Abdulkadir Akyol Adlı Antoloji.com Üyesinin H ...

----------

Beni Hilal Heyeti

Res? l-i Ekreme, biat etmek? zere Medine’ye gelen heyetler arasinda Beni Hilal Kabilesi temsilcileri de bulunuyordu. Bunlar, Abd-i Avf bin Asram ve Kabisa bin Muharik adinda iki kisi idi.1

Abd-i Avf, arkadaslariyla gelip Peygamberimizin huzurunda M? sl? man olunca, Efendimiz, “Ismin nedir? ” diye sordu.

“Abd-i Avf’tir” dedi.

Peygamber Efendimiz, “Sen, Abdullah’sin” buyurarak ismini degistirdi.2

Hilalogullari temsilcilerinden Kabisa bin Muharik, bir ara Peygaberimize, “Ya Res? lallah, ben, kavmimden birisine kefil olup bor? landim. Bu hususta bana yardim et! ”3 diyerek yardim talebinde bulundu.

Res? l-i Ekrem Efendimiz, Kabisa’nin istegine, “Olur! Biraz bekle! Bir yerden zekat mallarindan gelirse borcunu? derim” diye cevap verdi.

Sonra da, “Ey Kabisa! Bilesin ki, halktan bir sey istemek su? ? durumdan birinde bulunan kimseden baskasina dogru degildir:

1) Iki kisinin (veya iki kavim ve kabilenin) arasini bulmak i? in bor? lanan,

2) Mali bir afet sebebiyle mahvolan,

3) Kavim ve kabilesinden akli basinda? ? adamin sehadetiyle fakir oldugu tebeyy? n eden.

“Ey Kabisa, dilenmenin bundan? tesi haramdir”1 buyurdu.

B? ylece Kabisa’nin bu istegi, i? timai hayatta m? him bir esas ve? l? ? n? n ortaya konmasina vesile oldu.

Islam nazarinda dilencilik, ihtiyaci olmadan bir kimseden bir sey istemek, en k? t? ahlaktan biri sayilmistir. Bu hususta Res? l-i Ekrem Efendimizin (a.s.m.) bir? ok hadisleri mevcuttur. gön beşir demir