DÜNYADA EŞSIZ BIR GÜZELLİK VARSA O DA KALBİNDEDİR. HAYATININ BUNDAN SONRASI KALBİNİN GUZELLİĞİ GİBİ GEÇSİN. İYİ Kİ VARSIN VE İYİ Kİ DOĞDUN CANIM ARKADAŞIM!
İçindeki umutlar olumsuzluklara inat her geçen gün artmışsa... Çocukluğunun tatlı bir o kadar da çılgın günlerini her geçen saniyede daha çok özlemişsen... Çığlıklarını kimsenin duymamasına karşın her gün bir önceki günden daha gür çığlıklar atmışsan... Bilmediğin bir yerlerdeki bilmediğin bir kişiye bilmeden ümitler bağlamışsan... Ağlatamadan dert anlatılmadığını bilmeden de bazı şeylerin anlatılacağını bilmişsen... Varamadığın hayat sırrına çevrendekilere inat her geçen gün biraz daha yaklaşmışsan... Efkâr havuzunun kandamlaları her gün biraz daha artmışsa... çok sevdiğin güllerin kokuları artık burnuna sıradan gelmişse... Yıllardır baktığın o gül yüzünden her zamankinden çok kendini görmüşsen... Fırlayan ok misali enerjini çevrendeki insanların iyiliği için harcamış ve sonunda haksız bulunmuşsan... Kaldıramadığın hayat yükünü avuçlarınla yaratana sunup onunla için, için dertleşmişsen... Gittikçe uzaklaştığın doğumundan geriye dönüş olmayan bu yola çıkmanın acısını fazlasıyla hissetmeye başlamışsan bil ki bir yaş daha büyümüşsündür....
Her şey istediğimiz gibi olmasa da, hiçbir şey anne kucağı gibi emniyetli ve sıcak olmasa da, her şey bize inat kaderimize ters düşmeye çalışsa da, hiçbir şey bizim onu anlamamıza inat bizi anlayamamışsa bil ki bir yaş daha yaşlanmışsındır...
Gökten inen meleklerin saflığı, dağdaki ceylanların asaleti, bir arının duru ve bir o kadar da saflığı, berrak çakıl taşlı nehirin akıcılığı, anne sütünün duruluğu hiç bir zaman üzerinden eksik olmasın...
Çektiğin acılara, kırıldığın günlere, ağladığın hatıralara yeni yaşının derman olması dileğiyle... Yeni yaşının ve yaşlarının nereye kadar giderse gitsin sana her zaman mutluluk getirmesi dileğiyle...
Ablama Şayet yoksa bu dünyada bir ablanız, Bilin ki bir gün çok yalnız kalacaksınız, Abla ana yarısı, kardeşlere verdiği büyük emek, Abla can demek, sevgi demek, şefkat demek.
Anneniz çabuk yıpranıp bu dünyadan ayrılırsa erken, Birden boşluğa düşersiniz, ne yapacağım derken, Böyle günlerde şükredersiniz bir ablanız olduğuna, Şahit olursunuz abla sevgisinin kalbinize dolduğuna.
Ne zaman bir sıkıntıya düşseniz ilk koşan odur, Sizi neşelendirip kederinizi unutturan da budur, Görünce hissedersiniz içinizin sımsıcak dolduğunu, Dar zamanlarda anlarsınız ablanın ne demek olduğunu.
Eğer şanssızsanız ve yoksa bu dünyada bir ablanız, Tek başınasınız demektir bu evrende oldukça yalnız, İnanıyorsanız yeniden doğuşa, bir başka bedende, Bir kız kardeş dileyin Tanrı’dan, doğsun sizden önce.
Dizelere sığmaz abla kalbini ve sevgisini anlatmak, En büyük hazzımdır candan bir ablaya sahip olmak, Mutlu kılar insanı onun ilgi ve sevgisine erişmek, Abla can demek, sevgi demek, şefkat demek…
Mehmet Asal
************** MuTLu YıLLaR SaNa************ iyi ki doğdun, iyi ki canım ablam oldun**************** Doğum Günün Kutlu olsun, sağlıklı, mutlu, sevdiklerinle ve seni sevenlerle birlikte nice nice mutlu senelere canım benim :))))) Herkes duysun,,, Kardeşin Seni çooooooooooook Seviyor, Gül Prensesim...
:) Kıymetli ablam,tanıtım sayfan antodaki en güzel sayfa,gönül dünyandaki cenneti ne güzelde yansıtmışsın,Rabbim bu gecenin hatrına,seni bağışlasın ve gönlündeki cennetin aslını sana ebedi mesken kılsın..kandilini kutluyorum..saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Kordan iki yaprak gibi açılmış semaya eller, Hazan yaprağı gibi gönüllerde bir tebessüm, Ey yüce Rabbimiz! kulların senden mağfiret diler, Sen ki; dilimizde hece hece bir sözsün..
Senin huzurunda sana yönelmiş kalpler Rahmet denizinde bir gül yaprağı gibi Sevdanın çağlayanından süzülen dilekler Ümitlerle süslenmiş bir ağaç misali
Hüzün dolu gecelerin her sabahında, Yalnız Senin için süzülür gözyaşları, Sonsuzluğa uzanan hakikat yollarında, Kabul et yüce Rabbimiz katında duaları..
Züleyha Özbay Bilgiç. (1998) Suadiye/İstanbul
....................
:) 3 Ayların ve mübarek Regaip kandilin mübarek olsun... Sevgiyle kal... Ya Rab hamdler sanadır,Sana yöneldi eller Ya Rab umutla dolu seni zikreder diller Rahmetine, nur’una susayan bu gönüller Bizleri huzurundan boş çevirme Allah’ım
Bütün kötülükleri terkettik sana geldik Senden sana sığındık, yine sana yöneldik Sana koştuk Allah’ım, tövbe ettik düzeldik Bizi bu kutlu yoldan hiç ayırma Allah’ım
Gaflet içinde idik, günahlara bulaştık Nefsimize zulmettik, hududumuzu aştık Bize nasip eyledin bu günlere ulaştık Bu mübarek aylarda, ikram eyle Allah’ım
Nefsimizi ıslaha, muvaffak et bizleri Minhaç olsun bizlere, Peygamber’in izleri Hayatımıza girsin, hadisleri sözleri Ona layık bir ümmet eyle bizi Allah’ım
Mahbubunun aşkına, dertlerimizi gider Şifa ver hastalara, bitsin elem ve keder Ya Rab Ahiretimiz olmasın bundan beter Habibine bağışla, affet bizi Allah’ım
Gönlümüzü tenvir et, yüzümüzü ak eyle Doğruluktan ayırma, sözümüzü hak eyle İçimiz, dışımızı, özümüzü pak eyle Bizi en doğru yola, salik eyle Allah’ım
Ya Rabbim iman ile nasip eyle göçmeyi Kıldan ince Sırat’ı şimşek gibi geçmeyi Kevser havzına varıp, kana kana içmeyi Bizlere Kereminden, nasip eyle Allah’ım
Mikdat Bal
Aminnnnn.... :) Selam ve Dua ile ellerinden öperim...
Güzellikler güzel olanla güzeldir daima,Sizinde bu güzelliğin içerisinde olduğunuzu düşünüyorum,Ve herşeyden önemli olan tek güzellik dış görünüş herşey bir yana yürekteki güzelliktir kişi çok zaman farkındadır,farkında olmazsada mütevazidir ve bu şekilde başkaları hatırlatır güzelliğini tüm güzellikler seninle olsun
Değerli ağabeyim Halil İbrahim Sakarya Beyefendi'nin bana sunduğu, teşekkür edecek kelime bulmakta acze düştüğüm nadide bir armağan..
Muhammet Aşkına
D eryalarda yüzerken Muhabbetin gemisi E bediyet yolunda huzura koşar gider R otasından ayrılmaz, yolu Allah sevgisi Y aratanın izniyle inşallah coşar gider
A ydınlık ülkesine varınca demir atar S aadet zincirine yeni halkalar katar E senlik günlerinde aşkı müebbet yatar Z indanı Yusuf olsa, Hak ile pişer gider.
E ller dua çiçeği, gönül sevda ipeği R ahmana yönelen kul, hakikatin gerçeği K arlar altından çıkan bir kardelen çiçeği A slı dünya güzeli, güzide beşer gider.
R abbi işlemiş onun gönlünün gergefini D ünya bir daha görsün güllerin selefini E bedilik yolunda cennetlik halefini, Ş ol Muhammet aşkına, vuslata düşer gider.
Halil İbrahim Sakarya
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
-- Bu şiirin hikayesi:
Kardeşimiz Derya Sezer Hanımefendinin şiirlerinden duygulanarak 'Akrostiş' olarak kaleme aldığım bu şiirimi kendisine armağan etmek istedim. Selam olsun.
Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair ``Telgrafın tellerini kurşunlamalı’’ Öyle değildi bu türkü bilirim Bir de içime -Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen- Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek Bazan gelmesi beklenen bazan ansızın çıkagelen Haberler bilirim mektuplar bilirim.
İçimde kaynayan bir mahşer var Bu mahşer birde annelerinin kalbinde kaynar Çünkü onlar yün örerken pencere önlerinde Ya da çamaşır sererken bahçelerinde Birden alıverirler kara haberini Okul dönüşü bir trafik kazasında Can veren oğullarının.
Bir de gencecik aşıkların yüreklerini bilirim Bir dolmuşta yorgun şoförler için bestelenmiş Bir şarkıdan bir kelime düşüverince içlerine Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin Beton apartmanların sağır duvarlarını yumruklayan Ya da melal denizi parkların ıssız yerlerinde Örneğin Hint Okyanusu gibi derin İsyanın kapkara sularına dalan.
Nice akşamlar bilirim ki Karanlığını Bir millet hastanesinde Dokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorunda Başını kalorifer borularına gömmüş Beyaz giysilerinden uykular dökülen tabiplerden Haber sormaya korkan Genç kızların yüreğinden almıştır.
Bir de baharlar bilirim Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği bilemeyeceği Anadolu bozkırlarında İstanbul’dan çıkıp Diyarbekir’e doğru Tekerleri yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğu ile içen Cesur otobüs pencerelerinden Bilinçsiz bir baş kayması ile görülen Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları tarla kenarlarında Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış ırgat çocuklarının Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen.
Yazlar bilirim memleketime özgü Yiğit köy delikanlılarının İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan Üstüne cehennem güneşlerde göğermiş mor sinekler konup kalkan Diğeri kan ter içinde yayla yollarında Mavzerinin demirini alnına dayamış Yüreği susuzluktan bunalan İçinden mahpushane çeşmeleri akan Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp Apansız silahına davranan Nice delikanlıların figüranlık yaptığı Yazlar bilirim memleketime özgü
Güzler bilirim ülkeme dair Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir Kalakalmış bir kıyıda melül ve tenha Kalbim gibi Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri Titreyen kenar mahalle çocukları Bir sıcak somun için, yalın kat bir don için Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi.
Kadınlar bilirim ülkeme ait Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak Göğüsleri Çukurova gibi münbit Dağ gibi otururlar evlerinde Limanlar gemileri nasıl beklerse Öyle beklerler erkeklerini Yaslandın mı çınar gibidir onlar sardın mı umut gibi.
İsyan şiirleri bilirim sonra Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden Harfler harp düzeni almıştır mısralarında Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır Kimi bir soygun sofrasında ışıklı sofralarda Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır.
Müslüman yürekler bilirim daha Kızdı mı cehennem kesilir sevdi mi cennet Eller bilirim haşin hoyrat mert Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır Her kırışığı sorulacak bir hesabı Her çizgisi tarihten bir yaprağı anlatır.
Bütün bunların üstüne Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli Adın kurtuluştur ama söylememeliyim Can kuşum, umudum, canım sevgilim.
ÇOOK KIYMETLİ ŞAİRE HANIM EFENDİ KUTLAMANIZI ŞİMDİ OKUDUM.SON DERECE MEMNUN VE BAHTIYAR OLDUM. AYNEN BİR TEBESSÜM GİBİ OLDU.SİZİ BİR BACI BİLEREK KARŞILIK HEDİYEMİ GÖNDERİYORUM.SELAM VE DUA İLE.
Sevgi yumağı
Sevmeyi sev tebessümü, gülmeyi. Seveni sev seni, sevmesini bileni. Kendini sev önce, sonra hak edeni. Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Tabiatı sev insanları,hayvanları. Kırları sev kelebekleri,kuşları. Suları sev bahçeleri ve bağları. Büyüsün sevgi yumağı sarsın heryanı.
Sevgi kutsaldır yaratanı ilahi Sevginin bitmez olanı,aşkı hakiki. Sevgi herşeye yeter,bitmez sermayesi Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Anneyi sev babayı,unutma bebeyi. Yetimi sev çocukları,kimsesizleri. Fakiri sev acizleri,sevgisizleri. Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Vatanı sev milletini,memleketi. Ecdadını sev Bayrağını, Devletini Toprağını sev ağaçları,gülü çiçeği. Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Şafak kızılı bir tutkuyla Kuşluk vaktiydi gelişin Sunduğun bir avuç mutlulukla Vazgeçilmeziydin gönlümün
Yıldızlar kadar uzak Güneş sıcağı gibi yakın
Git! ..Dese de dudaklarım Gitme sakın! .. ................ beni çok mutlu ettiniz efendim duygulandırdınız güzel dilekleriniz sayfama yıldız gibi düşmüş çok teşekkür edyorum sevgi ve saygılarımla........
Canim ablam; ablalarin en güzeli, gül yüreklisi :)
RABBİM BİZLERİ O GÜZEL HABİBİNİN (s.a.v) ŞEFAATİNDEN MAHRUM EYLEMESİN... Amin...
Mevlid Kandiliniz Mübarek olsun...
Bismillahirrahmanirrahim
'Allâh ve melekleri Peygamber'e çokça salât ederler. Ey mü'minler! Siz de O'na çokça salât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.' (el-Ahzâb, 56)
Sadakallahülazim.
- ♥ Yüreğimdeki Sevgili! ..
Yüreğin kıblemdi Meltemler getirirdi gül kokunu Gözlerin Firdevs'in gül bahçeleriydi Ümmeti! ümmeti! diye akan gözyaşların Ecrin en güzide akçeleriydi Meleklerin şeydâ şeydâ dillerinden dökülen Sana olan hasret incileriydi
Yüreğin evimdi Sevgi sarmaşıkları sarmıştı Sana meftun, sana aşık yıldızlar düşüyordu Aşkın en safi, en duru hali okunuyordu Lebbeyk! Lebbeyk! diye kalp dilin oynuyordu Rabbimin her an tecellisi, rahmet olmuş yağıyordu Hiç bir yere sığmayan Mevlam Kâinâti yaratan yüce Allah(c.c.) Yüreğine sığıyordu
Yüreğin hâbibim'di Sevgi bal peteği olmuş, yüreğine dokunmuştu Rabbimin nazar eylediği her an gül yüreğinde Işıklar benek benek, muştu muştu Sen bizler için uykulardan feragat edip Her gece ellerin semâya yükselirken Üfürdüğün her zerre sevgiler uçuşurdu Düşündüğümde, yüreğim diner, ruhum titrer Gördüğümde; rüyanın en yalın asaletini Gözyaşlarımı muştuların siler Her gecenin bitiminde Usulca uyutturum hasretini
Yüreğin Kâbe'mdi An zamanı, yutup küçülürken Özlemlerim bir nehir gibi sana doğru Biliyorum sana giden yollar hep sabır ister Dokunduğun her dal, her yürek çiçeklenir Benliğime hasretin eklenir Sevgini ipek kanatlı bir melek gözlerime bıraktı Ne dilinde bir sitem vardı, ne gözlerinde acı O nûr yüzün, gül kadar güzel, su gibi berrâktı İşte o an şükrü edâ için Başım yere eğilmişti Seccadem topraktı
Yüreğin sevgiliydi Güneş gibi her yeri sarıveren Nerde masum bir çift göz görsem Ellerimle hemen saçlarını okşuyorum Biliyorum çocukları çok sevdiğini Sonra avuçlarımı doyasıya kokluyorum Gül kokun ellerime sinmiştir diye Sonra Uzun uzun eğilip gözlerine bakıyorum O masum enginlikte Seni görebilir miyim diye Her ışıltıda seni arıyorum Seni arıyorum Yüreğimdeki Sevgili! ..
Ey Bizleri varlığa erdiren Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran Güzeller Güzeli Rabbimiz! Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.
Kainatın İftihar Tablosu peygamber efendimize Sonsuz salât ü selam olsun.
Gufranla ufkumuzda tüllenen şu mübarek gecede bir kere daha dergâh-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz:
1. YA İLAHE’L-ALEMİN!
Bize verdiğin isteme duygusu ve istenenleri vereceğin inancıyla rahmetinin vüs'ati genişliğindeki kapına dayanıyor, şu mübarek gecede bir kere daha hâlimizi arz etmek istiyoruz. Hâlimiz Sana ayan, söyleyeceklerimiz bildiklerinin bir kısmını beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. icabet buyur ey Rahîm ü Rahmân!
2. EY ÇARESİZLER ÇARESİ!
Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur; ama bizim ona ihtiyacımız hissettiklerimizden de çoktur. Bütün dileklerimizi kabul buyur ve bunları kabulünü vicdanlarımıza duyur; aç ve yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi iman ve itminanla doyur.
Ciddi bir yol almış sayılmasak da yıllar var hep yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler beşer takatini aşkın görünüyor. Ümmet-i Muhammed (aleyhissalatü ve’t-teslîmât) perişan, derbeder ve ızdırap içinde.. müslümanlık gelenek ve göreneklerin darlığına mahkum.. ibadet ü tâat kültür televvünlü.. duygular, düşünceler fantezilere emanet.. mücadelelerin esası da çıkarlar, menfaatler, ırkî mülahazalara dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya rabbi!
3. YA RAB!
Önümüzdeki şu upuzun hayat yolculuğunda, bizi kendi idrak ve ihsaslarımızın darlığıyla başbaşa bırakma; akıllarımızı inhiraf ve sürçmelerden, nefislerimizi cismânîliğin baskılarından, gönüllerimizi de hevâ ve heveslerin öldürücü oklarından sıyanet eyle. Kapının kullarını; ilimde kibir u gururdan, ibadette riya ve gafletten ve duygularına renk attıran ülfetten koru. Senin yolunda yürüyor gibi görünüp Senden uzaklaşmak, kurbet atmosferinde içiçe firkat yaşamak, hep rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır! Sen bizi kazanç yolu sanılan bu tür haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.
4. EY GÜNAHLARI BAĞIŞLAYAN!
Şu mübarek gece hürmetine Bizleri bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir alemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her halimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bu güne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!
5. EY KENDİSİNE YÜKSELEN ELLERİ BOŞ ÇEVİRMEYEN!
Bir süre ayrı düştükten sonra dönüp Sana gelenleri kovmayacağını vadediyorsun. Sana yönelenlere hep “Gelin, gelin” diyorsun. Ey Rab! Böyle emekleye emekleye sürünmeyi de gelme kabul edeceksen, müsaade buyur “Biz de geldik” diyelim. Geldik ve Sana, yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevânın imansızlığını, bizim de dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. Bilhassa, her zaman hatalara açık duran, mâsiyetlere meyyal bulunan ve ululuğuna karşı hep saygısız davranan, serkeş nefsimizi Sana şikayet ediyoruz. Sen bizleri nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya rabbi!
Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyan kokan tavır ve davranışlardan arındır.. ya Rabbi lisanlarımızı yalandan, gıybetten, Senin sevmediğin, hoşnut olmadığın bütün kirli sözlerden temizle.. kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi! Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle.. niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize lütfettiğin bütün şeylerde de bereket ihsan eyle ya Rabbi!
6. EY TALİHSİZLERİN SIĞINAĞI, EY ÂCİZLERİN GÜÇ KAYNAĞI, EY DERTLİLERİN TABİBİ VE EY YOLDA KALMIŞLARIN YOL GÖSTERENİ!
Şu anda duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz mefluç, çoğumuz itibarıyla ümitlerimiz sarsık, havalar boz-bulanık, mağripler hicranla tül tül, maşrıklar lütfuna kalmış... İşte böyle bir dağınıklık içinde Sana geldik. Böyle gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu da olmayacağız. Rahmetin, bu garip pişmanların ümit kapısı, bizler de bu kapının önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında ihtiyaç izhar edenlerden boş dönen hiç olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman da o kapıdan kovulmamıştır. O kapı Senin kapın, onun başkalarından farkı da her gelene affındır. Bizi hilm ü silminle güçlendir. Zalimlere de varlığını duyur.
7. EY HER DUADA BULUNANA İCABET EDEN ULULUK TAHTININ SULTANI! Şu mübarek gecede binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi Sana açıyor ve külliyet kesbetmiş niyaz edalı soluklarımızla, kullarına her zaman açık bulunan, hiç olmazsa aralık duran rahmet desenli kapının tokmağına inleyerek dokunuyor ve 'Biz geldik' diyoruz. Herkesi ve her şeyi görüp gözettiğine, her sese ve herkese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı muvakkat dahi olsa görmüyor, günahlarımızı af çağlayanların içinde tasavvur ediyor, karıştırdığımız haltlara değil, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz; Enîsimiz Sen isen, çevrenin vahşetinden bize ne! Her yanda şeytan ve avenesi içten içe homurdanıp duruyorlarmış, Sen bizimle olduktan sonra ne ifade eder ki! Sen her şeyin biricik hâkimisin ve hükmünü engelleyecek bir güç de yoktur. Sen saltanat dairen içinde en küçük şeyleri görür, en cılız sesleri işitir, hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi cevapsız bırakmazsın.
8. EY YÜCELER YÜCESİ!
Sen biliyorsun, biz de bunun farkındayız; ömrümüzün hasenât kefesi bomboş, pek çoğumuz itibarıyla bir ihlâs bezginliği içindeyiz. Çoğumuz gafil, bedbin, dünsüz-yarınsız sefil birer hâlzede gibi aktüalite ile iç içeyiz. Her hâlimizde âlâyiş, gösteriş, köpük köpük hevâ ve heves; sürekli zevk u sefâya, makama, mansıba, şöhrete, şana ve dünyevî hülyalara oynuyoruz. Yığınların rüya ve hülyaları ekonomi ve refah; taptıkları da dolar, dinar ve euro. Ruhlar meflûç, kalbler kötürüm, basîret âmâ, düşünceler kirli, davranışlar da tam buna göre... Gece ve gündüz gibi iki yüzlü yaşıyoruz, ak görünüyor kapkara davranıyoruz; idare ve siyaset deyip hem ışık türküleri söylüyor hem de karanlık ağıtları mırıldanıyoruz. Devirlere, dönemlere göre renkten renge giriyor, bukalemunları şaşırtacak mârifetler (!) sergiliyor ve aldatmayı beceri kabul ediyoruz.
9. EY RAB!
Ellerimiz-ağızlarımız, gözlerimiz-kulaklarımız, dillerimiz-dudaklarımız yaratılış gayelerinden fersah fersah uzak ve âdeta nankörlüğe kilitli; eller memnû meyvelerde, ağızlar harama açık duruyor; gözler başkalarının kusur müfettişi.. yalan revaçta, hıyanet âdiyattan bir şey, hakkın ismi var sadece; adalet 'sayyâd-ı bîinsaf'ların hazırladığı kapanların önüne saçılmış birkaç dane gibi bir şey; vefa Kafdağı'nın arkasında, ahde hürmet unutulup da bir köşede kalmış; buna karşılık haksızlık firavunları utandıracak dorukta. Makam sevgisi, şöhret hissi, rahat etme düşüncesi, tenperverlik duygusu boyunlarımızda âdeta çelikten bir kement; her biri birer gayya olan bu duygulardan bir türlü kurtulamıyor ve mahiyet-i nefsü'l-emriyemize göre kendimiz olamıyoruz. Dünya ve ukbâ kazancı adına ne ciddî bir hesap ne de tutarlı bir plâna sahibiz. Kazançlar kuşağında sürekli kaybediyoruz; kaybederken de muhtemel daha kötü durumlarla teselli olmaya çalışıyoruz. Zamanı suçlama, şartlara lânetler yağdırma da ayrı bir avunma yolu. Bütün bunlara rağmen ya Rab! , bizi bize bırakmaman en büyük dileğimiz. Kendimiz edip kendimiz bulsak da, rahmetin, istihkaklarımıza lütuf televvünlü haklar bahşedecek vüs'atte. Sen bizlere lütfunla muamelede bulun ya Rabbi! Dua edenlere cevap veren Sen, ızdırapları dindirip ihtiyaçları gideren Sen, devrilenleri kaldırıp doğrultan Sen, çatlayıp kırılanları sarıp-sarmalayıp tedavi eden de Sensin! Senden ayrı kalışımız ruhumuza renk attırdı; nefsânîlik ve gaflet, ibadetlerimizin mânâ ve özünü alıp götürdü; samimiyetsizlik dualarımızın kolunu-kanadını kırdı. Sinelerimiz bomboş, düşüncelerimiz tutarsız, kalbî ve ruhî hastalıklarımız bizi yere sermek üzere.. Var eden Sensin, yok eden de Sen; uzak tutan Sensin, yaklaştıran da Sen; Sen bizi biz etmeseydin biz bu duyduklarımızı duyamaz ve bize imanın neş'esini tattırmasaydın şu söylediklerimizi mırıldanamazdık. Verdiklerin vereceklerinin referansı; diliyor ve dileniyoruz, bize yakınlığını duyur ve benliğimizde Sana karşı yaklaşma heyecanları uyar.
10. EY RAB!
Elimizden tut, dostlarının yüzüne baktığın gibi bize de rahmetinle teveccühte bulun.. iç dünyamızı varlığının ziyasıyla nurlandır ve bizi Sensizliğin zulmetlerinden, zindanlarından halâs eyle; halâs eyle ve eşiğine baş koymuş kapının şu sadık kullarını yalnız bırakma. Senden kalblerimize ışık, iradelerimize güç, düşüncelerimize istikamet, niyetlerimize de hulûs istiyoruz. Bizleri iç dünyamızla yeniden inşa ederek ruhlarımıza ahsen-i takvîm sırrını duyur.
11. EY AFFI TECZİYESİNİN ÖNÜNDE RAHMET TAHTININ SULTANI!
Bu mukaddes miraç gecesinde bizleri de bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir âlemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her hâlimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bugüne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz.
Ey yüceler yücesi!
Efendimiz Hazreti Muhammed’e,Muallâ aile efradına ve bütün ashab-ı güzînine salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur ya rabbi! ..
Adını bilemediğim bir yalnızlık Adını koyamadığım bir hasretlik Dudaklarımdan dökülürken titreyen kelimelersin Sen adı övülmüş efendimsin Sen güllerin efendisi Ahmetsin, Sen sevgililer sevgilisi Muhammedsin Sen yerin titrediği bir yürüyüş Sen göğün öpmek için eğildiği gülüşsün. Gözlerimden dudağıma yaşlar düşerken Sen dudağımda kokan gizli cennetsin. Bir çocuk eli uzanıyorken damlalarıma Filistinli bir ananın avuçlarında dua oluyorsun Bir bebek ağlıyorken Grozni sokaklarında Sırtını sıvazlayan bir el oluyorsun Bugün doğum günün Ey Nebi! Bir ışık gibi ufkumuzda doğuyorsun. Rengarenk mumlarla süslü pastalar Rengarenk çiçeklerle süslü masalar Cennet kokusu çökmüş buhurdanlar Ve çocuklar... Sudanlı,Bosnalı,İstanbullu çocuklar Kulak ver rüzgara,dinle sesleri Ey Nebi! Filistinli çocukları duyuyor musun Iraklı,Çeçenyalı,Türkistanlı çocukları Melekler el çırpıyor çocuk seslerine Salavatlar getiriyorlar hep bir ağızdan Selam olsun sana Ey Nebi nidalarıyla Küçücük avuçlarında küçücük yürekleriyle. Üfle mumlara soğusun dudaklar Üfle küçük yüreklere sönsün ateşler Gözlerinden gözlerimizi Ellerinden ellerimizi Dudaklarımızdan kokunu silme Efendim Ellerimiz bağrımızda dürülü Yüreğimizde tağuti kilitler varken Bizi bizimle bırakma Efendim Bizi sensiz bırakma Efendim. Bugün doğum günün safalar getirdin Efendim Bugün kutlu gelişin, kutlu olsun Efendim...
Ümmedi MUHAMMED ' in doğum günü kutlu olsun...
Her sabah; güne RESUL'ü anarak başlamak,
O'na olan aşkınızı, diri tuttarak,
O'na olan sevgimizi bir nur misali büyüterek,
Şairinde dediği gibi; kılıcında bir dirhemde taş olabilmek için...
Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed
Paris Yol boyu sensizlik var, Sevda duraklarında... Cam kenarında oturmuştu yalnızlık, Kendi suskun karanlığında... Ben gibi... Camda yansıyor gözleri, Sen gibi... İzliyorum şu an seni Bir film gibi... Başrolde sen,figuran ben... Kaybettiğim durakta, Arıyorum seni... Paris'te,Aşk şehrinde... Ne acı değil mi? Aşk şehrinde,kaybetmek aşkı... Ama biliyorum ki, Hala aynı şehirdeyiz... Belki karşılaşırız ne dersin? Aslında paris benim güzelim, Yüreğimdeki aşk sensin... Nefesimdeki heyecan, Dudağımdaki titreyiş, Yazı beklerken, Kıştan kalma soğuklarda, Üşüten sensin içimi... Parise kar yağıyor şimdi, Beyaza büründü Paris, Ben üşüyorum...
Sevgi pınarı gibi çağlayıp durdun Ablanın gönlündeki tahta kuruldun Erkek kardeşim yoktu, kardeşim oldun :) prenses diyerek kalbine koydun *****Canımsın, ne desem az olur sana *****Dilerim mesajım tez gelir sana
==============================
Tüm güzellikler seni bulsun Dileklerin kabul olsun Cennet, yolun olsun Doğum günün kutlu olsun....
Ablan seni çok ama çoook seviyor, canım kardeşim.. :) .... ........................................
Yaa şair olmakta böyle birşeymiş işte. Bundan daha güzel bir hediye olabilir mi. :) çook teşekkür ederim iyi ki ablamsın canımsın bi'tanemsin :)
Yalnızlar aleminde bir yer buldum Gönlündeki tahta kuruldum çiçekler içinde gülü, güller içinde gülüm buldum kalbimin en nadide yerine koydum... :) prenses ***solmasın diye Hergün rabbime dua eder oldum ***bu mutluluk, bu keyif bitmesin diye ****** Aldığım en anlamlı hediyeydi ******Oooh be hayat, keyfim yerine geldi :)
Sevgili dost yürekli kardeşim derya deniz sana bir ömür yuvanda mutluluklar dilerim şiir paylaşımın şiirlerin çok güzel ilhamın bol olsun tanrı seni bütün kötülüklerden korusun kardeşin Salim erben
Sicak yüreğiyle güzel şiirleriyle, ve güzel paylaşımlarıyla, güzel insanlığıyla, yüreklere seslenen sevgili Derya hanım kardeş, Gönlümüzden çok daha büyük bir hediye verme arzusu duymuşuz. Ancak bu imkânlarımız vuku bulmadığından, sadece bir şiirimi, birakma imka^nina sahıp olduğum için, lütfen kabul büyrün efendim. Sevgi ve saygılarımla Esen kalın.
Çiçek Bahçem
Bahçeyi çok severim, içinde çiçekleri, Sezonu gelince bam başkadır renkleri, Azgın olur ıyıyse toprağının yeri, Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Mart ayı gelince açar hep lale'ler, Nisan, Mayısta devreye girer, glayorler, Güllerde renkleriyle kırmızı, sarı, pembeler, Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Düğünlerde çelenk olur katmerlı kadıfeler, Etrafına çevrilir beyaz, sarı hanımeller, Sevgiliye hediye edilir kırmızı güller, Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Çiçekçilerde satar meşhürdur açelya, Papatyaya benzer ancak adı ıdur cınya, Çok güçlüdür kolay solmaz, gardenya, Güllük gülistanlik benim çiçek bahçem.
Sezon sonu açar bahçeye kasımpatı, Ondan sonra çiçek nadır olur zaatı, Kışın gelir artık, kardelenın vaktı, Güllük gülistanlik benim çiçek bahçem
O bir nur yürekli candır,,hem vatan aşığı,hem de Hakk aşığı,o,,,,Bilginler Nebilerin Varisleridir,,,grup üyesidir,sever sevilir,güler güldürür, hep gül inşallah, ,dilerim Rabb'imden her gelen günün geçen günlerden güzel olsun,sağlık sıhat mutlu ve huzurlu bir gelecek diliyorum sana,iyiki varsın herşey gönlünce olsun,
Aşkını Gördüm Allah'ım
Bereketli yağmurun damlasında, Doğan güneşin parlak ışığında, Akan suların kaynak akışında, Senin o aşkını gördüm Allah'ım!
Cıvıl cıvıl öten kuşun sesinde, Dalga dalga denizin mavisinde, Kumların toprakların tanesinde, Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Ezanlarda,hutbelerde,göklerde, Yıldızlarda,dolunayda,yerlerde, Kandillerde,yasinde,hamimlerde, Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Hem fatihayı okuyan dillerde, İhlâsta,dualarda,zamirlerde, Yoksulda,fakirlerde,zenginlerde, Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
İsmini anan,hem alim kulunda, Senin Resül'ün mübarek huyunda, Bu kâinatın sağında solunda, Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Gördüm aşkını,hem adını gördüm, Baki olduğunu,varlığını gördüm, Affını ve mağfiretini gördüm, Senin o aşkını gördüm Allah'ım! ....
Af silgisiyle sil cümle hataları, ve kusurlar dostlarına karşı kozun olmasın... Sinirine sınır çiz,öfkeyle yükselen dozun olmasın..
Kalıbın gibi,kalbini de temiz tut,dikkat kalbinde yosun tutmasın... Özü alınan ve benliği çalınan gençlere iyi bak,iyice bak,içlerinde senin de oğlun kızın olmasın..
Eğer dava adamıysan şunu bil ki,itileceksin,atılacaksın,yakılacaksın, darlanacaksın,horlanacaksın,
bütün bunlardan dolayı Rahman'ın tecelligahı olan yüreğinde sızın olmasın..
İdeal insan eliyle,yüzüyle güzel olduğu kadar kalbiyle ve özüyle de güzeldir..
İdeal müslüman,hiç kimseyi kırmaz,incitmez,itmez,horlamaz,ayıplamaz, kollar ve himaye eder...
İdeal insan,eline,diline,servetinle,malına,velhasıl her haline dikkat eder. .korkmaz,cesurdur,yılmaz kahramandır..o,yaratılışıyla olduğu kadar, yaşayışıyla da yamandır..
İdeal müslüman,EN GÜZELE(sallallahu aleyhi ve sellem) e güzel bir ümmed olmak için bakar, güzel görür,güzel düşünür,güzel yaşar,Hakka ve hakikata yürür..
bu aksam hiç içimde yokken bı bakayım dedım ne zamandır bakamıyom yazılarıma dıye... ablam resmını gorununce bı anda cok sevındım :) sanki kanımdan bırı uzun zamandır gormuyormus gıbı bı hısle bı anda sevınce kapıldım. :)
RABBIM HER AN SENI KORUSUN EN GUZEL DUALAR HER DAIM UZERINE OLSUN YUREGININ GULLERI HIC SOLMASIN RABBIM.... ONLARDAN BIZE UZERIMIZE ESINTISINI HIC EKSIK ETMESIN RABBIM....
Ben bir damlacıktım denizlerde dolaşan. Deryada bir damla,dünyada bir zerre.. Akıntılarla dünyayı dolaştım kaç sefer. Dalgalarla kıtalara gidip geldim. güneşin erişemediği yerlere inip çıktım. Hiçbir an bir yerde d ...
09.07.2009 - 23:32
____________█ █ █ __█ _█ █ █ █
____________ █ █ __█ █ _____█
___________ █ █ █ _█ __█ _____█
__________ █ █ █ █ _____█ █ ___█ █ █ █ █ █
_________ █ █ █ █ █ ______█ █ _█ ______█ █
________ █ █ █ █ █ _______█ █ ________█ _█ █
________ █ █ █ █ █ _______█ _______█
________ █ █ █ █ █ █ _____ █ _______█
_________ █ █ █ █ █ █ ____ █ ______█
__________ █ █ █ █ █ █ █ █ _______█
__ █ █ █ _________ █ █ ______█ █
█ █ █ █ █ █ █ __________█ █
_█ █ █ █ █ █ █ _________█
__█ █ █ █ █ █ _________█ _█
___█ █ █ ___█ _______█ █
___________█ _____█ __█
_______█ █ █ █ _█ ___█
_____█ █ █ █ █ █ __█ _█ █
____█ █ █ █ █ █ █ ___█ █
____█ █ █ █ █ ______█
____█ █
GÜL YÜREKLİM :))
ÜÇ AYLARIN MÜBAREK OLSUN:
RABBİM SENİ SEVDİKLERİNİ SEVDİKLERİNİNDE SEVDİKLERİNİ CENNETİNE ALSIN... AMİN
05.07.2009 - 16:17
DÜNYADA EŞSIZ BIR GÜZELLİK VARSA O DA KALBİNDEDİR. HAYATININ BUNDAN SONRASI KALBİNİN GUZELLİĞİ GİBİ GEÇSİN. İYİ Kİ VARSIN VE İYİ Kİ DOĞDUN CANIM ARKADAŞIM!
05.07.2009 - 13:23
Doğum günün kutlu olsun
İçindeki umutlar olumsuzluklara inat her geçen gün artmışsa...
Çocukluğunun tatlı bir o kadar da çılgın günlerini her geçen saniyede daha çok özlemişsen...
Çığlıklarını kimsenin duymamasına karşın her gün bir önceki günden daha gür çığlıklar atmışsan...
Bilmediğin bir yerlerdeki bilmediğin bir kişiye bilmeden ümitler bağlamışsan...
Ağlatamadan dert anlatılmadığını bilmeden de bazı şeylerin anlatılacağını bilmişsen...
Varamadığın hayat sırrına çevrendekilere inat her geçen gün biraz daha yaklaşmışsan...
Efkâr havuzunun kandamlaları her gün biraz daha artmışsa...
çok sevdiğin güllerin kokuları artık burnuna sıradan gelmişse...
Yıllardır baktığın o gül yüzünden her zamankinden çok kendini görmüşsen...
Fırlayan ok misali enerjini çevrendeki insanların iyiliği için harcamış ve sonunda haksız bulunmuşsan...
Kaldıramadığın hayat yükünü avuçlarınla yaratana sunup onunla için, için dertleşmişsen...
Gittikçe uzaklaştığın doğumundan geriye dönüş olmayan bu yola çıkmanın acısını fazlasıyla hissetmeye başlamışsan bil ki bir yaş daha büyümüşsündür....
Her şey istediğimiz gibi olmasa da, hiçbir şey anne kucağı gibi emniyetli ve sıcak olmasa da, her şey bize inat kaderimize ters düşmeye çalışsa da, hiçbir şey bizim onu anlamamıza inat bizi anlayamamışsa bil ki bir yaş daha yaşlanmışsındır...
Gökten inen meleklerin saflığı, dağdaki ceylanların asaleti, bir arının duru ve bir o kadar da saflığı, berrak çakıl taşlı nehirin akıcılığı, anne sütünün duruluğu hiç bir zaman üzerinden eksik olmasın...
Çektiğin acılara, kırıldığın günlere, ağladığın hatıralara yeni yaşının derman olması dileğiyle...
Yeni yaşının ve yaşlarının nereye kadar giderse gitsin sana her zaman mutluluk getirmesi dileğiyle...
05.07.2009 - 12:13
Doğum günün kutlu olsun Deryacım
En güzel dileklerim seninle
Rabbim güzelliklerden ayırmasın
Yuvanda esenlikler dileğimle
Arkadaşım, dostum, gül yüreklim
.........NİCE MUTLU YILLARA..........
05.07.2009 - 11:25
Ablama
Şayet yoksa bu dünyada bir ablanız,
Bilin ki bir gün çok yalnız kalacaksınız,
Abla ana yarısı, kardeşlere verdiği büyük emek,
Abla can demek, sevgi demek, şefkat demek.
Anneniz çabuk yıpranıp bu dünyadan ayrılırsa erken,
Birden boşluğa düşersiniz, ne yapacağım derken,
Böyle günlerde şükredersiniz bir ablanız olduğuna,
Şahit olursunuz abla sevgisinin kalbinize dolduğuna.
Ne zaman bir sıkıntıya düşseniz ilk koşan odur,
Sizi neşelendirip kederinizi unutturan da budur,
Görünce hissedersiniz içinizin sımsıcak dolduğunu,
Dar zamanlarda anlarsınız ablanın ne demek olduğunu.
Eğer şanssızsanız ve yoksa bu dünyada bir ablanız,
Tek başınasınız demektir bu evrende oldukça yalnız,
İnanıyorsanız yeniden doğuşa, bir başka bedende,
Bir kız kardeş dileyin Tanrı’dan, doğsun sizden önce.
Dizelere sığmaz abla kalbini ve sevgisini anlatmak,
En büyük hazzımdır candan bir ablaya sahip olmak,
Mutlu kılar insanı onun ilgi ve sevgisine erişmek,
Abla can demek, sevgi demek, şefkat demek…
Mehmet Asal
************** MuTLu YıLLaR SaNa************ iyi ki doğdun, iyi ki canım ablam oldun**************** Doğum Günün Kutlu olsun, sağlıklı, mutlu, sevdiklerinle ve seni sevenlerle birlikte nice nice mutlu senelere canım benim :)))))
Herkes duysun,,, Kardeşin Seni çooooooooooook Seviyor, Gül Prensesim...
26.06.2009 - 13:01
MÜHÜRLÜDÜR ADIN ღ ••ღ ღ ••ღ
Şafak kızılı bir tutkuyla
Kuşluk vaktiydi gelişin
Sunduğun bir avuç mutlulukla
Vazgeçilmeziydin gönlümün
Yıldızlar kadar uzak
Güneş sıcağı gibi yakın
Git! ..Dese de dudaklarım
Gitme sakın! ..
canım ablam sonsuz sevgi ve saygılarımı sunuyorum elllerinden öpüyorum :) iyiki varsınız
26.06.2009 - 00:36
...............*..*..*................*..*..*..
...............*...............*...*..*.............*
..............*.Muhammed..*.....Allah........*
..............*.......................................*
...............*.........................*....*....*....*
..................*...................*..........*.........*
.....................*.................*......*..........*
........................*................**...........*
.............................*........**...*.....*
...................................*............*
YÜREĞİ GÜZEL SAYGIDEĞER BİRİSİ
25.06.2009 - 20:41
:) Kıymetli ablam,tanıtım sayfan antodaki en güzel sayfa,gönül dünyandaki cenneti ne güzelde yansıtmışsın,Rabbim bu gecenin hatrına,seni bağışlasın ve gönlündeki cennetin aslını sana ebedi mesken kılsın..kandilini kutluyorum..saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
24.06.2009 - 08:36
~~K*A*N*D*İ*L G*E*C*E*L*E*R*İ~~
Gönüllerin manevi bir iklime sürüklendiği,
Perde perde aydınlanan kandil geceleri.
Binbir renkli baharın sevdasıyla beklendiği,
Şafakla aydınlanan kandil geceleri..
Bu gecenin ufkunda saklıdır sevda,
Kirpiklerin arasında bir sır gibi,
Ve..süzülür yanaklardan bir kaç damla,
Dualarla,aminlerle vuslat misali..
Miraç ki; ufuklarda güllerle bezenmiş,
Rabbimizin bir davetidir Resulune,
Mehtap mehtap yıldızlarda dualarla serzeniş,
Resulunun saadet dileğidir ümmetine..
Kordan iki yaprak gibi açılmış semaya eller,
Hazan yaprağı gibi gönüllerde bir tebessüm,
Ey yüce Rabbimiz! kulların senden mağfiret diler,
Sen ki; dilimizde hece hece bir sözsün..
Senin huzurunda sana yönelmiş kalpler
Rahmet denizinde bir gül yaprağı gibi
Sevdanın çağlayanından süzülen dilekler
Ümitlerle süslenmiş bir ağaç misali
Hüzün dolu gecelerin her sabahında,
Yalnız Senin için süzülür gözyaşları,
Sonsuzluğa uzanan hakikat yollarında,
Kabul et yüce Rabbimiz katında duaları..
Züleyha Özbay Bilgiç.
(1998) Suadiye/İstanbul
....................
:) 3 Ayların ve mübarek Regaip kandilin mübarek olsun... Sevgiyle kal...
Ya Rab hamdler sanadır,Sana yöneldi eller
Ya Rab umutla dolu seni zikreder diller
Rahmetine, nur’una susayan bu gönüller
Bizleri huzurundan boş çevirme Allah’ım
Bütün kötülükleri terkettik sana geldik
Senden sana sığındık, yine sana yöneldik
Sana koştuk Allah’ım, tövbe ettik düzeldik
Bizi bu kutlu yoldan hiç ayırma Allah’ım
Gaflet içinde idik, günahlara bulaştık
Nefsimize zulmettik, hududumuzu aştık
Bize nasip eyledin bu günlere ulaştık
Bu mübarek aylarda, ikram eyle Allah’ım
Nefsimizi ıslaha, muvaffak et bizleri
Minhaç olsun bizlere, Peygamber’in izleri
Hayatımıza girsin, hadisleri sözleri
Ona layık bir ümmet eyle bizi Allah’ım
Mahbubunun aşkına, dertlerimizi gider
Şifa ver hastalara, bitsin elem ve keder
Ya Rab Ahiretimiz olmasın bundan beter
Habibine bağışla, affet bizi Allah’ım
Gönlümüzü tenvir et, yüzümüzü ak eyle
Doğruluktan ayırma, sözümüzü hak eyle
İçimiz, dışımızı, özümüzü pak eyle
Bizi en doğru yola, salik eyle Allah’ım
Ya Rabbim iman ile nasip eyle göçmeyi
Kıldan ince Sırat’ı şimşek gibi geçmeyi
Kevser havzına varıp, kana kana içmeyi
Bizlere Kereminden, nasip eyle Allah’ım
Mikdat Bal
Aminnnnn.... :) Selam ve Dua ile ellerinden öperim...
22.06.2009 - 19:56
Güzellikler güzel olanla güzeldir daima,Sizinde bu güzelliğin içerisinde olduğunuzu düşünüyorum,Ve herşeyden önemli olan tek güzellik dış görünüş herşey bir yana yürekteki güzelliktir kişi çok zaman farkındadır,farkında olmazsada mütevazidir ve bu şekilde başkaları hatırlatır güzelliğini tüm güzellikler seninle olsun
11.06.2009 - 00:20
Değerli ağabeyim Halil İbrahim Sakarya Beyefendi'nin bana sunduğu, teşekkür edecek kelime bulmakta acze düştüğüm nadide bir armağan..
Muhammet Aşkına
D eryalarda yüzerken Muhabbetin gemisi
E bediyet yolunda huzura koşar gider
R otasından ayrılmaz, yolu Allah sevgisi
Y aratanın izniyle inşallah coşar gider
A ydınlık ülkesine varınca demir atar
S aadet zincirine yeni halkalar katar
E senlik günlerinde aşkı müebbet yatar
Z indanı Yusuf olsa, Hak ile pişer gider.
E ller dua çiçeği, gönül sevda ipeği
R ahmana yönelen kul, hakikatin gerçeği
K arlar altından çıkan bir kardelen çiçeği
A slı dünya güzeli, güzide beşer gider.
R abbi işlemiş onun gönlünün gergefini
D ünya bir daha görsün güllerin selefini
E bedilik yolunda cennetlik halefini,
Ş ol Muhammet aşkına, vuslata düşer gider.
Halil İbrahim Sakarya
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
--
Bu şiirin hikayesi:
Kardeşimiz Derya Sezer Hanımefendinin şiirlerinden duygulanarak 'Akrostiş' olarak kaleme aldığım bu şiirimi kendisine armağan etmek istedim. Selam olsun.
21.05.2009 - 18:58
Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair
``Telgrafın tellerini kurşunlamalı’’
Öyle değildi bu türkü bilirim
Bir de içime
-Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen-
Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek
Bazan gelmesi beklenen bazan ansızın çıkagelen
Haberler bilirim mektuplar bilirim.
Gamdan dağlar kurmalıyım
Kayaları kelimeler olan
Kırk ikindi saymalıyım
Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma saçlarıma
Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından
Baştan ayağa ıslanmalıyım
Gam dağlarına çıkıp naralar atmalıyım.
İçimde kaynayan bir mahşer var
Bu mahşer birde annelerinin kalbinde kaynar
Çünkü onlar yün örerken pencere önlerinde
Ya da çamaşır sererken bahçelerinde
Birden alıverirler kara haberini
Okul dönüşü bir trafik kazasında
Can veren oğullarının.
Bir de gencecik aşıkların yüreklerini bilirim
Bir dolmuşta yorgun şoförler için bestelenmiş
Bir şarkıdan bir kelime düşüverince içlerine
Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin
Beton apartmanların sağır duvarlarını yumruklayan
Ya da melal denizi parkların ıssız yerlerinde
Örneğin Hint Okyanusu gibi derin
İsyanın kapkara sularına dalan.
Nice akşamlar bilirim ki
Karanlığını
Bir millet hastanesinde
Dokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorunda
Başını kalorifer borularına gömmüş
Beyaz giysilerinden uykular dökülen tabiplerden
Haber sormaya korkan
Genç kızların yüreğinden almıştır.
Bir de baharlar bilirim
Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği bilemeyeceği
Anadolu bozkırlarında
İstanbul’dan çıkıp Diyarbekir’e doğru
Tekerleri yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğu ile içen
Cesur otobüs pencerelerinden
Bilinçsiz bir baş kayması ile görülen
Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları tarla kenarlarında
Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış ırgat çocuklarının
Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken
Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen.
Yazlar bilirim memleketime özgü
Yiğit köy delikanlılarının
İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları
Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan
Üstüne cehennem güneşlerde göğermiş mor sinekler konup kalkan
Diğeri kan ter içinde yayla yollarında
Mavzerinin demirini alnına dayamış
Yüreği susuzluktan bunalan
İçinden mahpushane çeşmeleri akan
Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp
Apansız silahına davranan
Nice delikanlıların figüranlık yaptığı
Yazlar bilirim memleketime özgü
Güzler bilirim ülkeme dair
Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir
Kalakalmış bir kıyıda melül ve tenha
Kalbim gibi
Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri
Titreyen kenar mahalle çocukları
Bir sıcak somun için, yalın kat bir don için
Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi.
Kadınlar bilirim ülkeme ait
Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak
Göğüsleri Çukurova gibi münbit
Dağ gibi otururlar evlerinde
Limanlar gemileri nasıl beklerse
Öyle beklerler erkeklerini
Yaslandın mı çınar gibidir onlar sardın mı umut gibi.
İsyan şiirleri bilirim sonra
Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden
Harfler harp düzeni almıştır mısralarında
Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır
Kimi bir soygun sofrasında ışıklı sofralarda
Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır.
Müslüman yürekler bilirim daha
Kızdı mı cehennem kesilir sevdi mi cennet
Eller bilirim haşin hoyrat mert
Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır
Her kırışığı sorulacak bir hesabı
Her çizgisi tarihten bir yaprağı anlatır.
Bütün bunların üstüne
Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim
Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim
Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli
Adın kurtuluştur ama söylememeliyim
Can kuşum, umudum, canım sevgilim.
Erdem Beyazit
11.05.2009 - 21:19
ÇOOK KIYMETLİ ŞAİRE HANIM EFENDİ KUTLAMANIZI ŞİMDİ OKUDUM.SON DERECE MEMNUN VE BAHTIYAR OLDUM. AYNEN BİR TEBESSÜM GİBİ OLDU.SİZİ BİR BACI BİLEREK KARŞILIK HEDİYEMİ GÖNDERİYORUM.SELAM VE DUA İLE.
Sevgi yumağı
Sevmeyi sev tebessümü, gülmeyi.
Seveni sev seni, sevmesini bileni.
Kendini sev önce, sonra hak edeni.
Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Tabiatı sev insanları,hayvanları.
Kırları sev kelebekleri,kuşları.
Suları sev bahçeleri ve bağları.
Büyüsün sevgi yumağı sarsın heryanı.
Sevgi kutsaldır yaratanı ilahi
Sevginin bitmez olanı,aşkı hakiki.
Sevgi herşeye yeter,bitmez sermayesi
Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Anneyi sev babayı,unutma bebeyi.
Yetimi sev çocukları,kimsesizleri.
Fakiri sev acizleri,sevgisizleri.
Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Vatanı sev milletini,memleketi.
Ecdadını sev Bayrağını, Devletini
Toprağını sev ağaçları,gülü çiçeği.
Büyüsün sevgi yumağı,sarsın heryanı.
Ataman Ertuğrul
10.05.2009 - 08:19
MÜHÜRLÜDÜR ADIN
Şafak kızılı bir tutkuyla
Kuşluk vaktiydi gelişin
Sunduğun bir avuç mutlulukla
Vazgeçilmeziydin gönlümün
Yıldızlar kadar uzak
Güneş sıcağı gibi yakın
Git! ..Dese de dudaklarım
Gitme sakın! ..
................
beni çok mutlu ettiniz efendim duygulandırdınız güzel dilekleriniz sayfama yıldız gibi düşmüş çok teşekkür edyorum sevgi ve saygılarımla........
08.03.2009 - 21:06
Canim ablam; ablalarin en güzeli, gül yüreklisi :)
RABBİM BİZLERİ O GÜZEL HABİBİNİN (s.a.v)
ŞEFAATİNDEN MAHRUM EYLEMESİN... Amin...
Mevlid Kandiliniz Mübarek olsun...
Bismillahirrahmanirrahim
'Allâh ve melekleri Peygamber'e çokça salât ederler. Ey mü'minler! Siz de O'na çokça salât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.'
(el-Ahzâb, 56)
Sadakallahülazim.
- ♥ Yüreğimdeki Sevgili! ..
Yüreğin kıblemdi
Meltemler getirirdi gül kokunu
Gözlerin Firdevs'in gül bahçeleriydi
Ümmeti! ümmeti! diye akan gözyaşların
Ecrin en güzide akçeleriydi
Meleklerin şeydâ şeydâ dillerinden dökülen
Sana olan hasret incileriydi
Yüreğin evimdi
Sevgi sarmaşıkları sarmıştı
Sana meftun, sana aşık yıldızlar düşüyordu
Aşkın en safi, en duru hali okunuyordu
Lebbeyk! Lebbeyk! diye kalp dilin oynuyordu
Rabbimin her an tecellisi, rahmet olmuş yağıyordu
Hiç bir yere sığmayan Mevlam
Kâinâti yaratan yüce Allah(c.c.)
Yüreğine sığıyordu
Yüreğin hâbibim'di
Sevgi bal peteği olmuş, yüreğine dokunmuştu
Rabbimin nazar eylediği her an gül yüreğinde
Işıklar benek benek, muştu muştu
Sen bizler için uykulardan feragat edip
Her gece ellerin semâya yükselirken
Üfürdüğün her zerre sevgiler uçuşurdu
Düşündüğümde, yüreğim diner, ruhum titrer
Gördüğümde; rüyanın en yalın asaletini
Gözyaşlarımı muştuların siler
Her gecenin bitiminde
Usulca uyutturum hasretini
Yüreğin Kâbe'mdi
An zamanı, yutup küçülürken
Özlemlerim bir nehir gibi sana doğru
Biliyorum sana giden yollar hep sabır ister
Dokunduğun her dal, her yürek çiçeklenir
Benliğime hasretin eklenir
Sevgini ipek kanatlı bir melek gözlerime bıraktı
Ne dilinde bir sitem vardı, ne gözlerinde acı
O nûr yüzün, gül kadar güzel, su gibi berrâktı
İşte o an şükrü edâ için
Başım yere eğilmişti
Seccadem topraktı
Yüreğin sevgiliydi
Güneş gibi her yeri sarıveren
Nerde masum bir çift göz görsem
Ellerimle hemen saçlarını okşuyorum
Biliyorum çocukları çok sevdiğini
Sonra avuçlarımı doyasıya kokluyorum
Gül kokun ellerime sinmiştir diye
Sonra
Uzun uzun eğilip gözlerine bakıyorum
O masum enginlikte
Seni görebilir miyim diye
Her ışıltıda seni arıyorum
Seni arıyorum
Yüreğimdeki Sevgili! ..
15.03.2008 00:53
Fatimâ Hümeyrâ Kavak
08.03.2009 - 19:30
Miraç Kandilin mübarek olsun :) prenses.
MİRAÇ KANDİLİ DUASI
Bu gece Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa'nın insanlık adına Alemlerin Rabbi'yle buluştuğu kutlu gece.
Euzü billahi mine’ş-şeytani’r-racîm
Bismillahi’r-rahmani’r-rahîm
Ey Bizleri varlığa erdiren
Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran
Güzeller Güzeli Rabbimiz!
Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.
Kainatın İftihar Tablosu peygamber efendimize Sonsuz salât ü selam olsun.
Gufranla ufkumuzda tüllenen şu mübarek gecede bir kere daha dergâh-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz:
1. YA İLAHE’L-ALEMİN!
Bize verdiğin isteme duygusu ve istenenleri vereceğin inancıyla rahmetinin vüs'ati genişliğindeki kapına dayanıyor, şu mübarek gecede bir kere daha hâlimizi arz etmek istiyoruz. Hâlimiz Sana ayan, söyleyeceklerimiz bildiklerinin bir kısmını beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. icabet buyur ey Rahîm ü Rahmân!
2. EY ÇARESİZLER ÇARESİ!
Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur; ama bizim ona ihtiyacımız hissettiklerimizden de çoktur. Bütün dileklerimizi kabul buyur ve bunları kabulünü vicdanlarımıza duyur; aç ve yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi iman ve itminanla doyur.
Ciddi bir yol almış sayılmasak da yıllar var hep yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler beşer takatini aşkın görünüyor. Ümmet-i Muhammed (aleyhissalatü ve’t-teslîmât) perişan, derbeder ve ızdırap içinde.. müslümanlık gelenek ve göreneklerin darlığına mahkum.. ibadet ü tâat kültür televvünlü.. duygular, düşünceler fantezilere emanet.. mücadelelerin esası da çıkarlar, menfaatler, ırkî mülahazalara dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya rabbi!
3. YA RAB!
Önümüzdeki şu upuzun hayat yolculuğunda, bizi kendi idrak ve ihsaslarımızın darlığıyla başbaşa bırakma; akıllarımızı inhiraf ve sürçmelerden, nefislerimizi cismânîliğin baskılarından, gönüllerimizi de hevâ ve heveslerin öldürücü oklarından sıyanet eyle. Kapının kullarını; ilimde kibir u gururdan, ibadette riya ve gafletten ve duygularına renk attıran ülfetten koru. Senin yolunda yürüyor gibi görünüp Senden uzaklaşmak, kurbet atmosferinde içiçe firkat yaşamak, hep rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır! Sen bizi kazanç yolu sanılan bu tür haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.
4. EY GÜNAHLARI BAĞIŞLAYAN!
Şu mübarek gece hürmetine Bizleri bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir alemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her halimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bu güne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!
5. EY KENDİSİNE YÜKSELEN ELLERİ BOŞ ÇEVİRMEYEN!
Bir süre ayrı düştükten sonra dönüp Sana gelenleri kovmayacağını vadediyorsun. Sana yönelenlere hep “Gelin, gelin” diyorsun. Ey Rab! Böyle emekleye emekleye sürünmeyi de gelme kabul edeceksen, müsaade buyur “Biz de geldik” diyelim. Geldik ve Sana, yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevânın imansızlığını, bizim de dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. Bilhassa, her zaman hatalara açık duran, mâsiyetlere meyyal bulunan ve ululuğuna karşı hep saygısız davranan, serkeş nefsimizi Sana şikayet ediyoruz. Sen bizleri nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya rabbi!
Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyan kokan tavır ve davranışlardan arındır.. ya Rabbi
lisanlarımızı yalandan, gıybetten, Senin sevmediğin,
hoşnut olmadığın bütün kirli sözlerden temizle..
kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi!
Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle..
niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize lütfettiğin bütün şeylerde de bereket ihsan eyle ya Rabbi!
6. EY TALİHSİZLERİN SIĞINAĞI, EY ÂCİZLERİN GÜÇ KAYNAĞI, EY DERTLİLERİN TABİBİ VE EY YOLDA KALMIŞLARIN YOL GÖSTERENİ!
Şu anda duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz mefluç, çoğumuz itibarıyla ümitlerimiz sarsık, havalar boz-bulanık, mağripler hicranla tül tül, maşrıklar lütfuna kalmış... İşte böyle bir dağınıklık içinde Sana geldik. Böyle gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu da olmayacağız. Rahmetin, bu garip pişmanların ümit kapısı, bizler de bu kapının önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında ihtiyaç izhar edenlerden boş dönen hiç olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman da o kapıdan kovulmamıştır. O kapı Senin kapın, onun başkalarından farkı da her gelene affındır. Bizi hilm ü silminle güçlendir. Zalimlere de varlığını duyur.
7. EY HER DUADA BULUNANA İCABET EDEN ULULUK TAHTININ SULTANI!
Şu mübarek gecede binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi Sana açıyor ve külliyet kesbetmiş niyaz edalı soluklarımızla, kullarına her zaman açık bulunan, hiç olmazsa aralık duran rahmet desenli kapının tokmağına inleyerek dokunuyor ve 'Biz geldik' diyoruz. Herkesi ve her şeyi görüp gözettiğine, her sese ve herkese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı muvakkat dahi olsa görmüyor, günahlarımızı af çağlayanların içinde tasavvur ediyor, karıştırdığımız haltlara değil, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz; Enîsimiz Sen isen, çevrenin vahşetinden bize ne! Her yanda şeytan ve avenesi içten içe homurdanıp duruyorlarmış, Sen bizimle olduktan sonra ne ifade eder ki! Sen her şeyin biricik hâkimisin ve hükmünü engelleyecek bir güç de yoktur. Sen saltanat dairen içinde en küçük şeyleri görür, en cılız sesleri işitir, hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi cevapsız bırakmazsın.
8. EY YÜCELER YÜCESİ!
Sen biliyorsun, biz de bunun farkındayız; ömrümüzün hasenât kefesi bomboş, pek çoğumuz itibarıyla bir ihlâs bezginliği içindeyiz. Çoğumuz gafil, bedbin, dünsüz-yarınsız sefil birer hâlzede gibi aktüalite ile iç içeyiz. Her hâlimizde âlâyiş, gösteriş, köpük köpük hevâ ve heves; sürekli zevk u sefâya, makama, mansıba, şöhrete, şana ve dünyevî hülyalara oynuyoruz. Yığınların rüya ve hülyaları ekonomi ve refah; taptıkları da dolar, dinar ve euro. Ruhlar meflûç, kalbler kötürüm, basîret âmâ, düşünceler kirli, davranışlar da tam buna göre... Gece ve gündüz gibi iki yüzlü yaşıyoruz, ak görünüyor kapkara davranıyoruz; idare ve siyaset deyip hem ışık türküleri söylüyor hem de karanlık ağıtları mırıldanıyoruz. Devirlere, dönemlere göre renkten renge giriyor, bukalemunları şaşırtacak mârifetler (!) sergiliyor ve aldatmayı beceri kabul ediyoruz.
9. EY RAB!
Ellerimiz-ağızlarımız, gözlerimiz-kulaklarımız, dillerimiz-dudaklarımız yaratılış gayelerinden fersah fersah uzak ve âdeta nankörlüğe kilitli; eller memnû meyvelerde, ağızlar harama açık duruyor; gözler başkalarının kusur müfettişi.. yalan revaçta, hıyanet âdiyattan bir şey, hakkın ismi var sadece; adalet 'sayyâd-ı bîinsaf'ların hazırladığı kapanların önüne saçılmış birkaç dane gibi bir şey; vefa Kafdağı'nın arkasında, ahde hürmet unutulup da bir köşede kalmış; buna karşılık haksızlık firavunları utandıracak dorukta. Makam sevgisi, şöhret hissi, rahat etme düşüncesi, tenperverlik duygusu boyunlarımızda âdeta çelikten bir kement; her biri birer gayya olan bu duygulardan bir türlü kurtulamıyor ve mahiyet-i nefsü'l-emriyemize göre kendimiz olamıyoruz. Dünya ve ukbâ kazancı adına ne ciddî bir hesap ne de tutarlı bir plâna sahibiz. Kazançlar kuşağında sürekli kaybediyoruz; kaybederken de muhtemel daha kötü durumlarla teselli olmaya çalışıyoruz. Zamanı suçlama, şartlara lânetler yağdırma da ayrı bir avunma yolu.
Bütün bunlara rağmen ya Rab! , bizi bize bırakmaman en büyük dileğimiz. Kendimiz edip kendimiz bulsak da, rahmetin, istihkaklarımıza lütuf televvünlü haklar bahşedecek vüs'atte. Sen bizlere lütfunla muamelede bulun ya Rabbi!
Dua edenlere cevap veren Sen, ızdırapları dindirip ihtiyaçları gideren Sen, devrilenleri kaldırıp doğrultan Sen, çatlayıp kırılanları sarıp-sarmalayıp tedavi eden de Sensin! Senden ayrı kalışımız ruhumuza renk attırdı; nefsânîlik ve gaflet, ibadetlerimizin mânâ ve özünü alıp götürdü; samimiyetsizlik dualarımızın kolunu-kanadını kırdı. Sinelerimiz bomboş, düşüncelerimiz tutarsız, kalbî ve ruhî hastalıklarımız bizi yere sermek üzere.. Var eden Sensin, yok eden de Sen; uzak tutan Sensin, yaklaştıran da Sen; Sen bizi biz etmeseydin biz bu duyduklarımızı duyamaz ve bize imanın neş'esini tattırmasaydın şu söylediklerimizi mırıldanamazdık. Verdiklerin vereceklerinin referansı; diliyor ve dileniyoruz, bize yakınlığını duyur ve benliğimizde Sana karşı yaklaşma heyecanları uyar.
10. EY RAB!
Elimizden tut, dostlarının yüzüne baktığın gibi bize de rahmetinle teveccühte bulun.. iç dünyamızı varlığının ziyasıyla nurlandır ve bizi Sensizliğin zulmetlerinden, zindanlarından halâs eyle; halâs eyle ve eşiğine baş koymuş kapının şu sadık kullarını yalnız bırakma. Senden kalblerimize ışık, iradelerimize güç, düşüncelerimize istikamet, niyetlerimize de hulûs istiyoruz. Bizleri iç dünyamızla yeniden inşa ederek ruhlarımıza ahsen-i takvîm sırrını duyur.
11. EY AFFI TECZİYESİNİN ÖNÜNDE RAHMET TAHTININ SULTANI!
Bu mukaddes miraç gecesinde bizleri de bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir âlemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her hâlimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bugüne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz.
Ey yüceler yücesi!
Efendimiz Hazreti Muhammed’e,Muallâ aile efradına ve bütün ashab-ı güzînine salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur ya rabbi! ..
amin amin amin
velhamdü lillahi Rabbil alemine’l-fatiha
Selam ve Dua ile...
08.03.2009 - 19:07
Adını bilemediğim bir yalnızlık
Adını koyamadığım bir hasretlik
Dudaklarımdan dökülürken titreyen kelimelersin
Sen adı övülmüş efendimsin
Sen güllerin efendisi Ahmetsin,
Sen sevgililer sevgilisi Muhammedsin
Sen yerin titrediği bir yürüyüş
Sen göğün öpmek için eğildiği gülüşsün.
Gözlerimden dudağıma yaşlar düşerken
Sen dudağımda kokan gizli cennetsin.
Bir çocuk eli uzanıyorken damlalarıma
Filistinli bir ananın avuçlarında dua oluyorsun
Bir bebek ağlıyorken Grozni sokaklarında
Sırtını sıvazlayan bir el oluyorsun
Bugün doğum günün Ey Nebi!
Bir ışık gibi ufkumuzda doğuyorsun.
Rengarenk mumlarla süslü pastalar
Rengarenk çiçeklerle süslü masalar
Cennet kokusu çökmüş buhurdanlar
Ve çocuklar...
Sudanlı,Bosnalı,İstanbullu çocuklar
Kulak ver rüzgara,dinle sesleri Ey Nebi!
Filistinli çocukları duyuyor musun
Iraklı,Çeçenyalı,Türkistanlı çocukları
Melekler el çırpıyor çocuk seslerine
Salavatlar getiriyorlar hep bir ağızdan
Selam olsun sana Ey Nebi nidalarıyla
Küçücük avuçlarında küçücük yürekleriyle.
Üfle mumlara soğusun dudaklar
Üfle küçük yüreklere sönsün ateşler
Gözlerinden gözlerimizi
Ellerinden ellerimizi
Dudaklarımızdan kokunu silme Efendim
Ellerimiz bağrımızda dürülü
Yüreğimizde tağuti kilitler varken
Bizi bizimle bırakma Efendim
Bizi sensiz bırakma Efendim.
Bugün doğum günün safalar getirdin Efendim
Bugün kutlu gelişin, kutlu olsun Efendim...
Ümmedi MUHAMMED ' in doğum günü kutlu olsun...
Her sabah; güne RESUL'ü anarak başlamak,
O'na olan aşkınızı, diri tuttarak,
O'na olan sevgimizi bir nur misali büyüterek,
Şairinde dediği gibi; kılıcında bir dirhemde taş olabilmek için...
Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed
Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed
Allahumme Salli Ala Muhammedin ve Ala ali Muhammed
06.02.2009 - 21:47
Paris
Yol boyu sensizlik var,
Sevda duraklarında...
Cam kenarında oturmuştu yalnızlık,
Kendi suskun karanlığında...
Ben gibi...
Camda yansıyor gözleri,
Sen gibi...
İzliyorum şu an seni
Bir film gibi...
Başrolde sen,figuran ben...
Kaybettiğim durakta,
Arıyorum seni...
Paris'te,Aşk şehrinde...
Ne acı değil mi?
Aşk şehrinde,kaybetmek aşkı...
Ama biliyorum ki,
Hala aynı şehirdeyiz...
Belki karşılaşırız ne dersin?
Aslında paris benim güzelim,
Yüreğimdeki aşk sensin...
Nefesimdeki heyecan,
Dudağımdaki titreyiş,
Yazı beklerken,
Kıştan kalma soğuklarda,
Üşüten sensin içimi...
Parise kar yağıyor şimdi,
Beyaza büründü Paris,
Ben üşüyorum...
Gökhan Aynacı
06.02.2009 - 11:43
Sevgi pınarı gibi çağlayıp durdun
Ablanın gönlündeki tahta kuruldun
Erkek kardeşim yoktu, kardeşim oldun
:) prenses diyerek kalbine koydun
*****Canımsın, ne desem az olur sana
*****Dilerim mesajım tez gelir sana
==============================
Tüm güzellikler seni bulsun
Dileklerin kabul olsun
Cennet, yolun olsun
Doğum günün kutlu olsun....
Ablan seni çok ama çoook seviyor, canım kardeşim.. :) ....
........................................
Yaa şair olmakta böyle birşeymiş işte. Bundan daha güzel bir hediye olabilir mi. :) çook teşekkür ederim iyi ki ablamsın canımsın bi'tanemsin :)
Yalnızlar aleminde bir yer buldum
Gönlündeki tahta kuruldum
çiçekler içinde gülü,
güller içinde gülüm buldum
kalbimin en nadide yerine koydum... :) prenses
***solmasın diye
Hergün rabbime dua eder oldum
***bu mutluluk, bu keyif bitmesin diye
****** Aldığım en anlamlı hediyeydi
******Oooh be hayat, keyfim yerine geldi :)
Kardeşinde seni çook seviyor :)
21.11.2008 - 09:51
Sevgili dost yürekli kardeşim derya deniz sana bir ömür yuvanda mutluluklar dilerim şiir paylaşımın şiirlerin çok güzel ilhamın bol olsun
tanrı seni bütün kötülüklerden korusun
kardeşin Salim erben
05.11.2008 - 21:56
Sicak yüreğiyle güzel şiirleriyle, ve güzel paylaşımlarıyla,
güzel insanlığıyla, yüreklere seslenen sevgili Derya hanım kardeş,
Gönlümüzden çok daha büyük bir hediye verme arzusu duymuşuz.
Ancak bu imkânlarımız vuku bulmadığından, sadece bir şiirimi,
birakma imka^nina sahıp olduğum için, lütfen kabul büyrün efendim.
Sevgi ve saygılarımla Esen kalın.
Çiçek Bahçem
Bahçeyi çok severim, içinde çiçekleri,
Sezonu gelince bam başkadır renkleri,
Azgın olur ıyıyse toprağının yeri,
Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Mart ayı gelince açar hep lale'ler,
Nisan, Mayısta devreye girer, glayorler,
Güllerde renkleriyle kırmızı, sarı, pembeler,
Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Düğünlerde çelenk olur katmerlı kadıfeler,
Etrafına çevrilir beyaz, sarı hanımeller,
Sevgiliye hediye edilir kırmızı güller,
Güllük gülistanlık benim çiçek bahçem.
Çiçekçilerde satar meşhürdur açelya,
Papatyaya benzer ancak adı ıdur cınya,
Çok güçlüdür kolay solmaz, gardenya,
Güllük gülistanlik benim çiçek bahçem.
Sezon sonu açar bahçeye kasımpatı,
Ondan sonra çiçek nadır olur zaatı,
Kışın gelir artık, kardelenın vaktı,
Güllük gülistanlik benim çiçek bahçem
Hikmet Atiş
03.11.2008 - 08:52
O bir nur yürekli candır,,hem vatan aşığı,hem de Hakk aşığı,o,,,,Bilginler Nebilerin Varisleridir,,,grup üyesidir,sever sevilir,güler güldürür, hep gül inşallah,
,dilerim Rabb'imden her gelen günün geçen günlerden güzel olsun,sağlık sıhat mutlu ve huzurlu bir gelecek diliyorum sana,iyiki varsın
herşey gönlünce olsun,
Aşkını Gördüm Allah'ım
Bereketli yağmurun damlasında,
Doğan güneşin parlak ışığında,
Akan suların kaynak akışında,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım!
Cıvıl cıvıl öten kuşun sesinde,
Dalga dalga denizin mavisinde,
Kumların toprakların tanesinde,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Ezanlarda,hutbelerde,göklerde,
Yıldızlarda,dolunayda,yerlerde,
Kandillerde,yasinde,hamimlerde,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Hem fatihayı okuyan dillerde,
İhlâsta,dualarda,zamirlerde,
Yoksulda,fakirlerde,zenginlerde,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
İsmini anan,hem alim kulunda,
Senin Resül'ün mübarek huyunda,
Bu kâinatın sağında solunda,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım! .
Gördüm aşkını,hem adını gördüm,
Baki olduğunu,varlığını gördüm,
Affını ve mağfiretini gördüm,
Senin o aşkını gördüm Allah'ım! ....
Fatma Alageyik
29.10.2008 - 09:33
İDEAL İNSAN VE MÜSLÜMAN olmak isteyen sen kardesim..
Bunları aklına tutmayı çalış inşallah..
Güneş gibi aşıkar olan Hak ve hakikatlere karşı sözün olmasın...
Başkasının malında,mülkünde,koltuğunda,saadetine gözün olmasın...
Aynaya baktığında 'kör olsaydım da görmeseydım '
diye hayıflanacağın yüzün olmasın...
Hırsla,kinle,kibirle ve ihtirasla tutuşturulmuş alevlerde közün olmasın...
Ana kuçağındaki bir bebek gibi gülümse hayata ve özünde,sözünde,
yüzünde hüzün olmasın...
Kibirlenme,gururlanma,büyükleme,çatık kaşlı,dik burunlu pozun olmasın...
Af silgisiyle sil cümle hataları, ve kusurlar dostlarına karşı kozun olmasın...
Sinirine sınır çiz,öfkeyle yükselen dozun olmasın..
Kalıbın gibi,kalbini de temiz tut,dikkat kalbinde yosun tutmasın...
Özü alınan ve benliği çalınan gençlere iyi bak,iyice bak,içlerinde
senin de oğlun kızın olmasın..
Eğer dava adamıysan şunu bil ki,itileceksin,atılacaksın,yakılacaksın,
darlanacaksın,horlanacaksın,
bütün bunlardan dolayı Rahman'ın tecelligahı olan yüreğinde sızın olmasın..
İdeal insan eliyle,yüzüyle güzel olduğu kadar kalbiyle ve özüyle de güzeldir..
İdeal müslüman,hiç kimseyi kırmaz,incitmez,itmez,horlamaz,ayıplamaz,
kollar ve himaye eder...
İdeal insan,eline,diline,servetinle,malına,velhasıl her haline dikkat eder.
.korkmaz,cesurdur,yılmaz kahramandır..o,yaratılışıyla olduğu kadar,
yaşayışıyla da yamandır..
İdeal müslüman,EN GÜZELE(sallallahu aleyhi ve sellem) e güzel bir ümmed
olmak için bakar,
güzel görür,güzel düşünür,güzel yaşar,Hakka ve hakikata yürür..
15.10.2008 - 00:34
CAN ABLAM CANIM ABLAM... GÜL YÜREKLİ ABLAM NADİDE SEDEFLİ BULUT YUREKLII....
bu aksam hiç içimde yokken bı bakayım dedım ne zamandır bakamıyom yazılarıma dıye... ablam resmını gorununce bı anda cok sevındım :) sanki kanımdan bırı uzun zamandır gormuyormus gıbı bı hısle bı anda sevınce kapıldım. :)
RABBIM HER AN SENI KORUSUN EN GUZEL DUALAR HER DAIM UZERINE OLSUN YUREGININ GULLERI HIC SOLMASIN RABBIM.... ONLARDAN BIZE UZERIMIZE ESINTISINI HIC EKSIK ETMESIN RABBIM....
EN GUZEL DUALARLA KALMAN DILEGIYLE ABLAM...
DUA VE SELAMETLE...
Toplam 176 mesaj bulundu