Cemal Gören Antoloji.com

1946 Kalecik/Ankara doğumluyum. İlk ve ortaokulu Kalecik’te; lise ve yüksekokulu da Ankara şehir merkezinde tamamladım. Elektrik mühendisiyim. Üç çocuk babası, üç torun dedesiyim. Gençlik yıllarımda yazdığım birkaç şiir göz önüne alınmaz ise, şiirlerimi sonbahar mevsimimde yazdım diyebilirim. Ama şiirden kopmadım; okudum, okudum, okudum… Kimleri?.. Şiirin üstatlarını, duayenlerini ve özellikle de Abdurrahim Karakoç’u… Üstadımın şiirleri müthiş bir heyecan ve bilgi birikimi yarattı üzerimde… Ve hazan mevsimine adım attığım yıllarda tekrar kaleme sarıldım. Sevgili üstadım şairi ve şiiri şöyle tarif ediyor: “Şair: Yaşadığı çağı yorumlayan, gelecek çağlara mesaj gönderen söz sanatçısıdır. Şiir: Madde ve mana iklimine açılan gönül kapısıdır.” Şairler sultanının bu tarifi, şairin ve şiirin halkı yönlendirmede, onu iyide, güzelde, dostlukta, kardeşlikte ve bunların temeli olan sevgi ve muhabbette ve de haksızlık, adaletsizlik, zorbalık gibi olumsuz durumlara karşı birleştirme noktasında ne kadar büyük önem taşıdığını açıkça göstermekte… Çağın yorumları şairin gönül kapısından madde ve mânâ iklimine sunulur. Mesajlar o iklimde çiçeklenir; meyve verir. Pek tabii ki burada kastedilen şair ve şiir, gerçek sanatçı ve onun gönlünde şekillenerek kâğıt üzerine dantel güzelliğinde dökülen sanattır. Şair, halkın gönlünü, gözünü, kulağını, sevincini, hüznünü, öfkesini temsil ettiği ölçüde şairdir. Şurası muhakkak ki, her insanın zevki, estetiği ve kabulleri az veya çok farklılıklar arz edebilir. Şairin güçlülüğü, bu insanların tamamının gönlüne girebilme ve o gönülleri etkileyebilme derecesinde kendisini gösterir. Ben kendimi bu derecenin üst noktalarındaki üstatlara ulaşabilmek için çaba gösteren bir şiir sevdalısı olarak tarif edebilirim.
..

Devamını Oku
  • Reyhan Altaş Şairler Dünyası Grubu
    Reyhan Altaş Şairler Dünyası Grubu 30.12.2016 - 22:55

    Tüm sevdiklerinizle sağlık mutluluk, neşe, başarı bolca bereketli bir yıl geçirmenizi 2017 Yılının hepimize bol para, sevgi ve huzuru ve barışı getirmesini dilerim. Nice Mutlu Huzurlu Barış Dolu Yıllara Selam ve sevgilerimle

  • Reyhan Altaş Şairler Dünyası Grubu
    Reyhan Altaş Şairler Dünyası Grubu 01.01.2016 - 18:28

    Doğum Gününü Candan Kutlar Mutluluklar Dilerim.
    Güzel dileklerimle Doğum gününü ve yeni yılını kutlarım 2016 Yılı dilerim sağlıklı huzurlu barış ve sevgi dolu mutlu bereketli bir yıl olsun Sevdiklerinizle beraber sağlıklı olarak Nice yaşlara ve yıllara Selam ve sevgilerimle

  • Bilal Özcan
    Bilal Özcan 01.01.2014 - 11:48

    Doğum Gününüzü Can-ı Gönülden Kutlar sağlık,sıhhat, huzur ve mutluluk dolu nice nice yıllar dilerim.
    Sevgi, Saygı ve Muhabbetle

Toplam 15 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR


Toplam 44 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR
  • başörtüsü

    17.05.2010 - 18:29

    Dinimizin kesin emri... Toplumumuzun önemli hastalıklarından birisi bazı kişilerin kendilerini her konuda fetva makamında görmeleridir. Örneğin birçok izleyici futbolu hakemlerden daha iyi bilir(!) ve devamlı hakemleri tenkit eder. Yorumcu arkadaşlardan birisi söze “Her ne kadar Kuran-ı Kerim'de böyle bir emir olmadığını bilsem de” diye başlayarak aslında hiçbir şey bilmediğini ispatlamış. Bir başkası da din bozguncularının kitaplarından alıntılar yaparak başörtüsünün olmadığını ispat etmeye çalışmış. Halbuki, Nur Suresi’nin 32. ayeti kerimesinin tefsirini Ömer Nasuhi Bilmen, Fikri Yavuz, Ahmet Hamdi Akseki, Asım Köksal gibi din âlimlerimizin ve üyelerinin hepsi de konusunun uzmanı olan akademik kariyere sahip komisyonca hazırlanan Diyanet İşleri Başkanlığının tefsirlerine bakmış olsalardı gerçeği görmüş olacaklardı... Kadınların başlarını başörtüsü ve türban da dahil herhangi bir örtüyle örtmelerinin Kur’an-ı Kerim’in kesin emri olduğunu anlayacaklardı. Ama kimisi bu gerçekleri bildiği halde inkâr ediyor, kimisi de tembelliğinden araştırmıyor. Esasen, İslâm tarihini inceleyenler Peygamberimiz(S.A.V.) ’den bu yana uygulamanın bu yönde olduğunu rahatlıkla görebilirler.

  • emir

    17.05.2010 - 18:13

    Toplumumuzun önemli hastalıklarından birisi bazı kişilerin kendilerini her konuda fetva makamında görmeleridir. Örneğin birçok izleyici futbolu hakemlerden daha iyi bilir(!) ve devamlı hakemleri tenkit eder. Yorumcu arkadaşlardan birisi söze “Her ne kadar Kuran-ı Kerim'de böyle bir emir olmadığını bilsem de” diye başlayarak aslında hiçbir şey bilmediğini ispatlamış. Bir başkası da din bozguncularının kitaplarından alıntılar yaparak başörtüsünün olmadığını ispat etmeye çalışmış. Halbuki, Nur Suresi’nin 32. ayeti kerimesinin tefsirini Ömer Nasuhi Bilmen, Fikri Yavuz, Ahmet Hamdi Akseki, Asım Köksal gibi din âlimlerimizin ve üyelerinin hepsi de konusunun uzmanı olan akademik kariyere sahip komisyonca hazırlanan Diyanet İşleri Başkanlığının tefsirlerine bakmış olsalardı gerçeği görmüş olacaklardı... Kadınların başlarını başörtüsü ve türban da dahil herhangi bir örtüyle örtmelerinin Kur’an-ı Kerim’in kesin emri olduğunu anlayacaklardı. Ama kimisi bu gerçekleri bildiği halde inkâr ediyor, kimisi de tembelliğinden araştırmıyor. Esasen, İslâm tarihini inceleyenler Peygamberimiz(S.A.V.) ’den bu yana uygulamanın bu yönde olduğunu rahatlıkla görebilirler.

  • cevat rıfat atilhan

    01.12.2004 - 17:11

    Yahudilerin kirli çamaşırlarını gözler önüne sermeye çalışmış bir vatansever.

Toplam 4 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR