Hiçbirşey yolunda değil.Altüst...
Duvarlarım yıkık, camlarım paramparça
Eski bir patika özlemim
Çamlar devrilmiş,yol uçurum
Çamurla karışık yağmur,damla damla toprakta
Ellerimde boş bir sıcaklık
Çıplak ayaklar bilinmez yollarda
Üşüten ne çıplaklık, ne yağmur
Üşüten sensizlik.
Sevgilim dörtdörtlük olmalı hata kabul etmiyor yüreğim..oysa aşk bu değil ki.Kendimi bırakmak istiyorum bir pamuk parçası gibi boşluğa yumuşacık.
Bütün herşey zamanla yerliyerine oturuyor.Verilecek bütün kararları zamana bıraktım ve oda acımadan silip atıyor,yerine yenisini koyuyor.Farkında olmadan bazı kararlar alıyorum hayatım için, nekadar doğruysa artık.
Ne büyük çelişki..Zorlukla düzelttiğim bir çok şeyin tekrardan bozulacak olması düşüncesi bir yana içimdeki tarifliyemediğim tuhaf kıpırtı,görme isteği..Buda ne oluyor dedittiriyor insana.Hele birde bu son olucak,hadi son bir kez daha sesleriyle karmakarışık iç huzurumda eklenince.
Yine yanlız bir gece.Sürekli düşünüyorum olanlar olacaklar ve insanlar hakkında.Neden hayatımın böyle geliştiğini neden bu şekildede devam ettiğini merak ediyorum.Artık olanları değiştirmek mümkün değil ama gelecekte böyle olmamasını sağlamanın tek yolu sanırım gerçeği görebilmek. biraz hava almam lazım, üstüme geliyor duvarlar.bir kot ve beyaz bir tişört geçriyorum üstüme ve dışarı fırlıyorum.derin bi sessizlik var. öfkemi atmak için koşuyorum durmaksızın biryerde yorulacağımı ve sonunda pes edip sıcak yatağıma dönme isteği duyacağımı biliyorum. bir patikadan durmadan koşuyorum karanlık ağaçlar ürkütüyor beni ve arkamdan biri geliyormu diye durmadan dönüp bakıyorum nefes nefeseyim ve sonra onu görüyorum.ama nasıl olabilir.burda ne işi olabilirki. yoksa beni aramayamı geldi.gerimi döndü. sanırm deliriyorum. herkezi ona benzetmem nasılda delice.ama ya oysa sesleri kulaklarımda içimi kemirirken.nasıl görmezden gelebilirimki. gidip görmeliyim.evet sanırım o. dik omuzları incecik vücudu ve umarsız o vakur yürüşüyle önümde duruyor.adımlarım yavaşlıyor ve nefesimi tutarak hiç konuşmadan yaklaşıyorum ona. elimi uzatıyorum.evet kokusunu duyabiliyorum ve sıcacık kokusunu bir yudumda içime çekerek dokunuyorum omzuna.duruyor ve tam o sırada ismini fısıldıyorum.bana dönüp bakmasını bekliyorum nefes bile alamadan.başını çeviriyor ve ben sanki ciğerlerim ilk defa oksijen alıyormuşlarcasına, hayatımda aldığım en büyük nefesi alarak,ter içinde doğruluyorum.ve olanları anlıyorum sadece uyanıyorum.kim olduğunu göremeden.nerdeyim ben.kucağımda melissa p. die bi kızın romanı 58.inci sayfadayım. okumaya devam ediyorum.
sensizlik
31.03.2005 - 15:54Hiçbirşey yolunda değil.Altüst...
Duvarlarım yıkık, camlarım paramparça
Eski bir patika özlemim
Çamlar devrilmiş,yol uçurum
Çamurla karışık yağmur,damla damla toprakta
Ellerimde boş bir sıcaklık
Çıplak ayaklar bilinmez yollarda
Üşüten ne çıplaklık, ne yağmur
Üşüten sensizlik.
Çelişki
30.03.2005 - 22:34Sevgilim dörtdörtlük olmalı hata kabul etmiyor yüreğim..oysa aşk bu değil ki.Kendimi bırakmak istiyorum bir pamuk parçası gibi boşluğa yumuşacık.
Bütün herşey zamanla yerliyerine oturuyor.Verilecek bütün kararları zamana bıraktım ve oda acımadan silip atıyor,yerine yenisini koyuyor.Farkında olmadan bazı kararlar alıyorum hayatım için, nekadar doğruysa artık.
Ne büyük çelişki..Zorlukla düzelttiğim bir çok şeyin tekrardan bozulacak olması düşüncesi bir yana içimdeki tarifliyemediğim tuhaf kıpırtı,görme isteği..Buda ne oluyor dedittiriyor insana.Hele birde bu son olucak,hadi son bir kez daha sesleriyle karmakarışık iç huzurumda eklenince.
Hiçbirzaman gerçekten hoşçakal demedin ki...
rüya
30.03.2005 - 22:07Yine yanlız bir gece.Sürekli düşünüyorum olanlar olacaklar ve insanlar hakkında.Neden hayatımın böyle geliştiğini neden bu şekildede devam ettiğini merak ediyorum.Artık olanları değiştirmek mümkün değil ama gelecekte böyle olmamasını sağlamanın tek yolu sanırım gerçeği görebilmek. biraz hava almam lazım, üstüme geliyor duvarlar.bir kot ve beyaz bir tişört geçriyorum üstüme ve dışarı fırlıyorum.derin bi sessizlik var. öfkemi atmak için koşuyorum durmaksızın biryerde yorulacağımı ve sonunda pes edip sıcak yatağıma dönme isteği duyacağımı biliyorum. bir patikadan durmadan koşuyorum karanlık ağaçlar ürkütüyor beni ve arkamdan biri geliyormu diye durmadan dönüp bakıyorum nefes nefeseyim ve sonra onu görüyorum.ama nasıl olabilir.burda ne işi olabilirki. yoksa beni aramayamı geldi.gerimi döndü. sanırm deliriyorum. herkezi ona benzetmem nasılda delice.ama ya oysa sesleri kulaklarımda içimi kemirirken.nasıl görmezden gelebilirimki. gidip görmeliyim.evet sanırım o. dik omuzları incecik vücudu ve umarsız o vakur yürüşüyle önümde duruyor.adımlarım yavaşlıyor ve nefesimi tutarak hiç konuşmadan yaklaşıyorum ona. elimi uzatıyorum.evet kokusunu duyabiliyorum ve sıcacık kokusunu bir yudumda içime çekerek dokunuyorum omzuna.duruyor ve tam o sırada ismini fısıldıyorum.bana dönüp bakmasını bekliyorum nefes bile alamadan.başını çeviriyor ve ben sanki ciğerlerim ilk defa oksijen alıyormuşlarcasına, hayatımda aldığım en büyük nefesi alarak,ter içinde doğruluyorum.ve olanları anlıyorum sadece uyanıyorum.kim olduğunu göremeden.nerdeyim ben.kucağımda melissa p. die bi kızın romanı 58.inci sayfadayım. okumaya devam ediyorum.
Toplam 14 mesaj bulundu