Benim Adım Mutluluk Adlı Antoloji.com Üyesini ...

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    08.01.2012 - 21:45

    Uçurdum yüreğimde ki hüzün kuşlarını...
    şimdi özlem yüklü kırlangıçların işgalinde
    Cok sevgili gönül bahcem....

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    07.01.2012 - 22:00

    kan kırmızısı güll bahcem,hazan sarısına bulanmış...
    sonbahar vurmuş allarını,yeşillerini..
    Her sabah yüzüme ilişen tebessümlerle selamlarken ben gül bahcemi..
    şimdi hazana yenilmiş gazel dökyor gülllerim..
    şimdi gazel döküyor ömrümün bağları...
    şimdisonbahar sarısı,kızılı baktıgım her yer..

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    04.01.2012 - 17:41

    biliyorum,
    yokluğunda üşüdüğüm gibi, üşüyorsun
    oysa dokunsam avuçlarına
    içinde bir ateş başlayacak...
    ruhunu saracak alevler ve sen,
    yokluguma sarılacaksın
    üşüdüğün anları arayarak...
    özleyerek...
    korkutur yangınlarım bunuda
    biliyorum....

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    29.12.2011 - 21:53

    Kayboluşlar kuşanmış düşüncelrin arasında,
    Ruhumu arıyorum..
    Gökyüzü kızgın,yeryüzüne...
    Bulutlar ağlıyor gürül gürül..
    Ve her düşen damla ruhumu delip geciyor,
    Seni arıyorum saganak yağmurlar altında
    Yoksun!
    Gördüğüm bütün suretler sana benziyor.
    İşte bu o diyorum bu sefe buldum diyorum,
    Buldugum anda yine yitiriyorum..
    Bir cift yabancı göz deliyor umudumun kalbini..
    Seni arıyorum sırılsıklam,
    Üşümüşlüğüme aldırmadan...
    sen yine
    Yoksun!

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    28.12.2011 - 21:50

    kayıptı sevdamız tıpkı biz gibi..
    tıpkı kentlerimiz gibi kayıptık...
    iki kayıp yürek..
    kayıp kentimin semalarına
    yine bir sis perdesi cekildi..
    duman duman ortalık..
    seni arıyorum pamuk tarlasının arasında..
    Bulutların arasında...
    nerdesin?
    Saganak olup yağıyor üstüme hasretin..
    sisler ardından özlemin kokusu gelip
    dayanıyor yüreğimin kapılarına..
    a ciğerparem a hasretim..
    neredesin?

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    26.12.2011 - 22:44

    sen bende yokken sevdim senleri..
    Senin benim olma ihtimalin kadar uzaktı sende oluşum.. Sessizce aktı kalbimde ki deniz sana doğru..
    Belki hayaldi..
    Belki Seraptı..
    belki ulaşılmazdı..
    Belki imkansızdı..
    Dedim ya işte Bunlara ragmen sana coştu,sana taştı,
    Kalbimin merkezini işgal eden bu deli deniz..
    Menzilini sana kurdu..
    Seni sen bende yokken yaşatabilmekti bu..
    Sen benim adımı koyamamışken daha ben nasıl derim ki sende ben aşk'ım..
    Aşığım...
    Yok bir adımız ne senin bende ki yerin
    nede benim sende bir adım olma(sın) dı..
    Yersiz,yurtsuz...
    Sessiz,sensizce..
    Sev/elim biz bizi...
    ben sende yokken sev beni..
    Sen bende hiiiç yokken sevdim seni...

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    22.12.2011 - 22:30

    Sensizdi hep sevmelerim sessizdi kalbimin odaları
    ama dolu doluydu sensizlikle..
    Seni sensiz sevdim en mahrem yanlarına sığınarak..
    Sensizlikle seviştim her karanlık bastığında..
    Sensizliği aldım koynuma,saçlarını okşadım...
    Soğuk sıcaklığına sarıldım geceler'de...
    sensizdi hep sevmelerim...
    Sessizdi hep sevişmelerim...

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    13.12.2011 - 00:26

    Vuslatım Kayıp..

    özlemek ruhun ormanlarında bir yangındır..
    alev alev yangın vardır içimizede;
    Ama dumanı cıkmaz..
    Ama bizden başka acısını hisseden olmaz..
    kendi içinde sadece seni yakar..

    Özlemek bedeninin her noktasını sırıksıklam
    ıslatan bir yağmurdur..
    Delice yağar yüreğinin kurak topraklarına..
    Sadece seni ıslatır hiç değmez
    başka başka yüreklere..

    Ruhumuda ki ormanlar yanıyor
    Cayır cayır..
    Bu yangının adı özlem...
    Yüreğime yağmurlar yağıyorr
    Sırılsıklam...
    Bu yağmurun adı özlem...

    Peki özlemin vuslatını nerde kaybettim ben?
    Nerelere gitti ki ne yangınalrımı söndürebiliyorum..
    Nede yüreğimde ki yağmurları dindirebiliyorum....
    Ruhumun yangınına,yüreğimin yağmuru
    merhem olmuyor...
    Vuslatımı kaybettim,özlemlerimin boynu bükük..
    Şimdi bir yangın yeriyim..
    Şimdi bir yağmur seliyim..
    Vuslatımı özlerim...
    Özledimm..
    Özlüyorum...

    Emine öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    10.12.2011 - 23:25

    Serde asilik var...

    Delirmiş gibi yine bu günlerde
    kalbimde ki asi deniz..
    hırcın,öfkeli yitirdikleri,yitirilmişlikler için..
    calkalanıyor ruhumun girdaplarında delice..
    akmakk,taşmak istiyor özgürce..
    kalbimin kıyılarına vuruyor,
    Cığlık çığlığa...
    Kıyamet kopsun istiyor kopsun ki
    yer yerinde kalmasın senden sonra..
    deli sancılar içinde vuruyor kıyılarına işte..
    kalbimde ki asi deniz...
    akmalııı..
    taşmalı...
    başka yolu yokkk
    serde asilik var...


    Emine Öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    07.12.2011 - 19:39

    Geldim..
    Belki temelli bir gelme degildi bu belki kalmaktı sonsuzadek.. Ulu bir çınarın heybetli dallarında duran narin bir yapraktım..
    İlkbaharla birlikte actım gözlerimi masmavi gökyüzüne..Güneşle birlikte doğdum sabahlara.. Rüzgarlarla gülümsedim akşamın alacakaranlığına.. Ulu bir cınarın dağ gibi dallarında barınan küçük,narin bir yapraktım.. Kaç ay gecti,kaç gün,kaç saat.. Varlıgımın üstünden onca zaman gecti. Tutunmuştum dallarıma sıkı sıkıya.Hiçbir gücün beni yerimden men edemeyecegini düşünürken ben..
    Öyle mağrur,oyle gururla salınırken dalımda,nerden bilecektim ki bir mevsimin kurbanı olacağımı..
    Nerden bilecektim ki ömrümün bir mevsimlik biçildigini.. İlkbaharda doğup,sonbaharda ölecegimi söylemediler ki bana..
    çiçek çiçek acıp,mis gibi kokular saçıpta sonunda hazan sarısına teslim olcağımı bilmezken ben; şimdi hazan sarısı suretime bakıp iç çekerim..
    Geldim..
    Kıştan sıcak,ilkbahardan soguk atmosferine yenildim..
    Güz gibi kapındayım..
    Sonbahar carptı canlı renklerimi,yeşilden,sarıya döndüm.. Hazan rengiymiş sasrı nerden bilebilirdim..
    Heyy ulu çınar! !
    Su koskoca gövdenle yıllardır hayat bulmuşsun bitimsiz köklerinle..
    onca dalına hayat verdin sahiç cıktında; Bir benmiydim sana yük olan,bir benmiydim terk etmek zorunda olan..
    Geldim işte bak..
    Sonbahar gibi kapındayım Aşk...
    sararmış benzimle yitirilmiş hayatımla sana geldim..
    Sona geldim..
    Nefesimi senin izbe sokaklarında bırakıpta,sessizlikte,sensizce yok olmaya geldim..
    Hazan gibi..
    Ayrılık gibi...
    Güz gibi..
    sana geldim sonbahar gibi..
    sona
    geldim
    ben
    gibi..
    ..
    Emine Öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    30.10.2011 - 22:34

    Ben geldim...
    Onca yolu adımladım kah koşturdum,kah durakladım da geldim..
    Ben geldim...
    Hayatın ardından koşupta bir ucundan tutumaya çalışarak...
    Hayatın hızına ha yetiştim ha kaçırdım endişeleri tasıyarak...
    Zamanı durmurmak istedim kimi zaman,
    Kimi zaman bir kaç sene ileriye taşımak istedim şimdiyi..
    Durmadı zaman,yada ben istiyorum diye ilerlemedi..
    O yine kendi bildigini okudu umarsız,kaygısız,duyarsız..
    Ben geldim...
    kimi zaman acıyla kıvranarak,kimi zaman kahkahayla coşarak,
    Onca yolu aştımda geldim..
    Günleri bir bir kovalayarak,yorularak,yıkılarak...
    Ama pes etmeden,ama mücadele ederek koştum sana hayat..
    Ben geldim..
    Kimse tutmadan elimden,kimseden yardım dilemeden (dilenmeden) sona geldim bak..
    Ben bir dağım ucu bucagı olmayan ve yıkılmadan ayakta duran..
    Eteklerimde kaç can barınır bana dayamış sırtını..
    Öyle emin ki güvende olduklarından,öyle hayattan habersiz hayatın kalleşliğinden..
    Ben geldim...
    Yüreğimde ki Canları gözüm gibi koruyarak kollayarak..
    Sırtını yasladıkları dağ oldumda geldim..
    Yıkılmadan,dimdik ayakta kalarak geldim..

    Emine Öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    12.10.2011 - 14:32

    Yitik Türkü

    Odam kireçtir benim Yüzüm güleçtir benim,
    Soyunda gir koynuma tenim ilaçtır benim..
    Sevdim seni ne Çare..
    Varlıgında yokluğunu sevdim...
    Benim olmayışlarını sevdim acıyarak
    Sana yitik türküler adayarak
    Her duyduğumda içim sızlayarak
    Yana yakıla o türküyü söyleyerek...
    Baba ben dervişmiyem,hırkamı giymişmiyem,
    Ben sevdim eller aldı niye ben ölmüşmüyem..
    Sevdim her yitirdigim yerde seni
    Bakıpta göremediğim her yerde yüreğimi asılı bırakarak..
    Uzaklardan usul usul milyonlarca sevda sözü fısıldayarak,
    Adresine teslim edilemeyecekde olsa
    Sevda türküleri söyleyerek..
    Her aklıma geldiginde gülümseyerek sana,senin için..
    Yitirdigim seni yitik türkülerde arayarak..
    Yitirilmiş sevdamı yitik sözlere adayarak...
    Odam kireç tutmuyor,kumunu karmayınca,
    Sevda baştan gitmiyor yar ile yatmayınca..
    Umut etmeyide sevdim umutsuzluğumuda..
    Sen kokan tekmil mahlukatıda sevdim içim sızlayarak..
    Sen kokuyorsun diye koklamaya kıyamadan.
    Bakmaya doyamadan sevdim tüm senleri..
    Sevdim işte en uzakları,
    En yakınları,
    Sen olma ihtimali var diye...

    Emine Öztürk

  • Nazlı Nalçacı
    Nazlı Nalçacı

    19.07.2011 - 01:32

    Geç kaldım,amma ancak bu gün bakabildim.Doğum gününüz kutlu olsun.
    Başından sonuna kadar beyeni ile okudum.O saydıklarınızı, küçük kız çocuğuna yaptınız mı? Hayır demeyin...
    O zaman sizi ve küçük kız çocuğunu candan kutluyorum.Benimde içimde o yaramazdan var, lakin ben onun bazı isteklerini erteliyorum.
    Amma onu çok seviyorum ve hiç kaybetmek istemiyorum..

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    10.07.2011 - 17:30

    Bugün benim dogum günüm...
    epeydir yazamadım bir seyler ve özledim kelimelerle dans etmeyi,ruhumu okşamasını özledim hecelerin ellerinin..
    Ve bugun dogum günümü yazmak istiyorum nedense :)
    Küçük bir kız çocugu gibiyim tamda dogum günü çocuğu işte :)) Nedenini bilmesemde içimde bir neşe var kıpır kıpırım sankli akla gelecek gelmeyecek bütün cılgınlıkları yapabilecekmiş gibi..
    Aslında bu bana arada bir olur sanırım içimde ki küçük kız çocugu bazen sımarmak istiyor ve benden onu sımartmamı bekliyor. herzaman olmasada arada bir sımartıyorum küçük kızı :) neler mi yapıyoruz mesela; sokakta sarkı söyleyerek adımlarız yolları,dans ederiz ufak ufak ritim tutarız dinledigimiz sarkılara.. sonra sahile ineriz ve denize bagırırız içimizde birikmiş her ne varsa..
    Sanki dünyada bizden başka kimse yokmuş gibi herkesi,herseyi hiçe sayarız küçük kızla.. Avare,serseri oluruz umursamaz oluruz bencil oluruz,deli oluruz..
    hiç tanımadıgımız simalara selam dururuz gülümseyerek iyi günler dileriz :) Deli oldugumuzu düşünmeleri hoşumuza gider.. Bugunde oyle günlerden biri sanırım kız çocugu sımarmak istiyor ve bende onu sımartıcam ee hak ediyo bugun bizim dogum günümüz :))) Az sonra dısarıya cıkıcaz birlikte artık kafamız nereye eserse,ayaklarımız nereye sürüklerse bizi..
    Hatta bugun içesi bile varmış küçük hanımın.. Belki ona istedigini verebilirim bilemiyorum bakıcaz artık :)
    Haa birde nerden estiyse yalınayak yrümek istiyomuş sokak orrtasında,Carsının tamda merkezinde :))) Valla bugun en deli yanımız tuttu yaparmı yaparız hiç belli olmaz :))
    Dedim ya bugun hiçkimseyi,hiçbirseyi görmüyoruz kendimizden başka.. bugun sadece küçük kız ve ben varım bugun hersey serbest deli ruhuma..
    Aa bugun diyetimide bozabiliriz evett süper bi fikir bu kocaman bir pasta yiyebilirim vee en sevdigim seylerden bugun spor falanda yook :)
    Ruhumda ki deli kız bugun hediyelker istiyomuş ama ona en sevdigi takıları ben alacakmısım :) ee napalım başa gelen cekilir söz verdik bir kere onu sımartmaya alıcaz artık :))
    Ya bu sacmalıklarda neyin nesi deme lütfen güzel yürek :)
    Evet bugun sacmalamak istiyoruz mümkünse..
    Çünkü o kadar yoruldu ki ruhumda ki deli kız,öyle mahsun,öyle garip oldu ki şu son 3 aydır..
    Sanki yok gibiydi onu kaybetmiştim:((Yorgun düştü hayatın acımasız yüzüne yeniliyorduk az kalsın.. Onu kaybetmek istemiyorum ben içimde,ruhumda hep var oldugunu bilmek bana huzur veriyor.Onsuz olmazzzzzz....
    Beni böylesi çocuklaştıran,bana heyecan veren ve beni böylesi mutlu kılan deli yanımı yitirmek beni bir hiç yapar..
    O zaman benim adım mutluluk olmaz ki...
    Şimdi söyle güzel yürek ben ruhmda ki küçük kızı nasıl sımartmıyım ki.. biz biriz ve o benim en deli,en çılgın,en mutlu,en asi yanım...
    O bunca yorgunluga,bunca sıkıntıya ragmen beni terk etmedi,inatla yanımda içimde,ruhumda yaşama savası verdi,mücadele etti beni hüznün koynuna vermemek için..
    Şimdi ben onu bir gün mutlu etmişim,şımartmışım çok mu ki?
    Az sonra cıkıcaz evden ve nereye eserse kafamız ve canımız ne isterse yapıcaz ona söz verdimmmmm :)
    Bugun ben bir eş degilim..
    Bugun ben Bir anne Degilim...
    Bugun ben bir ev hanımı degilim...
    Bugun ben sadece Benim ve kendim için varım,bugun ruhumla kendimleyim..
    Bugun hiçkimseyi,hiçbirseyi umursamıyorum.. Sadece birgün ve oda bugun..
    Benim için,ruhumda ki küçük kız çocugu için herkesden,herseyden soyutladım kendimi..
    Bugun ben bencilllerin benciliyim..
    Bugun benim,bizim doğum günümüz yeniden ve yeniden bizim adımız mutluluk olsun diye bugun asiyiz..
    Bugun avareyiz...
    Bugun serseriyiz...
    Hadi bana eyvallahhh kendine çoook iyi bak ve unutma; herkes bazen sadece kendisi için bir günde olsa yaşamalı yaşayabilmeli..
    Sevgilerle güzel Can..

    Emine Öztürk

  • Doğum Gününüzü Candan Kutlarım mutlu olmanı kalben dilerim Doğum Günün Kutlu Olsun! Sevdiklerinizle nice güzel mutlu yıllara Sevgilerimle.

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    13.06.2011 - 18:20

    öykü..

    Bir sözdü yüreğini alevlendiren genç kızın..Bir çift siyah gözdü genç kızın yüreğini sarsan,bir çift siyah göze vurulmuştu.Bir anda,ansızın gözlerine carpmıştı gözleri.
    Şimdi tam tarihini hatırlamıyor,mevsimlerden kış,aylardan subat bilemedin marttı. Sonsuzluk gibi görünen bir beyaz elbise giyinmişti üzerine tabiat.Dışarısı ayaz,dısarısı soguktu.Genç kız hiç bir sey düşünmeden avare yürüyordu yolda.. Issız sokakların,serseri kaldırımlarını adımlarken nereden bilecekti ki bir çift siyah göz yüreğinden vuracaktı onu.. Umarsız,kaygısız yürüyordu bomboş sokaklarda,bakkal nedim amcanın sokagından gecerken hep yaramazlık yapmak gecerdi içinden,o gün yalnızdı ve yaramazlıkta yapmak gelmedi içinden üstelik dalgındı da.. Hiç bir sey düşünmüyordu belki ama nerede oldugunuda bilmiyordu ruhunun.. Belki yeryüzündeyedi,belki gökyüzünde bilemiyorum..Belkide yerle gök arasında arat'taydı ruhu.Ayakları karlar üzerinde agır aksak ilerlerken,karsıdan gelen gölgeyi fark edemedi genç kız,taa ki iyice yaklaşana kadar belli belirsiz gölgenin sureti görünene kadar..
    Duraklamak zorunda kaldı kız çünkü yolunu kesip karsısında oylece duruyordu genç adam..Kız bakıyor,delikanlı bakıyordu hiç biri bir sey söylemeye cesaret edemiyordu.Sessizlik..
    öylece durdular bir süre.Kız,delikanlının gözlerinden alamıyordu gözlerini..
    Bakıştılar..Nerede olduklarını unutarak ve zaman kavramından bi haber..
    Birden kendine geldi delikanlı ve ağzında bir seyler gevelemeye başladı. Kız birden heyecanlandıgını hissetti,iliklerine kadar titriyordu ve üşümeye başlamıştı,nydi onu bu denli heyecanlandıran bilmiyordu..
    Delikanlı konusuyordu durmadan bir seyler söylüyordu ama kız duymuyordu kulakları ugulduyordu ve hala gözlerine bakmaktaydı genç adamın..
    Kaçmak istiyordu oradan kız arkasına bile bakmadan uzaklaşmak,ruhu dar geliyordu bedenine o anda gitmeliydi oradan,kaçmalıydı..
    Bir an delikalıdan gözlerini cekip aldı kız ve koşarak uzaklaşmaya başladı oradan..
    Nereye gidiyordu,nereye gitmesi gerekiyordu unutmuştu herseyi.koştu... koştu...
    Yorulana kadar kaçtı,kimden kaıyorudu,kimdi o adam ne istemişti ki kızdan?
    Kendine geldiginde evine yakşalmıştı kız,ve hala düşünüyordu ne demişti ki o genç ona ve neden kaçtı kendini çocuk gibi hissetmişti ve yaptıgından utanmıştı genç kız.
    Delikanlıyı düşündü bir an acaba ne demişti hiç birini duymamıştı söylediklerinin.Uzun boylu,siyah saçlı,beyaz tenli ve zayıfcaydı delikanlı ve o gözler...
    simsiyah göleri vardı delikanlının,kızı yüreğinden vurmuştu bir çift siyah göz.. bütün gün,bütün gece o gözleri düşündü kız,neydi o bakışlar öyle nasıl bakıyordu o katran karası gözler..
    Her düşündügünde alevler sarıyordu genç kızın bedenini,yüreğini..
    Ertesi gün ve daha ertesi günlerde genç kız evden cıkarken onu görmeyi dileyerek çıkıyordu..
    -Bugun onunla karıslaşırsam konusacagım ve kaçtıgım için özür dileyecegim dedi kendi kendine.
    Beyaz elbisesini giymiş sokakları bu sefer daha hızlı adımlıyordu ve heyecanlıydı,yüreği nedense kıpır kıpırdı. Genç adamla karsılaştıgı sokaga yaklaşınca kendine ceki düzen verdi saclarını elleri ile sekillendirdi,üstünü düzeltti ve hazırdı genç adamla karsılaşmaya..
    Köşeyi döndü gözleri kapalı olarak ve genç adamı görmeyi umut ederek.Ama yoktu...
    Bekledigi gibi olmadı,düşledigi gibi olmadı genç kız hayal kırıklıgı yaşıyordu ve üzülmüştü.
    Adımları yavaşladı,bakışları donuklaştı ağır ağır yoluna devam etti..
    -(Ne demişti bana dün o delikanlı anlamadım ki bir sey hay allah belkide ben yanlış yorumladım o bakışları,yolumu kesmesini oyle birden bire..İyide oda bana bakıyordu benim ona baktığım gibi oda oylece durdu ilk anda bana baktı.) diye düşünüyordu yüyürken.Aklında bir sürü cevapsız sorular vardı genç kızın..
    Neyse dedi kendi kendine..
    Demek ki ben yanlış algıladım aman boş ver dedi kendini teselli edercesine.
    Ertesi gün içinde bir kırgınlık vardı evden cıkarken ama yinede umutsuzca diledi lütfen bugun onu göreyim diye. Ama dünkü heyecanı yoktuu,gözleri dünkü kadar parlamıyordu..
    Genç adamı dşünerek yürüyordu yine kız ve umutsuzdu..
    Arkasından bir gölge yaklaşıyordu yine dalgın oldugu için fark edemedi genç kız,birileri sesleniyordu bir seyler söylüyordu ama duymuyordu çünkü ruhu düşler alemindeydi genç kızın..
    Birden düşlerinden uyandıran sese dogru dönüp baktı,dondu kaldı yine..
    O gördügü delikanlıydı bu evet evet oyduu ona dogru yaklaşıyordu.
    -(hayır bu sefer aptal durumuna düşmeyecegim kendine gel kızım ya neler oluyor sanaaa toparlan hadii) dedi kendi kendine.
    -Merhaba küçük hanım o kadar dalgın yürüyorsunuz ki 10 dakikadır arkanızdayım ve size sesleniyorum duymadınız bile beni.
    -Merhaba evet dalgındım kusura bakmayın lütfen,buyurun bir seymi diyecektiniz?
    -Seyy gecen gün söylediklerimi düşündünüz mü acaba onu soracaktım?
    -Geçen gün söyledikleriniz mii? Ben seyyyy ben o gün hiç bir sey anlamadım dediklerinizden özür dilerim:(ne demiştiniz ki o gün?
    Genç adam gülümseyerek kızı cay içmeye davet eder.
    -Buyurun isterseniz bir yerde oturup caylarımızı içerken ne dedigimi anlatayım,acıklıyım size.
    Kız birden telaşlanır düşünür kendi kendine (burası küçük bir yer ve bir gören olursa ne derim babama,anneme olmazz gidemem onunla. Ama ya önemli bir seyse söyleyecegi,ya bekledigim seysee napıcam ben şimdiii) ..
    -Merak etmeyin kücük hanım sizi zora sokacak bir durumla karsılaşmayacaksıznız beş dakikanızı verin bana yeter lütfennnn.
    -Peki çok kalamam ama beş dakika der ve bir pastanenin fazla göz önünde olmayan masalarından birine otururlar.
    (Kız kendine kızar napıyosun sennn,tanımadıgın bir adamla ne işin var buralardaa oofff napıyorum m ben allahımm)
    Sessizlik olur önce ikisininde konusmaya cesareti yok gibidir..
    Genç adam başlar söze kızın tedirginliğini fark etmiştir çünkü..
    -Seyy ben uzun zamandır sizi takip ediyorum siz fark etmediniz ama hep cevrenizdeydim,hergün sizi görerek başlıyorum güne ve uzaktan da olsa gülümsemenizi görmek istiyordum..
    -Ben sizden hoşlanıyorum küçük hanım sizi uzaktan izleyen bir hayranınızım..
    -Bir kaç gün öncesine kadar cesaretim yoktu karsınıza çıkmaya size hislerimi acıklamaya.Sizi uzaktan seyretmek,yaşamak yetiyordu bana daha dogrusu yettigini sanıyordum ama hayırr artık seni sevmek,gülşünü görmek,yetmiyor..
    -Ben aslında sizden hoşlanmıyorum daha fazlası var küçük hanım ben sizi seviyorum.. uzaktan bakmak istemiyorum artık yanımda ol,beni sev istiyorum...
    Bir süre sessiz kalır genç adam kıza düşünmesi için zaman vermek hemde söylediklerinin üzerinde ki etkisini görmek ister..
    Gözlerine bakar kızın öylece bekler..
    Genç kız utanmış,kızarmıştır..
    gözlerini kaçırır delikanlının gözlerinden masada bir noktaya cakılmıştır bakışları..Ne diyecegini bilemez öylece başı yerde bekler.Üstelik titriyordur.
    Genç adam devam eder sözüne;
    -O gün size ayak üstü hislerimden bahsetmiştim görüşmek istedigimi,konusmak istedigimi söylemiştim.sizinde benimde uygun oldugumuz bir zamanda ve uygun bir yerde konusalım demiştim ama duymamışsınız bile beni :)
    -Ben seni seviyorum küçük hanım ve seninde beni,benim seni sevdiğim gibi sevmeni istiyorum..
    Seni düşününce ateş basıyor benliğimi,heyecanlanıyorum,seni görmek istiyorum hergün,seninle herseyimi paylaşmak istiyorum,seninle hiç bıkmadan usanmadan konusmak,bildigim ve bilmedigim herseyi anlatmak istiyorum,seni yaşamak istiyorum küçük hanım..
    -Sen benim kaderimsin bunu seni gördügüm ilk anda hissettim taa şuramda (eliyle kalbini gösterir) ..
    -Şimdi seni özgür bırakıyorum Yüreğim bir iki gün sonra yine gelicem ve cevabını evet olarak duyacağım insallah. Sen benim yüreğimsin,sen benim Adına Aşk dedigimsin..
    Seni iki gün sonra burada bekleyeceğim,gelirsen cevabının evet oldugunu anlayacagım ve hiç bir sey sormayacagım sana,ola ki gelmezsen yıkılan düşlerimin tamiri zor olacak,seni unutmak,seni,gülüşünü görmeden gececek günler bana ziyan olacak..
    -Bil ki bu şehri terk edecegim senden,senin içinde bulundugun bu şehirden firar edecegim,beni bir daha göremeyeceksin Aşk..
    -Şimdi özgürsün seni bana dönmeni ümit ederek serbest bırakıyorum git hadi yüreğim..
    Genç kız hiç bir sey soylemeden oradan uzaklaşır.Beyni bomboştur sanki hiç bir sey düşünemez bir süre..Delikanlının söyledigi bütün sözler beyninde yankılanır durur,defalarca defalarca dinler o sözleri,söylemleri..
    sonra kendini sorgulamaya başlar. Kim bu adam bana böyle damdan düşer gibi söyledigi seyler gercek olabilir mi? İnanmalımıyım ben bu sözlere gercekten birini tanımadan,bir seyler paylaşmadan sevmek,sevebilmek mümkünmüdür? Ya yalansa ya benimle dalga gecmekse amacı daha kim oldugumu bile bilmiyor,bende onu tanımıyorum hakkında hiç bir sey bilmiyorumm,ben ne cevabı vericem ki iki gün sonra bu delikanlıya..(istedigin bu degilmiydii kızım yaa onu görmeyi dileyerek evden cıkmıyormuydun sen hergün,gözlerine vurulmadın mı sen bu adamın ee şimdi ne düşünüyosunn) ooffff ne diyeceğim ben şimdiii...
    Bana yüreğimsin dedi,adımı Aşk koymuşş hangi zamanda,hangi arada sevdi bu adam beni böyle.. Ya benn bende onun gözlerine vuruldum,onu görünce neden heyecanlanıyorum,neden yoluma cıksın diye bekliyorum,görünce yüreğimi bir alev alıp götürüyorr,göremeyince kırılıyorum,üzülüyorumm neden bütün bunlarr nedenn oluyor bana?
    Neden Aşktan korkuyorum ki bu kadar? Kendimi bıraksam aşkın kucagına,yaşamadan bilemem neyin nasıl olacagını,denemek ve görmek istiyorum aşkın üzerimde bırakacagı yankıları..
    Cevabımı iki gün sonra söyleyecegim ona evet kararımı verdim artık. Peki ama adı neydi ki delikanlının hay Allah adını bile sormayı unuttum heyecandan :)
    Kız kararını vermiştir ve aşka evet diyecektir..Aşkı yaşamanın kime ne zararı olabilirdi ki.Aşkla yaşamak istiyordu ve sevmek istiyordu katran karsı gözlere doya doya bakmak ve o gözlerde kaybolmaktan büyük bir haz alacaktı..
    Mevsimlerden kış'tı,aylardan subat bilemedin mart'tı.. Bir genç kızın yüreğinde aşkın tohumları yeşermeye başlamıştı bile..Baharı beklemeden filizlenmeye yüz tutmuştu aşk ağacı..
    Mevsimlerden kış'tı ama genç kızın yüreği üşümüyor aksine sıcacıktı.. Gülüşünden bile alevler sacıyordu mevsime inat,görenlerin içini ısıtıyordu ayaza inat..

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    17.05.2011 - 21:49

    Bugün Sahile indim her sabah yaptıgım şeyi yapmaya denizin o görkemli halini görmeye,ve iyot kokusunu içime ceke ceke Yüremeye gittim..
    Beni üzen bir manzara ile karşılaştım sahil yolunda.Her sabah selam verdigim gülümseyerek hatırlarını sordugum menekşelerim,lalelerim yerlerinde yoktu... Oysa öyle güzelldiler ki onlara bakınca ruhumun aydınlandıgını hissediyordum...
    Onları selamlamak,onlara ne kadar güzel olduklarını ve benim onları gördügüm için ne kadar şanslı biri oldugumu haykırmak beni mutlu ediyordu..
    Kırmızı,mor,sarı,pembe,beyaz...
    Ruhumun siyahını alıp yerine rengarenk bir hayat sunan menekşeler,laleler.. bugun göremedim onları:(
    Ve yine zaman denen Cellat yüzüme indirdi kırbacını acımazıca...
    Haykırdı yüzüme yerinde durmadığını,nasılda hızla ilerlediğini ve ilerlerken hayattan da cok seyi (ç) alıp gittiğini..
    Hiç bir zaman heybesinin boş olmayacagını bas bas bağırdı yüzüme..
    Bir hafta öncesinde öyle canlı,öyle hayat doluydu ki benim menekşelerim..
    Sanki hiç ölmeyecekler hep orada olup her sabah onları selamlayacakmışım gibiydi,hep benim ruhumun karasına renk olacaklar gibiydi..
    Neden bu kadar dokundu bana menekşelerimin intiharı bilmiyorum...
    Menekşelerimin her sabah bana gülümsedigi yerde bomboş bir alan görünce sasırdım,üzüldüm...
    Zamanın acımasızlıgı mıh gibi cakıldı aklımın kıvrımlarına..
    Nasıl bir kavram bu zaman denilen cellat...
    Kimine göre en iyi ilaç..
    Kimine göre bir Cellat..
    Kimine göre duran geçmeyen bir kavram..
    Kimine göre de en olmadık yaraları,saran iyi eden bir hekim...
    Nesin sen ey zaman..? Gecerken hep (ç) almak zorundamısın? Sevilenleri alarak yitip giden kayıpmısın?
    Yaralı yürekleri bagrına basıp teselli eden şefkat misin? Yokluklara alışmayı öğreten tecrübe misin?
    İyi yada kötü olanlara alışmayı saglayan mısın? Ya benim neyimsin Zaman..
    Ben sana Celladım diyorum.. Benden (ç) alarak yitip gittiğin için celladımsın ey zaman! Sözümün geçmedigi Asi bir Cellat...
    Dur derim durmaz akarsın kendi bildigince..
    Benden beni alma,etme! derim yinede yolundan eyleyemem seni..
    Kendi başına buyruk bir deli,kendi bildigini okuyan,öğreten bir öğretmen misin sen Zaman?
    Yitip,yitirilip geri gelmeyen misin Zaman! !

    Emine Öztürk / 17.05.2011

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    12.05.2011 - 23:23

    Ben anne olmadan önce bilmezdim,
    Bir Cenin'in
    Daha bedenime düşer düşmez beni mutlu kılacagını..
    Ben Anne olmadan önce;
    Bir sevginin yüreğimi bu denli ısıtabilecegini ve bir evlat için yüreğimin kahh aglayıp kag güleceğini bilemezdim..
    Benden,bedenimden bir parcayı hayatımın sonuna kadar gözümden kendi canımdan bile sakınacagımı söyleseler gülüp gecerdim...
    Ben anne olmadan önce hayatta olan hiç bir varlık için bir canın feda edilebileceğine inanmazdım (annem için bile) ...
    Bir öpücüğün acıyan bir yarayı bir anda iyileştirdigini bilmezken ben.. Şimdi bir öpücüğümle en olmadık yaraları iyileştiriyor,en olmadık sancıları dindirebiliyorum...
    Ben anne olmadan önce evim derli toplu,her esya yerli yerindeydi dostlar arasında adım temizlik hastasına cıkmışken,nereden bilebilirdim ki evimi kirleten kagıt parcacıklarına,oyuncak kırıklarına kızıp bagırmayacağım..
    Ve halımın üzerine çişini yapan birine gülecegimi nereden bilirdim ki...
    Ben anne olmadan önce en çok sevdigim seylerden fedakarlık edebilecegimi düşünemezdim (hiç kimse için) bile.
    Uykuyu herseyden çok severken nereden bilebilirdim ki nefes alıyor mu almıyor mu diye bir bebeğin basında dakikalarca hareketsiz nefes bile almadan bekleyebileceğimi..
    Ben anne olmadan bir cana bir canı feda etmem derken; şimdi değil bir canım bin canım olsa seve seve verebileceğim iki yegane varlıgın Annesiyim ben...
    Ben anne olduktan sonra...
    Evim kirlenmiş,halılarıma işenmiş,uykusuz kalmışım,gezmeye gidememişim umurumda mı ki...
    Ben anneyim.. Dünyada canımı verebileceğim iki güzel can'a canım'dan can verenim..
    Uğruna sebepli,sebepsiz göz yaşı döktüğüm,sevinci ile taçlandıgım,acısı ile yas'landığım göz nuru evlatlarımın dünyaya getiren varlığım Ben anneyim...
    İyi olan herseyi kuzularım için dilerim..
    Kötülükler uzak olsun,Gül yüzleri hep gülsün,keder degmesin gönüllerine derim..
    Ben anneyim!
    Karsılık beklemeden severim.. Yürekten,saf ve dupdurudur sevgim..
    Ben anneyim! göz bebeklerim yanımdayken bile özlerim...
    Ben anneyim! Canparelerime degil bir can Bin canım olsa feda ederim...
    Ben..
    Anne'yim...
    Yeriniz hep
    Yüreğimdir
    Sevgili göz bebeklerim...

    Emine Öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    28.04.2011 - 23:23

    Bugun sana yeniliyorum hayat...
    hayatın akışına ayak uydurmak ne kadar zor sen tempoyu arttırdıkca o daha fazla daha fazla diyor hep...
    Nereye kadar bu tempo bir gün digerinden faklı olsun diyorsun ama gecmişte kalan biten dünleri özlüyorsun..
    nasıl bir çelişki bu?
    Aynı tempoda yolunu cizmeya çalışıyosun bu sefer rutin oluyo adı..
    Hayat mı bize adil davranmayan yoksa bizmiyiz nankörlük eden?
    Bugun tadım yok...
    Sabaha gülümseyerek açmadım gözlerimi..
    Oysa Yeni umutlar yeni düşlerin olmasını dileyerek kapatmıştım geceye gözlerimi...
    Yorgunum hayat! !
    Haberin olsun sana 1-0 yeniliyorum, bu senin için iyi bir habermi bilmem ama ben bugun senden nefret ediyorum..
    Yoruyosun beni hızına yetişmek için cabalamaktan bugün bıktım..
    Hani senin hiç sevmedigin sende olmayan bi çocuk vardı ya benim içimde..
    İşte bugun ona kıydım sayende gülmedi bugun hiç içi kıpır kıpır olmadı sabaha gözlerini açtıgında..
    Hani sana inat senin zorluklarına inat dimdik ayakta durmaya calışan seviç vardı ya hani senin sevmedigin ama bende var olan deli ruhum..
    Bugun öyle mahsuun öyle garip ki..
    isyan etmek istiyor ama isyanının sesini sadece ben duyuyorum sessiz cığlıklar atıyor kümse duymuyor..
    Herkes sağır ve yine herkes LaL...
    Haberin olsun hayat bugun sana yeniliyorum..
    yok içimde sana karsı koyacam güç halsizim yorgunum..
    omuzlarımda taşıdıgım ve agırlıgını hiç hissetmedigim yük bugun bana ağır geliyor eziliyorum agırlıgında...
    Gözün aydın hayat
    ben
    bugun
    sana
    yeniliyorum...
    Mutluluk pes diyor ve derin bir hüzünde boğuluyorum...:((

    Emine Öztürk 03.17.2011

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    28.04.2011 - 14:33

    Dün akşam üzeride aynen söyle başladım yazmaya.. Bugun şiir atmak gelmiyor içimden bugun kendimden yüreğimden bir seyler yazmak istedim nedense.. (onca sey yazdım yazdım sonra o yazılar antolojinin azizliğine uğradi havaya gitti yeniden yazma istegimde havada kaldı :))
    Dün akşam hayattan bahsetmiştim oysa.. Kimine göre güzelmiş,kimide göre acımasızmış göya.. Aslında ne yazacagımıda bilmiyorum :)) ama bugun farklı seyler anlatmak istiyorum şiir şiir hergün bunalltım galiba sizi zorla okutuyormusum gibi oldu sevgili şiirlerimi..
    Bugun hava öyle güzel ki güneş baharı müjdeliyor gülümseyen yanı ile.. Yaz geldiginde uyanır uyanmaz yaptıgım ilk iş balkona koşup karsı komsunun bahcesine uzun uzun bakmak oluyor nedense.. Kücük müstakil bir evi var sevgili komsumun ve bahcesinde yok yok her ceşit agaç,çiçek mevcut o bahceyi görmek bana iyi geliyor :)
    sonra aynaya bakarım yüzümde ki ifadeye gözlerimin içine..
    Acaba bugun o bahceyi ve kokusunu içime çektikten sonra ruhumda nasıl bir iz bıraktı? Hüzün mü,mutluluk muumut mu? Onu aramak için belkide aynada ki aksime bakarım bir kaç dakika.. Ve ruhumun durumuna göre başlar günüm :) gözlerimin içi gülüyorsa mutluyumdur kahvaltı hazırlarken keyifle hazırlarım ve sarkılar mırıldanırım çogunun sadece bir iki nakaratını bildigim sarkılar.. İçimden bagıra bagıra sarkı söylemek geliyorsa onuda yaparım (nasıl olsa komsular alıştı 11 yıldır benim kargaları intihar ettirecek sesime yadırgamıyolar artık :))))
    Sonra.. Sonrası iyilik Güzellik güne Güzel Başladığım için..
    Bahardan olsa gerek yada içimde ki kız çocugundan olsa gerek sımarmak gelir içimden hep.. Yolda yürürken yol kenarlarına dikilen ciçekleri,bahcelerde ki gülleri selamlarım ve onlara ne kadar güzel olduklarını söylerim hatta göz kırparım :)) Bu beni mutlu ediyor varsın bana Deli desinler bana ne.. Ve sadece güzel oldukları için selamlamam o çiçekleri yada delilikten mutlu olmam.. Ben her sabah Her akşam o yoldan gecerken o güzellikleri görebildiğim için şükrederim kendimi çok sanslı hissederim beni asıl mutlu kılan bu sanırım..
    Nasıl ki ilkbaharın gelişi beni bu denli neşeli bu denli yaramaz yapıyorsa,Sonbaharın gelişide başka duygulara sürükler sanırım herkesde olan bir sey bu mevsimlere bağlı ruh halimiz :)
    Neyse sonbaharı sonra düşünürüz demi :) şimdi su gelen baharın tadına varalım doya doya yaşamalı bu güzellikleri Zira bi başka baharı göremeyebilirim.. Henüz nefes alıyorken ve henüz bu güzellikleri görüyorken,yaşıyorken umutla doymak lazım Bahara şeker tadında..
    Neyse çok uzattım demi :) şimdi içinizden keşke şiir atsaydın dediginizi duyar gibiyim :))
    sıktıysam sizi ve sacmaladıysam affınıza sığınıyorum..
    Sevgi ve saygılarımla size çooookk güzel gün ve günler diliyorum gülümseyen günler ama :)
    Kendine ve yüreğine iyi bak kimse için olmasa bile sadece kendin için aynada ki aksine gülümse.. :)

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    27.04.2011 - 17:26

    Merhaba hatrını sormayı yarına erteledigim dost.. Merhaba Ertelediğim işlerim.merhaba ertelenmiş dünlerim..Ve yine merhaba erteleyeceğim yarınlarım..
    Bugun sabah oğlumu okuluna götürürken nedensiz bir sekilde aklıma su soru takıldı.
    Hayatımda yarına erteledigim ve gerçekleştiremedim ne çok dünüm var.. Bugun kalsın yarına hallederim,yarın üşendim öbür gün hallederim,daha olmadı haftaya,bir daha ki aya derken birde baktım ki arkamda bırakıp erteledigim Yarınlar kocaman bir Dünler dağı olmuş ve bugun benim önümü kesiyor..
    Neden peki? Bugunu yarınlara,yarınlarıda dünlere erteleyişimin nedeni..Düşünüyorum saatlerdir,kendime sorular soruyorum neden,nicin,niye diye başlayan ve bir cevap bulamıyorum.. Sorularım sanki iki dağ arasından yankılanıyor ve yine gelip kulaklarımda cınlıyor,yankılanıyor beynimde nedenler,niçinler,niyeler..
    Şimdi oturmuş öylece kaybettiğim,ertelediğim eski yarınlarıma ve şimdinin dünlerine üzülüyorum..
    'Bu günü yarınlara erteliyoruz,yarınları ise dünlerin ölgün kucağına bırakıyoruz..
    Sonra..
    Sonrası işte bu kahrolası 'keşkeler'.. Hani hiçbirimizin sevmedigi,sevemedigi ama illa ki hepimizinde hayatında var olan keşkeler..
    Şimdiyi yaşamayı beceremiyorum bazen.. Sanki hayatın merkezine kazık çakmışımda hayatımda hep yarınlar olacakmış gibi..
    Oysa nereden bileceğim ki bugunun yarını görebileceğimi.. Bunun bana verilmiş bir garantisi mi var? Hayır tabii ki..
    E bunu bile bile,başka bir yarında nefes almayacağımı,başka bir yarının güneşine gülümseyemeyeceğimi ve başka bir yarını dünün ıssız,karanlık sokaklarına teslim edeceğimi bile bile ertelemek! !
    Ve sonra arkamda ki Dün Dağının yolumu kesip,tüm keşkelerini üstüme serpeçeğini bile bile ertelemek..
    Artık ertelenmiş bugunler olmasın istiyorum Dünlerimde...Bu günümün degerini bilmek, yaptığım,yapacağım ne varsa bu gün yapmak istiyorum.. Ertelediğim yarınlardan özür diliyorum..
    Ve başlıyorum ertelememeye şimdilerimi..


    Emine Öztürk

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    27.04.2011 - 15:02

    Bu gece aklıma Aşk düştü.. Nerden esti nerden cat diye düşüncelerimin kapısına dayandı bilmiyorum..
    Hiç beklemediğim bir anda ansızın düşüncemin en işlek caddesine bir yıldırım gibi düştü Aşk..
    Aşlında Aşk'ı uzaktan tanımıyorum.. Cok önce tanışmıştık O'nunla. Birden çıkagelmişti hayatıma tıpki şimdi düşüncelerime de birden düştüğü gibi.. Ben neler oluyor demeden,diyemeden Aşk'ın içinde buldum kendimi,hiç yabancılık cekmedik birbirimize karsı.Sanki yıllardır bende yüreğimde yanış dururmuş bu ateş de ben hissetmemişim.. Birden bire alevler yükselmiş ve ruhumla birlikte bedenimde alev alev yanmıştı Aşk'la.. Aşk'la gecen yıllarım Aşk'la gecen anlarım deli doluydu,dolu doluydu...
    Dedim ya uzaktan degildi tanışklığımız.. Biz çok önceden tanışıp,kaynaşıp yürek yüreğe carpmıştık bir zamanlar..
    Hey Aşk! Seni benden esirgeyeli kaç zaman oldu? Kaç bahar,kaç yaz,kaç güz ve kaç kış gecti yokluğunla haberin var mı? Sen olmadan,olamadan hayat nasıldı? yüreğimden biberi, Ruhumdan tuzu,bedenimden şekeri alıp gittiğinden beri tadı varmıydı ki baharların,yazların,güzlerin...
    Tuzsuz bir yemekten,sekersiz caydan farkım mı kalmıştı...
    Sen giderken sadece senden beni mahrum etmedin ki Aşk.. Sen hayatın bütün lezzetlerinide mahrum ettin ruhumdan,bedenimden ve yüreğimden.. Sana sitem etmiyorum,kızgın yada kırgında değilim. Nasıl yok sayarım seninle dolu anları,nasıl unuturum bir zamanlar tadım,tuzum,acım olduğunu.. Ah Aşk birden bire girdin hayatıma ama birden bire çıkamadın yüreğimde ki mabed diye sana adadıgım tapınağından..
    Ey Aşk! Seni tanımak öyle güzeldi ki.. Sende bütün mevsimleri yaşamak,varlığını yaşarken, akla hayale gelmeyecek bütün lezzetleri tatmak...
    Yüreğimi Yitik şarkılara terk edip gittiğinden beri adını 'Hüzün'koydum Aşk!
    Zordu hüzünle yaşamak,zordu yerine hüznü koymak..
    Saçlarımı sen diye her seferinde hüzne okşatmak,senin gözlerin kadar güzel bakmıyordu hüzün gözlerinin içi gülmüyordu,baktıgım zaman hüznün gözlerine kendimi göremiyordum,Sisler ardından boz bulanık bir suret carpıyordu gözlerine baktıgımda..
    Dedim ya Aşk! yerine hüznü sevmek zor oldu,çok zor..
    Yüreği senin ki kadar hızlı atmıyordu beni görünce,O'nun yüzünde hiç göremedigim gülümsemene hasretim şimdi..
    Dokunuyorum hüznün yüğreğine ellerim,tenim buz gibi duvarlarla carpışıyor ve öylece kalıyorum dokunduğum yerde..
    Dokunuşlarının sıcaklığı yok Hüzün'de bedenimi bir alev sarıp sarmalamadı hiçbir zaman..
    Ah Aşk! Gittin seni benden esirgeye esirgeye yitirildin..
    Zamanın ölgün koynuna beni savura savura kayboldun..
    Zaman en iyi ilaçtı degil mi?
    Geçerdi...
    Geçecekti..
    Ve geçmeliydi de..
    Yüreğimde açtığın yaranın tek merhemi Zaman'dı değil mi?
    Yanıldın Aşk! zaman denen cellat yarama merhem olmadı,olamadı.. Bak hala kanıyor inceden inceye. Bak hala canımı yakıyor kanırta kanırta..
    Şimdi sen Yüreğimin haritasında derin bir Yara'dasın Aşk..
    Adına hüzün dedim,Hüzünle avuttum yüreğimi,zor çok zor oldu hüzünle yaşamak ve onunla sensizliği paylaşmak..
    Zaman denilen şu cellat varya işte o seni,sana dair hiçbir anıyı,hiçbir anı unutturmayı başaramadı.. Sadece yokluğuna alışmayı,yerine hüzünle yaşamaya alışmamı sağladı..
    Söyle şimdi Aşk!
    Bu gece nerden düştüm aklına ki böyle birden bire çaldın düşüncelerimin kapısını? İçimde bastırması güç olan'Hasret Denizi'ni coşturdun.. Bak nasılda asileşti,nasılda dalgalanıp,coşmak,taşmak istiyor..
    Görmezmisin Aşk! Bu yürek hala sende,sen diye atıyor..
    Gecenin yarısı düştüğün dipsiz kuyudan hangi sebep çıkardı seni,hangi rüzgar savurdu düşlerime seni..
    Hoş geldin düşüncelerimin merkezine..
    Hoş geldin yasak şehrimin başkentine..
    Hoş geldin coğrafyamın Sen Adasına...

    Emine Öztürk / 09/04/2011

  • Benim Adım Mutluluk
    Benim Adım Mutluluk

    26.04.2011 - 22:54

    Bir avuç Sefkat diliyorum..
    Dallarıma konan bir bahar çiçeği gibi. Şefkatle yüreğimize dal budak huzurun gölgesi iner.Yüzümüzü karlı dağlara cevirdigimizde, rüzgarların ılık ılık saçlarımıza değmesidir şefkat..
    Yıkılan köprüleri onaran bir mimar,kararan gecelere inen parlak bir yıldızın ışığıdır.tufanı andıran bir fırtına sonrası üzerimizde dolaşan ebemkuşağıdır...
    Baharda ağaçların dallarına konan serçelerin türkü söylemesidir. Yetim bir çocuğun gözlerinde ki umuttur şefkat..
    Şefkat duyguların çiçek çiçek açmasıdır.. Şefkat dillenmesse bir çöl yangınında kavrulan yüreğimde kıyametler kopacak.Yarım kalacak yüzümde ki gülücüklerim..
    Bu gece Bir avuç sefkat diliyorum yüreğimde ki yangına serpecek.. Kopacak kıyameti engelleyecek..
    Buharlaşan hayatımın üzerine şefkatin elleri değsin istiyorum.Bir tarafım karanlık bu günlerde,umut denen gezegende önümü göremiyorum..Şefkatin gözleri kör,kulakları sagır bu günlerde..
    Gönlüm kurak bir çöl ikliminde,
    Avare...
    Bicare..
    Yorgun...
    tutuk...
    Şefkat cağıl cağıl akan bir nehirdir ruhumu arındıran..
    Bu gece şefkatin merhametli elleri değsin sac tellerime.. Yalnızlığım,hüznüm şefkatin sıcak kollarında sarıp,sarmalanmak istiyor.Yüreğim üşüyen yanlarına şefkat giyinmek istiyor.Bir ikindi vakti yalnızlığında şefkati düşlüyor ruhumun girdapları.
    Yalnızlıklar yalnızlığım..
    kimsesizler kimsesizliğim...
    Acılar acım...
    Yokluklar yoksulluğum oluyor..
    Ve ben eksiliyorum an be an..
    Bir avuç şefkat diliyorum ruhumda ki yangını dindirmeye... Şefkatin merhametli ellerini özlüyor hüzün çiçekleri kuşanmış ruhum.. Bu gece hicretim şefkatin sıcacık yüreğinedir..
    Bu gece menzilim şefkatin kapısına kurulu.. Yüreğimin anahtarı şefkatin nazlı ellerindedir.. Yüreğim,ruhum şefkatin yağmurlarında ıslanmalı,doyasıya yağmalı benliğime,ruhumda ki çöl yangınlarını söndürmeli şefkatin serin taneleri.. Ruhumun bütün zehri temizlenmeli gün gün eksilen yanlarımdan..
    Şefkatin pınarından kana kana içmeli susuz yüreğim.
    Bu gece bir avuç şefkat diliyorum yangın yerine dönen ruhuma.. Bir anne gibi,bir baba gibi,bir sevda gibi sarsın kollarını bedenime.. Bir çift el,bir omuz,sormadan anlayan bir yürek olmalı şefkatin adı..
    Savunmasız bir sokak kedisi kadar muhtaç...
    Konuşmayı beceremeyen bir bebek kadar aciz...
    Çöl yangınlarında bir yudum su arayan bir arslan kadar susuz ve açım şefkate..

    Emine Öztürk

  • Ahmet Çaglar
    Ahmet Çaglar

    28.03.2011 - 14:15

    ......SEN! ..

    Sen,sen yalan olsan inanırım.
    Sadece sana aldanıp,sana kanmak için.
    Sen,sen ateş olsan bitanem.
    Ben hemen sarılırım.
    Sende yanıp,sende kül olmak için.
    Ah,sen varya senn.
    Sen toprak olsann.
    Ben hemen ölürüm,ölürüm.
    Sana gömülüp,sende toprak,
    Sende eriyip,sende yok olmak için.....ali.....

Toplam 53 mesaj bulundu