ASİ KIZ Hatırlar mısın asi kız Göz göze geldiğimiz anı Sende yitik kaldığım günü Hani Munzur’un kenarıydı Gözlerim bir Munzur’a bir sana Gidip geliyorlardı ikiniz arasında
İnanır mısın asi kız Ben halen gelememişim Hala oradaki gözlerindeyim senin Ve sen Munzur kadar güzel Munzur kadar asi Munzur kadar berraksın
Sen asi kız! Munzur’un bana bir lütfu gibi Ama nedendir bilmem Kaçırıyorsun gözlerini gözlerimden Dalıp gidersin bilmezliklere Belki benim olmadığım dünyana Belki de Munzur’un doruklarına
Biliyor musun asi kız Arındırmıştı beni Munzur Bütün kirlenmişliklerimden Ve bütün masumiyetiyle Seni sunmuştu yüreğime Ama sen hala uzaklardasın Kim bilir belki orada Param parça ederek duygularımı Yüreğini sunduğun yerdesin
Olur ya asi kız Beni yüreğimin yalnızlığıyla Munzur’un tarifsiz güzelliğiyle Hayallerimi düşlerimi süsleyen Renk cümbüşü gözlerin Ve tanrıçasal güzelliğinle Bırakıp gidersin biliyorum Hem de hiç anımsamadan Ve ben yine Munzur’umla baş başa...
Biliyorsun asi kız Kem gözler dikilmiş Uzanmış kirli eller Kirletecekler talan edecekler Çığlığımıza kulak vermeden Yok edecekler güzelim Munzur’u
Ondandır asi kız Ben burada bıraktığın yerde Vadisinden tepesine gezip Türkünü söyleyeceğim senin Ve aşkımı haykıracağım Munzur’a O Munzur ki! Yüce sevdalara tanıklık etti Kucak açtı yüce aşklara
Belki Kim bilir son bir kez Benim aşkıma tanıklık edecek Bağrına basacak sevdamı Ve beni aşkımla birlikte Derin sularına gömecek
Sen asi kız Ola ki geri dönersen Munzur olmayacak ben meçhul Ve sende tükenirsin Yüreğimizde fırtınaların koptuğu O göz göze geldiğimiz yerde
Biliyorum asi kız Seni gördüğüm ilk anki gibi Gözlerindeki o sevinç Yüzündeki tebessüm Ve yüreğindeki fırtına olmayacak Yaşlarla dolacak gözlerin Yüzünde hüznün rengi Yüreğinde yalnızlık öyküsü Düşlerinde Munzur ve ben Öylece yol alacaksın bilinmezliklere...
Asi kız
ASİ KIZ
Hatırlar mısın asi kız
Göz göze geldiğimiz anı
Sende yitik kaldığım günü
Hani Munzur’un kenarıydı
Gözlerim bir Munzur’a bir sana
Gidip geliyorlardı ikiniz arasında
İnanır mısın asi kız
Ben halen gelememişim
Hala oradaki gözlerindeyim senin
Ve sen Munzur kadar güzel
Munzur kadar asi
Munzur kadar berraksın
Sen asi kız!
Munzur’un bana bir lütfu gibi
Ama nedendir bilmem
Kaçırıyorsun gözlerini gözlerimden
Dalıp gidersin bilmezliklere
Belki benim olmadığım dünyana
Belki de Munzur’un doruklarına
Biliyor musun asi kız
Arındırmıştı beni Munzur
Bütün kirlenmişliklerimden
Ve bütün masumiyetiyle
Seni sunmuştu yüreğime
Ama sen hala uzaklardasın
Kim bilir belki orada
Param parça ederek duygularımı
Yüreğini sunduğun yerdesin
Olur ya asi kız
Beni yüreğimin yalnızlığıyla
Munzur’un tarifsiz güzelliğiyle
Hayallerimi düşlerimi süsleyen
Renk cümbüşü gözlerin
Ve tanrıçasal güzelliğinle
Bırakıp gidersin biliyorum
Hem de hiç anımsamadan
Ve ben yine Munzur’umla baş başa...
Biliyorsun asi kız
Kem gözler dikilmiş
Uzanmış kirli eller
Kirletecekler talan edecekler
Çığlığımıza kulak vermeden
Yok edecekler güzelim Munzur’u
Ondandır asi kız
Ben burada bıraktığın yerde
Vadisinden tepesine gezip
Türkünü söyleyeceğim senin
Ve aşkımı haykıracağım Munzur’a
O Munzur ki!
Yüce sevdalara tanıklık etti
Kucak açtı yüce aşklara
Belki
Kim bilir
son bir kez
Benim aşkıma tanıklık edecek
Bağrına basacak sevdamı
Ve beni aşkımla birlikte
Derin sularına gömecek
Sen asi kız
Ola ki geri dönersen
Munzur olmayacak ben meçhul
Ve sende tükenirsin
Yüreğimizde fırtınaların koptuğu
O göz göze geldiğimiz yerde
Biliyorum asi kız
Seni gördüğüm ilk anki gibi
Gözlerindeki o sevinç
Yüzündeki tebessüm
Ve yüreğindeki fırtına olmayacak
Yaşlarla dolacak gözlerin
Yüzünde hüznün rengi
Yüreğinde yalnızlık öyküsü
Düşlerinde Munzur ve ben
Öylece yol alacaksın bilinmezliklere...