endazesiz olmaz.acep hanımlar kaçınızın çantasını açsak yelpaze var? beste hatun sizi kastetmedim dikkatinizi çekerim 'hanım'dedim 'hatun demedim...
itina ilen...
'hücrenin içinde lizozom var ise ve patlar ise hücre kendi kendini sindirir'ibaresini biyoloji dersinden hatırlarım ozaman da içimize batmış idi şimdi de efenim hücrede lizozom patlar ise hücre parçalanmaz zira lizozomal enzimlerin parçalaması için gerekli ph:2-2,5 filan idir ki o ph da hayat olmaz; hücre içi nötr, çoğu zaman da hafif :) bazik idir.bu mantık aynen insanın midesi ağzına gelirse özefagusunun ağzının dilinin sindirilmesine benzer ki yanlış idir bu olay 3kişiden birinde zaten var idir ve adına GÖR:gastroözefagial reflü denir.sadece tahriş olur öyle yanma yıkılma sindirilme olmaz efenim...
biyoloji öğretmenlerine ilan ilen...
eskimiş müfredatı değiştirmeyenlere yuh ilen...
saygı ilen...
ideal erkek
30.06.2009 - 22:1545inden sonra da ideal erkek olmadığını idrak edebilir insan
itina ilen...
dîl nüvâz
29.06.2009 - 19:58dil-nüvaz, gönül döndüren..
pareleyelim:
dil=tat alma organı, bazen kürek..
nü=cıbıldak
vaz= geçilen..
dîl hırâş
29.06.2009 - 19:53ah oğul artık ben yoruldum maşukların çetelesini tutmaktan...dilhıraş bir halde monitörü tırmalıyorum canım ciğerim.allah müstehakını versin ulen...
bezginlik ilen...
dil dûz
29.06.2009 - 19:50efenim, anası 'uldız' olup zamanla 'DİL DÛZ' biçimine dönüşmüş eklenme maksadı ayan 'dilara' terimlerden biri idir.
efenim rivayet o idir ki 'uldız' ın ilk evladı 'dilduz' eli aşkta meşkte uz, her çorbaya tuz biri imiş. 'anasına bak kızını al' hale uymaz, 'kenarına bak bezini al' bu biçareye libase olmaz imiş.dilduzdan ne köy ne kasaba olmayacağını iyice belleyen ana uldız hemen ikinci çocuğu doğurmuş ardından dilduzun pabucunu gökdelenin damına savurmuş.
yalın ayak başı kabak kalakalıveren dilduz uyuşturucuya başlamış az gitmiş uz gitmiş altı ay güz gitmiş. daha da gelmemiş.
ah ilen...
hüzün ilen...
en meyus çehrem ilen...
sanırım
28.06.2009 - 18:32ya ben sakatım anlayamıyorum ya sen oğul!
hayret ilen...
ideal erkek
28.06.2009 - 18:30herkesin kendi idealleri vardır! ! !
itina ilen ;)
halâs
28.06.2009 - 18:23hemen düşeyim oğul,
şerhen...
hülasa-i kelam ilen aşkına düşküne mim ilen...
halas haldıras gelip gittiğin yollara dilruba; palas pandıras yürüdüğüm la tahzene bil mahzene indiğim hüzün yağmurlarında arayıp bulamadığım 'meğana'inde yok cinde yok,ecrinde yok cürmünde yok; ateşim var ifritim yok...çakmağım var kibritim yok!
ey oğul;
düşme aşkın peşine odu yamandır,gücenme baban sözüne, fiyakalı sanma sana düşmandır.
oğul anlayana sinek sözü kelamdır; idraki dar adama eşşek gözü haramdır.oğul daha da anlamadın zannım odur; bil ki zorlama derim kapasiten cüz'idir azdır!
öperim gözlerinden oğul...
şerh ilen...
çıkagelmek
28.06.2009 - 18:11hoşbuldum oğul ;)
sen de hoşgelmişin!
şu an ne dinliyorum
23.06.2009 - 11:31uykuda mısın sevgili yarim-şükriye tutkun...
çalıntı
23.06.2009 - 11:25'.....
derler ki imlası kırık kaderin
içinden geçermiş ferhatın kahrı
ya ben sana nasıl gelirim şirin
bulutun içinden rüzgar sesinden
ya ben sana nasıl gelirim ferhat
kalbimdeki ırmak sakinliğinden.
derler ki goncası açmaz bir aşkın
kapıları örtük olurmuş he mi?
mermere yazılan harfler kaybolur
yağmur düşer sızlanırmış karanfil
ben böyle bekliyorum yollarda, gülüm
imlası kırık kalbimle seni. '
Cafer Turaç
İnsanları Anlayamamak
23.06.2009 - 09:38efenim evvelen bir gerçeği vurgulamakta yarar görüyorum:
ifritciğim gitmiş olabilir,
avisto tatile çıkmış olabilir,
limon yüzümüze bakmıyor olabilir ;)
istitar kezzap leyla yazmıyor yahud yazıyor ise de henüz gözüme çarpmış olmayabilir,
besteden artık şahsım hazzetmiyor olabilir,
tukebbir peşine düşeceğimi sanmış olabilir,
wu kayıplarda olabilir,
lorinzinden artık haber alınamıyor olabilir; ..........olmasına rağmen efenim ben vü mübarek dedelerim ziyadesi ilen kalabalık olup cümle aleme yeteriz inşallahulalem...
efenim şu düsturunuz olsun her daim; 'fiyakalı yalınız kalmaz; yalınız bırakır! 'öyleki şu cevabı laptop'da yazamıyorum mübarek dedelerim görsün deyu konferans salonunda beyaz perdede evvelen kürsüde yazılmışları okuyup her birinin ayrı ayrı rızası ilen cevap yazıyoruz dedelerimin asabi vü dominant kimlik kişilik mizaçlarından mütevellit arada kan gövdeyi götürmüyor da değil bilhassa hatun cinsinin üzerimizden prim yapmaya kalkışması noktasında dedelerim asabileşip 'ya artık onu bitir,nedire göm; yahud da muhattap alma oğul! bizden söylemesi'diyorlar efenim;
mübarek dedelerime hürmet ilen...
bestenigâr
23.06.2009 - 09:24ONUNCU KÖY
the not:
1-beste hatun yapacağın kurları üzerimden pazarlamaz isen ziyadesiylen müteşekkir olacağım idir.
2-her şey yalan idir dolan idir eh çorbada bizim de tuzumuz bulunsun idir; şükür ki yalan söylüyoruz idir yok ise bildiğimiz doğrular can yakabilir...
ikaz ilen...
ibret
22.06.2009 - 17:06'Bir adam kötü yoldan para kazanip bununla kendisine bir inek alır. Neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu Hacı Bektas Veli'nin dergâhına kurban olarak bağışlamak ister. O zamanlar dergâhlar ayni zamanda aşevi işlevi görüyordu. Durumu Hacı Bektas Veli'ye anlatır ve Hacı Bektas Veli: ' Helal değildir ' diye bu kurbanı geri çevirir. Bunun üzerine adam Mevlevi dergâhına gider ve ayni durumu Mevlana'ya anlatır. Mevlana ise; bu hediyeyi kabul eder.
Adam ayni şeyi Hacı Bektas Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmemiş olduğunu söyler ve Mevlana'ya bunun sebebini sorar. Mevlana söyle der: - Biz bir karga isek Hacı Bektas Veli bir şahin gibidir. Öyle her leşe konmaz. O yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir.
Adam üşenmez kalkar Hacı Bektas dergâhı'na gider ve Hacı Bektas Veli'ye, Mevlana'nın kurbanı kabul ettiğini söyleyip bunun sebebini bir de Hacı Bektas Veli'ye sorar. Hacı Bektas da söyle der: - Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise Mevlana'nın gönlü okyanus gibidir. Bu yüzden, bir damlayla bizim gönlümüz kirlenebilir ama onun engin gönlü kirlenmez. Bu sebepten dolayı o senin hediyeni kabul etmiştir.'
ibret ilen...
ölmek
21.06.2009 - 18:27uyanmaktır...
sigaramın dumanına sarsam, saklasam seni
21.06.2009 - 18:25efenim olay mahalinin bir kahvehane olduğu az sonra malumunuz olacak idir.evvelen birbiri üstüne sigaralar yakılır izmaritler çay bardaklarında istiflenir kapılar pencereler sıkı sıkıya kapatılır okey'e oturulur taşları dizer iken biri ikisi elaltından iç edilir.profesyöneller hali hazırda bir kaç adet taşını taşır.efenim bir başkası da pişti de poker de kağıt saklama işidir ki yine bunda da sigara dumanından ziyadesi ilen faydalanılır...acemiye el ballı gelir fekat kumarda her daim masa yahud da kıraathane kazanır efenim masanın üstüne birbiri ardına çay bırakılır nasıl bittiği anlaşılmaz zira bitmeden bayat çaylarla tazelenir.nikotinden uyuşmuş beyin bunu pek farkedemez...işte bu mübarek tabiat olayına 'sigaramın dumanına sarsam saklasam seni'olayı denilir...
itina ilen...
koltuk değneği
21.06.2009 - 18:19efenim n.thoracicus longus hasarlanırsa kişi koltuk değneğini kullanamaz...
klinik anatomi ilen...
tatil
20.06.2009 - 18:15efenim tatilden kasıt yaz tatili midir?
3ay mıdır yahu insaf ilen...
bu kadar bekletilir mi insan ulen...
hay yarabbim gani gani sabır ilen...
ilhan irem
20.06.2009 - 18:11Işıklar arasında
Ben kararmış lambayım
aydınlanacak yer yok
sönmeyip de ne yapayım
Sanki bir serseri mayın
sanki bir göktaşıyım
Düşüyorum tutmayın
Düşmeyip ne yapayım
Ellerin eller olmuş
Gözlerim seller olmuş
Sevgimiz yeller olmuş
Kaçmayıp ne yapayım
fısıldaşır hayalin
Yokluğunu her gece
Yoksun işte yoksulum ben
Dilenip ne yapayım
Her damlada gözyaşım
Seni bana taşıyor
Doldurup kadeh kadeh
içmeyip ne yapayım
inan ki sevgilim sensiz
Kurumuş bir dünyayım
Senin için dönmüyorsam
Durmayıp ne yapayım
Her mevsimim kış oldu
Gerçekler hep düş oldu
Yanımda sen yoksan eğer
Uyanıp ne yapayım
efenim en sevdiğimiz ilhan irem şarkısı ilen...
fekat bu şarkıyı asırlardır severim size değil kendime ithaf ilen...
hıh ilen...
dilruba
19.06.2009 - 19:51efenim 'galfet uykusu'na iktibas ilen...
evvelen ima-i hırsız bendeniz isem; oğul seni evlatlık alırım,hırsız her daim baban olur,hırlı olur hırsız olur,yavuz olur karpuz olur! her ne ise oğul mevzuyu dağıtmayım:
oğul, dilara dünya mı değişsin? istediğin nedir; bırak, kızcağız rahat uyusun.
oğul ga l f et uykusu iyidir, uyumadan evvel go f l et yenir.sen sen ol oğul, ga l f et uykusuna dal zira ga f l et uykusunun rüyası bal; sabahı çetin olur.
oğul şerh düşe düşe bir hal oldun şerha şerha ayrıldın oğul.tefsir et derim hatmet derim olmadı oku geç derim...ben beklerim kızın yakasından düş; beri gel oğul! ayrıl da gel, hayrıyla gel oğul...
tavsiyye ilen...
yel yelemen kadın yelpazen boncuğu
19.06.2009 - 19:40efenim doğrusu 'yel eser kadın gezer; yelpazeye boncuk dizer'cümleciği olmayıp kadın gibi düşünen fikir uçuşmalarına şehadet eden ifade bütünü idir.malumunuz olacağı üzre bu nadide terimi şahsımız çok aramış ve bulmuş idir.efenim ifade bir de geçkin hatunların yelpaze ilen yellenip,tesbihe boncuk dizmesi yahud da tesbih çekmesi veyahud da incik boncuk kolye dizmesi gerektiğine dair bir manaya da -ziyadesi ilen zorlamak kaydı ilen-çekilebilir...
efenim kadın dediğin yelpazesiz; bir kaç metre kumaş endazesiz olmaz.acep hanımlar kaçınızın çantasını açsak yelpaze var? beste hatun sizi kastetmedim dikkatinizi çekerim 'hanım'dedim 'hatun demedim...
itina ilen...
Peter
19.06.2009 - 19:26efenim heidi ilen peter el kadar çocuklar idir kimse kimseye aşık değil idir.
ikisi de arkadaş idir.basit bir çizgi filim idir.sinekten yağ çıkarmaya gerek yok idir...
hayret ilen...
sahi mi söylüyorsun?
19.06.2009 - 19:21'ciddi olamazsın'
kendime not
19.06.2009 - 19:20'kendine acıma'
'çok çalış'
'sabah erken uyan'
'kızlara asla güvenme'
'herşeyini yedekle'
'küfürbazlara cevap verme'
'asla sinirlenme'
'aptallık etme; fekat hep aptal görün'
'kendini hiçbir şeye kaptırma; bilincin hep açık olsun'
'dua et'
'gidene eyvallah gelene hoşgeldin de'
şimdilik bu kadar efenim...
sonra devam ederiz...
bu bilgiler gerçek hayatta ne işimize yarayacak
18.06.2009 - 20:28'hücrenin içinde lizozom var ise ve patlar ise hücre kendi kendini sindirir'ibaresini biyoloji dersinden hatırlarım ozaman da içimize batmış idi şimdi de efenim hücrede lizozom patlar ise hücre parçalanmaz zira lizozomal enzimlerin parçalaması için gerekli ph:2-2,5 filan idir ki o ph da hayat olmaz; hücre içi nötr, çoğu zaman da hafif :) bazik idir.bu mantık aynen insanın midesi ağzına gelirse özefagusunun ağzının dilinin sindirilmesine benzer ki yanlış idir bu olay 3kişiden birinde zaten var idir ve adına GÖR:gastroözefagial reflü denir.sadece tahriş olur öyle yanma yıkılma sindirilme olmaz efenim...
biyoloji öğretmenlerine ilan ilen...
eskimiş müfredatı değiştirmeyenlere yuh ilen...
saygı ilen...
Toplam 1020 mesaj bulundu