Bilindiği gibi Orhan Pamuk'un 'En renkli ve en iyimser romanım', dediği 'Benim Adım Kırmızı', 1591 yılında, yani III. Murat döneminde, İstanbul'da karlı dokuz kış gününde geçiyor. 'Benim Adım Kırmızı', ilk bakışta, herkesin kendi sesiyle konuştuğu, ölülerin, eşyaların dillendiği, ölüm, sanat, aşk, evlilik üzerine bir kitap gibi gözüküyor. Oysa Yalçın Küçük'e göre durum son derece farklıdır. Küçük, Orhan Pamuk'un kitabını analiz edebilmek için, İbranice öğrenmeye başlamıştır, zira, 'Benim Adım Kırmızı'tamamıyla bir tür Yahudi mistisizmi olan Kabalistik Sabetaycılık'ın etkisiyle yazılmıştır ve Pamuk'un bu kadar popüler ve ünlü olmasının ardında, Sabetaycı kimliği yatmaktadır: 'Yahudi mistisizmi, Kabala ve bunu ayrı bir din olarak geliştiren Sabetayizm'de, ölümden sonra yaşam, eskatoloji, çok güçlü bir külttür '(Şebeke, sf. 37)
bunların televizyonda endam edenlerine de vj (vajina jokey olması lazım) deniyo.. böyle bir vj sohbet konusu bulmakta zorlanınca (ki çok normal) bana ne kadar bedel biçersiniz diye sordu ekran başındaki saygıdeğer öküzlere.. bi sürü bedel söylendi filan derken orta yaşlı bir adamcağız 150 milyon TL dedi.. aaaa o kadar az mı? sorusuna aklı başında vatandaşın cevabı şöyle idi;
-eee kaşarın kilosu ortalama 3 milyon TL.. sende yaklaşık 50 kg çeksen fiyatın eder 150 milyon TL..
cinsi olanlar, yolda belde hatta antolojide var.. sözlü, yazılı, dokunmalı tacizler alanlarında faaliyet gösterirler.. genel olarak er kişiden çıkar bu sapık türü, hatun kişiden çıktığı da tarafımca eski işyerimde tespit edilmiştir.. lakin hatunun sapığından şikayet eden olmaz..
altı milyon dolarlık adam diye bir dizi vardı eskiden.. roger moore oynuyordu (galiba) .. sanırım bir tek üreme organı doğal üretimdi.. biyonik miyonik hatunlara dolanıyordu namıssız.)
mal olduğumuz kesin.. abd ürünlerine ağzı açık ayran budalası gibi dalıyoruz.. hele birde bayrağından tişört filan giyen tipler var ya, onların kıçlarına made by busht yazmak lazım..
kendini karşındakinin yerine koyabilmek ve yaptığının sebeplerini içinde bulduğu şartlara göre değerlendirip onu anlayabilmek -gebertmemek için- hep ben hep ben diyenler için zor bir durum.. hep sen hep sen diyenlerde sömürüye uğrar.. bence sadece anneler anlayışlı olabiliyor..
şiiri de popüler kültüre alet edelim ondan sonra vah vah vah.. tüketiriz artık elde kalan ne varsa.. napçan canım öldürcenmi beniiii gibi şiirler dolanır artık embesil neslin dilinde..
meslek olarak tiksinç geliyor olabilir.. ama doktorlar arasında en iyi parayı da bu tipler kazanıyor.. kürtajcı olarak genellemeden önce her kadının yılda birkez kanser taraması yaptırması gerektiğini de hatırlatırım..
elden ayaktan düşünce daha bir huzurlu olunuyor sanırsam.. ama benim gördüğüm huzurevindeki yaşlılar pek huysuz.. hepsi bir arada orayı cinnet evi haline nasıl getirmiyorlar anlamadım..
benim adım kırmızı
06.08.2005 - 10:29Bilindiği gibi Orhan Pamuk'un 'En renkli ve en iyimser romanım', dediği 'Benim Adım Kırmızı', 1591 yılında, yani III. Murat döneminde, İstanbul'da karlı dokuz kış gününde geçiyor. 'Benim Adım Kırmızı', ilk bakışta, herkesin kendi sesiyle konuştuğu, ölülerin, eşyaların dillendiği, ölüm, sanat, aşk, evlilik üzerine bir kitap gibi gözüküyor. Oysa Yalçın Küçük'e göre durum son derece farklıdır. Küçük, Orhan Pamuk'un kitabını analiz edebilmek için, İbranice öğrenmeye başlamıştır, zira, 'Benim Adım Kırmızı'tamamıyla bir tür Yahudi mistisizmi olan Kabalistik Sabetaycılık'ın etkisiyle yazılmıştır ve Pamuk'un bu kadar popüler ve ünlü olmasının ardında, Sabetaycı kimliği yatmaktadır: 'Yahudi mistisizmi, Kabala ve bunu ayrı bir din olarak geliştiren Sabetayizm'de, ölümden sonra yaşam, eskatoloji, çok güçlü bir külttür '(Şebeke, sf. 37)
yüz büyük türk yalanı
06.08.2005 - 10:17Elvis Presley Türkmüş...
ünlü çiftler
06.08.2005 - 10:142 ile 2
dj
04.08.2005 - 15:06bunların televizyonda endam edenlerine de vj (vajina jokey olması lazım) deniyo.. böyle bir vj sohbet konusu bulmakta zorlanınca (ki çok normal) bana ne kadar bedel biçersiniz diye sordu ekran başındaki saygıdeğer öküzlere.. bi sürü bedel söylendi filan derken orta yaşlı bir adamcağız 150 milyon TL dedi.. aaaa o kadar az mı? sorusuna aklı başında vatandaşın cevabı şöyle idi;
-eee kaşarın kilosu ortalama 3 milyon TL.. sende yaklaşık 50 kg çeksen fiyatın eder 150 milyon TL..
tost
04.08.2005 - 14:39eskiden mütevazi bir yiyecekti şimdi medyatik malzeme..
uçuş numarası
04.08.2005 - 14:23uçuyormuş gibi yapmak.)
adam gibi adam
04.08.2005 - 14:08mehmet aslantuğ.. deermişim.)
sapık
04.08.2005 - 13:31cinsi olanlar, yolda belde hatta antolojide var.. sözlü, yazılı, dokunmalı tacizler alanlarında faaliyet gösterirler.. genel olarak er kişiden çıkar bu sapık türü, hatun kişiden çıktığı da tarafımca eski işyerimde tespit edilmiştir.. lakin hatunun sapığından şikayet eden olmaz..
biyonik insan
04.08.2005 - 11:22altı milyon dolarlık adam diye bir dizi vardı eskiden.. roger moore oynuyordu (galiba) .. sanırım bir tek üreme organı doğal üretimdi.. biyonik miyonik hatunlara dolanıyordu namıssız.)
ABD malı Türk ahalisiyiz
04.08.2005 - 11:15mal olduğumuz kesin.. abd ürünlerine ağzı açık ayran budalası gibi dalıyoruz.. hele birde bayrağından tişört filan giyen tipler var ya, onların kıçlarına made by busht yazmak lazım..
şiir
04.08.2005 - 11:06şiir yatar hikayenin dikiş yerlerinde..
eski hatıralar ve beklentiler içinde..
erkek nankörlüğü
04.08.2005 - 09:53nankörlük 1-erkek 2- kadın 3- kedi olarak üçe ayrılır.. pöh!
top
04.08.2005 - 09:49tarkan..
asosyal gençler
04.08.2005 - 09:45hafta sonları ve akşamları heyyo heyyo gezip tozmak varken antolojiye takılan tipler.)
sorunsal
04.08.2005 - 09:44uyuz olduğum bir sözcük.. sorun neyinize yetmiyor?
anlayış
04.08.2005 - 09:43kendini karşındakinin yerine koyabilmek ve yaptığının sebeplerini içinde bulduğu şartlara göre değerlendirip onu anlayabilmek -gebertmemek için- hep ben hep ben diyenler için zor bir durum.. hep sen hep sen diyenlerde sömürüye uğrar.. bence sadece anneler anlayışlı olabiliyor..
ayyaşın yanında ayık olmak
04.08.2005 - 09:32sarhoşun mektubu okunmaz diye bir deyim vardı.. o geldi aklıma.. ben çokça sarhoş mektubu yazarımda okuyan ayık olunca anlamıyor haliyle.. ayık olana yazık.)
pop şiir
04.08.2005 - 09:29şiiri de popüler kültüre alet edelim ondan sonra vah vah vah.. tüketiriz artık elde kalan ne varsa.. napçan canım öldürcenmi beniiii gibi şiirler dolanır artık embesil neslin dilinde..
düş sokağı sakinleri
04.08.2005 - 09:25ben ve dostlarım.. (indie - elbereth - remat - bragol - halagri - samssont - bolgadin ve ragıpabi)
gör bak hayat düşlerdedir..
Poison
03.08.2005 - 18:29parfümüm :)
mayın tarlası
03.08.2005 - 18:28mayın tarlasında dolaşıp durmuşum aşk sanıpta..
okan bayülgen
03.08.2005 - 18:26gece kuşu programı zamanında birşeydi, son zamanlarda hiçbir şey..
jinekolog
03.08.2005 - 18:25meslek olarak tiksinç geliyor olabilir.. ama doktorlar arasında en iyi parayı da bu tipler kazanıyor.. kürtajcı olarak genellemeden önce her kadının yılda birkez kanser taraması yaptırması gerektiğini de hatırlatırım..
Huzur Evi
03.08.2005 - 18:12elden ayaktan düşünce daha bir huzurlu olunuyor sanırsam.. ama benim gördüğüm huzurevindeki yaşlılar pek huysuz.. hepsi bir arada orayı cinnet evi haline nasıl getirmiyorlar anlamadım..
Toplam 1440 mesaj bulundu