Kara bir günün içinden geçen fırtınanın Hüznünü fısıldar gibi bakar yorgun gözlerin, Gidenlerin ardından dökülen gözyaşlarında Yüreğime süzülen yangın olur eritir beni…
Üzerinde omuzlarımın eğreti bakıp duran Koca bir çınar gibi devrilir aşağıya başım, Çürümüş aşkın sevdalı bakışında bütünleşir Bilenmiş bıçak edasında kesilen bileklerim…
İrkilirim işte o vakit yine siluetinin önünde Karanlık denizlerde kaybolur haykırışlarım, Kayıp ülkenin derin nefes alışında var olan Benzersiz duygulara sarınıp gider umutlarım…
Her yeni yıl için, barış ve kardeşlik yılı olmasını dilemiştik.. Oysa, hep tersi oldu! Demek ki, dilemekle olmuyor! Yani; Alıp bayrağı eline bağıra bağıra istemek gerekiyor!
Bir benimle mi olacak diye düşünmeyeceksin! Bir kişi, iki kişi olur! İki kişi dört kişi! Dört kişi on binlerce kişi olur! Ve, o on binler, milyonlar olur(!) yırtar esaret duvarlarını, önünde durulmaz sel olur!
Demokrasi karşıtı her oluşuma dur diyeceksin! MAFYA-TERÖR işbirliğine dur diyeceksin! Demokrasi karşıtı her oluşuma, haddini bildireceksin! Söveceksin(!) bağıra bağıra! Mafyaya, hırsıza, arsıza namussuza, çanak yalayıcı ite, onursuza!
Birlik olacaksın, güç olacaksın! Korkma(!) buna gücün yeter(!) başaracaksın! Demokrasi senin hakkın, onu kendi gücünle kendin kuracaksın! Esaret zinciri ile insan olamazsın! Çünkü, sen emekçisin! Çünkü, sen köylüsün! Çünkü, sen öğrencisin! Çünkü, sen aydınsın! Çünkü, sen insansın!
Bitmek üzere olan 2013 yılı da payına düşeni aldı ömrümüzden. Uğurlayacağız bu gece….Dilerim tüm elemler, dargınlıklar, pişmanlıklar ve dertleri de götürür heybesinde. Sakın üzülmeyin, mutlaka bir şeyler vermiştir kendince sizlere de... Yeni dediğimiz yıl aslında eskiyen hayatımız ve yorgunluğu tescillenen hayallerimiz demektir. Umutla gelir her yenide olduğu gibi yeni yıl. Beklentiler ardı ardına eklenir, temenni ve iyi niyet dilekleri düşer dillere. Aslında geçen yıldan bir farkı yoktur gelecek yılın. Yeni bir yıl da olmayacaktır, yenilenen siz değilseniz eğer. Söylenen söz, atılan ok, kaçan fırsat, giden gençlik ve geri dönüşü olmayan suyun yolculuğu gibidir her geçen yıl. İçinde taşıdığı acı- tatlı yaşanmışlıklarıyla, hayat okyanusuna dökülen. Hayata dair hırçın dalgaların dalga kıranlarınızda yok olacağı bir yıl ümidiyle sağlık mutluluk, huzur,barış, başarı ve sımsıcak içten sevgilerle dolu yepyeni bir yıl dilerim, tüm dost, arkadaş ve güzel ülkeme.
Bende dostlarıma en içten güzel dileklerimle Yeni yılda mutluluklar dilerim.2014 yılının sevdiklerinizle beraber hayırlı ve uğurlu olması dileğimle hayırlı mutlu yıllar dilerim.
Hayat üç nokta; Her nokta bir başlangıç ya da son… Birinci nokta; Rabbim emanet etti anneme beni Sevindi anneciğim, tüm sevgisini verdi bana Aylarca karının da taşıdı, sevdi sevdirdi Sonra da hayata getirdi güldü, güldürdü Her şeyini verdi mutlu bir çocukluk yaşattı. İkinci nokta; Büyüdüm İş buldum, aş buldum, mutlu bir yuvam olsun istedim Başta anam seferber oldu sonra beni seven herkes bir eş bulmaya Buldum da, büyük bir ümitle evlendim Bir de gördüm ki insanlar bambaşka göründüğü gibi değil Değişir gelişir dedim, sabrettim Çoluk çocuk değiştirir ümit ettim Ama olmadı, ben sabrımla kaldım Mutsuz ve zorlu bir birliktelik yaşadım, yaşıyorum.. Üçüncü nokta; Dünya değiştirmek olacak bilmem ne zaman İster ve bekler oldum her zaman Yaradanım bilir elbette emaneti alacak o Ancak bu dünya artık bana mutluluk vermiyor İsteğim o ki son üçüncü noktayı koyalım bilsin bu iş…
Yağmur ıslatırken bedenimizi, Sevgimiz ısıtırdı yüregimizi. Seni özlüyorum deniz gözlüm. Yağan yağmurda seninle ıslanmayı özlüyorum. Sensiz ne yağmur bir anlam veriyor
Sevgili dost, Değerli şairim. Şair sayfamı ziyaret edip, Yapmış olduğunuz yorum için teşekkür ediyorum. Onur duydum. Yorumlarınız yolunmuzu ışık tutuyor. Sevgiler ve saygılar şairime.....
Gel! ! çok özledim ruhuma bakan gözlerini kurban olduğumun insanı…
Senden başka güzel gülen mi olmuş ki kahkahalarımda Senden başka yüreğim mi zıplamış başka ruhlara! Gel! Çok özledim Bile bile gel!
Gel! Gel de korkmayı bitirdim.. sevincimden!
Geçmem kapının önünden!
Gördüğüm yer orasıdır ve gördüğüm yerde bitireceğim hasretimi..deliliğimden! Gel de sarılayım sana benim “ruhuna taptığımın insanı! ”
Gülüşümden sana aşk çok! Hem de göz göre göre, Ellerim titremeden günahları bile bile!
Gel! Gel de yarını tadayım gülüşlerinden Ve kutlayayım içimi! vicdanımın ölümünden!
Ha Seyyan Hanım, ha ben! Şimdi tam aşk mevsiminde bu güzel!
Kendime aşık olarak doğdum ya.. daha dünden; Ölümümde de kendime efendi olacağım; Sözlerimin kölesiyim ben!
Gel de ruhundaki efendiyi tanı vicdanım geri gelmeden! ! ! !
Asl’olan Dedim ya; ister gel! ister kaç benden! Kaçtığın kadar yanacak olan ruhunun bile efendisi olacağım ben! Dediğinden öte yok. Sözlerimin kölesi ve ruhunun efendisiyim ben!
_______________________Gözlerinde güneşi taşıyan kadına…
Deli AŞKIM benim, hasret çekilmez oldukça; her gülüşüne özlemli türküler yakarım şehrimde… Yağmurla yağdıkça yokluğun sızıları, üşüyen parmak uçlarımdan dökülen binlerce satıra güller açtırırım. Bir damla olup şehrine düşmek isterim ay yüzlüm, az ama delice yağmak şehrinin arnavut kaldırımlarına… Şah damarlarından süzülerek yüreğine akmak, seni sende yaşamak velhasıl tek derdim
ATEŞ olur sararım alev alev üşütmem seni ejdarha nefesimle.........
bakışlarım tek kurşunda öldürecek kadar keskin olur paylaşmam namluda yatarım pusuya
ayyüzlüm bulut gözlüm çiğ olur düşerim saclarına 2 dakkalık ömre kanar..nerdesin be gülüm sensiz yüreğim kanar -ben yanarım bir midye kabuğunda inci olmaktan utanırım gözyaşlarında kendimi gördüğümde..
:)) Gene karanlık, akşamın bir vakti Önümde boy boy ağaçlar Tepemde binbir yıldızlar ve Karşımda yanan ışıklar bir bir sönerken Ben, benimleyim. Düşünceler içindeykenben bu sırada Bir kelebek yaklaştı ışığıma O da kaçıyor karanlıktan bu yana besbelli Ürkütüyor bu sessizlik tüm hareketliyi Korkuyorum bu karanlıkla içiçe Ağaçlar da korkuyor sanki geceyle Kıpırdamıyor tek yaprağı bile Kuşlar ne yapıyor acaba bu gece? Uyuyor mu cıvıltısız sessizce? Bir ben miyim güneşi görememekten korkan? Yoksa var mı her gece bu duyguyla dolan? Bir yel esti titrettirdi şu an Toprak ve çiçek kokusu hissetti ciğerlerim buram buram Var olmanın tadına varamadan Hüzün çöktü içime gündüzden arta kalan Dertler daha uzunmuş anlaşılan, geceden Işıklar sönmüş, çiçekler gömülmüş Gece yarısı olmuş bile ben farkedemeden...
Kim öğretecek bana Hüzzam makamında sevda şarkısını Kuşların dilini,onlara ekmek atmasını Arkadaş olmayı...
Bir fidanı çocuk gibi sevmeyi Açmamış gül goncasını,dikeniyle kucaklayıp Kanatsada dudaklarımı Kim öğretecek bana....öpmeyi
Hep ümüit vardır derler Ümitler bitmez,bitemezki... İşte bu küçücük dünyamda Kim verecek yüreğime Abı'Hayatı
Cebimdeki son kuruşumu Çocuklarına ekmek götürmek için Dilenen bir annenin,avuçlarına bırakıp Yüreğindeki ana şefkatiyle.. Yüzüme tebessüm etmesini Küçük bir mutluluğa katkım olacağını Kim öğretecek,bana kimm...
Kahretsin yine bencil davrandım Hicranla çalkalanan fani ömrümde Dökerken ağaçlar yapraklarını Ne çok şey istemişim,farkında olmadan Buda benim dünyam işte Hayallerim,Gerçekleri,Kırgınlıklarım
Nebatım, şekerim, hazinem, cihanda hiç örselenmemiş, el değmemiş sevgilim. Gönlümdeki Mısırın Sultanı, Hazret-i Yusufum, varlığımın anlamı,
İstanbulum, Karamanım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevgilim. Değerli lal madeninin çıktığı yer olan Bedahşanım ve Kıpçağım, Bağdadım, Horasanım.
Güzel saçlım, yay kaşlım, gözleri ışıl ışıl fitneler koparan sevgilim, hastayım! Eğer ölürsem benim vebalim senin boynunadır, çünkü bana eza ederek kanıma sen girdin, bana imdad et, ey Müslüman olmayan güzel sevgilim.
Kapında, devamlı olarak seni medhederim, seni överim, sanki hep seni öğmek için görevlendirilmiş gibiyim. Yüreğim gam ile, gözlerim yaşlarla dolu, ben Muhibbiyim, sevgi adamıyım, bana bir şeyler oldu, sarhoş gibiyim.
ben en mavisini severim ama, beyazına da tutkunum; sana benzediği için.. kara benekleri kara gözlerin gibidir; aşk taşır uzaklara... benden alır sana getirir, senden alır bana getirir, zamanı sorma! zaman bahar değilse değil.
oysa ben, hep hazana takılan aklımın şaşkınlığını yaşarım bahara dokunuşlarımda.. sana dokunuşlarımda sevgili! ..
‘neden şimdi? ’ desem, yanıt bulamam ki! .. bulsam da fark etmez nasılsa, çünkü sana öyle alıştım ki, çünkü sana öyle vurgunum ki! .... ne baharı hesaplayacak zaman, ne de, hazanı solduracak güneş gelir aklıma; unuturum! .. bir seni unutmam!
Sana, aşkı anlatacak kelimeleri, Çoktan unuttum”be” Sen yoksun artık..! Olmayacaksın da. Varlığımda varlığın bir anlam bulurken, Bu hengâmenin içinde, Sesime bir aks_i seda arıyorum. Mevsimler de bir anlam taşımıyor, Ne geceye sığabiliyorum, Nede gündüzlere… Ben seni işte böyle sevmiştim“be” YAĞMUR YÜREKLİM. ne hasret biter ne vuslatı çalar saatler sen bensiz ben sensiz böyle tükenir ömürler bin umudum vardı yolun basında her adımda bir umudu yitirdim birde dönüp baktım ki ardıma umuttan da uzağa itmiş beni kaderim yolum açık son noktaya doğru ardımdaysa bitmeyen bir fırtına bir umutluk adımım kaldı ya o da biterse diye çakıldım kaldım olduğum yerde tas kesildim bütün kuvvetimle ileri gitmek yasak çünkü son nokta geri dönmekte imkansız bu saatten sonra ne hasret biter ne vuslatı çalar saatler ne hasret biter ne de vuslatı çalar saatler
az kaldı a canım sabreyle içimdeki ses diyor az daha bekle çınlıyor mu kulakların, adını her anışımda aşkım… canım.. diye sayıklayışımda inci tanem, karadutum, can sözlüm çepeçevre beni saran gül yüzlüm aşkınla çarpan bu yürek ümitli istersen yokuşlar düz olur güllü çiçekli çaldın kalbimi bir kere iade edemezsin ki aşkınla çarpar durur bu yürek isminle doludur dilediğim her dilek çaresizlikte çaremsin ey gül yürek aşkımsın, canımsın, cananımsın içimi titreten varımsın sol yanımsın çekmeye doyamadığım ızdırabımsın aşkınla doğdum aşkınla yaşarım izini öptüğüm türabım öbür yarım çınlayan kulaklarım titreyen dudaklarımsın acılara gark olur bu bedeniçin, için yanar kül olurum bir gün görmesem çaresizliğine yanar ağlarım acılara gark olur sol yanım istesem de seni canı gönülden çıkmaz sokaklarda ıssız kalırım ahhhhh gül yüzlüm biriciğim içilmesi haram şarabım çıkmadıkça bu can bu tenden asla asla seni bırakmayacağım işitiyor musun, hissediyor musun aşkımmmmmmm çektiklerime razıyım.. yeter ki kavuşalımm
Terk etti ruhum beni, Terk etti; derisi sağlam aşk! Çıngıraklarını sallarken meşkimin bahçesi, Sürünen düşlerimin gözüyle; yazık ki var edemiyorum o mis kokan tenini... Terk etti avuçlarımdaki ter beni!
Zehri bitmiş sarmaşık ağacının kopmaz hali Saçarken dağılmışlığını, Dalındaki keyfsiz oturan çiçek gibi; ışığın gözlerimi terk etti
Yolcusu kör, Bastonu belli duygularım; kavruk tenindeki isteksiz coşkuya kol kanat gerdikçe bir tek sözün ki.. işte o da beni terk etti...
Karmakarışığım bugünlerde Düşünemiyorum Aklıma geldikçe, sen yörüngemi şaşırır oldum İmleci kırılmış kalbimin sus pus oldum Sınırları çizilmiş bir haritayım ben Afrikayım,kızıl toprağında kavrulmuş Sınırlarının dışına çıkamayan ülkeyim Yalnızlığım ben
Elinden oyuncağı alınmış Örselenmiş korkmuş Üstelik yalnız bırakılmış bir cocuğum ben ve yokluğunda karmakarışığım yalnızım ben
Yalnızlığım yerde ağır Gökte bakır bir renk Solgun günlerimi takvime yaz hayat Şunu da unutma; Aklım da kızıllığın düşleri, sevdanın izleri varken yaşarım yoksa yaşamayı neylerim
10.04.2021 - 22:59
merhaba nasılsın...güzel yorumların için teşekkürler, Mesajların kapalı bu arada
18.04.2020 - 15:07
Başarılarınızın devamını diliyorum
08.09.2017 - 11:28
Dost'a; saygı, selam, sevgi ve muhabbet ile......
KAYIP MEVSİMLERDE
Kara bir günün içinden geçen fırtınanın
Hüznünü fısıldar gibi bakar yorgun gözlerin,
Gidenlerin ardından dökülen gözyaşlarında
Yüreğime süzülen yangın olur eritir beni…
Üzerinde omuzlarımın eğreti bakıp duran
Koca bir çınar gibi devrilir aşağıya başım,
Çürümüş aşkın sevdalı bakışında bütünleşir
Bilenmiş bıçak edasında kesilen bileklerim…
İrkilirim işte o vakit yine siluetinin önünde
Karanlık denizlerde kaybolur haykırışlarım,
Kayıp ülkenin derin nefes alışında var olan
Benzersiz duygulara sarınıp gider umutlarım…
İbrahim Soyalar
https://antoloji.com/kayip-mevsimlerde-siiri/
01.01.2016 - 21:10
'YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN SN ANTOLOJİ ARKADAŞIM'
Saygılarımla..
__________________________
DEMEK Ki, DİLEMEKLE HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR!
Her yeni yıl için, barış ve kardeşlik yılı olmasını dilemiştik..
Oysa, hep tersi oldu!
Demek ki, dilemekle olmuyor!
Yani; Alıp bayrağı eline bağıra bağıra istemek gerekiyor!
Bir benimle mi olacak diye düşünmeyeceksin!
Bir kişi, iki kişi olur!
İki kişi dört kişi!
Dört kişi on binlerce kişi olur!
Ve, o on binler, milyonlar olur(!) yırtar esaret duvarlarını, önünde durulmaz sel olur!
Demokrasi karşıtı her oluşuma dur diyeceksin!
MAFYA-TERÖR işbirliğine dur diyeceksin!
Demokrasi karşıtı her oluşuma, haddini bildireceksin!
Söveceksin(!) bağıra bağıra!
Mafyaya, hırsıza, arsıza namussuza, çanak yalayıcı ite, onursuza!
Birlik olacaksın, güç olacaksın!
Korkma(!) buna gücün yeter(!) başaracaksın!
Demokrasi senin hakkın, onu kendi gücünle kendin kuracaksın!
Esaret zinciri ile insan olamazsın!
Çünkü, sen emekçisin!
Çünkü, sen köylüsün!
Çünkü, sen öğrencisin!
Çünkü, sen aydınsın!
Çünkü, sen insansın!
01/01/2016
Hüseyin Çubuk
(Araştırmacıyazar-Şair)
31.12.2013 - 11:39
Bitmek üzere olan 2013 yılı da payına düşeni aldı ömrümüzden. Uğurlayacağız bu gece….Dilerim tüm elemler, dargınlıklar, pişmanlıklar ve dertleri de götürür heybesinde. Sakın üzülmeyin, mutlaka bir şeyler vermiştir kendince sizlere de...
Yeni dediğimiz yıl aslında eskiyen hayatımız ve yorgunluğu tescillenen hayallerimiz demektir. Umutla gelir her yenide olduğu gibi yeni yıl. Beklentiler ardı ardına eklenir, temenni ve iyi niyet dilekleri düşer dillere.
Aslında geçen yıldan bir farkı yoktur gelecek yılın. Yeni bir yıl da olmayacaktır, yenilenen siz değilseniz eğer.
Söylenen söz, atılan ok, kaçan fırsat, giden gençlik ve geri dönüşü olmayan suyun yolculuğu gibidir her geçen yıl. İçinde taşıdığı acı- tatlı yaşanmışlıklarıyla, hayat okyanusuna dökülen. Hayata dair hırçın dalgaların dalga kıranlarınızda yok olacağı bir yıl ümidiyle sağlık mutluluk, huzur,barış, başarı ve sımsıcak içten sevgilerle dolu yepyeni bir yıl dilerim, tüm dost, arkadaş ve güzel ülkeme.
30.12.2013 - 21:16
Bende dostlarıma en içten güzel dileklerimle Yeni yılda mutluluklar dilerim.2014 yılının sevdiklerinizle beraber hayırlı ve uğurlu olması dileğimle hayırlı mutlu yıllar dilerim.
09.07.2012 - 13:36
ÜÇ NOKTA
Hayat üç nokta;
Her nokta bir başlangıç ya da son…
Birinci nokta;
Rabbim emanet etti anneme beni
Sevindi anneciğim, tüm sevgisini verdi bana
Aylarca karının da taşıdı, sevdi sevdirdi
Sonra da hayata getirdi güldü, güldürdü
Her şeyini verdi mutlu bir çocukluk yaşattı.
İkinci nokta;
Büyüdüm İş buldum, aş buldum, mutlu bir yuvam olsun istedim
Başta anam seferber oldu sonra beni seven herkes bir eş bulmaya
Buldum da, büyük bir ümitle evlendim
Bir de gördüm ki insanlar bambaşka göründüğü gibi değil Değişir gelişir dedim, sabrettim
Çoluk çocuk değiştirir ümit ettim
Ama olmadı, ben sabrımla kaldım
Mutsuz ve zorlu bir birliktelik yaşadım, yaşıyorum..
Üçüncü nokta;
Dünya değiştirmek olacak bilmem ne zaman
İster ve bekler oldum her zaman
Yaradanım bilir elbette emaneti alacak o
Ancak bu dünya artık bana mutluluk vermiyor
İsteğim o ki son üçüncü noktayı koyalım bilsin bu iş…
C.T. 08/07/2012 11.45
30.04.2012 - 17:09
Merhaba :)))
İyi bir hafta,mutluluk dolu günler dilerim...
23.04.2012 - 16:41
şiirleriniz harika
07.03.2012 - 14:32
Yağmur ıslatırken bedenimizi, Sevgimiz ısıtırdı yüregimizi. Seni özlüyorum deniz gözlüm. Yağan yağmurda seninle ıslanmayı özlüyorum. Sensiz ne yağmur bir anlam veriyor
29.02.2012 - 00:10
Sevgili dost,
Değerli şairim.
Şair sayfamı ziyaret edip,
Yapmış olduğunuz yorum için
teşekkür ediyorum.
Onur duydum.
Yorumlarınız yolunmuzu ışık tutuyor.
Sevgiler ve saygılar şairime.....
19.02.2012 - 05:50
Gel! ! çok özledim ruhuma bakan gözlerini kurban olduğumun insanı…
Senden başka güzel gülen mi olmuş ki kahkahalarımda
Senden başka yüreğim mi zıplamış başka ruhlara!
Gel! Çok özledim
Bile bile gel!
Gel!
Gel de korkmayı bitirdim.. sevincimden!
Geçmem kapının önünden!
Gördüğüm yer orasıdır
ve gördüğüm yerde bitireceğim hasretimi..deliliğimden!
Gel de sarılayım sana benim “ruhuna taptığımın insanı! ”
Gülüşümden sana aşk çok!
Hem de göz göre göre,
Ellerim titremeden günahları bile bile!
Gel!
Gel de yarını tadayım gülüşlerinden
Ve kutlayayım içimi! vicdanımın ölümünden!
Ha Seyyan Hanım, ha ben!
Şimdi tam aşk mevsiminde bu güzel!
Kendime aşık olarak doğdum ya.. daha dünden;
Ölümümde de kendime efendi olacağım;
Sözlerimin kölesiyim ben!
Gel de ruhundaki efendiyi tanı vicdanım geri gelmeden! ! ! !
Asl’olan
Dedim ya; ister gel!
ister kaç benden!
Kaçtığın kadar yanacak olan ruhunun bile efendisi olacağım ben!
Dediğinden öte yok.
Sözlerimin kölesi ve ruhunun efendisiyim ben!
12.02.2012 - 12:58
Her nefesi hayat olan adamdan,
_______________________Gözlerinde güneşi taşıyan kadına…
Deli AŞKIM benim, hasret çekilmez oldukça; her gülüşüne özlemli türküler yakarım şehrimde… Yağmurla yağdıkça yokluğun sızıları, üşüyen parmak uçlarımdan dökülen binlerce satıra güller açtırırım. Bir damla olup şehrine düşmek isterim ay yüzlüm, az ama delice yağmak şehrinin arnavut kaldırımlarına… Şah damarlarından süzülerek yüreğine akmak, seni sende yaşamak velhasıl tek derdim
ATEŞ olur sararım alev alev üşütmem seni ejdarha nefesimle.........
bakışlarım tek kurşunda öldürecek kadar keskin olur paylaşmam namluda yatarım pusuya
ayyüzlüm bulut gözlüm çiğ olur düşerim saclarına 2 dakkalık ömre kanar..nerdesin be gülüm sensiz yüreğim kanar -ben yanarım bir midye kabuğunda inci olmaktan utanırım gözyaşlarında kendimi gördüğümde..
10.02.2012 - 12:09
:))
Gene karanlık, akşamın bir vakti
Önümde boy boy ağaçlar
Tepemde binbir yıldızlar ve
Karşımda yanan ışıklar bir bir sönerken
Ben, benimleyim.
Düşünceler içindeykenben bu sırada
Bir kelebek yaklaştı ışığıma
O da kaçıyor karanlıktan bu yana besbelli
Ürkütüyor bu sessizlik tüm hareketliyi
Korkuyorum bu karanlıkla içiçe
Ağaçlar da korkuyor sanki geceyle
Kıpırdamıyor tek yaprağı bile
Kuşlar ne yapıyor acaba bu gece?
Uyuyor mu cıvıltısız sessizce?
Bir ben miyim güneşi görememekten korkan?
Yoksa var mı her gece bu duyguyla dolan?
Bir yel esti titrettirdi şu an
Toprak ve çiçek kokusu hissetti ciğerlerim buram buram
Var olmanın tadına varamadan
Hüzün çöktü içime gündüzden arta kalan
Dertler daha uzunmuş anlaşılan, geceden
Işıklar sönmüş, çiçekler gömülmüş
Gece yarısı olmuş bile ben farkedemeden...
28.01.2012 - 14:44
Ben! benim diye başlayan bir dünyadayım....
Kim öğretecek bana
Hüzzam makamında sevda şarkısını
Kuşların dilini,onlara ekmek atmasını
Arkadaş olmayı...
Bir fidanı çocuk gibi sevmeyi
Açmamış gül goncasını,dikeniyle kucaklayıp
Kanatsada dudaklarımı
Kim öğretecek bana....öpmeyi
Hep ümüit vardır derler
Ümitler bitmez,bitemezki...
İşte bu küçücük dünyamda
Kim verecek yüreğime Abı'Hayatı
Cebimdeki son kuruşumu
Çocuklarına ekmek götürmek için
Dilenen bir annenin,avuçlarına bırakıp
Yüreğindeki ana şefkatiyle..
Yüzüme tebessüm etmesini
Küçük bir mutluluğa katkım olacağını
Kim öğretecek,bana kimm...
Kahretsin yine bencil davrandım
Hicranla çalkalanan fani ömrümde
Dökerken ağaçlar yapraklarını
Ne çok şey istemişim,farkında olmadan
Buda benim dünyam işte
Hayallerim,Gerçekleri,Kırgınlıklarım
23.01.2012 - 00:53
Benim birlikte olduğum, sevgilim, parıldayan ayım,
Can dostum, en yakınım, güzellerin şahı sultanım.
Hayatımın, yaşamımın sebebi Cennetim, Kevser şarabım
Baharım, sevincim, günlerimin anlamı, gönlüme nakşolmuş resim gibi sevgilim, benim gülen gülüm,
Sevinç kaynağım, içkimdeki lezzet, eğlenceli meclisim, nurlu parlak ışığım, meşalem.
Turuncum, narım, narencim, benim gecelerimin, visal odamın aydınlığı,
Nebatım, şekerim, hazinem, cihanda hiç örselenmemiş, el değmemiş sevgilim.
Gönlümdeki Mısırın Sultanı, Hazret-i Yusufum, varlığımın anlamı,
İstanbulum, Karamanım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevgilim.
Değerli lal madeninin çıktığı yer olan Bedahşanım ve Kıpçağım, Bağdadım, Horasanım.
Güzel saçlım, yay kaşlım, gözleri ışıl ışıl fitneler koparan sevgilim, hastayım!
Eğer ölürsem benim vebalim senin boynunadır, çünkü bana eza ederek kanıma sen girdin, bana imdad et, ey Müslüman olmayan güzel sevgilim.
Kapında, devamlı olarak seni medhederim, seni överim, sanki hep seni öğmek için görevlendirilmiş gibiyim.
Yüreğim gam ile, gözlerim yaşlarla dolu, ben Muhibbiyim, sevgi adamıyım, bana bir şeyler oldu, sarhoş gibiyim.
11.01.2012 - 14:10
kelebekleri bilirsin sen..
incecik kanatları benekli..
pervane olurlar ışık başlarında,
çiçek yapraklarında...
ben
en mavisini severim ama,
beyazına da tutkunum; sana benzediği için..
kara benekleri kara gözlerin gibidir;
aşk taşır uzaklara...
benden alır sana getirir,
senden alır bana getirir,
zamanı sorma!
zaman bahar değilse değil.
oysa ben,
hep hazana takılan aklımın
şaşkınlığını yaşarım bahara dokunuşlarımda..
sana dokunuşlarımda sevgili! ..
‘neden şimdi? ’ desem, yanıt bulamam ki! ..
bulsam da fark etmez nasılsa,
çünkü sana öyle alıştım ki,
çünkü sana öyle vurgunum ki! ....
ne baharı hesaplayacak zaman,
ne de,
hazanı solduracak güneş gelir aklıma; unuturum! ..
bir seni unutmam!
yüreğime usulca girişindeki süzülüşü,
dudağıma astığın gülüşü,
umuda açtırdığın çiçeği unutmam...
07.01.2012 - 18:05
Sana, aşkı anlatacak kelimeleri, Çoktan unuttum”be” Sen yoksun artık..! Olmayacaksın da. Varlığımda varlığın bir anlam bulurken, Bu hengâmenin içinde, Sesime bir aks_i seda arıyorum. Mevsimler de bir anlam taşımıyor, Ne geceye sığabiliyorum, Nede gündüzlere… Ben seni işte böyle sevmiştim“be” YAĞMUR YÜREKLİM.
ne hasret biter ne vuslatı çalar saatler sen bensiz ben sensiz böyle tükenir ömürler bin umudum vardı yolun basında her adımda bir umudu yitirdim birde dönüp baktım ki ardıma umuttan da uzağa itmiş beni kaderim yolum açık son noktaya doğru ardımdaysa bitmeyen bir fırtına bir umutluk adımım kaldı ya o da biterse diye çakıldım kaldım olduğum yerde tas kesildim bütün kuvvetimle ileri gitmek yasak çünkü son nokta geri dönmekte imkansız bu saatten sonra ne hasret biter ne vuslatı çalar saatler ne hasret biter ne de vuslatı çalar saatler
az kaldı a canım sabreyle içimdeki ses diyor az daha bekle çınlıyor mu kulakların, adını her anışımda aşkım… canım.. diye sayıklayışımda inci tanem, karadutum, can sözlüm çepeçevre beni saran gül yüzlüm aşkınla çarpan bu yürek ümitli istersen yokuşlar düz olur güllü çiçekli çaldın kalbimi bir kere iade edemezsin ki aşkınla çarpar durur bu yürek isminle doludur dilediğim her dilek çaresizlikte çaremsin ey gül yürek aşkımsın, canımsın, cananımsın içimi titreten varımsın sol yanımsın çekmeye doyamadığım ızdırabımsın aşkınla doğdum aşkınla yaşarım izini öptüğüm türabım öbür yarım çınlayan kulaklarım titreyen dudaklarımsın acılara gark olur bu bedeniçin, için yanar kül olurum bir gün görmesem çaresizliğine yanar ağlarım acılara gark olur sol yanım istesem de seni canı gönülden çıkmaz sokaklarda ıssız kalırım ahhhhh gül yüzlüm biriciğim içilmesi haram şarabım çıkmadıkça bu can bu tenden asla asla seni bırakmayacağım işitiyor musun, hissediyor musun aşkımmmmmmm çektiklerime razıyım.. yeter ki kavuşalımm
21.12.2011 - 01:17
uzunok mutlulukların en güzeli seninle yaşasın
24.11.2011 - 14:49
Terk etti ruhum beni,
Terk etti; derisi sağlam aşk!
Çıngıraklarını sallarken meşkimin bahçesi,
Sürünen düşlerimin gözüyle;
yazık ki var edemiyorum o mis kokan tenini...
Terk etti avuçlarımdaki ter beni!
Zehri bitmiş sarmaşık ağacının kopmaz hali
Saçarken dağılmışlığını,
Dalındaki keyfsiz oturan çiçek gibi;
ışığın gözlerimi terk etti
Yolcusu kör,
Bastonu belli duygularım;
kavruk tenindeki isteksiz coşkuya
kol kanat gerdikçe
bir tek sözün ki..
işte o da beni terk etti...
Bitti.
15.11.2011 - 12:46
:) doğru olsam ok gibi yabana atarlar beni,eğri olsam yay gibi elde tutarlar beni. :)
http://www.dailymotion.com/video/xi0onz_doyru-olsam-ok-gibi-mustafa-uysal_music
22.04.2011 - 23:11
.
20.01.2011 - 16:05
SANA SENİNLE SESLENİYORUM
Karmakarışığım bugünlerde
Düşünemiyorum
Aklıma geldikçe, sen
yörüngemi şaşırır oldum
İmleci kırılmış kalbimin
sus pus oldum
Sınırları çizilmiş bir haritayım ben
Afrikayım,kızıl toprağında kavrulmuş
Sınırlarının dışına çıkamayan ülkeyim
Yalnızlığım ben
Elinden oyuncağı alınmış
Örselenmiş korkmuş
Üstelik yalnız bırakılmış bir cocuğum ben
ve yokluğunda karmakarışığım
yalnızım ben
Eda Uzunok
YANLIZ OLMAK ZORUNDA DEĞİLİZ.
15.12.2010 - 13:35
Tebessümün düştü yüreğime,
Buzullar ikliminin girdabında
Sen çıktın karşıma
Gençliğimden
Özlemlerimden gelen bir çiçek
Tomurcukların değdi yüzüme,
Biliyorum artık yüzüm gülecek.
Tutuverdin ellerimden ansızın.
Yüreğin yüreğime yoldaş!
Kavgamız amansız,
Davamız:
“Yeryüzü aşkın yüzü”
Ardımızda sevmeyi öğrenmiş çocuklarımız…
El ele düştük kavgamızın yoluna
Bir tebessüm ötesi Akdeniz.
Toplam 35 mesaj bulundu