GÜZEL ESERLERİNİZİ ARKADAŞLARIMA SUNMAK İSTERMİSİNİZ? ARKADAŞIM DUYGULARINIZA TERCUMAN OLABİLECEK GRUPLARIM VAR SİZLERİ PAYLAŞIMA DAVET EDİYORUM.
AŞKIN DERYASI Kitabımdan Damlalar GURUBU Isparta Sevdalıları Grubu NE MUTLU BEN TÜRKÜM DİYENLER grubu Saygıdeğer ÜSTADLAR,SANATKARLAR grubu TÜRKİYE Yazarlar,Ozanlar, Bestekarlar,Şairler Gurubu
(Face book) da da gönül dostlarımızın duygularına hizmet eden grubum var. (GÖLLER BÖLGESİ Yazarlar ve Şairler Derneği DUYGU SELİ grubu) AYNI KAREKTERDE yazınız,tıklayıp üye olunuz.
Bana kanlı mühürler kaldı O tarih tacirinden Uçurumlar çığlıklar ve ölüm tarifleri
Bildiğim tüm masallardan topladım acıları Yakama iliştirdim Yaşamak dedim adına sığınaklar emzirdim Bütün sözcükleri yüzleştirdim ateşle Anlatamadım günlerin cehennemini
Ajans haberlerinde kirleniyor insanlık Bütün sevinçler çarmıhta hızla yaşlanıyor Çocuklar Bozguna uğramış aşk düşürmüş bayrağını Geceler unutmuş sevişmeleri
Tanrılara bulaştırmak için bu cinneti Deliyorum aşkın ambargosunu Yeniden yollara vuruyorum kendimi
Teninden soyunsun artık çığlıklar Şimdiki zaman'a çekiyorum bütün fiilleri Bakışlarında köprüledim uçurumları Uyak olup düşüyorum dünyanın gözlerine Taze bir çığlığım artık bu kontra mevsiminde Herkesin biraz 'faili' olduğu 'Meçhul' bir cinayetim şimdi
Bana katliamlar kaldı O tarih tacirinden Ağıtlar sürgünler ve muhbir suretleri
Bütün yenilgilerimi temize çektim Ölüm boy veriyor artık Düşlerimle suladığım topraklarımda Gözlerine ayarladım tüm imgeleri
Sabahlar uzak bu sevda tuzak bana Çok zaman geçti sabrım yok yarınlara Kaçıncı hasret kaçıncı yalnızlığım sigaramın ucunda Şimdi yanımda, yanımda olacaktın Bıraktın beni sevda yokuşlarında Kuşlar uçurdum, akşamdan sabahlara Sigaramın ucunda yanar hasretin Vurur canevimden ellerime kelepçeler vurur Gel vefasız, gel vicdansız Çağırmazdım acil olmasa Gel insafsız ah kitapsız Yanıyorum arzularınla Aynalarda gözyaşım var Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan
Gerçekten inanıp sevseydin beni Böyle sabahları bekler miydim hiç Çoktan yanımda olurdun çoktan Gece üç beş nöbetlerine dikmezdin beni Sensiz kaldığım ilk günden beri İçimde bir umut vuslata dair Akşamları imzaladım gözyaşlarımla Seni aramıyor seni sormuyorsam Bu senden vazgeçtim demek değildir Bir daha böyle sevecek olsam bir kalemde silerdim seni
Gel vefasız, gel vicdansız Çağırmazdım acil olmasa Gel insafsız ah kitapsız Yanıyorum arzularınla Aynalarda gözyaşım var Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan Aynalarda hatıralar Dayanamam firar eder aklım başımdan
Ve bir genç, şöyle dedi: 'Bize arkadaşlıktan bahset.'
Ve o cevap verdi:
'Arkadaşınız, cevap bulan gereksinimlerinizdir. O, sevgiyle ektiğiniz ve şükranla biçtiğiniz tarlanızdır.
O sizin sofranız ve ocak başınızdır. Çünkü ona açlığınızla gelir ve onda huzuru ararsınız.
Arkadaşınız sizinle içinden geldiği gibi konuştuğunda, ne 'hayır' demek zor gelir, ne de 'evet' demekten çekinirsiniz.
Ve o sessiz kaldığında, kalbiniz onun kalbini dinlemek için sessizleşir. Çünkü arkadaşlıkta, kelimeler susunca, tüm düşünceler, tüm arzular ve beklentiler, gürültüsüz bir sevinç içinde doğar ve paylaşılırlar.
Arkadaşınızdan ayrıldığınızda ise yas tutmazsınız; Çünkü onun en sevdiğiniz yanı, yokluğunda daha bir berraklık kazanır, tıpkı bir dağın, dağcıya, ovadan daha net görünmesi gibi...
Ve arkadaşlığınızda, ruhsal derinlik kazanmaktan başka bir amaç gütmeyin.
Çünkü, salt kendi gizemini açığa vurmak peşinde olan sevgi, sevgi değil, savrulmuş bir ağdır ve sadece yararsız olan yakalanır.
Ve arkadaşınıza, kendinizi olduğunuz gibi sunun. Eğer dalgalarınızın cezrini bilecekse, meddini de bilmesine izin verin.
Çünkü salt zaman öldürmek için bir arkadaş aramanızın anlamı olabilir mı? Onu, zamanı yaşatmak için arayın.
Çünkü o gereksiniminizi karşılamak içindir, boşluğunuzu doldurmak için değil.
Ve arkadaşlığın hoşluğunda, kahkahalar, paylaşılan hazlar olsun. Çünkü küçük şeylerin şebneminde, yürek sabahını bulur ve tazelenir.'
burayı yorumsuz bırakıyorum sevgili hülya umarım bu yazıyı iyi okursun ve beni anlarsın..hoşçakal..
Tuz ve Su Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikayet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı. 'Tadı nasıl? ' diye soran yaşlı adama öfkeyle 'Acı' diye cevap verdi. Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sordu: 'Tadı nasıl? ' 'Ferahlatıcı' diye cevap verdi genç çırak. 'Tuzun tadını aldın mı? ' diye sordu yaşlı adam, 'Hayır' diye cevapladı çırağı. Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi: 'Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış.'
ewet çocuksukız böyle düşünmen-yaklaşman daha güzel oldu..öldürmeyen acı geliştirir-büyütür demiştik bir sohbetimizde..seninde bu anlamda daha güçlü olacağına inancım tam..hem unutma kazanan silahşör oldun.. :)) yaşanmaya değer birçok güzelliği daha rahat görebileceksin belki de..ne diyordu şair:en güzel deniz henüz gitmediğimiz/en güzel gün henüz yaşamadığımız....yarın senin için nelere gebe kim bilebilir.umudun ve yaşama sevincin içinden hiç eksik olmasın yeter...hoşçakall.....
insanlar her zaman kazanmazlar kaybetmekte var.ama hedefin en az zaiyatı vermek olmalı bende onu yaptım.gerçeklerle yüzleşince birgün aglarsın umutsuzca bekleyişin binyıl ağlatır. bitti gitti masal olup hayatıma devam etmeli. sana göre kaybeden bana göre kazanan silahşörüm oldumu mevsimhasat istediğin cevap
09.06.2010 - 16:33
GÜZEL ESERLERİNİZİ ARKADAŞLARIMA SUNMAK İSTERMİSİNİZ?
ARKADAŞIM DUYGULARINIZA TERCUMAN OLABİLECEK
GRUPLARIM VAR SİZLERİ PAYLAŞIMA DAVET EDİYORUM.
AŞKIN DERYASI Kitabımdan Damlalar GURUBU
Isparta Sevdalıları Grubu
NE MUTLU BEN TÜRKÜM DİYENLER grubu
Saygıdeğer ÜSTADLAR,SANATKARLAR grubu
TÜRKİYE Yazarlar,Ozanlar, Bestekarlar,Şairler Gurubu
(Face book) da da gönül dostlarımızın duygularına hizmet eden grubum var.
(GÖLLER BÖLGESİ Yazarlar ve Şairler Derneği DUYGU SELİ grubu) AYNI KAREKTERDE yazınız,tıklayıp üye olunuz.
05.01.2008 - 23:09
ÇIĞLIK
Bana kanlı mühürler kaldı
O tarih tacirinden
Uçurumlar çığlıklar ve ölüm tarifleri
Bildiğim tüm masallardan topladım acıları
Yakama iliştirdim
Yaşamak dedim adına sığınaklar emzirdim
Bütün sözcükleri yüzleştirdim ateşle
Anlatamadım günlerin cehennemini
Ajans haberlerinde kirleniyor insanlık
Bütün sevinçler çarmıhta hızla yaşlanıyor
Çocuklar
Bozguna uğramış aşk düşürmüş bayrağını
Geceler unutmuş sevişmeleri
Tanrılara bulaştırmak için bu cinneti
Deliyorum aşkın ambargosunu
Yeniden yollara vuruyorum kendimi
Teninden soyunsun artık çığlıklar
Şimdiki zaman'a çekiyorum bütün fiilleri
Bakışlarında köprüledim uçurumları
Uyak olup düşüyorum dünyanın gözlerine
Taze bir çığlığım artık bu kontra mevsiminde
Herkesin biraz 'faili' olduğu
'Meçhul' bir cinayetim şimdi
Bana katliamlar kaldı
O tarih tacirinden
Ağıtlar sürgünler ve muhbir suretleri
Bütün yenilgilerimi temize çektim
Ölüm boy veriyor artık
Düşlerimle suladığım topraklarımda
Gözlerine ayarladım tüm imgeleri
18.12.2007 - 18:49
AŞK ŞARKISI
Ellerini ver, öpeceğim.
Binlerce el içindeyim,
Şu beyaz çizgilerden gideceğim.
Ellerini ver, ver ellerini..
Seni öldüreceğim.
Gözlerinden gireceğim,
İçinde yer edeceğim.
Sana oradan sesleneceğim;
Ellerini ver, ver ellerini..
Seni öldüreceğim.
Özdemir Asaf
10.12.2007 - 18:56
sabahlar uzak
Sabahlar uzak bu sevda tuzak bana
Çok zaman geçti sabrım yok yarınlara
Kaçıncı hasret kaçıncı yalnızlığım sigaramın ucunda
Şimdi yanımda, yanımda olacaktın
Bıraktın beni sevda yokuşlarında
Kuşlar uçurdum, akşamdan sabahlara
Sigaramın ucunda yanar hasretin
Vurur canevimden ellerime kelepçeler vurur
Gel vefasız, gel vicdansız
Çağırmazdım acil olmasa
Gel insafsız ah kitapsız
Yanıyorum arzularınla
Aynalarda gözyaşım var
Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan
Gerçekten inanıp sevseydin beni
Böyle sabahları bekler miydim hiç
Çoktan yanımda olurdun çoktan
Gece üç beş nöbetlerine dikmezdin beni
Sensiz kaldığım ilk günden beri
İçimde bir umut vuslata dair
Akşamları imzaladım gözyaşlarımla
Seni aramıyor seni sormuyorsam
Bu senden vazgeçtim demek değildir
Bir daha böyle sevecek olsam bir kalemde silerdim seni
Gel vefasız, gel vicdansız
Çağırmazdım acil olmasa
Gel insafsız ah kitapsız
Yanıyorum arzularınla
Aynalarda gözyaşım var
Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan
Aynalarda hatıralar
Dayanamam firar eder aklım başımdan
11.06.2007 - 22:50
Arkadaşlık
Ve bir genç, şöyle dedi: 'Bize arkadaşlıktan bahset.'
Ve o cevap verdi:
'Arkadaşınız, cevap bulan gereksinimlerinizdir.
O, sevgiyle ektiğiniz ve şükranla biçtiğiniz tarlanızdır.
O sizin sofranız ve ocak başınızdır.
Çünkü ona açlığınızla gelir ve onda huzuru ararsınız.
Arkadaşınız sizinle içinden geldiği gibi konuştuğunda,
ne 'hayır' demek zor gelir, ne de 'evet' demekten çekinirsiniz.
Ve o sessiz kaldığında, kalbiniz onun kalbini dinlemek için sessizleşir.
Çünkü arkadaşlıkta, kelimeler susunca, tüm düşünceler, tüm arzular
ve beklentiler, gürültüsüz bir sevinç içinde doğar ve paylaşılırlar.
Arkadaşınızdan ayrıldığınızda ise yas tutmazsınız;
Çünkü onun en sevdiğiniz yanı, yokluğunda
daha bir berraklık kazanır, tıpkı bir dağın,
dağcıya, ovadan daha net görünmesi gibi...
Ve arkadaşlığınızda, ruhsal derinlik
kazanmaktan başka bir amaç gütmeyin.
Çünkü, salt kendi gizemini açığa vurmak peşinde
olan sevgi, sevgi değil, savrulmuş bir ağdır
ve sadece yararsız olan yakalanır.
Ve arkadaşınıza, kendinizi olduğunuz gibi sunun.
Eğer dalgalarınızın cezrini bilecekse,
meddini de bilmesine izin verin.
Çünkü salt zaman öldürmek için bir arkadaş
aramanızın anlamı olabilir mı?
Onu, zamanı yaşatmak için arayın.
Çünkü o gereksiniminizi karşılamak içindir,
boşluğunuzu doldurmak için değil.
Ve arkadaşlığın hoşluğunda,
kahkahalar, paylaşılan hazlar olsun.
Çünkü küçük şeylerin şebneminde,
yürek sabahını bulur ve tazelenir.'
burayı yorumsuz bırakıyorum sevgili hülya umarım bu yazıyı iyi okursun ve beni anlarsın..hoşçakal..
06.06.2007 - 18:45
Tuz ve Su
Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikayet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı. 'Tadı nasıl? ' diye soran yaşlı adama öfkeyle 'Acı' diye cevap verdi. Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sordu: 'Tadı nasıl? ' 'Ferahlatıcı' diye cevap verdi genç çırak. 'Tuzun tadını aldın mı? ' diye sordu yaşlı adam, 'Hayır' diye cevapladı çırağı. Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi: 'Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış.'
26.05.2007 - 19:03
ewet çocuksukız böyle düşünmen-yaklaşman daha güzel oldu..öldürmeyen acı geliştirir-büyütür demiştik bir sohbetimizde..seninde bu anlamda daha güçlü olacağına inancım tam..hem unutma kazanan silahşör oldun.. :)) yaşanmaya değer birçok güzelliği daha rahat görebileceksin belki de..ne diyordu şair:en güzel deniz henüz gitmediğimiz/en güzel gün henüz yaşamadığımız....yarın senin için nelere gebe kim bilebilir.umudun ve yaşama sevincin içinden hiç eksik olmasın yeter...hoşçakall.....
23.05.2007 - 19:40
insanlar her zaman kazanmazlar kaybetmekte var.ama hedefin en az zaiyatı vermek olmalı bende onu yaptım.gerçeklerle yüzleşince birgün aglarsın umutsuzca bekleyişin binyıl ağlatır. bitti gitti masal olup hayatıma devam etmeli.
sana göre kaybeden bana göre kazanan silahşörüm
oldumu mevsimhasat istediğin cevap
20.05.2007 - 19:20
Galiba Dünyanın Sonuna Kaldık
Galiba dünyanın sonuna kaldık
Gelin belli değil kız belli değil
Ne nasihat duyduk ne öğüt aldık
Sohbet belli değil söz belli değil
Dünya güzellendi tadı kalmadı
İnsanın edebi udu kalmadı
Günahın sevabın adı kalmadı
Hakikata giden iz belli değil
Aylarca yol çeken develer atlar
Onları kurtardı bu ferasetler
İnsanlar yol için taktı kanatlar
Yokuş belli değil düz belli değil
Hasta gönlün tedavisi zoraldı
Gizli sır kalmadı aşikar oldu
İrankler çoğaldı boya bozuldu
Kumaş belli değil bez belli değil
Veysel nene gerek dünyanın hali
Kimi hasır dokur kimisi halı
Tam çalgıya karıştırdık kavalı
Davul belli değil saz belli değil
Aşık Veysel Şatıroğlu
Toplam 9 mesaj bulundu