Aslım Eylül - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

Rüya Günlüğüm
Paranormal Anılar
AÇIK GÖZLERLE RÜYAMIN CİSMİNİ GÖRÜYORDUM
Kızılırmağı geçerken daralmaya başladım. Yine aynı his!..Bu hissin bana neler yaşatacağını iyi bilirim. İlerledik, şehrin sokaklarında.Başımı kaldırdığımda "Chez Ali" tabelasını gördüm. Tamam, dedim yine bir şeyler beni bekliyor. Çömlekçiye girdik. Çömlekçi yeraltı odalarından oluşan bir yerde. Tezgâhın üstünde "Ali" yazıyor kocaman harflerle. Sonra yeraltı odalarından tıpkı rüyalarıma geldiği şekli ve görüntüsüyle yeraltından Ali geldi.Tezgâhın arkasına geçti. Elim ayağım tutmaz oldu. Konversif nöbeti geçirecek gibi oldum.Biraz kendime gelince kızıma fotoğrafını çek dedim. Anladı kızım. Anne ona benziyor adı da aynı. Ondan çekmemi istiyorsun dedi.Yer altı şehrinden gelen hastalıklı yüz hali , boyu posu ,endamıyla karşımdaydı. "Beni unutma ,ben her yerdeyim" der gibiydi. Aynı anda gölgesi de telefonumdan arıyordu.Sarıp sarmalamıştı her taraftan yine beni. Nefes alamaz olmuştum. Baktım baktım... Açık gözlerle rüyamın cismini görüyordum ... Sanki bana dönecek ve bana bir şeyler söyleyecek gibi duruyordu. Tezgâha çamuru koydu... Tezgâhı çevirdi ,çevirdi ... Tezgâh çok şey söylüyordu ...
(16 Haziran 2024 Pazartesi,AVANOS)

Ben de bana verilen paranormal mesajı TUTTUM . SAKIN!.." SAKIN AMA SAKIN!.."

("Mevlay ı Müteâl, Hızır Aleyhisselamı kime yoldaş eyler adlı çalışma!" dan...)
Ağustos 2023
....
Fezada sapsarı bir fenerdin
Bir süre durdun
Sonra bir yıldız gibi akıp gittin
Sonsuzluğa ....
(Şubat 2021)
...

Bildiğim bir bahçe
Yürüyorum çimenlerin arasinda
Sağıma dönüp
Kimsenin olmadığı
Boşluğa
Soruyorum :
"O geldi mi ?"
Sonra biraz daha yürüyorum
Kavaklara doğru.
Yukarda, sağda büyük havuzun yanında
Gıri ,betondan kavak boyu
Bahçe sahibinin diktiği garip bir direk görüyorum.

(Ağustos 2021)


...
"Ben yarın yurtdışına gidiyorum"
Git de iyileş (...)
Ama benim kışım çok zor geçecek!..
(25 Kasım 2021,gece )
( Sen gittin bütün baharlarım bitti. 25 Kasım sabah) Benim kışım (kederim) geçmeyecek...
.......


Tadı kaçtı her şeyin
Fincanda kahvenin
Cama vuran yağmurun
Körpe bir yavru kaldı beşikte
Çaresiz ve kimsesiz.


.......
Bi şey eksik
Bir şey
Ağzımdaki tad
Kulağimdaki ses
Soluğumdaki nefes
Gözümdeki ışık gibi
Bir şey eksik
Bir şey
Başımdaki dam
Beni ısıtan güneş
Beşiğimi sallayan el
Sanki sol yanım da eksik.
Gözümdeki yaş dışında
Her şey ....

........

Eyvâh! .. Ne yer, ne yâr kaldı,
Gönlüm dolu âh ü zâr kaldı.
Şimdi buradaydı gitti elden,
Gitti ebede gelip ezelden.

Sen öldün, ölüm güzel demektir,
Ölsem yaraşır gamınla her gün.

........
Ah bir sarılsam,
Kırılsa acımın kemikleri !..