Cemil Ünlü Antoloji.com

  • kabardey

    13.08.2007 - 01:36

    Çerkeslerin aralarında bir türlü uzlaşma sağlayamadıkları düşünmüşümdür. Belki de bu yüzden kafkasyada büyük bir devlet kurulamamış, sürekli yabancılarıın işgallerine mağruz kalınmıştır.
    Her şeye rağmen kabardeyler bütün kafkas milletlerini ve bazı gürcü beylerini vergiye bağlayarak kafkasyada birliği sağlayan tek çerkes boyudur.

  • Turhal

    02.12.2006 - 01:35

    Günümüzdeki Turhal'ın yerinde bir zamanlar güzel bir kent bulunmaktadır. Günün birinde kenti düşmanlar kuşatır. Zorlu bir çarpışma olur; bir çok yiğit ölür. Savaşın şiddetlendiği bir gün namlı yiğitlerden biri, düşman ordusunun içine dalar, gün batışına değin kılıç sallar. Güneşin battığı an, bir kılıç darbesiyle başı gövdesinden ayrılır. Kesikbaş yuvarlana yuvarlana kentin dışındaki köprüye gelir. O sırada nereden geldiği belirsiz bir ses 'DUR KAL' diye seslenir. Kurulan kente DURKAL adı verilir. Bu ad zamanla 'Turhal' a dönüşür.

    Turhal'ın günümüze kadar yazılmış bir tarihi bulunmadığından hangi tarihte kimler tarafından kurulduğu kesin olarak bilinmemektedir. Bugüne kadar yapılan araştırmalarda adı KAŞEN-KUŞAR, KASİURA, GAYGURA VE TURNALİT olarak geçmektedir.

    Turhal kalesinde bulunduğu söylenen iki kitabenin Sümer yazısı ile yazılı olması, Turhal'ın inşasının Sümerlere kadar indiğini göstermektedir. Sümerlerin M.Ö. 3000'li yıllarda yaşadıkları düşünülürse Turhal'ın kuruluş tarihinin günümüzden yaklaşık 5000 yıl öncesine dayandığı anlaşılmaktadır.

    M.Ö. 2000-1900'lü yıllarda Hitit (Eti) ler Amasya, Tokat, Sivas ve çevresini de ele geçirmişlerdir. Kaynaklara göre (Eti Kralı Mürşil'in kitabesi) Kral Sebbiliyame (babası) kışı KOMANA (Gümenek) da geçirdi. Bu yüzden ZİLE, KASİURA/TURHAL, KOMANA (Gümenek) gibi sınır boyları yerleşim birimleri ETİLER'le KASGALAR arasında el değiştirmiştir. M.Ö. 1200'lü yıllarda Batı Anadolu'dan Friglerin Yeşilırmak boylarına kadar ilerlemeleri ile kültürlerinin de Turhal ve Zile'ye kadar yayıldığı görülür.

    Ayrıca M.Ö. 745'li yıllarda Asurların, M.Ö. 700'lerde Kimmerlerin, M.Ö. 612'li yıllarda Medlerin, M.Ö. 546'lı yıllarda Perslerin Tokat, Amasya, Sivas ve Turhal'ı hakimiyetleri altına aldıklarını görüyoruz. Pers İmparatorluğunun çökmeye başlaması ve M.Ö. 3. yy'dan sonra Büyük İskender'in Anadolu'yu işgal etmesi ile Makedonyalı komutan SABİKTAS bölgede denetimi sağlayamayınca, Pers asıllı ARİARETES Yeşilırmak merkezi GAZİURA 'Turhal' da bağımsızlık ilan ettirmiştir.

    M.Ö.100'lerde Tokat çevresi ve Amasya Roma İmparatorluğu Yönetimine girmiştir. M.S.395 'te Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca bu bölge Doğu Roma'da kalmış, Tokat ile beraber Amasya'ya bağlanmıştır. Bu dönemde İranlı Sasanilerin, Müslüman Arapların akınlarına maruz kalmıştır.

    Alparslan'ın Malazgirt zaferiyle birlikte Anadolu kapılarını Türklere açması neticesinde bu çevreyi (Amasya, Turhal, Tokat) Danişment Gazi 1074'te Bizanslılardan almıştır. 1178 ll. KILIÇ Arslan tarafından Danişmentler sona erdirilince Anadolu Selçuklularınca 1335'de Tokat ve çevresi Eretna Oğullarına, 1391'de Kadıburhanettin'e, 1392'de Osmanlı yönetimine katılmıştır. 1875'de yazdığı Seyahatnamesinden Turhal'ı şöyle anlatır. 'Turhal 3000 nüfuslu, Tokat Merkez Sancağına bağlı büyük bir nahiyedir. Turhal Yerleşim olarak Kazova'nın girişinde, vilayetin 35 mil batısındadır. Nahiye'nin etrafı güzel meyve bahçeleri ile çevrilidir. Antik döneme ait harabeler ve en önemlisi bir kale vardır.'

    19.Yüzyılın ikinci yarısında bölgeyi etkileyen olay göçmenlerin gelişidir. Kırım savaşı, 1855-1859 Şeyh Şamil ayaklanması ve 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbinden sonra Anadolu'ya gelen Balkan ve Kafkas göçmenlerinin bir bölümü Turhal yöresine yerleşmiştir. Mütareke ve milli mücadele yıllarında Turhal Mustafa Kemal'in önderliğinde tüm varlığını ortaya koymuş, kurtuluş savaşında yüzlerce şehit vermiştir.

    Milli mücadelenin en önemli adımı olan Samsun'dan Amasya'ya; oradan da Sivas'a geçen Mustafa Kemal'in güzergahında Turhal vardır. İşte bu geçişler Turhal'ın kaderinde dönüm noktasıdır.

    Turhal 1892 Yılında belediye olmuş ve 1.9.1944 tarihine kadar Tokat'a bağlı bucak olarak yer almıştır. Bu tarihten itibaren ilçe merkezi haline gelmiştir. 1923'lerde 300 haneli bir bucak iken 19 Ekim 1934'de Şeker Fabrikası açılmasıyla ekonomik ve sosyal açıdan hızla gelişmeye başlamıştır. Son Nüfus sayımına göre merkez ilçe nüfusu 100.000'e yaklaşmış ve bir çok il'den nüfusça daha büyük bir ilçe olmuştur.

  • kabardin

    01.12.2006 - 15:26

    kabardian kabardeyin ingilizcesi

Toplam 3 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR