Davut İp Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antoloj ...

  • şu an ne dinliyorum

    12.01.2015 - 02:15

    Volkan Konak _Dertliyim kederliyim

  • pamukova

    23.09.2009 - 01:53

    Adapazarının güney batısında ki son ilçesi.Sakarya nehrinin hayat verdiği büyük ve oldukça verimli arazilere sahip eski adı Akhisar olan Şirin bir ilçe.Birçok endüstriyel ürün yetiştirilir.hatta bir yılda iki üç kez aynı tarladan ürün alınabilien sıcak bir coğrafya yapısına sahip.En değerli ürünü Pamukova Kavunu dur.Lakin bunun yanında bağcılık meyvecilikte son derece yaygındır.20-25 yıl önce ki endüstriyel ürünler malesef iktidarların yanlış yönetimleri yüzünden yetiştirilememektedir.Bunlardan bazıları Tütün(pamukovanın kuzey yönleri) ,ipek böcekçiliği(dut ağacı,pamukovanın şehre yakın bahçelerinde) Pamuk(güney kısımlarında) susam dır.
    Pamukovanın etnik ve kültürel yapısı ise oldukça zegindir.Yerlileri muhacırlardır.ve sırasıyla Lazlar(Geneli Trabzondan gelme) kürtler(tunceli ve tunceliye yakın illerden) yörükler,gürcülerve azda olsa çerkezlerdir.Genelde bu toplumlar iç içe ve kardeşçe yaşamayı başarabilmişlerdir.Bende bir pamukovalı olarak tüm hemşerilerimi sevgi ve saygı ile selamlıyorum...Boludan.

  • komünist

    23.09.2009 - 01:32

    dinin son plana itildiği hatta son uçlarda yer veremeyeceği ilk edepta emekçiliği benimseyen birkaç basamağa ayrılmış solcu görüş ideolojisidir.Lakin geçmişte ve günümüzde hiç bir devlet tam komüsit rejimi ve uygulaması gerçekleştirememiştir. ve gerçekleştirilmeside mümkün değildir.

  • üç şey

    23.09.2009 - 01:18

    Geliş-Duruş-Gidiş.... Başınız Gözünüz Allaha emanet...

  • LAZİSTAN

    06.09.2009 - 18:52

    Lazların kısaca tarihi: Lazlar ve lazistan ülkesi Lazi, Tzan, Tzani, Tçani, Zan olarak geçen etnik terimlerin Kolhislilere tekabül ettiğini ve hepsinin özünde aynı kavmi nitelendiği bilimsel çevreler tarafından kabul görmektedir. Pers imparatoru II.Kuruş'un MÖ.546 yılında gerçekleştirdiği Lidya seferinden
    bahseden ve o dönemlerde yaşayan kralların sahip oldukları zenginliklere değinen
    Plinius, bu zengin krallar arasında Kolha ülkesinin Saulak isimli kralına da yer
    vermiştir.
    Ve yine Doğu Karadeniz’de Kolha isimli bir ülkenin varlığından söz eden en eski yazılı belge,
    MÖ.764 yılında Urartu kralı olan, II.Sarduri’nin dönemine ait bir kitabedir. Bugünkü
    Van gölü civarında kurulan ve en güçlü döneminde egemenlik alanını, kuzeyde,
    bugünkü Kars ve Ardahan bölgelerine kadar ulaştırdığı bilinen Urartu krallığına ait
    bu kitabede, kral II.Sarduri'nin seferleri anlatılırken, kuzeydeki “Kulha” isimli bir
    ülkeden ve “Kulha” halkından da bahsedilir. Urartu dili ve tarihi uzmanları, bahsi
    geçen bu ülkenin, antik batı kaynaklarında da ismi benzer şekilde geçen, Doğu
    Karadeniz’deki “Kolha ülkesi” olduğu konusunda hemfikirdirler.3 Söz konusu
    kitabede, II.Sarduri tarafından istilâ edilen, Kulhalıların İldamuşa isimli krallık
    şehrinden de söz edilmektedir.
    Aslında Lazistan bölgesi birçok milletim kitabelerinde sıkça geçmiştir ve bölge insanlarından bahsedilmiştir.yani kapalı bir kutu değildir.Urartu devletinin kitabesinde ise yukarıda yazdığım gibi m.ö 764 yılında güney kafkasyada yaşayan kulha yada kolhis milletinden bahsedilmiştir.2.Sarduriye göre sözkonusu bölge ünyeden Batum dağlarına kadar uzanmaktadır ve bu bölgede eldeğmemiş ormanlık altın ve gümüş yatakları olup bölge oldukça zenginliğini dile getirmiştir.Fakat tam anlamıyla hiçbir medeniyet bölgenin coğrafi şartlarından dolayı tamamen egemenliğine alamamıştır.Bölgeyi işgal önemli ticaret yerlerini alan yunanlılar bile tam anlamıyla himayaesine alamamıştır.
    Birde şu varki önemli... Lazların rum olduğu yada rumlara akraba olduğu sanılır.Bu zan osmanlının lazistan bölgesini topraklarına kattıklarında (1600 cü yılarda) ortodoks hristiyan olan lazların bir kısmını müslümanlaştırdıktan sonra türk olarak nüfüsa geçirilmiş,müslüman olmayan ortodoks hristiyanlar ise nüfusa rum olarak geçirilmiştir.Lazların rumlar ile aynı milletten olduğu kanısı bu sebepden dolayı kaynaklanır.Oysaki yukarıda yazdığım kitabelere göre Lazların bölgede en az m.ö 764 yılında var olduğu ve bir krallık halinde olduğu bilimseldir.Evet lazlarla rumlar uzun zaman birlikte çok iyi yaşayabilmiş iki ayrı ırktır.Bu aşikardır.
    saygı ve sevgilerimle...

  • trabzonspor

    06.09.2009 - 13:42

    Hırçın Karadenizin Şanlı Bayrağıdır..

  • lazona

    06.09.2009 - 00:52

    araştırmalarım neticesinde ihtilafta kaldım. birincisi yy. lar önce samsunda yaşamış savaşçı kadınlar(amazon) diyarı olarak görünsede Trabzon bölgesine verilen isim daha yakın geliyor.

  • yani

    06.09.2009 - 00:44

    Bilinmeyen doğru yada yanlışın kendine göre bilen birinin tastiklemesi yanii.. :)

  • darbe..

    06.09.2009 - 00:12

    Demokrasi ile yönetilen ülkelerde DARBE tam anlamıyla halkın iradesine Saygısızlıktır.a) parti b) parti hiç farketmez eğer Halk onu ülkeyi yönetmek için tasvip etmişse silahlı bir gücün bu iradeyi kırması son derece yanlıştır.demokratik bir ülkede siyasi irade değilde silahlı bir irade Halkı yönetiyorsa bu ülkede Rejim kaosu vardır.Dünyanın hiç bir yerinde Silahın gölgesinde siyaset yapılamaz.her Darbe ülkeyi en az 20 yıl geriye götürür.Cumhuriyet tarihindeki tüm darbeler bizim utancımızdır.Eğer ülkemizde bu darbeler bu kadar olmasaydı dünyanın yine en güçlü devleti olurduk..Bu milleti açlık sınırında bırakmaya hiçbir darbecinin hakkı olamaz. Saygılarımla.....

  • akraba evliliği

    06.09.2009 - 00:00

    İnsanoğlunun üreyebilmesi için Adem ile Havva dan olan beşeriyet ilk birkaç nesil akraba evliliği olasılığı muhtemeldir.Ancak insanoğlunun nüfuzu arttıkça akraba evliliğine karşı ilahi olan dinlerde hoşnutsuzluk olduğu ve akraba evliliklerinin doğru olmadığı bildirilmiştir.Buna rağmen Akraba evliliğinin en önemli nedeni varlıklı ailelerin mallarının kendi aşiretleri dışına gitmememsi için tercih edilmiştir.Buda akraba evliliğinde doğmamış bir çocuğun ne kadar risk altında olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış buna rağmen halan devam etmektedir.Kesinliklen yanlış buluyorum Hiç kimsenin Kendi aile yada aşiret menfaati için bir bebeği olası sakatlığını riske atmaya hakkı yoktur.
    Saygılarımla...

  • Elveda Rumeli

    05.09.2009 - 23:42

    Tarih ile ilgilenen kişiler için en ince detaylarına kadar girilmiş fevkalade bir sanat eseri.İnsan bu ve buna benzer programları izlerken ne alabileceği neler kapabileceği önemli.Kültür,sosyal münasebetler,insanların gelişen teknolojiye ayak uydurma çabaları bir ulusu yöneten üs düzey idarecilerin eylem ve fedakarlıkları,bir ulusun tarihteki devamını sağlayacak unsurlar hepsi mevcut.Her kesimi kapsayabilecek tam bir aile dizisi..Oyuncuları inanılmaz derecede gerçekçi izleyenine anı yaşatıyor adeta.Yayınında ve yapımında emeği olan yabancı ve yerli herkese teşekkür ediyorum.
    saygı ve sevgilerimle...

  • gaybana

    10.08.2009 - 22:45

    Lazca değildir.Lakin lazların kullandığı tükçe laz şiveli kelimelerden biridir.Herhani bir kişi nesne veyahut cisim için bile kullanılabilen; ters,aksi,uğursuz,kızgınlık öfkesi ile istanmeyen anlamına gelir.Bazı arkadaşlarımız bu kelimeyi lanet olarakda yorumlamış lakin bu yorum yanlıştır.Çünkü bu terim nimetler içinde kullanılır.(mesela ocakta süt taştığında; hay gaybana) kelimesi sık kulanıır.) yada bir kişiye kızınca arkasından gaybana olasın da denebilir.Ancak kesinlikle Lanet olasın anlamı taşımımaz. Saygılarımla..

Toplam 12 mesaj bulundu