Risale-i Nur, müşterileri aramaz; müşteriler onu aramalıEy insan! Eğer yalnız Ona abd olsan, bütün mahlûkat üstünde bir mevki kazanırsın. Eğer ubudiyetten istinkâf etsen, âciz mahlûkata zelil bir abd olursun. Eğer enâniyetine ve iktidarına güvenip, tevekkül ve duayı bırakıp, tekebbür ve dâvâya sapsan, o vakit iyilik ve icad cihetinde arı ve karıncadan daha aşağı, örümcek ve sinekten daha zayıf düşersin; şer ve tahrip cihetinde dağdan daha ağır, tâundan daha muzır olursun. / Sözlerden..
..
-
yakup kadri karaosmanoğlu
11.11.2009 - 09:58Yakup Kadri'nın 'Yaban'ı.
bu romanda anlatılan Türk köylüsü pis, iğrenç, geri kafalı ve vatan hainidir(!) Yakup Kadri, bu romanında sadece bir köyü değil, bir genelleme yaparak bütün Anadolu insanını karalar. Ona göre: 'Anadolu... Düşmana akıl öğreten müftülerin, düşmana yol gösteren köy ağalarının, her gelen gâsıpla bir olup komşusunun malım talan eden kasaba eşrafının, asker kaçağım koynunda saklayan zinacı kadınların, frengiden burnu Çökmüş sahte sofuların, cami avlusunda oğlan kovalayan softaların türediği yer' dir.
Yakup Kadri, 1932 yılında yayımladığı bu romanında Türk halkına kin ve nefretle doludur. Yazar bu kin ve nefretle romanında Türk köylüsünü hayvanlara benzetir(!) Yakup Kadri'ye göre bu insanların 'her biri kendi yuvasında kunduza dönmüş'tür. Hepsi 'yarı çıplak köstebek yuvalarında' yaşarlar. Ve yazar Anadolu köylüsünü bazen 'bir sansara' bazen 'bir çakala', bazen 'mısır tavuğuna' ve 'bir salyangoza' bazen' bir tırtıla' veya 'yaban kedisine' bazen de 'bir koyun sürüsüne' benzetir.
Roman boyunca vurgulanan 'vatanı kurtarmak için savaşan ileri aydınlarla, Kurtuluş Savaşı na inanmayan gerici köylüler' arasındaki çatışmadır. Sanki Millî Mücadele'yi yapan, düşmanı Anadolu'dan atan Türk halkı değildir. Sanki Millî Mücadele'yi Merih'ten gelen başka bir halk kazanmıştır.
Türk edebiyatçılarının bu yıllarda, Türk halkına bu kadar haksız bir şekilde yüklenmesinin, Türk halkını bu kadar aşağılamasının sebebi Berna Moran'a göre geleneklerine ve dinine bağlı Anadolu eşrafı ve köylüsünün yapılan devrimleri benimsememiş olmasıdır. Yakup Kadri gibi aydınlara(!) göre ise bu, tahammül edilecek bir şey değildir. İşte Yaban romanı, bu tahammülsüzlüğün ürünüdür.
Toplam 1 mesaj bulundu
Ağla Bülbülüm Ağla
Emre Çam
07.11.2009 - 08:18Ağla Bülbülüm Ağla
Millete yön verenler olursa pusulasız
Karga kutup olmaz mı şu göğün yıldızına
Altın suyu dökenler çalışır fâsılasız
Tenekedir görünen aldanma yaldızına
Her şeyin bir haddi var suya bile kanılır
Kandırılmış zihinler kanmıyorlar kanmaya
Yanlış sultan olmuşken ...
Aşk-ı Mecâzî
Emre Çam
07.11.2009 - 08:17Âşk-ı Mecâzî
Sevgin, güneşin vurduğu şeffaf şeylerde
Sen, güneşe talip ol!
Ayna kırılır, köpük söner...
Her mecâzî âşk,
Sînesinde bir hüzün tohumu saklar.
Yalancı sevdâlar, fîrâka gebe...
Âşkın iksiriyle kendinden geçmiş dost!
Bil ki: “Zevâli lezzet elemdir”
Ağlama Leylâ, me ...
Sor Beni
Emre Çam
07.11.2009 - 08:17Sor Beni
Bakma tavrımdaki şu arsızlığa
Renkler içindeki aldan sor beni
Kızma hâlimdeki duyarsızlığa
Âh edip inleyen hâlden sor beni
Dikenle yaşayan gülden sor beni…
Geçerken her anım kusur içinde
Zannetme ki ruhum huzur içinde
Gözünde yaşlarla özür içinde
Dünlere ağlayan kulda ...
Toplam 44 mesaj bulundu