1982'de Hopa'da kuyruklu bir yıldızdan koparak düştüm. Yaşamla ölüm arasında gezindim hep ama yaşamı ilk algıladığım an, ölümü ilk keşfettiğim andı.
O günden beri yaşamın sunulan ve görülenden ibaret olmadığına inandım. Daha fazlasını, her zaman, görünenin ardına yaptığım gizemli yolculuklarda aradım. Kelimeler ' ötekilere ' yumuşak dokunuşlar yapmamı sağladı. Beni daha derin düşünmeye ve görünenden ötesine geçmeye sevk eden en dipsiz korkularıma yoğunlaştım; onlardan korkmak yerine yeni boyutlara geçişin heyecanını hissettim ve korkunun gücü kayboldu. Hayatın karanlık tarafıyla ilgilendim hep, kötü olanla, gece zamanıyla, ölümle. Gizemlerle yüzleşmenin, daha derine inmenin zarif yollarında yürüdüm. Lise ve üniversitede bir sürü defter tutuyordum ama okulu bıraktığımda aptalca birşey yaparak hepsini attım. Şimdi attığım o iki, üç defterden daha fazla isteyebileceğim bir şey yok.
Geceler boyu o defterlere ne yazdığımı hatırlayabilmek için hipnotize edilmeyi ya da kafamı tamamen dumanlamayı düşünüyorum. Kelimelerle oynamaya bayılıyorum,onlara hayranım, benim gibi bilinenle bilinmeyen arasında gezinir, pek çok anlama gelebilir,insanların kendi durumuna uyarlanabilir. İşte bu yüzden seviyorum kelimelerle oynamayı. Bir soykırımdan kurtarılabilecek şeyler kelimelerle oynayıpta yazdığın şiirler ve şarkılardır.
Daha sonraları sınırların sonsuzluğunu arama yolculuğum başladı. Karanlığa o kadar çok baktım ki artık oarada neler olup bittiğini görmeye başladım. Seksi, gizemleri, boyutları arası seyahatleri, cinayeti, deliliği ve ölümü bu gerçekdışı efsunlu kelimelerde buluyorum.
Ben bir tek bedene hapsedilmiş sonsuz bir köleyim ve satırlarla özgürleşiyor ruhum. Düşünceler arasında gezinen bir prens, kanatları olan ölü bir tırtılım. Mutlak muğlak..
Bir gün parmaklarımdan kıvılcımlar saçıp huzurla enerjiye dönüşücem ve sonunda ruhumu ve bedenimi tam olarak birbirine karıştırabilecem. Bir kuyruklu yıldız olucam, herkesin durup baktığı, birbirine gösterdiği bir kuyruklu yıldız, sonra...
Ansızın bir patlama ve ben yokum. Bir daha hiçbir zaman böyle birşey görmeyecekler ve beni hiç unutmayacaklar.
..
Bu Benim En Sevda Halim...
Zeki Kayahan Coşkun
11.08.2009 - 19:41kalem
kalem
kalem
Sakın Kayhan olmasın
köprüden önce son çıkış tabelasıda
radyo fm tabelası olmasın
herşey yapılabilir saygı duymaktan ziyade
birazda akıl oyunu yada ticarettir belki bu..
Toplam 1 mesaj bulundu