Ayse Mutlu Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakkınd ...

4. muratın açıklamasını yuttuk muuuu?
yutmadıııkkkk
önemli miiiii?
hayııııırrrrr :))
şarjör boşaltığında canım yandı mııı?
yooooo, burada bile değildim,
yani canımm
niyetin ne olursa olsuuuuuunnnn
ISKALADIIINNNN:P

Cem baba cemelim heyyy Allah
Arabaya binelim hey Allah
Allah Allah Allah
...
Sahibinden musadeyle birkac bir sey yazim de :)
Bilader teror estirmis. Zaten bir temizlik sart. Ama soyle bir sey var ki(iyi ki bu 'ama' lar var) : Cocukken, ben de bizim kusak(bizim kusak lafi etmeye basladigima gore, baya yaslandim ben :)) cunety abi filmlerine izleyici olarak istirak etmistir. Onun caponlarin bile ulasmadigi bir hamlede on dene adam oldurme teknigini nasil hisimla uyguladigini, burctan burca tarzan misali ziplarken nasil da 'eh be iste bir turk akincisi da ancak bole gorunur ' dedigi fimleri izledik. O ki ne oklar gogsune saplanmasi durdurabilmistir onu, ne de mermilerin vucudunu kevgire cevirdigi.. Sakin ha' onlar filmdi, adam gercek hayatta olsa coktan mefta olmustu ' turunden basit bir aciklama yapmayin. Cunku soyle cevap vermek uygun duser bana: O ki filmleriyle cuneyt arkin oldu; zaten gercek hayatta cunety ar. yok; fahrettin c. batur var. O yuzden sizin kurdugunuz basit sebep cizgisi pek bir sey ifade etmez. İste biz de bu fimleri izleye izleye, kendi capimizda birer cuneyt arkin olduk. O yuzden bir mermei manyagi yapma hastasinin gelip de iki uc kursun sikmasi koymaz bize; hatta bundan zevk aliriz. Baba filminde babayi baba yapan, sadece hak edenlere kursun sikmasiydi. Zaten halk da soyle bir anlayis vardir: mafya filan ama, adam hak hukuk biliyor, hem sadece kotuleri cezalandiriyor, aslan gibi adam yani. hak edene kursun sık ki baba olasin. Ama tabii cem biladerimin baba olma gibi bir derdi yok. O sadece kursun olup birkac tane sineye saplanmak istiyor.
İste bize de yazacak bir seyler cikardigi icin kendi neznimde tesekkuru borc bilirim :) Saol cem, bizi de kursun sıkılma hakkı verdigin icin :)
Buraya yaziyorum; cunku cem bilader kursun sevgisi gibi(ki bunun altinda da temizleme hissi yatar) biraz evhamlidir. Bakmissiniz ki, ne var ne yok silmis. Ben de yazilanlarin silinmesine karsiyim. Aslinda karsi deilim de, su var: Simdi bir kafede oturmus, eve gidecekken gelmis bu zirvalari yaziyorum. Zirva olmasini bosver,n internete para veriyorum. eger ki cem biladerim benim yazdiklarimi silerse; ki yapmasi muhtemeldir(tabii ki kendi alanina yazilrsa, benim yazdiklarima da mahsus deil, hepsini siler iste) benim para havaya ucacak. İste ben buna isklilleniyorum. Yani bizi havaya para mi dagitiyoruz :) Surda oturmus yazi yaziyoruz; sonra da birileri cikip siliyor. Peki yazi yazarken kullandigim ATP(enerji oluyor kendileri) kim verecek karsiligini ya gozlerime verdigim zarari kim karsilayacak; ya o altin degerindeki zamanimi kim verecek bana geri? İste bu yzden silinmenin onune gecilmesi icin buraya yazdim. Sorabilirsiniz, buraya yazdigin-ki burasi LafazaN /A ın yeri- o silmiyecek mi?
Tanidigim karadariyla silmeyecek

Ustam olur.
Usta kalfadan da destur istedim. Simdi ne yapicam?

yok kız boşver atmasınlar seni biz kimle uğraşcaz len sora...bak sen o ibnenin resmini kaldır daha güzel bi nedir için el ele çalışalım

kıss laSAZAN ağır ol diskalifiye edecekler şimdi nedirden seni.)

Usta, çiragin olayim hadi he de
:)

Usta hicabimi hicabinin yanina koysam, hicabim bundan hicaplanir mi..
yoksa ustanin hicabinin yanina hicaplanmak (çöreklenmekten seyettim) , hicap verici midir?
Usta bunlari bana ögret, ben burda issiz bir adada yanima aldigim üç seyi nere koydugunu unutmus biriyim. Yani anliyorsun degil mi usta
(Hep birine usta demek istemistim usta, kizmiyorsun dimi)

Usta misin
Ben de çiragim
Ver elini öpiyim usta, kurudum gittim buralarda zaten
:)

kızım ölr arkana body guard alıpta bilimum ablalarını alıpta dilimden kurtulabileceğinimi sandın hehehhe...stres topum benim.))
özledim leen yinede nerelerdeyin...senin şu top avatarda daha oralarda.))

Aşağıdaki yazı bir önceki yazının devamı.

Lafazan´a yaydığım yaylımın cevabını, kendisi verdi.
Sözlerinin izini taşımak için girdi tekrar ilgi alanıma.
İlgimi sakınmıyorum.

Kendi usulünce yaylım yaymış.

Kendisinden utanc diledim yaylımımda. Bana yaydığı yaylımda hicab gönderdi.

Kendi hicabını, alıp kendi hicabımin yanına koyuyorum.
Onun hicabından, kendi hicabımı çıkarıyorum.
Bu hicabımın yaylımı.

Şöyle yaydım.

Geceye kara karaladım.
Karanın karasına karalanan adımı
Karanın karasında karaladım.

Karamda karalandım.

Elimi şetana verip
Şeytani şeyler yaptım

Mahçubum.

Mahçubiyetimin izlerini taşıyorum.
Sefaletim

Cevap yazdınız.
Ben sizden utanc diledim, siz bana hicap gönderdiniz.
Hicabımın yaylımını yayıyorum.

Çayım demlenmiş.
Uzak da kalsak, bazı alışkanıklardan uzaklaşılamıyor.
Sigaramın dumanı gözlerimi yakıyor.
Bir tek dumanın acısı değil gözlerimi yakan.

Uykusuz kaldım
Bunu aşkın öznesi okusa, onun da gözleri yanar.
O yeniden kurulduğum bilge
ağlardı

Bunu yapmayacağıma
Dinlenmeye verdiğim söze sadık kalmadığımdan
Mihrabım ıslanırdı

O iyiki şimdi uzakta
Hiç görmediğim bir yerde
Hiç görmediğim insanlarla birlikte
Beni özlüyor

Şimdi bana ne kaldı?

Sen asi kadın
Genc kadınlığının asi başını
Benim olgun yaşımın miğferine dayadın
Kıvılcımlı bir selamı
Soluk bir nükteye yeğledin.

Ben o küllü nükteyi harlayıp
Kıvilcımı kendim yarattım
Tutuştum
Yandım

Bana kalan bilmediğim bir buruk tad ile hicab oldu
Bana hicabı gönderen yaylımın
Sana bir ahd ile dönecek
Ahdım olsun

Sisli sözlerini arlayınca
Arkasında asi başını gördüm

Sisleri dağılınca muammanın
Hicabımda huşu-u buldum.

Çayı tazelemenin sırası
Bir de sigara
Gereği çaydan

Niye o doyumsuzluk
Tiril tiril kalbine kastin neden
Neden o bıkkın sözler
Nasıl kafesledin aklını şuncacık mazinle

Dur hele
Önce bir bak
Yaşamın mucizesine hennüz ulaştın.
Kırılmadan yürümek zamanı şimdi.

Kırık onca yaşam kalıntıları
Senin kırılmanın gerekcesi olamaz

Dikkat ile seçiyorum sozlerimi
Onurlu bir asi baş gördüm sözlerinin arkasında.
Sözüm söz
Arkasındayım, izlerini taşıyorum

Bana söylenen sözlerden
Acısözlere davet okudum ben.

Kendime acısöz sorumluluğu çıkardım.
Kendisine acı söz söyleyeni kalmayanların
Oldukları yeri kaybetme tehlikesi var.
Kendilerini kaybetme tehliesi var

Size yüklendiğim sorumlukla seslendim.
Sesimi duydunuz

Benim sizi duymadığımı söylüyorsunuz
Sizi değil
Ben söylediğiniz sözleri duydum.

İçinizdeki ile dışa vurumu örtüşmüyorsa
Bundan kendinize bir sorumluluk çıkarınız
Sisli perdelere yazdığınız sözler
Sizin sebebiniz oldu
Benim yaylımıma yol oldu
Hicabim oldu

Geri almamı istediğiniz sözü yeniden yazıyorum.

Siz nezaketi erdem olmaktan çıkarmış bir güruhun meyvasısınız.
Çok acı.'

Acı söz.
Sözüm söz.
Yaylımın bütünlüğü içerisinde anlamını buluyor.

Söz konusu ettiğim güruh, bir toplumsal sürecin ucubeleştirdiği kategoriye isaret ediyor.

Sizin kan bağı ile bağlandığınız kişi veya cevrelere degil gönderme.
Yaşama rasyonelliği ve cıkar ve hesap cetvellerini hakim kılan bir kuşağın uzantısıolma anlamında, ve düşürücü olması kasti ile söylenmiş bir söz.

Geri alıyorum.

Ben gibi dinazor soyundan gelenlerin hazminde zorluk çektiği bir yüzeysellik.
Haimsizliğimi kustum o sözde.

Size bay hitabımın mazereti, profilinize ilişmiş resimde saklı.

Mazeretniz var üslubunuza dair.
Kabahatinizi söylüyorsunuz.
…
O bildik sözü tekrarlamıyorum.
Yerine nükteli noktalar koyuyorum.

Yazmak; düşüncenin en rafine ifadesidir.
Bu yaylımı güncel yaylım tarzında yazmıyorum.
Dikkat ile seçiyorum sözlerimi.

Vurduğum yerlerde, vurmak için vuruyorum.
Sevgili sözlerimi, severek söylüyorum.

Bu yaylımın yayımından sonra hicabımı seveceğim.
Bu sevincin heyecanı ile yazıyorum.

Asi başınızı
Olgun yaşıma yakıştırıyorum
Alışılmamış şeyler söylemenize vuruluyorum

Vuruluyorum
Vurgunum
Vurgun
Vur


Burdan sonar sözü Lafazan, nam ı digger Lasazan´a veriyorum.

Aşağıdaki yazı, şimdiye kadar okuduklarınızın sebebi.

Buncasından bu yaylımı nasıl yaydın sorusuna cevabımı vereyim once.
Ben bağıra bağıra söylenenleri değil, dilsiz söylenenlerden çıkardım yaylımımın öznesini.

Sen seni sana senin yaninda gösteren gözlerime inanmadın.
Sen beni seni sende sana baska gösteren gözlere çağırdın
İşte geldim

Iste Asi kadının yaylımı, hicabımın gerekcesi.


hüzünlü selamlar
(hem okuduklarımdan hem de şu an fonda melek gibi şarkı söyleyen leman sam'dan)

antoloji denen illette bugüne kadar iki üye ağlatmıştır beni..hayırlı olsun Allah'ın hakkı üç :)

nav-i şahsına münhasırsın artık eminim.bahsettiğin gibi analitik bir beyin,çok vurucu bir üslup,duygularda kargaşaya neden olan upuzun bir dil.şaşırdım.

şaşırdım ve şunan iyice emin oldum: bık-tım.
kısacık mazim boyunca bir kere de doğru anlaşılsaydım a! ne kadar basit birşey olduğunu anlayamadın,o kadar komplike bir anlam çıkardın ki kendimden nefret ettim.keşke seni aşağılasaydım da bu yazdığın yazıyı yanlışlık sonucu değil,orjinal orjinal hak etseydim :)

a salak kız,niye bulaşırsın elin generisine dursana gerisinde..

'nevi şahsına münhasır..hadi ya,sazan '

nüktesiyle imasıyla açıklıyorum dikkat:
takma adın sui generis..bu adın altında,sayfanda şu yazıyor: Sui-Generis ile ilgili görüş duygu ve düşünceleri yazın..
ben anlam girmeyi tercih ettim.
anlam girdim..sonra da yazmam gerekenin o olmadığını farketmişlikle kendimle dalga geçmek istedim. 'hadi ya,sazan'
yani: demek sui-generisin anlamı nevi şahsına münhasır? a salak sana adamla ilgili görüş yaz demişler gidip nickinin anlamını açıkla değil.sazan seni,salak..

dandinimarkalı (ve harbi mark-alı) beyefendi;
bir ay önce antolojiden ayrılma kararı aldımdı (çok ta mühimdi peh)
tamamen sıkıntı ve bıkmışlık..insan taze kan arıyor :) gözüme yanlışlıkla çarptın.yazılarını fln okuyunca vayy dedim vay seni vay vay..aynen böle dedim..(tanıtım sayfan pek güzel)
o ara okudum hepsini ve aha aradığım taze kanı buldum dedim.
şimdi şöyle bir durum var; antolojide her dikkatini çeken kişiye slm verip muhabbet açamazsın..adabı var..laf atarsın alakasız..sonra o karşıdaki anlamaz,atlar..sonra sen biraz cıvık yaparsın olayı ki adam/bayan rahat olsun,tanımadığı biri olduğun için kasılmasın diye.
öyle başlarsın yani.ya da ben bunu bilirim :) biraz konuşmak istemiştim sanırım (öyle olması lazım yoksa gereksiz yazmazdım)
ve onu yazdığım zamanlar böye bir melankoli içindeydim ve sanırım sende de gördüm o durumu..ve saat çok geçti ve sen online idin..ve ve sadece muhabbet başlatmak için gerçekten.aşağılama varsa,dediğim gibi te bu lafazana idi.eğer anladığın gibi olsaydı bak aynen şöle yazardım:

'nevi şahsına münhasır? hadi ya,sazan :) '

evet böyle yazardım..noktalara nükte yüklerken iki noktalara da dikkat eyle..

ama şaşırmamalıyım.basit olmayan adamlar kafalarında basit manalar barındıramıyorlar.al sana paranoyaklık..

(çırak bak sana da aynı anda iltifat ettim basit adam diilsin dedim ho ho) =>sui generis çırağın senle alakası yok bu sayfayı nası olsa okur diye mesaj verdim de..

bir kez döndün mü bir daha döndüğün yere dönemezsin,zaman akıp gitmiştir deil mi?
evet..heraklides'in önermesine uygun davranmak gerkiyor.lafazanlık kötü birşey.

sıra geldi senin lafları analitik incelemeye,üstünde çalışmaya:

'Lafazan´in maksadının beni aşağılamak olduğu anlaşılıyor. '
=>aksine takdir ettim de nasıl iletişim kurarım diye iz bıraktım.
tekrar ediyorum sazan benim (off)

'Benim hakkımda yazilanlar bölümüne girerek bu incileri döküyor ve çıkıp gidiyor.
Şimdi de o incilere sahip çıkmasının zamanı gelmiş oluyor.'

=>incileri saçıp gittim ama,akşam iki kişi beni zorla antoloji kapısından içeri soktu,ayrıyetten şu yazdıkların çok koydu beyefendi (artık abi yok,bıraktım) incilerimi topluyorum,tükürdüğümü yalıyorum.

'Onun beni nerden tanıdığı ise beni ilgilendirmiyor.
Kendisi de beni ilgilendirmiyordu. Bu yaylımı yazıncaya kadar ilgi alanımda ve ondan sonra bir daha da olmayacak.'

=>üzüldüm.

'Hak ettiği ilgiyi görmeli bay „lafbaz“.
Talep ediyor bu ilgiyi.'

=>ilgilendiğim insandan ilgi talep ediyorum.

'Bay lafbaz yol kesen mahalle kabadayıları gibi bana ayak yapma, yerim diyor.
Karşımıza bir kabadayı çıkıyor'

=>dayı olamam..potansiyel teyzeyim :)

'Kaba dayı nın kabalığı bana isabet ediyor.
Kabasınız bay bir yeğenin dayısi'

=>haşa.sevdik sizi (siz tanımazsınız)

'Kabahatiniz değil kabalığınız.
Siz nezaketi erdem olmaktan çıkarmış bir güruhun meyvasısınız.
Çok acı.'

=>ah anne ah.görse bu lafı..
cıks hayır..daha fazla dayanamıyorum.çok sıkı laf koyuyorsun.ama bunu hak etmiyorum.bunu geri almanı isterim.

'Bu, muhtemelen hennüz üniversite sıralarına girmiş, kendisine ”lafazan” rumuzunu yakıştırmış kişi..'

=>bu laf da içimi burktu.
lisedeyim lisedee! ! off ya aman ya:(

'Ben kendimi ciddiye almıyorum.
Uğraşısını verdiğim işi ciddiye alıyorum.
Yaptığım işin ”lafazan”´ı değil, bilgesi olmak niyetim. '

=>çok iyi laf..hem lafazan hem bilge şuna bak ya..

'Hiç kimsenin hakkında gözüm yok.
Bu nedenle, bay Lafazan´in da hakkıni teslim etmek ve incilerini iade etmek sorumluluğuyla bu yaylım yayıldı. '

=>aldım incileri..yazdırıp duvarıma asıcam.(ciddi)

..
ve
'özgün' beyefendi (abi yok) ,diyecek lafım yok ziyade..
ama daha fazla yaz :)
taze kan taze
çok sevdim..

(dalgalııı evgenii kooş taze kan bulduuum! hem bilge hem lafazan)
[özgün beyefendi amca,bu da bi mesajdı sen görmezden gel oldu mu]


Leman Sam devam ediyor:

Tuttuğun kalem olsa yüreğinin elleri
Bir defa daha yazsa 'sui-generis sui-generis'
..
Uğruna döktüğüm 'incilerim' için
Yağmurdan özür dilerim dilerim

LasazaN

İkimiz de 'Lâ' olmuşuz. Bu ne haldir. :)

dilenci dilenciiiiiiiiiiiiii açtırtma benim bayramlık ağzımııııı :) birbirimize yolladığımız ilk 3 mesajı kamuoyuna yayınlarsammmm:P
şuna bak yaa haline bakmadan dalga geçmez mi bi de :))))
hoşgeldin güzelim, duracakmısın bilmem ama:(
haaa bu arada,' incele' demişin ama ne hacetttt..çoktan incelenmişti bile :)) veee haklısın :)

bonjour dame

je ne suis pas carpe.
ce qui est votre nom?
La sazan, sagement.. bon pour vous.
...
au revoir belle fille..
au revoir
:)

la-sazann hahahahhahaha...la-sazan hahhahahahah...la-sazan hahahahhaha...
güzel olmuş güzel hahahhahah...

Sazan´dan.

Bir kez döndüğün yerden, bir daha döndügün yere dönemezsin.

Bu bir suda iki kez yıkanamyacağındır.

Bana Sui-Generis´imus´u yakıştırmayıp, bir tatlı su balığının kaygan ve pullu sırtına yükleyip kaydırmak istiyorsun.

Neden?

Lafazan´ım, her dediğim yanıma kalır mı diyorsun?
Kalır.
İzi kalır.
Söylediğin sözün sende izi kalır.

Söz sahibine aittir.
Öznesi sözün izinden muaftır.
Sözün muhtevası, sahibinin muhtevasına şaittir.
Sözün öznesine yüklemeye çalıştığın muhteva, senden uzayandır.
Senin uzantındır.
Sözün öznesi ile yüklenmeye çalışılan muhteva örtüşürse, senden özneye yüklenen bir ad olur.
Ad vermiş olursun bir halete. Özneye yüklenen, senden uzayan ve senin haleti tasvirin ile adlanan haletin izi sana bulaşır.

Bende bulduğun haleti ”sazan”la adlandırıyorsun.
Bir tatlı su balığının kaygan, pullu sırtından bana bir halet türetiyorsun.
Beni o kaygan halette kaydırmak mı niyetin?

Neden?

'nevi şahsına münhasır..
hadi ya,sazan :) '

Söylenen söz bu.
Bun-cacik bir söz.

Neden bir insan, bir başka insana bunu söylemek ister?
…
Noktalara nükte yükledim.

Lafbazların söyledikleri sözlerin izini taşımama muafiyeti mi var?
… (nükteli noktalar)

Bir kez döndünmü, bir daha döndüğün yere dönemezsin.

Nevi şahsına münhasır, ki aslı navi-i şahsına münhasır dır, benim kendime latince secmiş olduğum rumuzun (Sui-Generis) , eski türkcedeki karşılığı oluyor. Bu günün türkcesi ile kendine özgü manasına geliyor.

Ne oluyor?

Bu, muhtemelen hennüz üniversite sıralarına girmiş, kendisine ”lafazan” rumuzunu yakıştırmış kişi, bunu eğlenceli buluyor. Bu eğlence merakına hakimiyetini yitirerek, bunu alay etme derecesine terfi ettiriyor ve ”hadi ya, sende” diyor.

Şimdi virgülün konulduğu yere dikatinizi cekiyorum. Bu virgülsüz bir ifade olsaydı bundan, yapma ya veya ciddimisin gibi bir anlam çıkardı. Bir nevi (burda nevi nevi-i değil) , inanamadım veya sanmıyorum gibi bir anlam çıkardı. Virgül, anlama anlam katıyor. Ve virgüllü anlamı şu oluyor; hadi ordan, gülerim haline. Gülmek fiilini eklemis olduğu :) isaretinden anlıyorum.

Beynim analitik çalışıyor.
Bu sonuçların arasına artılar koyuyorum ve şöyle bir sonuç çıkarıyorum.

Sen kim özgün olmak kim, gülerim senin o özgünlük tafralarına.

Bunu ben çıkarıyorum.

Ben öyle bir adamım ki, benim mekanımda özgün takılanın alnını karışlarım.
En özgün benim ve benden daha özgünleşmeye çalışanın ayağını sazana bindirip kaydırırım.

Sazan kelimesi türk dil kültüründe bir argo kalime ve hafifletici, yöneltildiği özneyi aşağılayıcı bir yüklem.

Lafazan´in maksadının beni aşağılamak olduğu anlaşılıyor.
Tafra yapma öyle özgün havalarda, mekanımda öttürmem benden daha özgün horozu diyor veya ben bu anlamı yüklüyorum eylemine.
Benim sözüm; izini taşımaya razıyım.

Şöyle bir anlam da çıkarılamazmı?
Ben senin özgünlük diye sattığın teraneleri ciddiye almıyorum, ve de almadığım gibi bu kasıntı haline de gülüyorum.

Olabilirmi?

Ben bunun olmadığını düşünüyorum.
Gerekcem, benim bu „lafazan“ ile bu güne kadar ne bir doyalog ne de bir paylaşım yaşamamış olmamdan kaynaklanıyor.

Benim hakkımda yazilanlar bölümüne girerek bu incileri döküyor ve çıkıp gidiyor.
Şimdi de o incilere sahip çıkmasının zamanı gelmiş oluyor.

Tek tanımışlığım burdan geliyor, ve bu değerli incileri zimmetimde saklamaya içim elvermediğinden, emanetini iade etmek durumunda kalıyorum.
Onun beni nerden tanıdığı ise beni ilgilendirmiyor.
Kendisi de beni ilgilendirmiyordu. Bu yaylımı yazıncaya kadar ilgi alanımda ve ondan sonra bir daha da olmayacak.

Fakat hazır girmişken hakkını vermek gerekiyor.
Bu incileri sahipsiz bırakmaya içim el vermedi.

Hak ettiği ilgiyi görmeli bay „lafbaz“.
Talep ediyor bu ilgiyi.

Bay lafbaz yol kesen mahalle kabadayıları gibi bana ayak yapma, yerim diyor.
Karşımıza bir kabadayı çıkıyor.

Kaba dayı nın kabalığı bana isabet ediyor.
Kabasınız bay bir yeğenin dayısi.

Kabahatiniz değil kabalığınız.
Siz nezaketi erdem olmaktan çıkarmış bir güruhun meyvasısınız.
Çok acı.

Öğrenme sanatını, bir bulamacı telaşlı tıkınma ugraşı gibi yaşıyorsunuz.
Hazimsizliğinizi kusmayı hitabet sanıyorsunuz.
Çok acı.

Kör bakarlığınızı, mucizenin ortasında haykırıyorsunuz
Nidalarınızın ağırlığını taşıyamıyacak kadar hafifsiniz.
Cok acı.

Sizi sözünüzün izini taşımaya davet ediyorum.

Sizden utanmayı diliyorum.
Beni utandırmanızi.

Ben kendimi ciddiye almıyorum.
Uğraşısını verdiğim işi ciddiye alıyorum.
Yaptığım işin ”lafazan”´ı değil, bilgesi olmak niyetim.

Benim işim yaşama yeni anlamlar yüklemek.
Bildiklerinizin dışında anlamlar.
O her gün, her an yaşadığımız mucizeye açmaya çalışıyorum gözlerimi
Bunun için yaşamı sorguluyorum.
Sorgusuz kabulleri red ediyorum.
Sorgusuz kabullerin körlüğünü kendime yakıştırmıyorum.
Yaşamı bendeki tezahüründe sorguluyorum.
O bir raslantının mucizesine, körlüğü yakıştıramıyorum.

Kendinizi ciddiye almayın.
Yaptığınız, uğraşısı içinde olduğunuz işi ciddiye alın.
Eyleminizin bilgesi olun.
Körlüğünüzün rehavetinden silkinip, ışığın sorumluluğuna soyunun.
Ezberin birinciliğini red edin ve bilginin ışığında eyleminizde sade bir varlığı seviniz.

Ben yazım tembeli değilım.
O nedenle gerektiğinde
Gerektiğince zevk ile yazıyorum.

Hiç kimsenin hakkında gözüm yok.
Bu nedenle, bay Lafazan´in da hakkıni teslim etmek ve incilerini iade etmek sorumluluğuyla bu yaylım yayıldı.

Karadır kaşların, ferman yazdırır
Bunca diyar gezdim
Daha nicelerini de gezerim
Sen iste ben ferman yazayım.

Boynu büküğüm
Neylerim
Eylerim
Bebek aylerim
Bu aşk beni iflah etmez
Seni hiç

Bebeğin beşiği çamdan
Yuvarlanır düşer
Bey babalar gelmez
Kaydığın kaydıraklar hala çocuk bahçesinde
Rengi soldu
Kendi duruyor
O eski bahcede bildğin yerde

Benim bir bildiğim
Bir bilmediğim
Bilmediğim
Bilmem

Unuttum.

Sui-Generis, namı diger, nevi-i şahsına münhasır bir adam. Sadece kendisi gibi.

bak bak kimler var burada kimler...gel hadiii :))

açılııııııııııııınnnnnnnn......
geliyor :)

Nerlerdesin kardeş? Gruba da hiç uğramıyosun, özlettin kendini..

Sirça sarayda hersey yolunda mi?

nerelerdesin.an sızın mesaj almayı kestin gittin daha da gelmedin.

sessiz. hiç tekin degil bu hal.
erkek avatarli. sag gösterip sol sallama hali
demek ki o sol muhalefet

potansiyelini degerlendircek uyuk ihtimalle..ama bu potansiyele mahkum olmamayı nasıl başarabilecek?
eger mahkum olursa, tepeden bakmaya balşayacak; ama eminim ki, kendini de izleyen biri oldugu icin, eksikleri onu tepeden bakma hatasından kurtaracak. O yuzden surekli kendinin farkında olmak zorunda; surekli kendini didikleyecek ve tonla acı cekecek. Ama başka yapacak bir sey yok. ASlında var, potansiyelinin nadasa bırakacak ve onu uyutucak; boylece didiklenmek zorunda kalmayacak. Ama bu seferde rahatsız olacak. İÇindeki istekler onu kışkırtacak. Acı çekmesinden başka bir yol yok. Ve ancak o zaman potansiyeli işleneiblir bir hale gelecek. Ve yavaş yavaş kendi öğretmeni olacak.

özledim seni

Sabah erken kalkınca perdeleri açıyorsun,içeri girmiyor ışık.Güneş bile küsmüş sana..