Deniz Türksoy Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakk ...

İlgi duymuyordum. Hiçbir şeye ilgi duymuyordum. Nasıl kaçabileceğime dair hiç fikrim yoktu. Diğerleri yaşamdan tat alıyorlardı hiç olmazsa. Benim anlamadığım bir şeyi anlamışlardı sanki. Bende bir eksiklik vardı belki de. Mümkündü. Sık sık aşağılık duygusuna kapılırdım Onlardan uzak olmayı istiyordum. Gidecek yerim yoktu ama. İntihar? Tanrım, çaba gerektiriyordu. Beş yıl uyumak istiyordum ama izin vermezlerdi.

hayat bazen 'acaba' ihtimalinin verdiği heyecanla 'yine mi' hissinin verdiği hayal kırıklığı arasında yaşanan gel gitten ibarettir...!

Ve sen ey sadık sevgili
İşte yine kollarındayım
Sar beni sarmala.
Yine öyle kırık
Yine öyle buruk
Koştum sana.
Yine bir seçim yapmalıydım
Yine bir ayrılık yine bir aşk acısı ertesindeydim
Ve sen ey sadık sevgili
Beklediğin gibi döndüm
Artık gitmeler yok
Artık aldanmalar
Belki bu kez herşey farklı olacak hayalleri
Yok söz sana
Kollarından başka hiç bir yer
Daha güvenli değil.
Ve sen ey sadık sevgili
Ey yalnızlık döndüm sana....
(H.A.)

Eğdirmem Başımı Kimselere Ama Sana Yerle Bir Oldum
Giderim Uzaklaşırım Her Zaman ilk Kez Dönüp Durdum
Ağladım içime Attım Her Şeyi Biriktirdim
Gecikmeli Coştum Taştım Bu Yüzden De Duruldum
Korkumdan Bir Kere Bile Seni Aramadıysam
Yönsüzüm Sensiz Sebebi Bir Yere Konamadıysam
Unutmadım Nedeni Hiç Bir Aşka Sığamadıysam
Saygımdan Biraz Da Seni Unutmaya Kıyamadıysam
Ah Delikanlıydı Bir Zamanlar içimde Yangınların
Hep Başımı Alıp Gittiğimden Ziyan Sevdalarım
Söylemem Ben Acılarımı Hep içime içime Anlatırım
En Acısı Ölmüyor Da insan Ben Bunu Da Atlatırım

“BAZEN SADECE YORGUN OLUYOR İNSAN..
NE KÜS, NE YALNIZ, NE DE ÂŞIK.”

ve bir gün herkes anlar sevdiğinin kıymetini...
Ama gidince...
Ama bitince..
Ama ölünce...
Kısaca:İş işten geçince...

Hiç ummazdım oldu sonbaharda
Hediye gibi geldin
...HOŞGELDİN...
Seyirlik değil ömürlük olsun
Dilerim bu defa bu son olsun
Seyirlik değil ömürlük olsun
Bir yastıkta nasip olsun
Gel koynuma gel boynuma gel
Akşam gözlü esmer

Sefa geldin son ihtimalim
Bir sana kalmış halim
...HOŞGELDİN...
Seyirlik değil ömürlük olsun
Dilerim bu defa bu son olsun
Seyirlik değil ömürlük olsun
Bir yastıkta nasip olsun
Gel koynuma gel boynuma gel
Akşam gözlü esmer....

Gel koynuma gel boynuma gel
Akşam gözlü esmer....

Öldürmeyi öğreneceksiniz... Sizi ÖLDÜRENİ öldürmeyi öğrenecesiniz...
(D.Ü.K)

kıştı bir Mart gecesi
son kez ellerimi aldığında ellerinin arasına
aklımda sonsuzluk vardı
bitmeyecek bir sevda
yüreğim kıştan değil
gidişinden üşüdü
ihanet tadında bir aldatış
güldü sonrasında
hani hiç ağlatmam dediğin gözlerim
içten miydi sahtesinden mi
bilinmez...
asla o Mart soğuğunda üşüyen
yüreğim ısınmadı eskisi gibi
seni bir kez daha
görmeyi dileyen kalbim
hiç bu kadar pişman olmadı
döndüğünde bu rüya
gerçeğe...
olmadı hiçbir şey eskisi gibi
bakmadı gözlerin gözlerime
gözlerim gözlerine
sevdayı kaybetmiş suçlular gibi
kumdan saatimiz çoktan doldu
kaç kere baştan alsak
nafile...
bir Mart gecesi
üşüttün sevdamızı
bundan mıydı tam olarak dönüşün
bir Ağustos gecesi
düşünürüm hala...
bir isim bulamadım
nefret.. öfke... kızgınlık..
med cezir yaşıyor
bu zavallı yüreğim
tek bildiğim
affetmedi affedemedi
o Mart gecesi
gidişini....
(h.a.)

YALNIZ olmak YANLIŞ bir kalpte olmaktan iyidir!
(C.B.)

Gel, dedim, o zaman!
sesim fısıltı gürültüsünde.
Gel..
Durdu!
Hayır, dedi,
GELİRSEM BİTER AŞK! ! !
(k.t.)

...
Tüm dertlerim taçlanırken baş edişlerimle
Üstesinden gelirmişim, Vız gelirmiş sensizlik
İnan YALAN…
Ki ben yokluğunla mücadelenin a’sından anlamam…(Ö.U.)

ölüm
tam tersine
korkunun bittiği andır.
huzurun sonsuzluğunda.
kalanlara üzülmeli ölene değil
ölen bitirmiştir hesabı...kitabı...
kalan düşünsün
hala yaşamla yapacağı savaşı.
keşkelerini..
ertelediklerini...
söylemleriyle tükettiklerini...
söyleyemeden içinde erittiklerini...
ölüm;
sanki bu cehennemden kurtuluş
hayat denilen gerçek
hapishanesinden azad ediliş...
ölmek;
yarının telaşına
aldırmadan
gereksiz insanlara
bulaşmadan
kapatmanın diğer bir adı
kapısını penceresini bedeninin.....

ÜMİT kötülüklerin en kötüsüdür! ! !
çünkü;
işkenceyi uzatır...

sensizlik bana idam
bensizilik sana azad
anlamıyor musun
küçük yürekli adam
ben her zaman
senden yana düşündüm
seni korudum.
bilir misin kaç
uykusuz gecelerde
kaç kez kurşuna dizdim
bu aptal yüreğiimi
kaç kalem kırdım
yüreğime
kaç af çıkardım bize.
sen sanıyor musun ki
öyle kolay aldım
kararları
sana göre kurtulurdu
bu aşk.
küçük yürekli
aptal adam
en delicesi
iki kadın bir adam.
hep çirkinleşmiştir
en soylu sevdalar bile
ihanetin ardından.
işte ben bu yüzden
sana kurtuluşu seçtim
kendime idam..
(a.s.m.i.n)

sen yukarı çıkıyordun basamakları birer birer,
ben aşağı inmekteydim yorgun argın....
bir kez denk gelecektik zaten
o tek basamakta..
sen yirmi altısında
ben kırkaltısında...
bir ihtimali bile yoktu
ama denedik
sen inmeyi benle
ben çıkmayı senle
boşa bir çabaydı
belliydi...
selamlaştık usulca
devam ettik kendi yolumuza...
şimdi sen yukarlardasın
hayat ellerinde şekillenecek
ben en aşağılık bir yerdeyim
hayat ellerimden kayıp gidecek..
(a.s.m.i.n)

Bittiğinde birşey olmaz sanırsın
Hüzünlü bir adam hali takınırsın...
Hiçbir şeyin sandığında
Herşeyinmiş anlarsın.
O vakur başın düşer yere,
Geri dönersin ama;
artık Nafile.

bir çift gözüm
yarin yüzünde
beni görüyorum
kan revan içinde...
bir tutam saçım
yarin başında
beni savuruyorum
perişan aşkımla..
bir çift gamzeyim
yarin yanağında
bana gülüyorum
dipsiz bir çukurda..
bir damla gözyaşıyım
yarin gözünde
bana ağlıyorum
yitik hayatıma...
(a.s.m.i.n)

aldım bavulumu
yine
gidiyorum kendimden...
bu kaçıncı veda
atma dur kalbim
yeter
yeniden yeniden..
unutmadım korkma
koydum valize
birkaç anı senden...
belki
bu kez sona erer
bu kabus dolu hikaye...
mutlu son beklemiyorum
sadece huzur
yeter....
(a.s.m.i.n)

CİNNET ANLARIM 2
yalvarmanın nafile acısı
bir tek sese muhtaçlığın acizliği
karşında değil ki tut yakasından
oturt sor hesabını
ne kolay iki satırla
bitti demek...
en çok hangi yanlışım
öldürüyor beni bilsen
hani o aylar sonra
ilk gördüğüm yerde
tükürmeyişim haysiyetsizliğine
ama bir yandan da
içim rahat neden
biliyor musun
tükürülmeye layık bile
değil bu yüz..
binlerce kez yıkansam
dokunduğun teni tenimden
yüzsem...
midemin bulanması geçer mi
aklıma geldiğinde SEN...
sahilde oturmak bile
en son şey daha neler var bir bilsen
yapmaktan nefret ettiğim
beynimi temizlesem geçmişten
silsem senle olan her anı
doğar mıyım ki yeniden..
dursun istiyorum
bu hesaplaşma
hem benden oldum hem kendimden..
iki satır yazı
özeti bitti
dönmeyecektin yanlış yaptın
ey şerefsizin şerefsizi..
unutmak istediğim senin
hataların değil
senle geçen her an..
gerekirse çekip giderim
sen kal şiirlerinle oyalan
yaz yine 'sensizlik'ten
ağlan dizelerinde
sahte aşık rolünde
sen kim ki
bir aşk uğruna
ölesin
hatta bulunmasın cesedin.
dile kolay gelir de sözcükler
hangisinin anlamı gerçekte
çıkar yüreğinden..
şu pislik gecede hala
sana nefret kusuyorsa içim
bilmem ki nasıl kurtulacaksın
ÇÜNKÜ
çamurun en dibindesin..
görsen benden bir SENİ
Sen bile inkar edemezdin
bu cibiliyetsizliği...
(a.s.m.i.n)

'CİNNET ANLARIM I'

o köşede takıldı
gözlerim..
tavanla duvar köşesinin cakıştığı
o son nokta
süzülüyorum tam o en kuytu noktasından
çıkıyorum kaçıyorum...
beynim uzak bir gemiden
alaycı bir gülümsemeyle
bakıyor...
kendime yargısız infaz geceleri
insafsız katliamlar yapıyorum
yargıç hep kalbime hüküm
giydiriyor - müebbet
savunmalar yapan savcının ağlamaları
köşeye takılıyor yine
aklımı kaçırıyorum
o son noktadan
bütün bütün geçiyorum
herşey mümkün gibi
saçmaladığımı bile
düşünemediğim ender anlardayım.
oturuyorum sakin gibi
dalgasız denize bakan dalgalı ruhum
sakin sakin sakin
öyle atlamak falan değil
aklımdan geçen
yavaş adımlarla gidecek gibi
oralara denizin beni
koynuna alacağı oralara...
öyle olur gibi geliyor ki...
mümkün'ün herşeyden daha mümkün
göründüğü anlardayım...
yürüyorum
adımlarım düşüncelerimden hızlı
son çizgi nedense yok
sanki.. yürüsem yürüsem
çıkar gider miyim
o son noktasından dünyanın...
rüzgar yok
yüzüme değen senin nefesin
yağmur yok
yüzümdeki ıslaklık
kahpeliğin tükürüğü
yol düz gibiydi aslında
düştüğüm uçurum nerden çıktı önüme?
süzülüp çıkıveriyorum
o son bitiş köşesinden
nereye sorgulaması yok
aklımda olan tek şey
süzülüp çıkmak kendimden..
(a.s.m.i.n)

hadi bir masal içersinde
iki masal kahramanı olalım
sen dağların ardındaki
sihirli aşkı bul gel
ben bir kafes içinde
ölmekte bir zümrüdü anka
masal bu ya
sen geç kalmadan gel
ben erken ölmeyeyim
sihirli aşk tam zamanında
aksın damarlarıma
can versin titreyen vucuduma
sonra...
sonrası da güzel bitsin
gerçeklere uyması gerekmez
hadi gel masalın içinde kaybolalım
sen yalancı çıkma
ben yabancılaşmayayım
masalların büyüsünden
bize de bir büyü
ama en güçlüsünden...
hadi sen öyle bir masal
kahramanı ol ki
ibret olsun tüm zayi aşklara
sıkı tut elimi
kaybolmayalım o karanlık
cadılar ormanında
yolumuz zor hatta imkansız
ama sakın korkma koş tasasız
gökyüzüne bak nasıl güzel
ay çıkmış bak bir sürü yıldız...
sihirli aşkı bulup
getiren sen
senle tekrar hayat bulan,
nefes alan ben
hadi gel iki hayali
kahraman olalım
bir masal içinde
sonsuza dek yaşayalım.
(a.s.m.i.n)

istanbul istanbul olalı
böylesi kirlenmemişti
yalan sevdalılardan
arka sokaklarındaki fahişeleri bile
yaptıkları işlerinden onur duymalı
daha ne orospuluklar yapanlar var
sözümona aşkları uğruna
martavalına bürünüp....
bu şehrin bir suçu yok
kirletenler de aslında
başka gezegenlerden
yoksa hangi aynı havayı soluyan
bu kadar kahpeliği yapar
kendi gibi bir canlıya..
yazık adı çıkmış istanbulun
istanbullunun...
başka gezegenliler
başka örf adet diyor
yaptıklarını böyle örtüyor..
çok masum kaldı istanbul...
kirletildi... tacize uğradı
hangi tatlı dile
hangi tatlı bakan gözlere
kandırıldı inandırıldı
şimdi beyoğlunun arka sokaklarını
dillerine dolamış adamlar
daha karanlık kalpleri var
daha karanlık hayatları...
istanbul istanbul olalı
böyle işgal altında olmadı
başka gezegenden olmalı
başka hayatlardan
gelirken getirdikleri
salgın hastalık misali
zifiri bir karanlık
kirletiyor istanbulu..
(a.s.m.i.n)

Kadına ' ÖZLEDİM '
Erkeğe ' KAPIDAYIM ' demek yakışır.....