Kaybetmem Vazgeçerim, Hırslıyım Alırım, Şımarığım bunu hak ediyorum. Güzelim... Ben napim annem öyle doğurmuş. Tutamayacağım sözler vermem! Adımlarımda kim ne der diye düşünmem. Basit kişilerle polemiğe girmem. Dünyada kimse üzülsün istemem. Bazı şeyleri asla affedemem! ! ! Geçmişe takılıp dert etmem. Acıyı tanıdığım için kimseye çektirmem. ' ÇARESİZLİĞİ GURURLA ÖRTMEM. ' Yalan ve taktiklerle uğraşmayın... YEMEM! ! ! Dostlarıma laf ettirmem. Tutkularım var vazgeçemem. Giden varsa eğer çok özlesem bile dön demem. Artık kimseye kolay kolay güvenemem. Ağır geliyosa bunlar.firar serbest... ÜSTELEMEM! ! ! Belki Sandığınız Kadar Ukala, Belki de Tahmin Edemiyeceğiniz Kadar Mütevaziyim.. Biraz Saklıyım, Bazen Yasaklıyım.. Kimseyi Örnek Almam.. Kimseye Örnek Olmam.. Arkama Bakmam..' Asla ' Demem.. 'Keşke'leri Sevmem. Eleştiri de dinlerim nasihat de... Kimse Bana Masal Anlatmasın Çocukken de sevmezdim zaten. Hııı diyeceksiniz __ nereye kadar bu havalar? __ Kim takar; devran dönene kadar ;)
Artık daha az seviyorum seni. Unutur gibi ölür gibi daha az Yeniden ödetiyorum kendime Onca aşkın öğretemediğini Kolay değildi Yalnızca sevgilimi değil evladımı da kaybettim ben Kaç acı birden imtihan etti beni Bir tek gece vardır insanın hayatında Ömür boyu sürer nöbeti Bu da öyleydi İyi ol, sağ ol, uzak ol Ama bir daha görme beni.. Murathan Mungan\\ Aşk Nöbeti
Seni düşünmüyor değilim Aklımdasın en gereksiz zamanlarda hatta Geçen zaman unutturmuyor seni Aksine geçtikçe günler anlıyorsun birşeyleri Manasız bir gülüş,tebessümsün yüzümde Ne gülüşe benziyorsun,ne de ağlamaya Tuhaf zamanlarda giriyorsun içime Sebepsiz fırtınasın yaz mevsimimde İçimden çok sözler geçer sana dair Gülüşünü özler,sesine hasret kalırım bazen ....
Söylemem gerekenler bunlar değil farkındayım O kadar boş ki ben bile hayret ediyorum kendime Konuşsam diyorum,arasam,bir mesaj belki İçimden geçenleri bir bir saysam diyorum Dinlersin eminim İçin acır,üzülürsün belki Yap diyorum,çekinme,utanma Bir defa geliyoruz hayata Sonra gerçekle yüzleşiyorum Ve söylenecek tek bir kelime,söz bulamıyorum Bunu anladığım dan Vazgeçtim,düşünmüyorum İstesem de olmuyor,boş geliyor Yerine hiç kimseyi koyamam ki Seni sevdiğim gibi kimseyi sevmemeye yemin ettim aslında yemine de gerek yok istesem de yapamam ki... Sözümü tutuyorum
Nerden başlasam acep? ayy az dur, azıcık soluklanayım şurda. senin bura baya güzelmiş bestof, havadar da, benim ki baya kasvetli.. ay gelen menozopa girip gidiyor walla, mutasyona uğramış insan kafalarıyla karşılaşıyorum Allah seni inandırsın :)
Neysem konuya dönmeli, duygu ve düşüncelerimden söz etmeliyim :) ayy şekerim biz küççükkene sınıfta hep böyle derdik, nostalji de girdi işin işine :)
Tam geyik adamı, insan seni vitrine asmalı, seni binbir çeşit, ne idüğü belli olmayan ve her şeyden önemlisi hayatı yaşamayı bilmeyen insanların arasına salmamalı :) tam kafa dengim, harika bir sohbeti var. inanmıyor musunuz? peki, mutlaka bestofa uğrayın. Güldürür adamı, şahsen benim kasıklarım acıyor gülerken, doz ağır gelince :)
Bol şekerli kahve kendisi.. şekerli (bol) kahve severlere duyrulur :)
hep gülümse bestof..
Dipnot: yazılarımı bir daha silersem 2 olsun, Emma olmayayım, çirkin olayım, uslu bir kız olayım emi :)
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır Aşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır Yoktan da vardan da ötede bir Var vardır Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır Senden ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır Sevgili En sevgili Ey sevgili
Ben güzel gözlü kadınları severim Birde küçük ayaklı,Uzun boyunlu kadınları, Hem nasıl severim öyle severim işte. Terler avuçlarım,Kesilir soluklarım, Ben mahzun kadınları severim,Hüzünlü bakanları, Yavru ceylanca kadınları ürkekçe, Hem nasıl severim,öyle... severim işte. Bilemezsin ne güzeldirler öpüştükçe, Ben akıllı kadınları severim, Düşünen az konuşan çok bilen, Her yerde her zaman nazı çekilen, Hem nasıl severim,öyle severim işte. İÇİMDE BÜYÜK SONSUZ ATEŞLER YANMALI, ÖLÜMÜM BİLE O KADIN YÜZÜNDEN OLMALI..
Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, şeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin... Fedakârlığımı anlıyorsun: vazgeçtim toprak olmaktan, vazgeçtim çiçek olmaktan senin yanında kalabilmek için. Ve toz oluyorum yaşıyorum yanında senin. Sonra, sen de ölünce kavanozuma gelirsin. Ve orda beraber yaşarız külümün içinde külün, ta ki bir savruk gelin yahut vefasız bir torun bizi ordan atana kadar... Ama biz o zamana kadar o kadar karışacağız ki birbirimize, atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz yan yana düşecek. Toprağa beraber dalacağız. Ve bir gün yabani bir çiçek bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse sapında muhakkak iki çiçek açacak: biri sen biri de ben. Ben daha ölümü düşünmüyorum. Ben daha bir çocuk doğuracağım. Hayat taşıyor içimden. Kaynıyor kanım. Yaşayacağım, ama çok, pek çok, ama sen de beraber. Ama ölüm de korkutmuyor beni. Yalnız pek sevimsiz buluyorum bizim cenaze şeklini. Ben ölünceye kadar da bu düzelir herhalde.
Sokak lambaları bu sokağın koruyucuları. Aydınlık varsa güven varmış, bilmiyordum. Bunu da elektrikler gidip de sokak bir mezara dönünce, geçemediğim için oradan, anlıyorum. Işık kim bilmiyorum, ışık olsam kendime bir karanlık bulmam lazım. Işığımı kullanmam için birini aydınlatmalıyım. Yoksa neye yarar koruyup kollamayan, bağrına basmayan, eğilip dudaklarının kenarındaki çukurdan öpmeyen ışık? Kendime bir karanlık bulmalıyım diyorum. Düşünüyorum, sonra sen geliyorsun aklıma. Karanlığını görüyorum ama güveniyorum sana. Senin karanlığın yeniyor benim ışığımı. Işığım, karanlığınla aydınlanıyor. Ve başım eğik çekmeye devam ediyorum: seni seviyorum, seni seviyorum...
Bağdaş kurdum şimdi sarı göğünün altında,' elimde tespih, çekiyorum: seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum...'
Burası dünya ve biz artık çok sıkıldık Alıp başımızı sana gelmek istiyoruz Sana gelmek Sana gelmek, orada kalmak istiyoruz Çok unuttuk hatırlamak istiyoruz Başımızın okşanmasını gözyaşımızın silinmesini,kolumuza girilmesini istiyoruz Yağmurunu ve meleklerini yeniden istiyoruz Rüzgarın sesini, ırmağın sesini Dağların dağ, denizlerin deniz, kadınların kadın, çocukların çocuk Erkeklerin erkek, ekmeğin ekmek, olduğu bir dünyayı yeniden isterken Seni istiyoruz aslında.Bunu söyleyemiyoruz
Her yer gece, çok gece Ve biz meleklerini istiyoruz Rabbim Çok yenildik yetmez mi? Bir bankanın önünde, bir koltuğun altında, bir ziyafetin ortasında, bir günahın tenhasında Büyütüp durduk siyahı
Gece gece gece Her yağmur tanesini bir melek indirirken yeryüzüne Her yalanı yüz şeytan taşıyor olabilir mi Bilmiyoruz Çünkü Bilincimiz içerken binlerce yılın karmaşık şurubunu Kameraya bakıp kalabalık şeyler söylemek ve gülümsemekle meşgulüz şuan Sonra oturup düşüneceğiz bütün bu olanları Yusuf’u düşüneceğiz, Yakup’u, Musa’yı İsa’yı düşüneceğiz, Nuh’u ve öbürlerini Ve Efendimizi Efendimizi
Kuyular kuyular kuyular kazdık Bir nefes üflemen için yeryüzü bataklığında sazdık Kestik kendimizi deldik yaktık Sonra sana değil dünyaya aktık Dünya ki mescid dir biz onu otel yapmışız Kalktık ki yenilmişiz değişmişiz azmışız Bir sızı kalmış içimizde başka şey yok Bu sızıdan yol bulup kapına dayanmışız
Bir çocuk oyuncağını alamamış Bir kız sevdiğini saramamış Bir anne yıllardır kolları açık bekliyor oğlunu Bir adam paramparça bir çift göz için Birisi ekmek götürememiş evine Birisi aşk Birimiz dünyayı kurtaracak Birimiz yarını Birimizin aklı tutuşmuş yanıyor Birimiz bomboş kalbine bakıp birini anıyor Birimiz ayrılığın ilk günü gibi her akşam kanıyor Birimiz kıyametin koptuğuna inanıyor Birimiz çekip gitmiş yeryüzünden ellerini hala açık sanıyor
Geldik işte bunlar ellerimiz Açılmış bak bilirsin ne diye Ki bilirsin biz bu ellerle neler işledik Açtık işte bunlar ellerimiz Burası dünya Şu biziz Bunlarda ellerimiz Öyle açık öyle acemi öyle boş Öyle mahcup öyle dalgın öyle boş Öyle boş
Senin değil miyiz hepimiz Senin değil mi her şey Alırsın kime ne verirsin kime ne Ve bu açtığımız eller senin değil mi Senin değil miyiz hepimiz Rabbim Bir yıldız bir ağaç bir buğday tanesi kadar
Kimsesiziz kime gidelim Yaralarımız var kime Sıcak birşey arıyoruz kime Merhamet istiyoruz kime Bağışlanmak istiyoruz kime gidelim Sorumuz ve cevabımız sen değil misin Yorgunuz kaybetmişiz dalgınız kırgınız küsmüşüz Bu çocuklar birer birer kaybolurken sisler içinde kime gidelim Çok yürüdük yollar kayboldu yol olduk sana geldik Ne getirdim deme bize senden başka neyimiz varsa o bizim yokumuzdur.
Geldik işte bunlar ellerimiz Bunlarda ellerimizin büyük boşluğu Beş duygum harap, altı yönüm harap On parmağımda on acı Ya Rab Denize dalan bir desti nasıl tahammül etsin suya Fırlattın beni dünyaya Yeniden al kucağına, çağır beni yeniden Bu saman çöpünü kasırgada bırakma Büyük bir kapının önünde bir karınca vurmuş kapıyı bekliyor Kapı açılacak yoksa niye var Rahmet örtecek günahı Geride kalacak gazabın adımları Duyulacak büyük bahçenin o büyük şarkıları Sunulan şarabı çekinmeden içeceğiz Görüneceksin durmadan kendimizden geçeceğiz Görüneceksin her şeyimizle sana göçeceğiz
Ol dedin olduk senden Gel dedin geldik sana Başımız yerde Açtık ellerimizi sevgilinle birlikte Bize bak çekip çıkalım uçurumlardan Bize bak çıkalım dünyanın bütün kulluklarından Parçansak al bizi bir daha ayırma evinde uyuyalım Yabancıysak dost ol bize senden ayrılmayalım Elimiz açık başımız ve ruhumuz secdede durmuş bekliyoruz Sevdiklerin aşkına sevenlerin aşkına İnşirah inşirah inşirah Ayetin değil miyiz senin Ya Allah
Ey iman edenler! Eğer benim yolumda savaşmak ve rızamı kazanmak için çıkmışsanız, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanlara sevgi göstererek, gizli muhabbet besleyerek onları dost edinmeyin. Oysa onlar, size gelen gerçeği inkar etmişlerdir. Rabbiniz Allah`a inandığınızdan dolayı Peygamber`i de sizi de yurdunuzdan çıkarıyorlar. Ben, sizin saklı tuttuğunuzu da, açığa vurduğunuzu da en iyi bilenim. Sizden kim bunu yaparsa (onları dost edinirse) doğru yoldan sapmış olur. / (1)
gönlün ne kadar şık sen ondan haber ver? .. şöyle atıp koyu grileri-siyahları sabahtan, sarı bir kaşkol atabiliyor musun boynuna, ondan haber ver? koyma bir kenara yüreğini, aç kapılarını, gelene geçene yol verme girsin diye içeri ama gömme başını toprağa bir çift güzel göz uğruna. Bilirim yine yeşerecek bir çiçek bulursun bir dalda, ama aklını kaybedecek bir aşk varsa avuçlarında, bırak aksın yollarına. yağ geç, yık geç, kimse inanmazsa inanmasın. sen inan yüreğine, hem ona geçmezse kime geçer sözün? .. büyü büyü... bak ellerin ayakların kocaman. aklın da maaşallah yerinde, e ne diye tutarsın yüreğini uçmasın diye. akıllı ol, yüreğin gelir peşinden, boşver yaşı başı, aşk var mı aşk, sen ondan haber ver? takılmışsın yüzündeki gözündeki çizgilere. o çizgilerin yüreğine neler kazıdığını düşün, atmak mı istiyorsun kendini bir dereye soğuk bir kış günü, öl gitsin... parayı pulu savurup, bir balıkçı köyünde balık tutmak mıdır isteğin, savrul gitsin... Boş ver be yaşı başı, kim tutar seni kim, kendi yüreğinden başka kim? . Aklını al da öyle git, ister bir duvara, ister bir od aya, ister kıra bayıra vur da git. Dert etme ellerini, onlar da gelir seninle bırakmadıkça birine. O biri de gelir gerçekten istediğin oysa, seveceksen ve öleceksen uğruna... yaşa be, yaşa da öyle git, gireceksen toprağa... yaş 70'e gelse bile, hayat daha bitmemiş. sen mi biteceksin? çekeceksen bile bayrağı, yaşadım ulan dibine kadar diyemiycek misin?
'Allahümme leke sumtu ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ rızkıke eftartü ve savme'l-Ğadi min şehri Ramazane neveytü, feğfirlî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü.'
Anlamı:
'Allah'ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım ve sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım ve Ramazan ayının yarınki orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla! '
27.12.2009 - 13:57
Kaybetmem Vazgeçerim,
Hırslıyım Alırım,
Şımarığım bunu hak ediyorum.
Güzelim... Ben napim annem öyle doğurmuş.
Tutamayacağım sözler vermem!
Adımlarımda kim ne der diye düşünmem.
Basit kişilerle polemiğe girmem.
Dünyada kimse üzülsün istemem.
Bazı şeyleri asla affedemem! ! !
Geçmişe takılıp dert etmem.
Acıyı tanıdığım için kimseye çektirmem.
' ÇARESİZLİĞİ GURURLA ÖRTMEM. '
Yalan ve taktiklerle uğraşmayın... YEMEM! ! !
Dostlarıma laf ettirmem.
Tutkularım var vazgeçemem.
Giden varsa eğer çok özlesem bile dön demem.
Artık kimseye kolay kolay güvenemem.
Ağır geliyosa bunlar.firar serbest... ÜSTELEMEM! ! !
Belki Sandığınız Kadar Ukala,
Belki de Tahmin Edemiyeceğiniz Kadar Mütevaziyim..
Biraz Saklıyım, Bazen Yasaklıyım..
Kimseyi Örnek Almam..
Kimseye Örnek Olmam..
Arkama Bakmam..' Asla ' Demem..
'Keşke'leri Sevmem.
Eleştiri de dinlerim nasihat de...
Kimse Bana Masal Anlatmasın Çocukken de sevmezdim zaten.
Hııı diyeceksiniz __ nereye kadar bu havalar? __
Kim takar; devran dönene kadar ;)
__KİM NASIL BAKTIYSA ÖYLE GÖRDÜ...BEN BUYUM...
24.12.2009 - 19:55
Artık daha az seviyorum seni.
Unutur gibi ölür gibi daha az
Yeniden ödetiyorum kendime
Onca aşkın öğretemediğini
Kolay değildi
Yalnızca sevgilimi değil evladımı da kaybettim ben
Kaç acı birden imtihan etti beni
Bir tek gece vardır insanın hayatında
Ömür boyu sürer nöbeti
Bu da öyleydi
İyi ol, sağ ol, uzak ol
Ama bir daha görme beni..
Murathan Mungan\\ Aşk Nöbeti
23.12.2009 - 19:03
Biri Seni Gözetliyor :)
06.12.2009 - 02:01
nezamandır yazacam sanal işler çok yoğundu fırsat bulamadım ;) anca fırsat olduuu malum işler kesat biliyosunn:p :))
hep böyle kall seni hep böylee yaşam dolu görmek arzumuz olurrr dostumm :)
alemin adamıı olmak kolay degildir yaşamak gerek tecrübe isterr hepsi mevcut dostumdaa =)
ilerliyen zamanda yine görüşecez alemin adamıı..
02.12.2009 - 20:13
Seni düşünmüyor değilim
Aklımdasın en gereksiz zamanlarda
hatta
Geçen zaman unutturmuyor seni
Aksine geçtikçe günler anlıyorsun birşeyleri
Manasız bir gülüş,tebessümsün yüzümde
Ne gülüşe benziyorsun,ne de ağlamaya
Tuhaf zamanlarda giriyorsun içime
Sebepsiz fırtınasın yaz mevsimimde
İçimden çok sözler geçer sana dair
Gülüşünü özler,sesine hasret kalırım bazen
....
Söylemem gerekenler bunlar değil farkındayım
O kadar boş ki ben bile hayret ediyorum kendime
Konuşsam diyorum,arasam,bir mesaj belki
İçimden geçenleri bir bir saysam diyorum
Dinlersin eminim İçin acır,üzülürsün belki
Yap diyorum,çekinme,utanma
Bir defa geliyoruz hayata
Sonra gerçekle yüzleşiyorum
Ve söylenecek tek bir kelime,söz bulamıyorum
Bunu anladığım dan
Vazgeçtim,düşünmüyorum
İstesem de olmuyor,boş geliyor
Yerine hiç kimseyi koyamam ki
Seni sevdiğim gibi kimseyi sevmemeye yemin ettim
aslında yemine de gerek yok
istesem de yapamam ki...
Sözümü tutuyorum
01.12.2009 - 23:35
Nerden başlasam acep? ayy az dur, azıcık soluklanayım şurda.
senin bura baya güzelmiş bestof, havadar da, benim ki baya kasvetli..
ay gelen menozopa girip gidiyor walla, mutasyona uğramış
insan kafalarıyla karşılaşıyorum Allah seni inandırsın :)
Neysem konuya dönmeli, duygu ve düşüncelerimden söz etmeliyim :)
ayy şekerim biz küççükkene sınıfta hep böyle derdik, nostalji de
girdi işin işine :)
Tam geyik adamı, insan seni vitrine asmalı, seni binbir çeşit,
ne idüğü belli olmayan ve her şeyden önemlisi
hayatı yaşamayı bilmeyen insanların arasına salmamalı :)
tam kafa dengim, harika bir sohbeti var.
inanmıyor musunuz? peki, mutlaka bestofa uğrayın.
Güldürür adamı, şahsen benim kasıklarım acıyor gülerken,
doz ağır gelince :)
Bol şekerli kahve kendisi.. şekerli (bol) kahve severlere duyrulur :)
hep gülümse bestof..
Dipnot: yazılarımı bir daha silersem 2 olsun,
Emma olmayayım, çirkin olayım, uslu bir kız olayım emi :)
11.11.2009 - 19:43
...
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır
Yoktan da vardan da ötede bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Sezai Karakoç
04.11.2009 - 04:27
sabah namazlarında illaki karşılaşıyoz..inşallah cennettede karşılaşırız :)
02.11.2009 - 01:20
Islak sokaklar mevsimindeyiz artık
Bu kalabalık şehre hüzün yağar bu zamanlar
Yalnızlık yağar caddelerine
Darmadağın saçlar, ıslanmış yüzler hep yere bakar
Kahveleri bile dert yüklenir
Çayları daha bir demli
Unutulan sevgililer hatırlanır veya sevgililer unutulmaya çalışılır
Bu mevsimde vitrinleri az sulu rakı gibidir bu şehrin
Her adımın yalnızlığa uzanır
Yine de hızlı adımlar atılır, koşulur bu sokaklarda
Herkes kendi türküsünü söyler yüzünü buruşturarak,
Herkes kendi hikayesini en acıklı sanır
...........................
23.10.2009 - 11:14
Ben güzel gözlü kadınları severim
Birde küçük ayaklı,Uzun boyunlu kadınları,
Hem nasıl severim öyle severim işte.
Terler avuçlarım,Kesilir soluklarım,
Ben mahzun kadınları severim,Hüzünlü bakanları,
Yavru ceylanca kadınları ürkekçe,
Hem nasıl severim,öyle... severim işte.
Bilemezsin ne güzeldirler öpüştükçe,
Ben akıllı kadınları severim,
Düşünen az konuşan çok bilen,
Her yerde her zaman nazı çekilen,
Hem nasıl severim,öyle severim işte.
İÇİMDE BÜYÜK SONSUZ ATEŞLER YANMALI,
ÖLÜMÜM BİLE O KADIN YÜZÜNDEN OLMALI..
22.10.2009 - 11:10
ORJİNAL ADAM Bİ SEN Bİ EFE(KAVAK YELLERİ) :)
19.10.2009 - 13:35
BEN SENDEN ÖNCE ÖLMEK İSTERİM
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
İyisi mi, beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin...
Fedakârlığımı anlıyorsun:
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orda beraber yaşarız
külümün içinde külün,
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacağız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak:
biri sen
biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım.
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
bu düzelir herhalde.
berduşşş ağbiimmm benim mucukkkkk mucuk mucukk mucukk =))
18.09.2009 - 22:19
KİMSENİN UYKUSUNUN FESLEĞEN KOKTUĞU YOK...
.
17.09.2009 - 04:03
Sokak lambaları bu sokağın koruyucuları. Aydınlık varsa güven varmış, bilmiyordum. Bunu da elektrikler gidip de sokak bir mezara dönünce, geçemediğim için oradan, anlıyorum. Işık kim bilmiyorum, ışık olsam kendime bir karanlık bulmam lazım. Işığımı kullanmam için birini aydınlatmalıyım. Yoksa neye yarar koruyup kollamayan, bağrına basmayan, eğilip dudaklarının kenarındaki çukurdan öpmeyen ışık? Kendime bir karanlık bulmalıyım diyorum. Düşünüyorum, sonra sen geliyorsun aklıma. Karanlığını görüyorum ama güveniyorum sana. Senin karanlığın yeniyor benim ışığımı. Işığım, karanlığınla aydınlanıyor. Ve başım eğik çekmeye devam ediyorum: seni seviyorum, seni seviyorum...
Bağdaş kurdum şimdi sarı göğünün altında,' elimde tespih, çekiyorum: seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum...'
12.09.2009 - 23:33
Ellerimizin Büyük Boşluğu
Burası dünya ve biz artık çok sıkıldık
Alıp başımızı sana gelmek istiyoruz
Sana gelmek
Sana gelmek, orada kalmak istiyoruz
Çok unuttuk hatırlamak istiyoruz
Başımızın okşanmasını gözyaşımızın silinmesini,kolumuza girilmesini istiyoruz
Yağmurunu ve meleklerini yeniden istiyoruz
Rüzgarın sesini, ırmağın sesini
Dağların dağ, denizlerin deniz, kadınların kadın, çocukların çocuk
Erkeklerin erkek, ekmeğin ekmek, olduğu bir dünyayı yeniden isterken
Seni istiyoruz aslında.Bunu söyleyemiyoruz
Her yer gece, çok gece
Ve biz meleklerini istiyoruz Rabbim
Çok yenildik yetmez mi?
Bir bankanın önünde, bir koltuğun altında, bir ziyafetin ortasında, bir günahın tenhasında
Büyütüp durduk siyahı
Gece gece gece
Her yağmur tanesini bir melek indirirken yeryüzüne
Her yalanı yüz şeytan taşıyor olabilir mi
Bilmiyoruz
Çünkü
Bilincimiz içerken binlerce yılın karmaşık şurubunu
Kameraya bakıp kalabalık şeyler söylemek ve gülümsemekle meşgulüz şuan
Sonra oturup düşüneceğiz bütün bu olanları
Yusuf’u düşüneceğiz, Yakup’u, Musa’yı
İsa’yı düşüneceğiz, Nuh’u ve öbürlerini
Ve Efendimizi
Efendimizi
Kuyular kuyular kuyular kazdık
Bir nefes üflemen için yeryüzü bataklığında sazdık
Kestik kendimizi deldik yaktık
Sonra sana değil dünyaya aktık
Dünya ki mescid dir biz onu otel yapmışız
Kalktık ki yenilmişiz değişmişiz azmışız
Bir sızı kalmış içimizde başka şey yok
Bu sızıdan yol bulup kapına dayanmışız
Bir çocuk oyuncağını alamamış
Bir kız sevdiğini saramamış
Bir anne yıllardır kolları açık bekliyor oğlunu
Bir adam paramparça bir çift göz için
Birisi ekmek götürememiş evine
Birisi aşk
Birimiz dünyayı kurtaracak
Birimiz yarını
Birimizin aklı tutuşmuş yanıyor
Birimiz bomboş kalbine bakıp birini anıyor
Birimiz ayrılığın ilk günü gibi her akşam kanıyor
Birimiz kıyametin koptuğuna inanıyor
Birimiz çekip gitmiş yeryüzünden ellerini hala açık sanıyor
Geldik işte bunlar ellerimiz
Açılmış bak bilirsin ne diye
Ki bilirsin biz bu ellerle neler işledik
Açtık işte bunlar ellerimiz
Burası dünya
Şu biziz
Bunlarda ellerimiz
Öyle açık öyle acemi öyle boş
Öyle mahcup öyle dalgın öyle boş
Öyle boş
Senin değil miyiz hepimiz
Senin değil mi her şey
Alırsın kime ne verirsin kime ne
Ve bu açtığımız eller senin değil mi
Senin değil miyiz hepimiz Rabbim
Bir yıldız bir ağaç bir buğday tanesi kadar
Kimsesiziz kime gidelim
Yaralarımız var kime
Sıcak birşey arıyoruz kime
Merhamet istiyoruz kime
Bağışlanmak istiyoruz kime gidelim
Sorumuz ve cevabımız sen değil misin
Yorgunuz kaybetmişiz dalgınız kırgınız küsmüşüz
Bu çocuklar birer birer kaybolurken sisler içinde kime gidelim
Çok yürüdük yollar kayboldu yol olduk sana geldik
Ne getirdim deme bize senden başka neyimiz varsa o bizim yokumuzdur.
Geldik işte bunlar ellerimiz
Bunlarda ellerimizin büyük boşluğu
Beş duygum harap, altı yönüm harap
On parmağımda on acı Ya Rab
Denize dalan bir desti nasıl tahammül etsin suya
Fırlattın beni dünyaya
Yeniden al kucağına, çağır beni yeniden
Bu saman çöpünü kasırgada bırakma
Büyük bir kapının önünde bir karınca vurmuş kapıyı bekliyor
Kapı açılacak yoksa niye var
Rahmet örtecek günahı
Geride kalacak gazabın adımları
Duyulacak büyük bahçenin o büyük şarkıları
Sunulan şarabı çekinmeden içeceğiz
Görüneceksin durmadan kendimizden geçeceğiz
Görüneceksin her şeyimizle sana göçeceğiz
Ol dedin olduk senden
Gel dedin geldik sana
Başımız yerde
Açtık ellerimizi sevgilinle birlikte
Bize bak çekip çıkalım uçurumlardan
Bize bak çıkalım dünyanın bütün kulluklarından
Parçansak al bizi bir daha ayırma evinde uyuyalım
Yabancıysak dost ol bize senden ayrılmayalım
Elimiz açık başımız ve ruhumuz secdede durmuş bekliyoruz
Sevdiklerin aşkına sevenlerin aşkına
İnşirah inşirah inşirah
Ayetin değil miyiz senin Ya Allah
İbrahim Sadri
10.09.2009 - 00:59
susam sokağı sakinlerinden :)
09.09.2009 - 23:53
Ey iman edenler! Eğer benim yolumda savaşmak ve rızamı kazanmak için çıkmışsanız, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanlara sevgi göstererek, gizli muhabbet besleyerek onları dost edinmeyin. Oysa onlar, size gelen gerçeği inkar etmişlerdir. Rabbiniz Allah`a inandığınızdan dolayı Peygamber`i de sizi de yurdunuzdan çıkarıyorlar. Ben, sizin saklı tuttuğunuzu da, açığa vurduğunuzu da en iyi bilenim. Sizden kim bunu yaparsa (onları dost edinirse) doğru yoldan sapmış olur. / (1)
01.09.2009 - 02:33
____$$$$___$$$$$$$$$$____$$$$
__$$? ? ? $$$$$$$$$$$$$$$$$$$? ? ? $$
__$$? ? $$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$? ? $$
___$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$
_____$$$$$¶¶¶$$$$$$¶¶¶$$$$$$
____$$$$$$¶¶¶$$$$$$¶¶¶$$$$$$
____$$$$$$$$? ? ? ¶¶¶? ? ? $$$$$$$$
____$$$$$$$? ? ? ? ¶¶¶? ? ? ? $$$$$$$
_____$$$$$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$$$$
_______$$$$$$? ? ? ? ? ? ? $$$$$$$
_____$$$*****$$$$$$$$******$
_$$$$***********$************$
$$$$$*************************$
$$$$$$$$$*********************$
$$$$$$$$$$$**********$$$$$$$$$$
$$$$$$$$$$$********$$$$$$$$$$$$
_$$$$$$$$$*********$$$$$$$$$$$$
___$$$$$$***********$$$$$$$$$$
_____$$$$************$$$$$$$$
__$$$$$$$$$************$$$$$$$$
_$$? ? ? ? ? ? ? $$$**********$$? ? ? ? ? ? ? ? $$
$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$*****$$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$
$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$$*$$$$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$
$$? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$$$$$$$$? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$
$$$? ? ? ? ? ? ? ? ? $$$____$$$$$? ? ? ? ? ? ? $$$
_$$$$$$$$$$_______$$$$$$$$$$$$
31.08.2009 - 14:58
gonyanın gülü
=)
27.08.2009 - 05:49
Boşver Be Yaşı Başı
gönlün ne kadar şık sen ondan haber ver? ..
şöyle atıp koyu grileri-siyahları sabahtan,
sarı bir kaşkol atabiliyor musun boynuna, ondan haber ver?
koyma bir kenara yüreğini, aç kapılarını,
gelene geçene yol verme girsin diye içeri ama
gömme başını toprağa bir çift güzel göz uğruna.
Bilirim yine yeşerecek bir çiçek bulursun bir dalda,
ama aklını kaybedecek bir aşk varsa avuçlarında,
bırak aksın yollarına.
yağ geç, yık geç, kimse inanmazsa inanmasın.
sen inan yüreğine,
hem ona geçmezse kime geçer sözün? ..
büyü büyü... bak ellerin ayakların kocaman.
aklın da maaşallah yerinde,
e ne diye tutarsın yüreğini uçmasın diye.
akıllı ol, yüreğin gelir peşinden,
boşver yaşı başı,
aşk var mı aşk, sen ondan haber ver?
takılmışsın yüzündeki gözündeki çizgilere.
o çizgilerin yüreğine neler kazıdığını düşün,
atmak mı istiyorsun kendini bir dereye soğuk bir
kış günü, öl gitsin...
parayı pulu savurup,
bir balıkçı köyünde balık tutmak mıdır isteğin,
savrul gitsin...
Boş ver be yaşı başı, kim tutar seni kim,
kendi yüreğinden başka kim? .
Aklını al da öyle git,
ister bir duvara, ister bir od aya, ister kıra
bayıra vur da git.
Dert etme ellerini, onlar da gelir seninle
bırakmadıkça birine.
O biri de gelir gerçekten istediğin oysa,
seveceksen ve öleceksen uğruna...
yaşa be, yaşa da öyle git, gireceksen toprağa...
yaş 70'e gelse bile, hayat daha bitmemiş.
sen mi biteceksin?
çekeceksen bile bayrağı,
yaşadım ulan dibine kadar diyemiycek misin?
Can Yücel
22.08.2009 - 20:26
ftar Duası:
'Allahümme leke sumtu ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ rızkıke eftartü ve savme'l-Ğadi min şehri Ramazane neveytü, feğfirlî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü.'
Anlamı:
'Allah'ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım ve sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım ve Ramazan ayının yarınki orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla! '
19.08.2009 - 01:13
hayırlı ömürler hayırlı ölümler nasip etsin
bizleri sevdiklerimizle sınamasın
kaldıramayacağımız yükler yüklemesin
azabıyla terbiye etmesin
bizi ve sevdiklerimizi peygamber efendimizin sancağı altında toplanmayı nasip etsin
kalbimize aklımıza kendi aşkını nasip etsin
allah af etsin....
benim hayata dair dileğim umudum duam dilim döndüğü aklımın erdiği hayat anlayışım....
bu gibi desem... :)
19.08.2009 - 01:06
seviyorum senii :))
06.08.2009 - 02:07
╔ ♫ ═ ╗ ╔ ╗ ♥
╚ ╗ ╔ ╝ ║ ║ ♫ ═ ╦ ╦ ╦ ╔ ╗ ║ ♫ ╝ ╠ ═ ╦ ╦ ╗ .•:*¨♥
╔ ╝ ╚ ╗ ♫ ╚ ╣ ║ ║ ║ ║ ╔ ╣ ╚ ╗ ╔ ╣ ║ ♫ ║ ♥
╚ ═ ♫ ╝ ╚ ═ ╩ ═ ╩ ♫ ╩ ═ ╝ ♫ ╚ ╝ ╚ ═ ╩ ═ ╝
Toplam 134 mesaj bulundu