Canan Siyahal Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakk ...

  • Serdar Akgul
    Serdar Akgul

    27.08.2008 - 20:10

    hêleke min diqutife ji sermê
    çiya keleheke asê, rê asê,dem asê
    hêviya min kulîlka binê berfê
    ha bel bû ha bel bibê
    û berf tê

    tê..!

    bibare berfê
    li ber xwe bide kulîlkê,
    tu ji vê axê yî, ez ji vê axê..!

    wê vebe rengo rengo
    piştî taveke xwêjinkî keskesor
    sihareke rûbihar e hêviya min
    tîrêj-bişirîn rojeke gulî-sor
    ha hilat ha hiltê
    û berf tê

    tê..!

    bibare berfê
    li ber xwe bide kulîlkê
    berf li hêlekê,tu li hêlekê
    hêviya min jî bihar e


    Arjen Arî



    bı hembézan slav é germ jı tera hevala delal.. deme ki dur tu nexuyayi,bé baweri em gelek bériya te dıkın.u tu ket biraninamın mın got ki bé helbesteki xweş pırsate bıkım
    bıla rojen ronahi é tebe, jan u axin duri te heré biminé xweşi

  • Selin
    Selin

    13.04.2007 - 02:10

    Dicle ve Fırat, ilk yazıyı öğretti sana bana.
    Sular fısıldadı, sen yazdın. Yumuşak kil tablete işledin sivri uçla. Mısra mısra. Kuruttun güneşte, pişirdin ateşte.
    İlk tohumu sana, bu iki nehir verdi. İlk tohumu toprağa düştün, tohumun adını kil deftere düştün.....

  • Közdamar
    Közdamar

    06.01.2007 - 22:52

    Bir Daha Dönmedi
    Bir gecenin karanlığında,
    Basıldık, hepimiz bir anda.
    Alıp götürdüler babamı.
    Sorguya çektiler anamı.
    Atıldılar caniler gibi üstüne,
    Daha gözlerimi açmadan dövdüler beni
    Dünyaya gelmeden işkenceyle tanıştıdılar beni.
    Henüz yedi aylık iken,
    Zorladılar beni yerimden etmeye.
    Zamanım dolmadan terk ettirdiler,
    Yerimi, yurdumu bana.

    Bir gece karanlığında,
    Basıldık hepimiz aynı anda.
    Bu sırada alıp götürdüler babamı,
    Mecbur ettiler beni,
    Bir an önce savaşa katılmaya,
    Bu savaş ve barış dolu dünyaya.
    Dünyaya merhaba deyip, gözlerimi içtığımda,
    Göremedim babamı.
    Onu götürmüşlerdi
    Ve bir daha dönmedi.
    Bu savaş ve barış dolu dünyaya

    12.12.1998
    K. Özdemir

  • İlyas Gök
    İlyas Gök

    31.12.2006 - 01:34

    Gulasor

    Bilmem nasil baslamali
    Ne demeli
    Nasil etmeli gulasor
    Dün gece yoldaydim
    Arka koltukta
    Kirk numarada
    Dimdik uyuyamadim
    Akip giden arabanin seyrine uyan
    Düslerimi anlatmak istiyorum sana
    Gelecegin düsü ne kadar güzel
    Ve ne kadar engin
    Düslerim durmadan kipirdayan
    Daldan dala konan
    Bir serçenin canliligini
    Kivrakligini
    Ve hareketlerindeki karmasikligi andiriyordu
    Ama bu düsler hayal degil
    Olacak ve olmasi gerekenin
    Beynime yansimasiydi
    Bazen
    En barbar gericiligin
    Zulmün ve acinin
    Özgürlük türkülerini engelleyemedigi
    Munzurun, toroslarin doruklarindayim
    Atesler yakili
    Mavzerler çatili
    Içimdeki atesle
    Doganin o dondurucu sogugu birbirine karsi savasiyor
    Nöbetteki yoldas da
    Inceden inceye bir türkü tutturmus
    'de lori lori berxemin lori'
    Bir iç geçiriyorum derinden
    Nedendir bilmem
    302 mersedesin artan hizina uyuyor düslerim
    Eteklerde bir baskindayim bazen
    Elimde dünya gericiligine kann kusturan
    Halklarin silahi
    Kendimi
    Yivle set arasinda dönen
    Ve döne döne düsmanin cigerini daglayan
    Kizil kursunlarda hissediyorum
    Toroslardan geçiyoruz
    Ince memedi düsünüyorum
    Kel apti yi
    Memed in gün batmadan
    Anavarzalari tutan kanatli atini
    Hatçe ye olan askini
    Ve sen geliyorsun aklima
    Seni düsünüyorum gulasor
    Gül yanagini, bal dudagini, zülüf saçini
    O minicik yüregini düsünüyorum
    Bildigin tek kürtçe kelime geliyor aklima;
    ' ez buke kurmancim'
    Için için gülüyorum
    Uyumusum çok kisa bir süre
    Simdi buradayim
    Anandan aldim haberi
    Yakalamislar seni
    Içim buruk
    Yüregim çok daha kati
    Üzülmedim diyemem
    Üzüldüm
    Ama yanip yikilmadim
    Unutma birbirimize verdigimiz bahti
    Bilmem biliyormusun
    Düsman zindanlarda yenilmez diye
    Düsünme hiçbi rzaman
    Hatirla ıbrahimi, mehmet zekiyi, orhani
    Ve daha simsicak
    Kurumadi bile cihan imizin kani
    Ve haykir sancagimizdaki o kizil silahlari
    Açikça olmasa bile içten içe
    Yoldaşlar ölmez
    Yasasin halk savasi
    Sana diyecegim su ki
    Sen olmasanda olur
    Ama olmani istiyorum gulasor.
    şiirin sahibi bir heval dır ismini bilmiyorum
    batmanlı ilyas

  • Samet Bayram
    Samet Bayram

    28.12.2006 - 19:34

    ...*Bir dost yüzüne ihtiyaç duyduğunda başını kaldır ve gökyüzüne bak.Gündüzleri bulutların,geceleri yıldızların arkasından gülümsüyor olacağım... *
    ************Yaşamın Rengi' adlı grubuma hoşgeldiniz.......

  • Murat Kılıç
    Murat Kılıç

    16.09.2006 - 00:19

    Dersim Dersim



    DERSIM DERSIM

    nedir bilmem bu sevdalar
    icim dersim diye yanar
    A.KAYAYA yurek kanar
    dersim dersim verdin dersim

    dersimmidir yolun basi
    zehir olur tatli asi
    kime vursam bilmem tasi
    dersim dersim aldim dersim

    dersime sevdam var gizli bilinmez
    munzurun tepesi yuksek gorunmez
    el kol sallayarak bura gelinmez
    dersim dersim yamansin dersim

    dersim daglarinda sakir bulbulleri
    mis kokar kekikleri gulleri
    kirarim dersime kalkan elleri
    dersim dersim benimsin dersim

    dersimin cevresinde yucedir daglar
    dersimi sevenler sevgiden aglar
    saiir yasar artik posu,sun baglar
    dersim dersim canimsin dersim

    KARDEŞ VEDE SIRDAŞ ŞEHİRLERİN İNSANIYIZ AYRI DEĞİL BERABERİZ ROJ BAŞ))))))))))

  • Süleyman Köse
    Süleyman Köse

    30.08.2006 - 02:34

    yüreğindeki özgürlük ateşinin hiç sönmemesi dileğimdir

    fırtınaların alasına siper bedenimiz
    en ala baskıya dalgakıran göğsümüz
    insanlığa bir s.o.s. tir avazımız
    bir eğildik bir daha asla doğmamış çocuklardır ardıllarımız

  • Ada Gökçen
    Ada Gökçen

    29.07.2006 - 00:23

    Amed'in yürekli insanlarındansın,

    Büyüttüğümüz umutlar
    Avutur deli yüreğimizi
    Bizimle can bulan çiçekler
    Özür diler yetimleşen bebeklerden
    Biz akarız okyanuslara delice...

  • Boran Can_yoldaş
    Boran Can_yoldaş

    25.07.2006 - 21:45

    Dicle Nehrinin Azgın
    Sularında Gördüm Yüzünü
    Yüreğimi Surlarla Kaplı
    Bir Yerde Bıraktım

    Ve Gecelerde Buna Şahit
    Ağlama Şimdi Sevgili Ülkem
    Mezopotamya'nın Bahçesinden
    Sesleniyorum Sana

    Ağlama Ne Olursun...

  • Meral Soysuren
    Meral Soysuren

    10.04.2006 - 23:04

    firatla diclenin ask masali

    Deli dolu iki irmak benle kibela
    Zaman ötesi inanilmaz rüya
    Duvar halilarina dökülmedi daha serüvenimiz
    Kis öncesi cöl kahreden
    Cölde yitik cocuk aglayan ipissiz karanlik
    Donuyor firtinalar
    Cildirasi bir sessizlik
    Yol yoktu yola ciktigimizda
    Birlesmek icin acilan
    Kollarimiz disinda
    Hersey darmadagin
    Kosuverdik durup dinlenmeden
    Apacik kollara uctukca yükselip cogalan…
    Köpüre köpüre durulan ap ak…
    Nereye ayak bassak
    Mese,sögüt,cinar,salkim saca

  • Emrah Önerarı
    Emrah Önerarı

    08.04.2006 - 19:51

    VAY KURBAN

    Dağlarının, dağlarının ardı,
    Nazlıdır.
    Uçurum kıyısında incecik bir yol
    Gider dolana - dolana,
    Bir hastan vardır, umutsuz,
    Belki Ayşe, belki Elif
    Endamı kuytuda başak,
    Memesinin, memesinin altında,
    Bir sancı,
    Bir hayın bıçak...

    Ölüm bu,
    Fıkara ölümü
    Geldim, geliyorum demez.
    Ya bir kuşluk vakti, ya akşam üstü,
    Ya da seher, mahmurlukta,
    Bakarsın, olmuş olacak.
    Bir hastan vardı umutsuz,
    Hasreti uykularda,
    Hasreti soğuk sularda.
    Gayrı, iki korku çiçeğidir gözleri,
    İki mavi, kocaman korku çiçeği,
    Açar, derin kuyularda...

    Dağlarının, dağlarının ardı korkunçtur.
    Hiç akıl edip de düşünen var mı?
    Gün kimin hesabına tutar akşamı,
    Rahmetinden kim demlenir bulutun,
    Hayırlı evlat makina
    Nasıl canavar kesilir.
    Kurdun, karıncanın rızkını veren
    Toprak nasıl ayartılır,
    Yüz vermez topal öküze,
    Ve almaz koynuna kara sabanı.

    Sepetçioğlu'm kömür işçisidir,
    Mavzer değil, kürek tutar Urfalı Nazif
    Mal, haraç - mezattır,
    Can, pazar - pazar.
    Kırmızı, ak ve esmer,
    Yumuşak ve sert buğdaları
    Yaratan ellerin sahibidir bu,
    Kör boğaz, nafaka uğruna,
    Haldan düşmüş, tebdil gezer...

    Dağlarının, dağlarının ardı
    Nasıl anlatsam...
    Ağaçsız, kuşsuz, gölgesiz.
    Çırılçıplak,
    Vay kurban...
    'Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda.'
    Yiğitlik, sen cehennem olsan bile
    Fedayı kabul etmektir,
    Cennet yapabilmek için seni,
    Yoksul ve namuslu halka.
    Bu'dur ol hikayet,
    Ol kara sevda.

    Seni sevmek,
    Felsefedir kusursuz.
    İmandır, korkunç sabırlı.
    İp'in, kurşun'un rağmına,
    Yürür pervasız ve güzel.
    Sıradağları devirir,
    Akan suları çevirir,
    Alır yetimin hakkını,
    Buyurur, kitabınca...

    Gün ola, devran döne, umut yetişe,
    Dağlarının, dağlarının ardında,
    Değil öyle yoksulluklar, hasretler,
    Bir tek başak tanesi bile dargın kalmayacaktır,
    Bir tek zeytin dalı bile yalnız...
    Sıkıysa yağmasın yağmur,
    Sıkıysa uyanmasın dağ.
    Bu yürek, ne güne vurur...
    Kaçar damarlarından karanlık,
    Kaçar, bir daha dönemez,
    Sunar koynunda yatandan,
    Hem de mutlulukla sunar
    Beynimizin ışığında yeraltı.

    Her mevsim daha genç, daha verimli,
    Sunar, pırıl - pırıl, sebil,
    Ömrünün en güzel aşk hasadını,
    Elimizin hünerinde yeryüzü.
    Dolu sofra, gülen anne, gülen çocuklar,
    Bir'e on, bir'e yüz'le akşama gebe
    Şafakla doğan işgücü.
    Yalanım yok, sözüm erkek sözüdür,
    Ol kitapta böyle yazılıdır,
    Ol sevda, böyledir çünkü...

    Ahmet ARiF

  • Serdar Akgul
    Serdar Akgul

    20.03.2006 - 22:28

    esmer bir yalnızlık,yoklugun uzun bi gurbet.
    kısındayım yollarını bilmediğim,sularını içmediğim ülkemsinn..

Toplam 12 mesaj bulundu