evet...aşk yani dünya da bir insan için mümkün olablien en tanrısal en yüce ruh açılımı.bütün dünyayı, bütün hayatı bir tek varlığın tek bir bakışı feda edebilme yeteneği... bu fedakarlığı, bu gücü bulma mutluluğu...
eflatunun to simposşon (şölen) kitabındaki şu sözleri beni çok etkilemiştir:
ruhlar yaratılışın başlangıcında biri dişi diğeri erkek olarakçift yaratılırlarmış bunların hayatta birbirlerini arayıp bulmaları kader imiş.dünya da kadının erkeğe ve erkeğin kadına yönelmesi bundan dolayı olup, aşk ise eşlerini bulmak için duyduklarıbu istekten başka bişey değilmiş.
ruh eşi dedikleri şey bu olsa gerek
hilton şirketinin sex düşkünü azgın varisi.tek varis olduğu için babasının servetini yemekle bitiremeyeceğini anladığı ve bundan da sıkıldığı için başka şeylerde yemeye karar veren bol yiyici aşağılık bi şahsiyet...
kendisine en çok peygamber gönderilen kavim.bugün kü isimleriyle yahudiler...araştırmalarımda o kadar çok karşıma çıkıyorlar ki şaşmamak elde değil ve bildiklerimi yazmak bana çok pahalıya maal olur.o yüzden merak eden varsa merak ettiği konuyu söylesin yardımcı olmaya çalışayım
bence güzel bi film 3 cd ve akıcı amerikanın 150 yıl öncesini anlatan gayet anlaşılır ve hareket dolu bir filmdi.başrolde leonardo da caprio'nunda olması filme biraz daha güzellik katmış
apollon ve koronisin çocuklarıdır.yunan mitolojisinde hekim tanrı olarak bilinir...ona göre bütün hastalıkların kaynağı psikolojiktir...birçok buluş yapmıştır.tasvir sanatında genellikle yaşlı bir bilde olarak karşımıza çıkar.en belirgin simgesi elinde tuttuğu yılan sarılı asasıdır.denir ki asklepius ölüme dahi çare bulmuştur.ama yunan mitolojisi kader çizgisi olduğuna inandığı için ve bu yüzden de asklepiusun kaderin önüne geçtiği için baba tanrı zeus onu şimşeğiyle cezalndırmış ve ölümüne yol açmıştır.
asklepiusu babası apollon doğrumuştur.çünkü annesi koronisi kendisini aldattığı için ateşe atmıştır.daha sonra aklına koronisin hamile olduğu gelince karnındaki çocuğu -asklepiusu- kendi vücuduna almıştır ve daha sonra onu kafasından doğurmuştur.
asklepius insanlara ve tanrılara yardım ettiği ve hastalıkları iyileştirdiği için çok sevilen bir tanrı olmuştur hep.adına mabedler ve şifahaneler inşaa edilmiştir...tasvir sanatında genellikle karşımıza hastanede çıkar...
bugünkü eczanelerin yada hastalıkla ilgili herhangi bir simgede asklepiusun asasına sarılı yılan tasvirini görmekteyiz...
darmadağın kuytularım haykırır oldu sen gidince
darmadağınık bir hayat oldu geleceğim
dağıttın gittin hatıralarımı derbeder oldu dünlerim
darmadağın kuytularım haykırır oldu sen gidince
aşk
29.01.2006 - 20:37evet...aşk yani dünya da bir insan için mümkün olablien en tanrısal en yüce ruh açılımı.bütün dünyayı, bütün hayatı bir tek varlığın tek bir bakışı feda edebilme yeteneği... bu fedakarlığı, bu gücü bulma mutluluğu...
eflatun
29.01.2006 - 13:36eflatunun to simposşon (şölen) kitabındaki şu sözleri beni çok etkilemiştir:
ruhlar yaratılışın başlangıcında biri dişi diğeri erkek olarakçift yaratılırlarmış bunların hayatta birbirlerini arayıp bulmaları kader imiş.dünya da kadının erkeğe ve erkeğin kadına yönelmesi bundan dolayı olup, aşk ise eşlerini bulmak için duyduklarıbu istekten başka bişey değilmiş.
ruh eşi dedikleri şey bu olsa gerek
paris hilton
28.01.2006 - 17:25hilton şirketinin sex düşkünü azgın varisi.tek varis olduğu için babasının servetini yemekle bitiremeyeceğini anladığı ve bundan da sıkıldığı için başka şeylerde yemeye karar veren bol yiyici aşağılık bi şahsiyet...
mağrip
28.01.2006 - 17:22yanlışım yoksa farsça bi kelime batı ve güneşin battığı yer anlamlarına gelmektedir.ayrıca emeviler döneminde ispanya içinde kullanılan bir kelimedir.
ibrani
28.01.2006 - 17:20kendisine en çok peygamber gönderilen kavim.bugün kü isimleriyle yahudiler...araştırmalarımda o kadar çok karşıma çıkıyorlar ki şaşmamak elde değil ve bildiklerimi yazmak bana çok pahalıya maal olur.o yüzden merak eden varsa merak ettiği konuyu söylesin yardımcı olmaya çalışayım
haberin yok ölüyorum
28.01.2006 - 17:15haberin yok ölüyorum kuytularda
kimse bilmeyecek duymayacak naralarımı
haberin yok ölüyorum inteharlarda
kimse bilmeyecek duymayacak hatalarımı
Nepal
28.01.2006 - 17:11çok dağ var
istanbul'un ortası
28.01.2006 - 16:33istanbulun orta yerinde
bir kaldırım katledildi
kimse yok demedi ölüme
dur diyen çıkmadı
anagram
28.01.2006 - 16:27bir kelimedeki harflerin yerlerinini değiştirilerek yeni bir kelime üretme işlemi...
gözler
28.01.2006 - 15:49hangi güzel yüz ki toprak olmamış
hangi güzel göz ki yere akmamış
New York Çeteleri
28.01.2006 - 13:46bence güzel bi film 3 cd ve akıcı amerikanın 150 yıl öncesini anlatan gayet anlaşılır ve hareket dolu bir filmdi.başrolde leonardo da caprio'nunda olması filme biraz daha güzellik katmış
Extreme Measures / Dehşet Sınırı
28.01.2006 - 13:32ve ölüm her an o çıtada zıplıyor haylaz çocuk misali; ben ölümden kaçarken
asklepius
27.01.2006 - 14:25apollon ve koronisin çocuklarıdır.yunan mitolojisinde hekim tanrı olarak bilinir...ona göre bütün hastalıkların kaynağı psikolojiktir...birçok buluş yapmıştır.tasvir sanatında genellikle yaşlı bir bilde olarak karşımıza çıkar.en belirgin simgesi elinde tuttuğu yılan sarılı asasıdır.denir ki asklepius ölüme dahi çare bulmuştur.ama yunan mitolojisi kader çizgisi olduğuna inandığı için ve bu yüzden de asklepiusun kaderin önüne geçtiği için baba tanrı zeus onu şimşeğiyle cezalndırmış ve ölümüne yol açmıştır.
asklepiusu babası apollon doğrumuştur.çünkü annesi koronisi kendisini aldattığı için ateşe atmıştır.daha sonra aklına koronisin hamile olduğu gelince karnındaki çocuğu -asklepiusu- kendi vücuduna almıştır ve daha sonra onu kafasından doğurmuştur.
asklepius insanlara ve tanrılara yardım ettiği ve hastalıkları iyileştirdiği için çok sevilen bir tanrı olmuştur hep.adına mabedler ve şifahaneler inşaa edilmiştir...tasvir sanatında genellikle karşımıza hastanede çıkar...
bugünkü eczanelerin yada hastalıkla ilgili herhangi bir simgede asklepiusun asasına sarılı yılan tasvirini görmekteyiz...
ne kaldı geriye
26.01.2006 - 15:46elden gidenlerden geriye kalanlar
kahve ve sigara
26.01.2006 - 15:43şuan masamda duran şeyden bahsediyoruz di mi?
mükemmeliyet diyebiliriz
darmadağın
26.01.2006 - 15:34darmadağın kuytularım haykırır oldu sen gidince
darmadağınık bir hayat oldu geleceğim
dağıttın gittin hatıralarımı derbeder oldu dünlerim
darmadağın kuytularım haykırır oldu sen gidince
mahreç
26.01.2006 - 15:31arapçada düzgün telaffuz için gerekli bişey...akadaşımızn da dediği gibi arap harflerinin notasallığı...
ölüm
26.01.2006 - 14:59esta muerta
sen
26.01.2006 - 14:58yine seni bekleyen yalnızlığa sürükleneceksin hercai bir boranın önünde
o düşünü kurduğun gecenin karanlığında sessizlikle başbaşa kalacaksın
tıpkı benim yalnızlığım gibiyok olacaksın varlığımda
ölümü isteyecek ama elde edemeyeceksin belkide
belkide kaçırıvereceksin son nefesinin hışmıyla hayatı
sonra boş gözlerle bakacaksın boşluğa ve bir beni arayacak gözlerin bu bomboşlukta
her taraf her yerde olacak
bulamayacaksın kaybedeceksin hürriyetini esaretin mahkumu olarak...
sen bilirsin
26.01.2006 - 14:53sen bilirsin deyince kavga olmazmış yüreğim...sen bilirsin yüreğim sen bilirsin
sende kalmış
26.01.2006 - 14:52hatılıyorum çok güzel bi şiirdi ama tamamını bilemiyorum...bildiğim sende kalmış mısrası
'sende kalmış güldüğüm tek fotğraf'
sanırım bunun gibi bişeydi
yürek sızısı
26.01.2006 - 14:49merhamet tanrım merhamet!
şu gözyaşlarım için merhamet
sna yalvarıyorum başkam yok
ölüm için ışıyan gözlerime merhamet
yalnızlık
26.01.2006 - 14:46yine seninle kaldım karanlıkta başbaşa yalnızlığım
yine seninle yasa garkoldum
yine seninle sana yazdım yalnızlığımı yalnızlığım
yine seninle taşa hapsoldum
o
26.01.2006 - 14:43onu hep karanlıklarda aradım
kimsenin giremeye cesaret edemediği karanlıklarda
gözyaşlarımla dövüyordum karanlığı
aldırmıyordum çocukluk kabuslarıma
yırtıyordum yarınlarımdan dünleri
bugünü istiyordum onun için
hoyrat ruhumla eceli...
Toplam 594 mesaj bulundu