Aylin Pekinel Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakk ...

:((((((((((

çok güzel ve naif bir arkadaşımız.hayatta mutluluklar dilerim

Ne zaman seni düşünsem; usuldan bir şiir başlar gökyüzünden, dökülür ağır ağır saçlarıma. Tepeden tırnağa mısraya batarım, tepeden tırnağa aşka...

aylın deyınce ısım anlamı olarak aya aıt dıye cıkıyor ay gecelerı karanlıkta yolumuzu bulmaya korkularımızı ısıgıyla yok eder dıyorlar aylın pekınel de tıpkı boyle korkmaya gerek asla yok ben kendını yenı tanıdım ama gercektenkı cok cok ıyı bır kısılık ve sunu derımkı ıyıkı tanımısım aylın ıyıkı varsın

dönüşü olmayacak yolcululuklar başladı...
okunmayan şiirler yazıldı....
söylenmeyecek aşk şarkıları...
dedim ya bu beşinci mevsim..


yani..


Veda Zamanları...

Ben mi şımardım yoksa şımartıldım mı :) :)
Şımarsam bile beni yola getirirsin :) :)
Gözlerine vurgunum Mavi bakan..

Nasıl da yağmıyor yağmur
gözlerim sırılsıklam
sahile vuran dalgalar kadar maviyim belki
mavinin her tonu ellerimde
maviler sırılsıklam
Yüreğim gibi, Mavi gözlerine hayran...

Seni görünce içim bir hoş olirrrrr,
yüreğim tutuşiiiirrr
Gözlerim yaniiiiiirrr
Diyeceksin ki niye?
İşte Eyle ....

yürümesi an gibi
nasıl taşırsa sırtında evini bir kaplumbağa
insan öyle taşır insanı yarına
çekik denizler ay vaktini bekler

- güçlüyüm
seni sevecek kadar

kırar kilitlerini gizil mabedlerimin
yazamadığım şiirlere yansıyan yüz
zarif bir tekne gibi süzülür
atar sularıma ağlarını
söz mühürlenir...

Güneşe inat karanlığa sığınmak mı, karanlığa inat güneş gibi doğmak mı? Zamansız açan çiçek solar ama o açmaktan vazgeçmez. Vazgeçmemek üzere yola çıkmalı...

Yumuyorum gözlerimi, yıldızlar düşüyor gökyüzünden ellerime
Bir nefes gibi kalıyor ömrüm.

Bir ihanetin adını bilmez,
En deli fırtınalarda savrulmuş gönlüm.
Yalanı sevmediğimi, değil!
Sevdiğime söyleyemediğimi bilirim.
Severim,
Sevilmek beklentiyse,
Karşılık beklediğim tek sevmek.
Tek sevilmek.
Hesapsız açtığım üç sevda çiçeğim,
Üç ayaz yemişliği var yüreğimin.
Korkmadan yaşamak benim işim değil.
Korkarım Allah’ tan.
Korkarım gitmelerden.
Nice korkularımı kimselere diyemedim ben.

Cebinde kelimeleri hep eksik olan bir yazardım ben
ve çıkınımda noktalar, virgüller
Üç noktam hiç olmadı oysa benim
Noktaları bile birleştiremedim üç nokta yapmak için
Çünkü en gerekli yerlere koymayı umut etmiştim tüm noktalarımı
Virgüllerimi daima bir yudum da olsun nefes almaya ayırmayı düşlemiştim
Taşlar takıldı hep ayağıma,
Düştüm
Noktalarım bir yana virgüllerim bir yana
Oysa ki düşmek lazımmış bana
hayatı açıklamak için
virgülün üstüne noktayı koyabilmek için...

bir şiirde sevişiyoruz
uzayıp kısalan gecelere dolanan
kollarımız asma / köklü
başakların boy verdiği aydayız
bunlar ayçiçekleri yol boyu gördüğün
boyunları sabır yüklü

yalan yılana benzer soğuktur yüzü. söyleyende yılandır zaten zehirdir özü. özü sözü bir olanlara selamlar...

ne varsa yaşanılan..
yaşandı sanılan ne varsa aşka dair..
batsın yerin ta en dibine
yoktu çünkü..
her aşk yalancıydı..
soğuktu yüzü..
muhayyeldi..
faniydi..

Gökyüzü
Taşıyamıyor perdesini umutsuzluğun
Asıyor düşleri başıboş dökülen bulutlara

Hiç bu kadar güzel yağmamıştı yağmur

Dökülüyor şehrin ışıkları

Islanıyor yüzü çocuksu bir şiirin

üzerime dokuzuncu ay düştü
...yitik günler celladı...

ipini koparmış gulyabanicesine
vururken zamanın mührünü yaza
soluyor yadigar gül goncası
sırnaşık ölümün
aşüfte bir eylül gecesinde