Efsun,en hüzünlü şiirleri yazabilirim senin için,içindeki fırtınaları girdapları,ama en önemlisi içindeki imanın gücü,hepsini bir bütün halinde yaşayan, yaşarken dimdik ayakta durabilen,en hüzünlü anında etrafına neşe saçabilen,ya da hüznünü bir zehir gibi akıtan,hüzün sana yakışmıyor,ya da bir bütün olmuşsun hüznünle yada sana en yakışan duygu,seni tanımlamak zor,kapalı kutusun etrafında binlerce kilit var bu kilitleride birbirinden bağımsız yerlere göndermişsin bulabilen çıkar mı bilinmez yada bulunmasını istemiyorsun,Efsun herşey gönlünce olsun,
kainatın sırrını dünyada, dünyanınkini kitabda ve kitabın sırrını da insan da saklayan hükümdarın sır dolu, güzel ruhlu fedaisi... merak duygusuyla, cüzzi beyinlerimizi, sırrına aşina edenin, nadide kulu... sanma ki görünmediğim yerde sende değilim...! ! ! dünyanın her hangi bir ücrası da olsa, orası yüreğin oluyor yüreğin her vuruşunda... ve nefesin kesilmesiyle çok an ölümle uyarılıyor, oksijen aşığı ciğerler... bu durumda aşık olunan oksijenmidir, oksijeni kesecek kadar sevilen mi, oksijeni kestirinceye kadar sevdiren mi...? ? ?
.......Bilmiyorum sensizlikten daha soğuk bir mevsim...... :(
Az değildik bir iken; fazlaydık, ve yoğunduk... Çoğulduk, ve zengindik... Çoktuk bir'ken! Ya şimdi? ..
Topluyorum, topluyorum, toplayıp duruyorum kendimi yalnızlığımla... Ben, bir... Ve bir de yalnızlığım, asla 'iki' etmiyor! .. Lokmamı kırsam bile paylaşmak için; avucumda kalıyor... Sözüm, dudağımda kalıyor ve gözüm; kucağında kapanıyor yine, yalnızlığımın! .. Toplanmaya çalışsam da olmuyor... Doksandokuz parçamın her biri bir köşede; boncuklarım saçılmış bir araya gelmiyor! ..
Üşüyorum... Üşüyor gece...
.......Bilmiyorum sensizlikten daha soğuk bir mevsim......
olmadığında neden ümitler yerlere çöker, neden iç sıkıntısı, sonra hüzün, sonra tuz... neden hafıza hiç olmadığı kadar zekii, seninle ilgili ne varsa bir bir içinden geçer...
beklediğim yerlerde çok durmamalıyım, çorak oluyor ayağımın altında topraklar... her şeyi verenin bir parçası değilmisin? ihsanın diye ızdıraplara mı sarılmalıyım.? ? ?
yeryüzünde yaşayan kaç tane insan ilahi aşkı tanımlıyabilir ki...işte onlardan birisi efsunnur (ablam) aklıma hep canlı canlı yaşayan birini anımsatıyor.....kurak topraklara yağmurun düşmesi gibi gönüllere Aşkı anlatacabilecek biri...... her saniye aynı güzellikler içinde olmasının tek sebebi...sevdiğine sıkı sıkıya baglı olması...ayrılık içinde deil..kısaca seven sevdiğini bulmuş ve mutlu.... ....gönüllerde gizlenen en güzel aşklardan birisi bu abla da...seviyor ve sevdiği her şeye degcek biri...ne mutlu sana ablaların ablası.... :)))
.................................................... Utanmak gelmez aklıma her gördüğüm cansız ruha seni sorarım. Tanımazlar seni. Oysa beni görenler senin de varlığını anlar. Kimlik kartı olarak seni taşırım. Umulmadık çevirmelerde kolluk kuvvetlerine seni takdim eder, iş başvurularına imzayı hep “sen” diye atarım. Doktorlar sıhhatimi öğrenmek için seni dinlerle. Senin adına öksürmemi, ağzımı açtırdıklarında derinliklerimde seni görmek isterler. Tüm tahlil sonuçları sen çıkar. BENDEN ÖTEDE.........SEN VARSIN
acı sözler söyler, deselerde dostlara, o nun en acı sözü bile, bedel ballara, telkinleri ilahi rahmetten süzme... tarifi varır mutlak, doğru yollara...
CAN-CA
DOĞUM GÜNÜN KUTLU, YENİ YAŞIN HAYIRLI OLSUN DOSTUM...! ! !
Mevlana´ya sormuslar Ask nedir diye; BEN ol ki, bilesin demis. Seven sevilenin kayboldugu makamdir Ask. Ben dedigini sevdiginde kaybetmektir Ask. Sevdiginden baskasini görmemektir Ask.. Sofular haram demisler bu askin sarabina, ben doldurur ben icerim sarab benim kime ne!
Bunu efsun okumalı dedim...Efsunun yüreğinden geçen insanlarda okusun diye buraya ekledim...
SUSMAK HÜNER DEĞİL... Yaşanmış anıların iadesi imkansız,hayatın kuralları acımasızdır. Dipsiz mesafeleri vardır çukurların...Onun için bütün çiçekler sabrın deryasında yağrulur/açar...Gelincik,karanfil,gül deste olur...Gülün tutuşan rengindeki utangançlığını sezdin mi hiç bakarken..? Sevgi fildişinden kuleler kurar,umutlar yüklenir...Hoşgörü bulutları yırtar...Sevgi damıtan gönlüm,gül bahçenden özümsediği kokuyu tüter...Hicranlarım beni vurur... SOLGUN DA OLSA BİR UMUT BUKETİ BASTIRIR KORKULARIMI... Korkuyorum uyumaktan,SENİ DÜŞÜNMEK İÇİN gecenin inleyen sessizliğini bekliyorum.Gürültüler bozmasın hülyalarımı diyerek...Yitirdiğim hülyalarımı tekrar kurmak istiyorum... Denizlerim de dalgalar hep uysaldı sana kadar...Fırtına seninle başladı,limanda yanlız sendin...Öfkeni,kinini,'BİMEDİĞİM SUÇLULUĞUMU' bırak bir yana...O şiirsel bakışların ikliminde tütsü-tütsü hasret kokan yüreğimin eridiğini bil artık...Ve benliğimi kuşattı pişmanlık denizlerinden oluşan bir duygu,senin yerinde olsam diğe düşündüğümde... Harap olmuş bir yürek,baykuşların tünediği bir sine bıraktın ardında...Beni hayata bağlayan hücrelerim kurumuştu bir anda..'ZİNDANLARIMA BİR UÇUK TEBESSÜM,FERSİZ BİR BAKIŞ GÖNDER NE OLUR? ..'
Susmak hüner değil ki dostum,Varsın vuslat olmasın,ne çıkar..?
I. bir yıl daha bitiyor İşte bu kadar duru,bu kadar yalın bu kadar el değmemiş sıradan bir gerçeği daha kolları bağlı hayatımızın bir şiire nasıl dahil edilir bir yılın son günleri her sonda her başlangıçta ve her defasında alır gibi bir başkasını karşımıza perdeler çekip,ışıklar söndürüp oturup yatağın içine bir başımıza sorgulamak kendimizi öğrenmek ikizin anadilini,ikinci belleğimizi öğrenmek kendimizle hesaplaşmanın buzul ilişkilerini bu aynaların dehlizlerinde gezinirken görürüz karanlık günlerimizin kenar süslerini
biterken bir yılın son günleri biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini gençlik ikindilerini
kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri
II. bir yıl daha bitiyor düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey her yıl biraz daha kısalıyor öncekinden bana mı öyle geliyor yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman insan yaşlanırken?
III. kırdım mı incittim mi birilerin kimleri kazandım,yitirdiklerim kimler? kendimi yineledim mi yazdıklarımda? yeniden düşünmeliyim dostluklarımı,ilişkilerimi dağınık yatağım,mutsuz yatağım çoğalttın mı eksiklerimi gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı yitirdim mi yoksa masumiyetimi? borçlarımı ödedim mi? doğru seçtim mi soruların fiillerini? tırnaklarım kesilmiş,dişlerim fırçalanmış,saçlarım taranmış, giysilerim ütülü,odam düzenli mi? ödünç aldığım kitapları geri verdim mi? geri verdim mi aldıklarımı: aşkları,dostlukları,sevgileri,güvenleri,bağları kitaplara,sayfalara,satırlara borcumu ödedim mi? yokladım mı duygularımı hala sevebiliyor muyum insanları? ovmalı gümüşlerimi,bakırlarımı,cila geçmeli ahşaplarıma ovmalı umutları saklı tutumalı gelecek inancını,yarınları,eksik etmemeli ağzımızdan hançer kıvamındaki karamizah tadını şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım Yavuz'a sonra köşe başından bir demet çiçek alıp öyle başlamalıyım akşama yeni bir yıla ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta
MURATHAN MUNGAN
NİCE MUTLU SENELERE...BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN ESENLİKLER
Benim bunda kararım yok, bunda gitmeye geldim Bezirganım mataım çok, alana satmağa geldim. Ben gelmedim da'vi için benim işim sevi için Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim...
Dostluğunun evinde misafir değilim ev sahibiyim bende... Seni Seviyorum Bal Böcüğüm :))
Şu dünyada yüzlerce ahmak, etek dolusu altın verir de, şeytandan dert satın alır. . Vazifesini tam yerine getirmemiş olanın vicdan yarasına ne mazaretin devası ne ilacın şifası deva getirmiş.. . Aşk altın değildir, saklanmaz. Aşıkın bütün s ...
07.04.2007 - 14:32
Efsun,en hüzünlü şiirleri yazabilirim senin için,içindeki fırtınaları girdapları,ama en önemlisi içindeki imanın gücü,hepsini bir bütün halinde yaşayan, yaşarken dimdik ayakta durabilen,en hüzünlü anında etrafına neşe saçabilen,ya da hüznünü bir zehir gibi akıtan,hüzün sana yakışmıyor,ya da bir bütün olmuşsun hüznünle yada sana en yakışan duygu,seni tanımlamak zor,kapalı kutusun etrafında binlerce kilit var bu kilitleride birbirinden bağımsız yerlere göndermişsin bulabilen çıkar mı bilinmez yada bulunmasını istemiyorsun,Efsun herşey gönlünce olsun,
24.03.2007 - 04:21
kainatın sırrını dünyada,
dünyanınkini kitabda
ve kitabın sırrını da insan da saklayan hükümdarın
sır dolu, güzel ruhlu fedaisi...
merak duygusuyla, cüzzi beyinlerimizi, sırrına aşina edenin, nadide kulu...
sanma ki görünmediğim yerde sende değilim...! ! !
dünyanın her hangi bir ücrası da olsa,
orası yüreğin oluyor yüreğin her vuruşunda...
ve nefesin kesilmesiyle çok an ölümle uyarılıyor,
oksijen aşığı ciğerler...
bu durumda aşık olunan oksijenmidir,
oksijeni kesecek kadar sevilen mi,
oksijeni kestirinceye kadar sevdiren mi...? ? ?
Anlatabildimmi dost...? ? ?
hasret buharları ve dua ile...
21.03.2007 - 22:34
.......Bilmiyorum sensizlikten daha soğuk bir mevsim......
:(
Az değildik bir iken; fazlaydık, ve yoğunduk... Çoğulduk, ve zengindik... Çoktuk bir'ken!
Ya şimdi? ..
Topluyorum, topluyorum, toplayıp duruyorum kendimi yalnızlığımla...
Ben, bir... Ve bir de yalnızlığım, asla 'iki' etmiyor! ..
Lokmamı kırsam bile paylaşmak için; avucumda kalıyor... Sözüm, dudağımda kalıyor ve gözüm; kucağında kapanıyor yine, yalnızlığımın! ..
Toplanmaya çalışsam da olmuyor... Doksandokuz parçamın her biri bir köşede; boncuklarım saçılmış bir araya gelmiyor! ..
Üşüyorum...
Üşüyor gece...
.......Bilmiyorum sensizlikten daha soğuk bir mevsim......
11.03.2007 - 02:01
olmadığında neden ümitler yerlere çöker,
neden iç sıkıntısı, sonra hüzün, sonra tuz...
neden hafıza hiç olmadığı kadar zekii,
seninle ilgili ne varsa bir bir içinden geçer...
beklediğim yerlerde çok durmamalıyım,
çorak oluyor ayağımın altında topraklar...
her şeyi verenin bir parçası değilmisin?
ihsanın diye ızdıraplara mı sarılmalıyım.? ? ?
:((11,03,2007 dost a:((
11.03.2007 - 01:17
NİSAN YAĞMURU,
yılanın ağzına düşerse zehir olur,
midyenin ağzına düşerse inci...
SEN NEYİN YAĞMURUYDUN Kİ
YÜREĞİME DÜŞÜNCE HERŞEYİM OLDUN:(? ? ?
03.03.2007 - 21:53
İÇİM YANDI..CANIM ACIDI.......DİLİM LAL.........SORMA BANA SUAL:'(
03.03.2007 - 21:52
Allah ım gönlümdekini hakkımda hayırlı eyle; hakkımda hayırlı olanı da gönlüme razı eyle...
03.03.2007 - 21:31
SuSmak güZeldir...Susuyorum biraZ! !
Susuyorum...
Sana susuyorum...
ayrılığın acısı içimi kemiriyor...bişey diyemiyorum
Kanatıyor bu suskunluk tüm yaralarımı.
yelken açmak istiyorum yanlızlığımla..
tüm limanlarda seni arıyorum...bulamıyorum.
Sana susuyorum günlerdir..
nafile boşa bekliyorum...
Ayaz yemiş yüreğim sanki...üşüyorum...
seni bekiyorum...
kırılganmış yüreğim...susuyorum...
:'(
02.03.2007 - 17:27
yeryüzünde yaşayan kaç tane insan ilahi aşkı tanımlıyabilir ki...işte onlardan birisi efsunnur (ablam) aklıma hep canlı canlı yaşayan birini anımsatıyor.....kurak topraklara yağmurun düşmesi gibi gönüllere Aşkı anlatacabilecek biri......
her saniye aynı güzellikler içinde olmasının tek sebebi...sevdiğine sıkı sıkıya baglı olması...ayrılık içinde deil..kısaca seven sevdiğini bulmuş ve mutlu....
....gönüllerde gizlenen en güzel aşklardan birisi bu abla da...seviyor ve sevdiği her şeye degcek biri...ne mutlu sana ablaların ablası.... :)))
28.02.2007 - 00:14
....................................................
Utanmak gelmez aklıma her gördüğüm cansız ruha seni sorarım. Tanımazlar seni.
Oysa beni görenler senin de varlığını anlar.
Kimlik kartı olarak seni taşırım.
Umulmadık çevirmelerde kolluk kuvvetlerine seni takdim eder, iş başvurularına imzayı hep “sen” diye atarım.
Doktorlar sıhhatimi öğrenmek için seni dinlerle.
Senin adına öksürmemi, ağzımı açtırdıklarında derinliklerimde seni görmek isterler.
Tüm tahlil sonuçları sen çıkar.
BENDEN ÖTEDE.........SEN VARSIN
24.02.2007 - 15:31
acı sözler söyler, deselerde dostlara,
o nun en acı sözü bile, bedel ballara,
telkinleri ilahi rahmetten süzme...
tarifi varır mutlak, doğru yollara...
CAN-CA
DOĞUM GÜNÜN KUTLU, YENİ YAŞIN HAYIRLI OLSUN DOSTUM...! ! !
21.02.2007 - 00:30
Ben lebim müştâkıyım zühhâd kevser tâlibi
Nitekim meste mey içmek hoş gelir huş-yâre su
fuzuli
19.02.2007 - 19:11
Mevlana´ya sormuslar Ask nedir diye; BEN ol ki, bilesin demis.
Seven sevilenin kayboldugu makamdir Ask.
Ben dedigini sevdiginde kaybetmektir Ask.
Sevdiginden baskasini görmemektir Ask..
Sofular haram demisler bu askin sarabina, ben doldurur ben icerim
sarab benim kime ne!
09.02.2007 - 00:29
Kan gelinceye kadar gözlerden yaş yerine,
Ağlansa faydasızdır, çünkü gelmez geriye.
Onlardan birincisi, “Ömür”dür ki bilhassa,
Ömürden daha mühim bir nîmet olmaz aslâ.
İkinci büyük nîmet, “Dostların varlığı”dır.
O dostlardan ayrılmak, ne büyük bir kayıptır.
03.02.2007 - 14:55
----------
Aşkım Sen Ol Allah'ım
Sensin her zaman yanımda olan,dar zamanlarımda yüreğimin yankılarini
duyan...
Sensin karanlıklar ortasında dolunaylar gibi kalbime doğan..
Sen benden cansın,SEN hayatıma anlamsın..
geceleri buram -buram tüten hıçkırıklarımdan,bütün arayışlarımda,dalgalı bir
denizin ortasında çırpınan ruhumda,Sensin gökkubbemin rengarenk
gökkuşağı...
özüm Sensin,Tebessum ettiğimde Sen benim gülümsemensin..
Sen benim yüreğimsin,beni hakiki seven Sensin..
ellerimin,gözlerimin,yüreğimin mimarı!
her bir zerrenmin nakışlarında,sanatından bir emareyim..
gözlerime Nurundan ışıklar vermeseydin,şu kainat tablosunu göremeyecekti
gözlerim.
sevgiyi kalbime ilham etmeseydin,Seni sevmenin güzelliğini,sonsuz
acizliğimle bilemeyecekti yüreğim..
gözlerime ağlamak nimetini vermeseydin,gözyaşının kalbimle olan dostluğundan
bi-haber kalacaktı gözlerim..
her gün güneş olup aydınlattın semaları,karanlıkta bırakmadın umutlarım..
Ey cömertlerin En cömerti!
Rezzak isminle donattın afakımı,Settar isminle örttün ayıplarımı,
Tevvab isminle her defasında kabul ettin tevbelerimi...
'Yine Gel'! dedin..tekrar geldim,sana geldim Allah'ım!
Vedud olan Sensin seven sensin,senden başka kimim var ki,kapısına gideyim?
aşkınla kuşat,aşkından mahrum kalmış naçar yüreğimi..
baharım Sen ol sevgili.! Hazanda bırakma,yapraklarım dökülüyor..
Gülüstanım sen ol Ey Sevgili!
Ey ellerimden tutanım.! Sana kavuşmak çıktığım bu sevdalı yolculukta sarp
yokuşları çıkarma karşıma..
Ey fukara yüreğimin Rahmeti sonsuz Sevgilisi! beni sana sürünerek
değil,koşarak getir..
uzattım ellerimi,bırakma beni.toprağımda Nurun ol,cennetimde gülüm ol!
Elim sen ol Alla'ım! Kolum kanadım,dilim damağım,tek güvenim
dayanağım,sahibim Sen ol...
Ayım güneşim,Gözyaşım tebessümüm,Sen ol..
Geldım işte kapına,Aşkının fukarasıyım.
Aşkım sen Ol Allah'ım, Aşkım Sen ol!
28.01.2007 - 01:49
ses çıkarmak davulun vuruş gayesi,
anlatmaktır meramı dilin görevi,
rahat yatırmamak vicdandaki sır,
bu sırra ermektir yüreğin mürüvveti...
08.01.2007 - 02:48
Bir demet gül ile düştüm yollara.
Veremem eline almaz diyorlar.
Meydan okuduğum olur yıllara.
Yakar izi kalır silmez diyorlar.
(H.KALENDER)
ALLAH IN İHSANI OLARAK GELDİĞİN BU RUH İÇİNDE O NUN LÜTFUYLA HEP KALASIN...
07.01.2007 - 11:42
“Güzeller Güzelisin benim Sevgili Rabbim,
Bu lütuflara karşı ben nasıl hamdedeyim? ”
Böyle kıvranırken ben yetişirsin imdada,
Bu halden başka hale götürürsün o anda.
Benim Sevgili Rabbim, Seni nasıl seveyim?
Seni Sensiz seversem zır deli divaneyim.
Seni Seninle sevmek, her daim nasip eyle,
Beni Senin sevgine her daim layık eyle...
05.01.2007 - 09:58
Bunu efsun okumalı dedim...Efsunun yüreğinden geçen insanlarda okusun diye buraya ekledim...
SUSMAK HÜNER DEĞİL...
Yaşanmış anıların iadesi imkansız,hayatın kuralları acımasızdır.
Dipsiz mesafeleri vardır çukurların...Onun için bütün çiçekler sabrın deryasında yağrulur/açar...Gelincik,karanfil,gül deste olur...Gülün tutuşan rengindeki utangançlığını sezdin mi hiç bakarken..?
Sevgi fildişinden kuleler kurar,umutlar yüklenir...Hoşgörü bulutları yırtar...Sevgi damıtan gönlüm,gül bahçenden özümsediği kokuyu tüter...Hicranlarım beni vurur...
SOLGUN DA OLSA BİR UMUT BUKETİ BASTIRIR KORKULARIMI...
Korkuyorum uyumaktan,SENİ DÜŞÜNMEK İÇİN gecenin inleyen sessizliğini bekliyorum.Gürültüler bozmasın hülyalarımı diyerek...Yitirdiğim hülyalarımı tekrar kurmak istiyorum...
Denizlerim de dalgalar hep uysaldı sana kadar...Fırtına seninle başladı,limanda yanlız sendin...Öfkeni,kinini,'BİMEDİĞİM SUÇLULUĞUMU'
bırak bir yana...O şiirsel bakışların ikliminde tütsü-tütsü hasret kokan yüreğimin eridiğini bil artık...Ve benliğimi kuşattı pişmanlık denizlerinden oluşan bir duygu,senin yerinde olsam diğe düşündüğümde...
Harap olmuş bir yürek,baykuşların tünediği bir sine bıraktın ardında...Beni hayata bağlayan hücrelerim kurumuştu bir anda..'ZİNDANLARIMA BİR UÇUK TEBESSÜM,FERSİZ BİR BAKIŞ GÖNDER NE OLUR? ..'
Susmak hüner değil ki dostum,Varsın vuslat olmasın,ne çıkar..?
YETER Kİ UMUTLAR KALSIN GERİDE DÜŞLEYECEK! ...
03.01.2007 - 01:14
ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑ dilefruz ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑
güzel kokulu bir kil vermişler bir gün bir dostun eline
sormuş dost:
miskmi? yoksa ambermisin? ne güzel kokuyorsun bayıldım....diye
ben.demiş kil
basit bir kil idim,bir gün bir süre gülle arkadaşlık yaptım.GÜLÜN KOKUSU SİNDİ ÜZERİME
ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑ GÜLÜN KOKUSU SİNDİ ÜZERİME ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑
03.01.2007 - 01:13
ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑ GÜLÜN KOKUSU SİNDİ ÜZERİME ஐ ๑ ¤ۜ ۣ ..¤¤ۜ ஐ ๑
31.12.2006 - 00:14
DOST BİZİM BAHÇEMİZDE EN NADİDE GÜLDÜR,
ONUN AYAK ALTINA ÇUL, BU ARSIZ GÖNÜLDÜR,
30.12.2006 - 12:07
BİR YILIN SON GÜNLERİ
I.
bir yıl daha bitiyor
İşte bu kadar duru,bu kadar yalın
bu kadar el değmemiş
sıradan bir gerçeği daha
kolları bağlı hayatımızın
bir şiire nasıl dahil edilir bir yılın son günleri
her sonda her başlangıçta ve her defasında
alır gibi bir başkasını karşımıza
perdeler çekip,ışıklar söndürüp
oturup yatağın içine bir başımıza
sorgulamak kendimizi
öğrenmek ikizin anadilini,ikinci belleğimizi
öğrenmek kendimizle hesaplaşmanın buzul ilişkilerini
bu aynaların dehlizlerinde gezinirken görürüz
karanlık günlerimizin kenar süslerini
biterken bir yılın son günleri
biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini
gençlik ikindilerini
kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri
II.
bir yıl daha bitiyor
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor öncekinden
bana mı öyle geliyor
yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?
III.
kırdım mı incittim mi birilerin
kimleri kazandım,yitirdiklerim kimler?
kendimi yineledim mi yazdıklarımda?
yeniden düşünmeliyim
dostluklarımı,ilişkilerimi
dağınık yatağım,mutsuz yatağım
çoğalttın mı eksiklerimi
gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı
yitirdim mi yoksa masumiyetimi?
borçlarımı ödedim mi?
doğru seçtim mi soruların fiillerini?
tırnaklarım kesilmiş,dişlerim fırçalanmış,saçlarım taranmış,
giysilerim ütülü,odam düzenli mi?
ödünç aldığım kitapları geri verdim mi?
geri verdim mi aldıklarımı:
aşkları,dostlukları,sevgileri,güvenleri,bağları
kitaplara,sayfalara,satırlara borcumu ödedim mi?
yokladım mı duygularımı
hala sevebiliyor muyum insanları?
ovmalı gümüşlerimi,bakırlarımı,cila geçmeli ahşaplarıma
ovmalı umutları
saklı tutumalı gelecek inancını,yarınları,eksik etmemeli ağzımızdan
hançer kıvamındaki karamizah tadını
şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım Yavuz'a
sonra köşe başından bir demet çiçek alıp öyle başlamalıyım akşama
yeni bir yıla
ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda
bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında
aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta
MURATHAN MUNGAN
NİCE MUTLU SENELERE...BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN ESENLİKLER
27.12.2006 - 10:25
Benim bunda kararım yok, bunda gitmeye geldim
Bezirganım mataım çok, alana satmağa geldim.
Ben gelmedim da'vi için benim işim sevi için
Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim...
Dostluğunun evinde misafir değilim ev sahibiyim bende...
Seni Seviyorum Bal Böcüğüm :))
Toplam 87 mesaj bulundu