Brikolog Brikolog - Hakkında Yazdığı Tanıtım ...

Öyle bir hayat yaşıyorum ki,
Cenneti de gördüm, cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadım ki,
Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayatı en önden,
Kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki,
Okudum okudum anlamadım.
Kendi kendime konuştum bazen evimde,
Hem kızdım hem güldüm halime,
Sonra dedim ki 'söz ver kendine'
Denizleri seviyorsan, dalgalarıda seveceksin,
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin.
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.
Korkarak yaşıyorsan,yalnızca hayatı seyredersin.
Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım.
Öyle çok değerliymiş ki zaman,
Hep acele etmem bundan, anladım.

Friedrich NİETZSCHE
YAŞAMAK İÇİN TEK BİR AN'DAN BAŞKA BİR ŞEYİ OLMAYAN KİŞİNİN OYNAYACAĞI BİR ROLÜ DE YOKTUR.Edgar Allan POE

''Yaşamın gerçekleri yüzünden ölmemek için elimizde sanat var.''F.Nietzsche





DOST MECLİSİ grubu


BİLGE PINARI

Hoş geldiniz,
ayrılık uzun sürdü,
özledik...
Hoş geldiniz,
biz bıraktığınız gibiyiz,
yalnız ustalaştık biraz daha taşı kırmada,
dostu düşmandan ayırmada...
Hoş geldiniz,
yeriniz hazır...
Hoş geldiniz,
dinleyip diyecek çok,
fakat uzun süre vaktimiz yok, YÜRÜYELİM....

Nazım Hikmet


http://gruplar.antoloji.com/dost-meclisi yazarak bu gruba daha hızlı ulaşabilirsiniz


YIKIN HEYKELLERİMİ

'Ey milletim,
Ben, Mustafa Kemal'im......
Çağın gerisinde kaldıysa düşüncelerim,
Hala en hakiki mürşit, değilse ilim,
Kurusun damağım, dilim.
Özür dilerim.........
Unutun tüm dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi......

Özgürlük hala,
En yüce değer
Değilse eğer.......
Prangalı kalsın diyorsanız, köleler........
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi.......

Yoksa, çağdaş medeniyetin bir anlamı,
Ortaçağa taşımak istiyorsanız zamanı,
Baş tacı edebiliyorsanız
Sanatın içine tüküren adamı......
Unutun tüm dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi......

Yetmediyse acısı, şiddetin, savaşın.
Anlamı kalmadıysa
Yurtta sulh, dünyada barışın.
Eğer varsa ödülü, silahlanmayla yarışın.
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın diktiğiniz heykellerimi.......

Özlediyseniz fesi, peçeyi.
Aydınlığa yeğliyorsanız, kara geceyi.
Hala medet umuyorsanız
Şıhtan, şeyhten, dervişten.
Şifa buluyorsanız,
Muskadan, üfürükçüden.....
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi......

Eşit olmasın diyorsanız, kadınla erkek......
Kara çarşafa girsin diyorsanız,
Yobazın gazabından ürkerek......
Diyorsanız ki, okumasın
Kadınımız, kızımız;
Budur bizim alın yazımız.....
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi........

Fazla geldiyse size, hürriyet,
Cumhuriyet......
Özlemini çekiyorsanız,
Saltanatın, sultanın......
Hala önemini anlamadıysanız,
Millet olmanın.......
Kul olun, ümmet kalın,
Fetvasını bekleyin, şeyhülislamın.....
Unutun tüm dediklerimi,
RAHAT BIRAKIN BENİ.....'


Süleyman APAYDIN






SON OTOBÜS

Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık.
Artık şaşırtmıyor beni dostun kahpeliği,
elimi sıkarken sapladığı bıçak.
Nafile, artık kışkırtamıyor beni düşman.
Geçtim putların ormanından baltalayarak
ne de kolay yıkılıyorlardı.
Yeniden vurdum mihenge inandığım şeyleri,
çoğu katıksız çıktı çok şükür.
Ne böylesine pırıl pırıl olmuşluğum vardı, ne böylesine hür.
(.....)
Kederlendirmiyor artık beni hatıraların daveti
Hatıralardan şikayetçi değilim.
(.....)
Artık ne kibri nazırın, ne katibin şakşağı.
Tas tas ışık dökünüyorum başımdan aşağı,
güneşe bakabiliyorum gözüm kamaşmadan...
(....)
Ve sıcak her zamankinden sarı,
kar her zamankinden temiz.

NAZIM HİKMET/ 1957