Tamara Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Antoloji.com

  • seyduna türküleri

    23.01.2007 - 13:55

    Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
    İki ayrı yürekte durmadan kanayan
    Seyduna’yla Şahrud
    Yüreklerin akarken bıraktığı izi
    Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
    Yoktu.
    İki iklim farkıydılar
    Ne zaman göz göze değseler
    Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
    Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
    Üçüncü bir kente düşmüş suretleri

    Şahrud gökyüzü geliniydi.
    Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
    Bir solukluk rüzgarda bile
    Usul usul kanardı gelincik bedeni.

    Seyduna yeryüzü cehennemi.
    Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
    Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
    Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.

    İki iklim ayrıldılar.
    “Ya Şahrud! ” dedi Seyduna
    “Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
    Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
    Su gibi git.”

    Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu.
    Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
    Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
    Yüzlerine oturdu.

    Rivayet odur ki,
    Şahrud vardığı denizlerde hala
    Seyduna türküleriyle uyanmakta,
    Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan
    Masalla yaşlanmakta.)

    (biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)

  • ermeniler

    23.01.2007 - 13:39

    atalarımın bir zamanlar ki komşuları....komşu diyorum ama icten hesaplı bi komşuluk bu...atalarım onlara onlar atama zarar vermişler...ne yazık! ...

  • fem

    20.01.2007 - 17:21

    nefret ettiğim dersane...

  • Hrant Dink

    19.01.2007 - 21:21

    ona da yazık ettiler.....ne yani ben onlar gibi düşünmüyorum diye anadilim onlarınki gibi deil diye beni de mi katledecekler.....ben böle sisteme.....

  • surata telefon kapatmak

    19.01.2007 - 21:15

    bazen gıcıklık olsun diye telde konuştuğum kişiye bekle bak sana cok güzel bi ses dineltecem diyorum....ve tak suratına kapatıyom...cok eğlenceli bişi..tavsiye ederim :))

  • a.e.o

    19.01.2007 - 21:13

    Allah'a emanet ol.....cok kullandığım bi kısaltma

  • Rabia

    19.01.2007 - 21:12

    birinin ismi de kimin ismi acaba? ............... ;)

  • sevdan bir ateş

    18.01.2007 - 17:11

    Senin alev gözlerin
    Eritse şu ruhumu
    Buz olur kesilirim
    Yanarken içim

    Sesin bir uçurum
    Çağırırsa beni
    Kuş olur uçarım
    Yanarken içim

    Sevdan bir ateş oldu bende
    Gönlüm bir deli coştu sende

    Saçların rüzgarından
    Savururken gönlümü
    Sürgün olur göçerim
    Bu diyarlardan

    Kime dokunur ellerim
    Kimi görür gözlerim
    Ölüm çıkar karşıma
    Yine sen derim

    Sevdan bir ateş oldu bende
    Gönlüm bir deli coştu sende

    DÜŞ SOKAĞI SAKİNLERİ

    burdan dinleyebilirsiniz....

  • çocukken yaptığımız saçmalıklar

    17.01.2007 - 17:37

    büyüklerimden aldığım bi sigara içme merağım vardı...kurumuş yaprakları gazeet kağıdının icine koyup sigara niyetine yakmıştım.....tabi bol bol zehirlenmiştim.....tadı cok acıydı :) daha sonra işleri bizim mahallenin cocuklarıyla ilerletip bakkaldan sigara satın almak icin bakkal amcaya 'amca dayım öldü annem cok üzgün sigaraya ihtiyacı var ' yalanıyla gidiyoduk e tabi adam ne yapsın nerden bilsin icimizde donen dolapları...ama cok fazla sürmeden abime yakalandık...güzelce uyardı...başka bişi demedi cunku ona ozenerek yaptığımızn farkındaydı...o günden sonra sigara içmedim pek..artık ireniyom..ama arada bir hiç fena olmuyo :) ayda yılda bir yani.....

  • DUYU ORGANLARI

    17.01.2007 - 17:06

    kulak,burun ve boğaz olmak üzere üç duyu organımız vardır:P

  • melaye ciziri

    17.01.2007 - 17:02

    MELAYÊ CIZÎRÎ

    Melayê Cıziri’nin gerçek adı Ahmed’dir. Melayê Cıziri’nin doğum tarihi hakkında birçok rivayet vardır. Kendisinin şiirinde belirttiğine göre Hicri takvime göre 974’te Cizre’de dünyaya gelmiştir. Miladi takvime göre 1566’a denk gelir.

    Ji herfan mah û salê me

    Nehat der şiklê falê me

    Bu da ebced hesabına göre 974’ü gösterir.

    Melayê Cıziri Botan aşiretindendir. Babasının adı Muhammed’dir. O da zamanında bütün Kürt halkı arasında bilinen, dindar bir ailede büyümüştür. İlk hocası babasıdır. Sonra Kürdistan’ın birçok yerinde tahsilini devam ettirmiştir. Diyarbakır, Bingöl, Hasankeyf gibi farklı yerlerde ilim öğrenir. İmamlık icazetini Diyarbakır’dan Mele Taha’dan almıştır. Uzun süre Diyarbakır’ın Sırba Köyünde İmamlık yapmıştır. Sırba ve Hasankeyf’ten sonra Cizre’ye gelir ve hayatının sonu kadar memleketi olan Cizre’de kalır. Botan Beyi Mir Şeref Han’ın danışmanlığını yapıyordu. İmameddin Bey (Şeref Han) Melayê Cıziri’ye çok değer verirdi.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin eserlerinden en meşhur olanı O’nun “Divan”ıdır. Doğrusu diwanından başka hiç bir eserinden bahsedilmiyor. “Divan”ının dışında ağızdan ağza bize kadar ulaşan sadece birkaç şiiri vardır.

    Mela Ehmedê Cıziri “Aşkın Piri” olarak tanınır. Aşk şiirleri kısa bir süre öncesine kadar evlerde eşler arasında karşılıklı okunurdu. Bunların dışında divanının her bir bölümü kendi başına bir bilinç ve sanat kaynağıdır. Tarihten, felsefeye, Timurleng ve Cengiz’in barbarlığından, Sokrat’ın teorisine, astronomiden, dünyanın hareketlerine kadar birçok konuda şiir yazmıştır.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin divanı Kürt edebiyatı açısından büyük bir zenginliktir. Mela şiirlerinde Farsça, Arapça ve birkaç ta Türkçe kelime kullanmıştır. Buna rağmen şiirlerini zengin bir dille yazmıştır. Şiirlerin birçok Kürtçe atasözü ve deyime yer vermiştir. 1500e yakın kelime ile yazmış ve kelimelerinin çoğu Kürtçe’dir. Bugünkü sözlüklerde Mela Ehmedê Cıziri’nin kelimelerinin yer almaması araştırmalarımızdaki eksikliği gösteriyor.

    Onun şiirlerinden bazıları halkın ağzından bu günlere kadar gelmiştir. Şiirleri belli süre halk tarafından okunmuştur.

    Şiirlerindeki duygu yoğunluğu okuyanları çok etkilemektedir. Melayê Cıziri şiirlerinde Türklerin ve Farsların Kürtlere yönelik haksızlıklarından da bahsetmiştir.

    Melayê Cıziri ilmi alanda kendini geliştirmiş ve büyük bir alimdir. Şüphesiz Melayê Cıziri Mutasavvuf idi, bir alimdi ve şiirlerinde saklı olan daha bir çok düşünce var.

    Süleyman Şoreş şöyle der: “Bazıları onun ‘Vahdetul Vucud’ meşrebine bağlı olduğunu söylerler. Yani Allah ve alem birdir, farklı değiller. Fakat benim Mela Ehmedê Cıziri’den anladığım onun ‘Vahdetul Mutlaq’ meşrebine dahil olduğudur.” Şiirinde şöyle der:

    Wehdetê Mutleq mela nûr e di qelban cela

    Zorê di vê meselê ehlê dila şibheme

    Bir başka beyitte:

    Wehdetê sirf e me meşrep te çi iksîrê wucûd

    Em lebaleb çi lebaleb bixwe hemame lebaleb

    Mele Xalıd Sadini Melayê Cıziri hakkında şunları söylüyor; “Melayê Cıziri’nin divanında O’nun, bütün hikaye, eski rivayet, örf, adet, İslami ve ondan önceki ilmi kavramlara hakim olduğunu görüyoruz. Aynı zamanda O çevre halkların tarih ve ananelerinden de haberdardır.”

    Mela Ehmedê Cıziri’nin divanında toplam 140 şiir vardır.

    Mela Ehmedê Cıziri, her zaman divanı kendisine meslek edinmiştir. Okunmalarında da çok titizdir. Yanlış okunduğunda kızardı.

    Mela Ehmedê Cıziri ve Feqiyê Teyran’ın atışmalarından anlıyoruz ki O 1631’de Cizre’deydi. Divanını da o yıl (1631) bitirmiştir. Feqiye Teyran “Îro girya me tê” isimli şiirinde Mela’nın ölümünü işler. Buna göre hicri 1050 yılında (M:1640) vefat etmiştir.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin ölümü hakkında birçok rivayet vardır.

    Hicri 1050’de vefat etmiştir. Mezarı şimdi Cizre’de, “Medresa Sor”dadır.


    burdan Sebah el-Xeyiri Xanim i dinleyebilirsiniz...manyak bişi... :)) bir imamın kalkıpta eşine böyle güzel şeyler söylemesi cok romantik....mutlaka tıklayın...

  • melaye ciziri

    17.01.2007 - 16:59

    MELAYÊ CIZÎRÎ

    Melayê Cıziri’nin gerçek adı Ahmed’dir. Melayê Cıziri’nin doğum tarihi hakkında birçok rivayet vardır. Kendisinin şiirinde belirttiğine göre Hicri takvime göre 974’te Cizre’de dünyaya gelmiştir. Miladi takvime göre 1566’a denk gelir.

    Ji herfan mah û salê me

    Nehat der şiklê falê me

    Bu da ebced hesabına göre 974’ü gösterir.

    Melayê Cıziri Botan aşiretindendir. Babasının adı Muhammed’dir. O da zamanında bütün Kürt halkı arasında bilinen, dindar bir ailede büyümüştür. İlk hocası babasıdır. Sonra Kürdistan’ın birçok yerinde tahsilini devam ettirmiştir. Diyarbakır, Bingöl, Hasankeyf gibi farklı yerlerde ilim öğrenir. İmamlık icazetini Diyarbakır’dan Mele Taha’dan almıştır. Uzun süre Diyarbakır’ın Sırba Köyünde İmamlık yapmıştır. Sırba ve Hasankeyf’ten sonra Cizre’ye gelir ve hayatının sonu kadar memleketi olan Cizre’de kalır. Botan Beyi Mir Şeref Han’ın danışmanlığını yapıyordu. İmameddin Bey (Şeref Han) Melayê Cıziri’ye çok değer verirdi.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin eserlerinden en meşhur olanı O’nun “Divan”ıdır. Doğrusu diwanından başka hiç bir eserinden bahsedilmiyor. “Divan”ının dışında ağızdan ağza bize kadar ulaşan sadece birkaç şiiri vardır.

    Mela Ehmedê Cıziri “Aşkın Piri” olarak tanınır. Aşk şiirleri kısa bir süre öncesine kadar evlerde eşler arasında karşılıklı okunurdu. Bunların dışında divanının her bir bölümü kendi başına bir bilinç ve sanat kaynağıdır. Tarihten, felsefeye, Timurleng ve Cengiz’in barbarlığından, Sokrat’ın teorisine, astronomiden, dünyanın hareketlerine kadar birçok konuda şiir yazmıştır.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin divanı Kürt edebiyatı açısından büyük bir zenginliktir. Mela şiirlerinde Farsça, Arapça ve birkaç ta Türkçe kelime kullanmıştır. Buna rağmen şiirlerini zengin bir dille yazmıştır. Şiirlerin birçok Kürtçe atasözü ve deyime yer vermiştir. 1500e yakın kelime ile yazmış ve kelimelerinin çoğu Kürtçe’dir. Bugünkü sözlüklerde Mela Ehmedê Cıziri’nin kelimelerinin yer almaması araştırmalarımızdaki eksikliği gösteriyor.

    Onun şiirlerinden bazıları halkın ağzından bu günlere kadar gelmiştir. Şiirleri belli süre halk tarafından okunmuştur.

    Şiirlerindeki duygu yoğunluğu okuyanları çok etkilemektedir. Melayê Cıziri şiirlerinde Türklerin ve Farsların Kürtlere yönelik haksızlıklarından da bahsetmiştir.

    Melayê Cıziri ilmi alanda kendini geliştirmiş ve büyük bir alimdir. Şüphesiz Melayê Cıziri Mutasavvuf idi, bir alimdi ve şiirlerinde saklı olan daha bir çok düşünce var.

    Süleyman Şoreş şöyle der: “Bazıları onun ‘Vahdetul Vucud’ meşrebine bağlı olduğunu söylerler. Yani Allah ve alem birdir, farklı değiller. Fakat benim Mela Ehmedê Cıziri’den anladığım onun ‘Vahdetul Mutlaq’ meşrebine dahil olduğudur.” Şiirinde şöyle der:

    Wehdetê Mutleq mela nûr e di qelban cela

    Zorê di vê meselê ehlê dila şibheme

    Bir başka beyitte:

    Wehdetê sirf e me meşrep te çi iksîrê wucûd

    Em lebaleb çi lebaleb bixwe hemame lebaleb

    Mele Xalıd Sadini Melayê Cıziri hakkında şunları söylüyor; “Melayê Cıziri’nin divanında O’nun, bütün hikaye, eski rivayet, örf, adet, İslami ve ondan önceki ilmi kavramlara hakim olduğunu görüyoruz. Aynı zamanda O çevre halkların tarih ve ananelerinden de haberdardır.”

    Mela Ehmedê Cıziri’nin divanında toplam 140 şiir vardır.

    Mela Ehmedê Cıziri, her zaman divanı kendisine meslek edinmiştir. Okunmalarında da çok titizdir. Yanlış okunduğunda kızardı.

    Mela Ehmedê Cıziri ve Feqiyê Teyran’ın atışmalarından anlıyoruz ki O 1631’de Cizre’deydi. Divanını da o yıl (1631) bitirmiştir. Feqiye Teyran “Îro girya me tê” isimli şiirinde Mela’nın ölümünü işler. Buna göre hicri 1050 yılında (M:1640) vefat etmiştir.

    Mela Ehmedê Cıziri’nin ölümü hakkında birçok rivayet vardır.

    Hicri 1050’de vefat etmiştir. Mezarı şimdi Cizre’de, “Medresa Sor”dadır.


    burdan Sebah el-Xeyiri Xanim i dinleyebilirsiniz...manyak bişi... :)) bir imamın kalkıpta eşine böyle güzel şeyler söylemesi cok romantik....mutlaka tıklayın...

  • zamani baraye masti asbha / sarhoş atlar zamanı

    17.01.2007 - 16:51

    bu filmi üc sene önce izlemiştim....cok etkilendiğim filmlerden biri....soundtrack parcası mehmet atlı ya ait..şarkının ismi dengé dilé min...

    burdan

    dinleyebilirsiniz...cok güzel bi şarkıdır.....tabi film de öyle

  • deniz ve mehtap

    15.01.2007 - 17:50

    Deniz ve mehtap sordular seni neredesin?
    Nasıl derim terketti bırakıp beni gitti
    Anladılar ki aşkımız bitti..
    Alay ettiler benle hep
    Sen oldun bunlara bak sebep
    Mehtap dedi gördüm ah onu
    Belinde erkek kolu
    Deniz güldü halime
    Bir avuç su verdi elime
    Biterse gözyaşın al dedi
    Doldur tekrar yerine...
    Rüzgar ve martı sordular seni neredesin?
    Nasıl derim terketti bırakıp beni gitti
    Anladılar ki aşkımız bitti
    Alay ettiler benle hep
    Sen oldun bunlara bak sebep
    Martı dedi gördüm ah onu
    Belinde erkek kolu
    Rüzgar güldü halime
    Dedi gidelim düş önüme
    Gidemem dinle martıları
    Bitmiyor alayları...

    cok sevdiğim bi şarkı.....Zara da son albümünde seslendirmiş...

  • Temptation

    15.01.2007 - 17:26

    Temptationun anlamı cazibe,şeytana uymaktır....Arash'ın Rebecca ile söledikleri şarkının ismi de temptation.....

    burdan dinleyebilirsiniz........

  • Bulunmaz Bursa Kumaşı

    14.01.2007 - 19:23

    yaww o bulunmaz hint kumaşı deil miydi....? :()

  • peri bacaları

    14.01.2007 - 18:22

    Onun memleketinde var peribacaları....:((

  • dreams

    12.01.2007 - 17:55

    rüyalar mı...o da nedir...benim hiç gormediğim bişey....keşkeee rüyaa gorsemm...ve bi zahmet biraz da anlamlı olsa....hani oluyo ya gelecek ile ilgili ip ucları veren rüyalar....rüya gorduum zaman abuk sabuk şeler goruyorum..arkadaşlarım bilincaltıma attığım şeler olduunu söylüyolar....

  • in the shadows

    12.01.2007 - 17:52

    IN THE SHADOWS

    No sleep
    No sleep until I am done with finding the answer
    Won't stop
    Won't stop before I find a cure for this cancer
    Sometimes
    I feel I going down and so disconnected
    Somehow
    I know that I am haunted to be wanted

    I've been watching
    I've been waiting
    In the shadows all my time
    I've been searching
    I've been living
    For tomorrows all my life

    In the shadows

    In the shadows

    They say
    That i must learn to kill before i can feel safe
    But I
    I rather kill myself then turn into their slave
    Sometimes
    I feel that I should go and play with the thunder
    Somehow
    I just don't wanna stay and wait for a wonder

    I've been watching
    I've been waiting
    In the shadows all my time
    I've been searching
    I've been living
    For tomorrows all my life

    Lately I been walking walking in circles, watching waiting for something
    Feel me touch me heal me, come take me higher

    I've been watching
    I've been waiting
    In the shadows all my time
    I've been searching
    I've been living
    For tomorrows all my life
    I've been watching
    I've been waiting
    I've been searching
    I've been living for tomorrows

    In the shadows

    In the shadows
    I've been waiting

    THE RASMUS grubunun şarkısı cok güzeldir......

  • öpmek

    12.01.2007 - 17:49

    ilkokuldayken bi kitap okumuştum..kitaptaki kadın torununa 'bazen bir öpücük ya da bi damla gozyaşı ifade eder sevgiyi ' diyodu...

  • hissedilen duygunun adını koyamamak

    10.01.2007 - 18:26

    Değil / Orhan Veli

    Bilmem ki nasıl anlatsam;
    Nasıl, nasıl, size derdimi!
    Bir dert ki yürekler acısı,
    Bir dert ki düşman başına.
    Gönül yarası desem...
    Değil!
    Ekmek parası desem...
    Değil!
    Bir dert ki...

    Dayanılır şey değil.

  • şeyh said isyanı

    24.12.2006 - 16:59

    şeyh said....yiğit insan....tabi yiğit insanların sonu 'hayin'damgası yemek....katledilmek.....miré mın...şéx seid.....

  • romeo ve juliet

    23.12.2006 - 17:16

    Ahh romeo....ahhh.....işte size güzel bi aşk hikayesi...oldukca 'saf' tam kıvamında yani....ama yine aşka yazık ettiler....

  • aldatılmak

    23.12.2006 - 17:05

    AŞK.....AŞK HEP ALDATILIYOR.....

Toplam 465 mesaj bulundu