Zamanın kıymetini bilmeyen, zamanla kıymetsiz olur! .. Müslüman’ın işi, İslamiyet’i öğrenmek, anlamak ve yaşamaktır. Çöplükte kutular görürüz üzerinde meşhur konserve firmalarının isimleri yazılıdır. Üstündeki isim iyi olmasına rağmen, kutunun içi boştur. Malayani’den uzak durmayan Müslüman da boş konserve kutusuna benzer… Hekimoğlu İsmail
''Benimki benim,seninki de senin! '' BU ŞERİATTİR İKİNCİSİ; ''Seninki senin,benimki de senin! '' BU TARİKATiR ÜÇÜNCÜSÜ; ''Ne benimki benim ne de seninki senin Herşey Allah'ın! '' BUDA HAKİKATTİR...
MURAT HAN'IN OĞLU, MEHMET DAİMÎ MUZAFFER! 28 MAYIS 1463 MILODRAZ DÜNYA FATİHİ, HAŞMETLİ VE ULU SULTAN 'IN İMZALI VE PARLAYAN MÜHÜRLÜ FERMANI AŞAĞIDADIR.
BEN FATİH SULTAN HAN, BÜTÜN DÜNYAYA İLÂN EDİYORUM Kİ; KENDİLERİNE BU PADİŞAH FERMANI VERİLEN BOSNALI FRANSİSKENLER HİMÂYEM ALTINDADIR VE EMREDİYORUM: HİÇ KİMSE NE BU ADI GEÇEN İNSANLARI NE DE ONLARIN KİLİSELERİNİ RAHATSIZ ETMESİN VE ZARAR VERMESİN. İMPARATORLUĞUMDA HUZUR İÇERİSİNDE YAŞASINLAR VE BU GÖÇMEN DURUMUNA DÜŞEN İNSANLAR ÖZGÜR VE GÜVENLİK İÇERİSİNDE YAŞASINLAR. İMPARATORLUĞUMDAKİ TÜM MEMLEKETLERE DÖNÜP KORKUSUZCA KENDİ MANASTIRLARINA YERLEŞSİNLER. NE PADİŞAHLIK EŞRÂFINDAN, NE VEZİRLERDEN VEYA MEMURLARDAN, NE HİZMETKÂRLARIMDAN, NE DE İMPARATORLUK VATANDAŞLARINDAN HİÇ KİMSE BU İNSANLARIN ONURUNU KIRMAYACAK VE ONLARA ZARAR VERMEYECEKTİR. HİÇ KİMSE BU İNSANLARIN HAYATLARINA, MALLARINA VE KİLİSELERİNE SALDIRMASIN, HOR GÖRMESİN VEYA TEHLİKEYE ATMASIN. HATTA BU İNSANLAR BAŞKA ÜLKELERDEN DEVLETİME BİRİSİNİ GETİRİRSE ONLAR DA AYNI HAKLARA SAHİPTİR. BU PADİŞAH FERMANINI İLÂN EDEREK BURADA, YERLERİN, GÖKLERİN YARATICISI VE EFENDİSİ ALLAH, ALLAH'IN ELÇİSİ AZİZ PEYGAMBERİMİZ MUHAMMED VE 124 BİN PEYGAMBER İLE KUŞANDIĞIM KILIÇ ADINA YEMİN EDİYORUM Kİ; EMRİME UYARAK BANA SADIK KALDIKLARI SÜRECE TEBAAMDAN HİÇ KİMSE BU FERMANDA YAZILANLARIN AKSİNİ YAPMAYACAKTIR.
Kafayı doldurmak Faydalı ilimlerle kafa doldurmaya bak Kafa sağlam dolunca, cep de dolar muhakkak
Hak rızası Ne mutlu ona, maksadı Hak rızası ola İlmihal okudukça, gönlü imanla dola
Ayıp Bilmemek ayıp değil, sormamaksa ayıptır İlimden mahrum kalmak elbet büyük kayıptır
Amelsiz ilim İlimsiz ve ihlâssız Cennet bulunur mu hiç? Amelsiz ilim ile âlim olunur mu hiç?
İlmi yazmalı Çalışan, işleyen demir pas tutmaz Âlim unutur da, kalem unutmaz
Besmele ile başlamak Besmeleyle başlarız, hayırlı olsun kelâm Allaha hamdü senâ, Resûlüne de selâm
Oruç ve sabır Oruç sabrın yarısı ateşe perde olur Mükâfatı büyüktür oruçlu felâh bulur
Kadir gecesi Bin aydan faziletli, ne kadar kadri yüce Sayısız günahkâr kul, affa uğrar bu gece
Ramazan gidiyor On bir ayın sultanı, bize veda ediyor İçimiz kan ağlasın, sevab ayı gidiyor
Ramazana elveda Çok şükür Rabbimize orucu ettik eda Bugün ayrılıyoruz, ya Ramazan elveda
Bayram Ramazan-ı şerifi memnun ederek salan Bugün artık sevinsin, orucu kabul olan
Oruçlunun uykusu Oruçlunun uykusu bile bir ibadettir Ramazan mümin için ne büyük saadettir
Bedenin zekâtı Buyuruldu ki: (Oruç zekâtıdır bedenin) Defteri sevap dolar onu eda edenin
Sahur yemeği Sahur yemeklerinin fazileti pek çoktur Sahur yemeği için sual ve hesap yoktur
Allah’ın emaneti Evde saliha kadın, şüphesiz büyük nimet Yüce Rabbimizden o, erkeklere emanet Rabbin emanetine etmeli çok riayet Çok zarar görür elbet, ona eden hıyanet
Erkek ev işine karışmaz Erkek karışır ise, evin içine eğer İki cihanda bunun sıkıntısını çeker
Sultan üzülmez Mümin kadın sultandır onu üzmemek gerek, Belayı bulur er geç, sultanı üzen erkek,
Dünya kusuru Dine zarar vermeyen kusuru görmemeli Dünya işleri için hanımı yermemeli
Bir insan Edepliyse, kusuru öyle kolay görülmez Edepsizse iyilik etse değer verilmez
Keskin sirke İnsan öfkeli iken, çok yanlış karar verir Unutma keskin sirke, küpüne zarar verir
Selâmet istersen Mazlum ol, zâlim olma! Üzül de üzen olma Mahşerde hesap zordur, ezil de ezen olma
Eden bulur Kötü cezasız kalmaz, eden bulur sonunda Elbette su testisi kırılır su yolunda
Sabır acıdır Allah için sabreden, sıratta atlı olur Sabır acı ise de, meyvesi tatlı olur
Nimet - ganimet Dine hizmet ederken, sıkıntıyı nimet bil Herkese nasip olmaz, hizmeti ganimet bil
Kötü arkadaş Kötü arkadaş seni, azdırır, yardan atar Bir gün gelir, bakarsın, beş para için satar
Kalbin temiz ise Kalbi kara olana, günahlar kolay gelir Kalbi temiz olanlar, günahı zehir bilir
Hayır dile Soğuk su katmayasın, hiç kimsenin aşına Hayır dile komşuna, hayır gele başına
Geç kalma Zararın neresinden dönülse kârdır elbet Henüz nefes alırken, durma hemen tevbe et
Ele kuyu kazmak Eden kendine eder, belâyı bulur azan Önce kendisi düşer, el için kuyu kazan
Gülü bülbül bilir Gülün güzelliğini, ancak bülbül biliyor Sizin sevginiz bana, âb-ı hayat geliyor
Bilenin korkusu Cam sarayda oturan, rastgele taş atamaz Dünyayı fâni bilen, gailesiz yatamaz
Keklik avı Herkes aynı metotla, yola gelmez, tavlanmaz Davul zurna çalarak dağda keklik avlanmaz
Kuş avlamak Avlanmayı bilene, ava gelmez kuş olmaz Belalara hazır ol, başa gelmez iş olmaz
Dikensiz gül Dikensiz gül bulunmaz, hatasız da kul olmaz Gönül sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz
Aman diyene Çorak toprağa tohum ekilmez Aman diyene kılıç çekilmez
Fakir kimdir Dünya malı fanidir, bir hayal, bir yalandır Fakir, parasız değil, arzusu çok olandır
Hakkını helal et Çok sevaba kavuşmak istiyor isen şayet İyi kötü herkese, hakkın varsa helal et
Uzun emel İnsanın halini ameli tartar Emeli artanın elemi artar
Ağlatan söz Âlemde nice göz var, sözden iyi anlatır Öyle söz de vardır ki, kuru gözü ağlatır
Zirveye çıkmak Tam zirvedesin ama nasıl geldin oraya? Kimisi dimdik gelir, kimisi büzülerek Hem yılan da, şahin de çıkar en yüksek dağa Ama biri sürünerek, biri süzülerek
Nasip meselesi Eğer rast giderse işin Taşa bile geçer dişin Ama ters giderse işin Aş yerken kırılır dişin
Hakkı sökerek almak Hiç kimseden sakın beddua alma İyilik altında ezilip kalma Hakkımı sökerek alırım deme Her zaman mazlum ol da, zalim olma
Elin tavuğu İnsan sahip olduğu nimeti hep küçümser Fakat sahip olmadığı şeyi ise önemser Mesela elin tavuğu ele kaz görünür Çok çirkin olsa bile karısı kız görünür
Sırrı gizlemek Rabbin ihsan eder, nimet verirse İyilik etmekten kaçıcı olma İnsanın başına bir iş gelirse Sırrını herkese açıcı olma
İyilik eyle Ömrünü geçirme faydasız şeyle Ya sükût et otur, ya hayır söyle Yaptığını başa kakıcı olma Elinden geldikçe iyilik eyle
Dinin direği Namaz dinin direği, kul olmanın gereği Günahlara kefaret, ibadetin yüreği
Namaza mani iş Namaza mani işte, elbette hayır yoktur Doğru namaz kılana müjdeler gayet çoktur
Namaz Araç değil amaçtır, İslam’ın binasıdır Gözlerin nurudur, kalblerin cilasıdır
Namaz önemlidir Namaza önem verip doğru dürüst kılmalı Yalan yanlış kılmaktan utanıp sıkılmalı
Dua kabul olmaz Namaz kılmayanların kabul olmaz duası İyi işler yapsa da, silinmez kalbin pası
Namaz ve iman Kişi namaz kılmazsa, imanı sağlam kalmaz Kolayca küfre girer, farkında bile olmaz
Kalbin şifası Namaz kalbe şifadır, gönülleri şen eder Doğru kılındığında, kötülükten men eder
İlahi rıza Namazdır insanı Rabbine bağlayan Namazdır ilahi rızayı sağlayan
En efdal amel Namaz en efdal amel, edası pek çok sevap Kabirde nurlu ışık, Münker Nekir’e cevap
Gafletle namaz kılmak Her kim kötülüklerden değil ise selâmet Namazını gafletle kıldığına alâmet
İhlâslı namaz İhlâsla namaz kılan, kavuşur her nimete Hiç sıkıntı çekmeden, doğru girer Cennete
Cemaat Namaz kılarak göster, Mevla’ya itaati Fazileti büyüktür kaçırma cemaati
Sonsuz mutluluk Kurtuluş kolaylaşır, secdeye değse başlar Çünkü sonsuz mutluluk, ancak namazla başlar
Yarına bırakma Hep düşünmelisin kışı ve yazı Kıl namazı bırak ahmakça nazı Hep “yarın kılarım” diyen kişinin Bugün kılındı cenaze namazı
Danışmak İstişare sünnettir, danışan dağı aşar Danışmayan zavallı, düz yolda bile şaşar
Karganın kılavuzluğu Sapık şeyh çoğaldıkça, zil takıp oynar şeytan Kurtulamaz pislikten, rehberi karga olan
Gözden ırak olmayın Sevgi yakınlık ister, kaçan mahrum kalırmış Gözlerden ırak olan, gönülden de olurmuş
Bir bilene danış Şaşkınlık içindesin, sendeki bu çile ne? Eğer bin bilsen bile, gel danış bir bilene
Soran bulur Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp olur Ehline soran kişi, hakiki yolu bulur
Sohbetin önemi Herkes zanneder ki sıhhat gibi devlet olmaz Ehli de bilir ki sohbet gibi nimet olmaz
Gönül işi Eğer gönlün bizim için çarparsa Fizan’da olsan da yanımızdasın Eğer gönlün başka diyarlardaysa Yanımızda olsan da uzaktasın
Sevilen güzeldir Kaptırırsa bir âşık, gönlünü bir güzele Rahat edemez asla, başka güzel yanında Yüz demet fesleğen verseler de bülbüle Koklamaz hiç birini, yine gider o güle
Kimseye baki değildir Mal-ü mülke olma mağrur, deme var mı ben gibi? Bir muhalif yel eser, savurur harman gibi
Güç iş Kıyamet yaklaştıkça, güçleşir uymak dine Ateş almaya benzer avucunun içine
Ecel şerbeti Ecelin şerbetini herkes bir gün içecek Ettiğini bulacak, ektiğini biçecek
Öleceksin Nasıl yaşarsan yaşa, muhakkak öleceksin İstediğini topla, bir gün terk edeceksin
Eken biçer Şu dünya ahiretin tarlasıdır muhakkak Bil ki tohum ekmeden mahsul umanlar ahmak
Herkes ektiğini biçer Bugün ne ekmişsen, yarın onu biçersin Yaşayışın nasılsa, elbet öyle göçersin
Ölüm Ne kadar çok yaşasan, ölüm vardır muhakkak Gün gelir herkes için, vaki olur emr-i hak
Ölmeden önce ölmek Elbette kaçınılmaz ecel gelince ölmek Ama ne saadettir ölmeden önce ölmek
Ölüm pusuda Bilinmez ölüm seni bekliyor nerelerde O halde onu bekle her zaman ve her yerde
Ayrılık Tomurcuk gül de solar, bir gün kopar dalından Elbet herkes ayrılır, sevdiğinden, malından! .
Ölüm var Unutma bu dünya boş, geçicidir sanma hoş Ölümden kurtuluş yok, nereye koşarsan koş
Dün öldü Dün öldü, bugün ise, sanki can çekişmede Yarın henüz doğmadı, doğmayacak belki de
Üç şey Felaketten kurtulup, olmak isteyen halâs Şu üç şeye sarılsın: ilim, amel ve ihlâs.
Sözüm çok sana Az söyledim, çekindim kalbini kırmamaya, Ürkütmek istemedim, yoksa sözüm çok sana.
Mahrum kalan Nimete kavuşana, afiyet şeker olsun, Nimetten mahrum kalan, suçu kendinde bulsun.
Hakka teslimiyet Kim Ona korkusundan ağzını açabilir, Teslim olmaktan başka, nereye kaçabilir?
Şükür Vücuttaki her zerre, gelse de dile, Şükrün binde birini yapamaz bile.
Siperlenmek Düşmana hücum edilmez, her zaman her meydanda, Savunmak, siperlenmek lazım olur bazan da.
Saadet Her işin ihlâs olsun, serde oldukça canın, Elbette saadeti budur iki cihanın.
Çocukken Çocukken öğrenmeli en güzel hareketi, Baharından bilinir senenin bereketi.
Mazlumun duası Her tarafı sarsa da, zalimlerin belası, Hepsini yere serer, bir mazlumun duası.
Gençlik İyi tohum ekmeli, şu gençliğin çağında, Ne ekmişsek biçeriz, elbet Cennet bağında.
İki kimse Şu iki kimse elbet ölümü hatırlamaz Haramlardan sakınmaz, biri de namaz kılmaz!
Bir gün Unutma bir gün gelir, tutmaz olur bu eller Elbette söyleyemez, Allah demeyen diller!
Tevbe Elbette kurtulacak tevbeyle ölen kişi Müjdelere kavuşur günahsız gelen kişi
Öfke Hem keskin sirke, küpe zarar verir diyoruz Buna rağmen kızıyor, küplere biniyoruz
Allah için sevgi Kim sevdiğini Allah için severse eğer Çok sıkıntı çekse de, bunlar her şeye değer.
Aklı yoktur Görülmeyen şeye yok diyenin yoktur aklı Olsa görülür idi diyen değil mi haklı?
Naz çekmek gerek Nazlı olsa da, aşka yakalanan kişi Hep naz çekmek olmalı artık onun işi
Feryat Âşıkların feryadı, boş değil, manidardır. Elbette sözlerinde, ibretli çok şey vardır.
Dostun ayrılığı Dostların ayrılığı, çok gelir, sürse de az, Gözde bir kıl olursa, kim buna hiç aldırmaz?
Kötülük ve iyilik Kötülüğe kötülük, her kişinin kârıdır Kötülüğe iyilik, er kişinin kârıdır.
Akla güvenme Hep akla güvenenin, ayağı tahtadandır, Tahta olan ayağa, denilir mi sağlamdır?
İhlâs Makbul ibadet için, ihlâslı olmak gerek, Elbet işe yaramaz, içi boş bir çekirdek.
Zordur Ona kavuşmak zordur, denizde ve karada Derin uçurumlar ve sarp dağlar var arada.
Allah aşkı Ne mutlu Allah aşkı her tarafı sarıyor Kalb onu düşünüyor, gözler onu arıyor
Onun için O, ne iyi bir dil ki, her an onu anıyor Ne talihli bir kalb ki, onun için yanıyor
Yol Rahatı bırakmalı, bu bir çile yoludur. Teçhizatsız gidilmez, yollar çok korkuludur.
Âşık Âşık yaya olsa da, yolunda atlıdır o, Dağda belde sürünmez, uçar kanatlıdır o.
Medeni olmak Eğer medeni olmak, açmak ise bedeni, Demek ki şu hayvanlar, Batı’dan da medeni
Sohbet Gönül ne kahve ister, ne kahvehane Gönül hep sohbet ister, kahve bahane
Bela yazmaz İnsana bela gelmez, Rabbimiz yazmadıkça, Rabbimiz bela yazmaz, insanlar azmadıkça.
Ölümü unutur Şu iki kimse elbet ölümü hatırlamaz: Biri haramdan kaçmaz, biri de namaz kılmaz
Diploma Diplomaya güvenir, kendini âlim sanır, Böyle kimse şeytana, gayet kolay aldanır.
Cepsiz kefen Sonun cepsiz kefendir, zengin ol, yahut fakir Varlığa mağrur olan, mecnun değil de nedir?
Kurban bayramı Gönüller neşe dolsun, bayram mübarek olsun, Kestiğimiz kurbanlar, sıratta binek olsun!
Rast giderse Rast gider ise işin Her şey yoluna girer Taşa da geçer dişin
Ters gider ise işin Muhallebi yer iken Kırılıverir dişin
Batı medeniymiş Eğer medeni olmak, açmak ise bedeni, Demek ki şu hayvanlar, Batı’dan da medeni.
Diploma Diplomaya güvenir, kendini âlim sanır, Böyle kimse şeytana, gayet kolay aldanır.
Tabut ve yakut Tahtadan olsa da, korkutur tabut, Taştan yapılsa da, ziynettir yakut.
İbret almak İbret almak gerekir, çağımızın halinden, Yer taşımaz isyanı, yarılır vebalinden.
Nemelazımcılık Şu nemelazımcılık, bizi yiyip bitirir, En güzel hasletleri, heder edip götürür.
Herkes ektiğini biçer Serden geçer de insan, yardan geçebilir mi? Kötülük eken kimse, hayır biçebilir mi?
Yalancı Yalancının evi yanmış, hiç kimse inanmamış, Çünkü herkes o yine, bir yalan söyledi sanmış.
Allah dostunu seven Kişi sevdikleriyle beraber olacaktır, Allah dostunu seven, elbet kurtulacaktır.
Dost ve düşman Şerrin azı da çoktur, hayra bir sınır yoktur, Bin dost olsa da azdır, bir düşman bile çoktur
Beterin beteri Gel haline şükreyle, beterin beteri var, Hiç bir şey kötü değil, imansız ölmek kadar.
Ahirete hazırlık Arpa eken bir kimse, nasıl buğday biçer ki? Ömrü imansız geçen, nasıl mümin göçer ki?
Bir tut Mecnuna deli deme, Leyla ile bir tut Bir damlayı hor görme, derya ile bir tut Eğer ilmiyle amil, değilse bir âlim Bülbül gibi şakısa, karga ile bir tut!
Sen nesin? Deliysen doktora git, ölüysen mezara gir, Müminsen dine uy ki, kalmasın pislik ve kir.
Zakir ve hakir Şükreden şâkir olur, zikreden zâkir olur, Allah’ı tanımayan zelil ve hakir olur.
Akılsız Göremediği şeye, yok diyenin yoktur aklı (Aklı olsa görünürdü) diyen ne kadar haklı
Gözyaşı Mümin için gözyaşı, ilahi bir rahmettir, Rabbimizden kuluna ihsandır, merhamettir.
Ağlamak Dünya için ağlamak, zillet, hem de zulmettir, Garabetin yanında, katmerli cehalettir.
Dünya Dünya peşinde koşmak, kasvettir, felakettir, Boşuna bir zahmettir, apaçık dalalettir.
Herkes ektiğini biçer Nasıl yaşarsan yaşa, elbet bir gün göçersin, Ettiğini bulursun, ektiğini biçersin!
İslam gelince İslamiyet gelince, değişti hep insanlar, İmanla şereflendi nice puta tapanlar.
Sevgi söze dolarsa dua olur, dua Allah'a ulaşırsa nur olur, aynı yolda birleşen dualarımızın nur'a dönüşüp Rabbimize ulaşması dileği ile Bayramın Kutlu Olsun
Akşamın güzel yüzü kalbinize dokunsun, kabuslar senden uzakta melekler başında olsun, ay öğle bir gecede olsun ki, duaların kabul ve Bayramın mubarek olsun!
ayrılıklar zormuş beni hasret yormuş her başlangıç bir sonmuş artık geçmiyor zaman dil,lerimde aman beni benden alan
bir orman yangınında yara almış gibiyim ben keskin kenarlarda uçurumlar gibiyim yolların sonu yok acının rengi yok benimde dermanım yok ben benden vazgeçtim belki çoktan bittim dönülmeyen yerdeyim..................
Kardelen'e sormuşlar:Bütün çiçekler sıradan yerlerde açıp insanlara yakın dururken,sen neden böyle yüksek dağlarda veözellikle uçurum kenarlarında açarsın? Kardelen şöyle cevap vermiş: Gülü seven dikenini,menekşeyi seven rengini,beni seven ölümü göze alır da ondan..
Paylaşımlarınızla ve asil kişiliğinizle, kocaman yüreğinizle bende iz bıraktınız nadide insan çok tşk. ediyorum.Yüce RABBİM her daim yar ve yardımcımız olsun(amin) .Allahıma emanet olun.saygılar
09.02.2010 - 15:15
AYAKLARI ŞİŞİNCEYE KADAR NAMAZ KILAN PEYGAMBERİN,,,,,,GÖZLERİ ŞİŞİNCEYE KADAR UYUYAN ÜMMETİYİZ,,,,,
03.02.2010 - 14:38
FIRTINANIN ŞİDDETİ NE OLURSA OLSUN, MARTI SEVDİĞİ DENİZDEN ASLA VAZGEÇMEZ...! ! !
25.01.2010 - 17:25
Rabb\'im! . Ya çektigim sıkıntılara göre bana güç ver; ya gücüm yettigi kadar sıkıntı..!
21.01.2010 - 10:24
Zamanın kıymetini bilmeyen, zamanla kıymetsiz olur! ..
Müslüman’ın işi, İslamiyet’i öğrenmek, anlamak ve yaşamaktır.
Çöplükte kutular görürüz üzerinde meşhur konserve firmalarının isimleri yazılıdır.
Üstündeki isim iyi olmasına rağmen, kutunun içi boştur.
Malayani’den uzak durmayan Müslüman da boş konserve kutusuna benzer…
Hekimoğlu İsmail
15.01.2010 - 10:42
''Benimki benim,seninki de senin! ''
BU ŞERİATTİR
İKİNCİSİ; ''Seninki senin,benimki de senin! ''
BU TARİKATiR
ÜÇÜNCÜSÜ; ''Ne benimki benim ne de seninki senin
Herşey Allah'ın! ''
BUDA HAKİKATTİR...
02.01.2010 - 18:52
-----FERMAN-----
MURAT HAN'IN OĞLU, MEHMET DAİMÎ MUZAFFER! 28 MAYIS 1463 MILODRAZ DÜNYA FATİHİ, HAŞMETLİ VE ULU SULTAN 'IN İMZALI VE PARLAYAN MÜHÜRLÜ FERMANI AŞAĞIDADIR.
BEN FATİH SULTAN HAN, BÜTÜN DÜNYAYA İLÂN EDİYORUM Kİ; KENDİLERİNE BU PADİŞAH FERMANI VERİLEN BOSNALI FRANSİSKENLER HİMÂYEM ALTINDADIR VE EMREDİYORUM: HİÇ KİMSE NE BU ADI GEÇEN İNSANLARI NE DE ONLARIN KİLİSELERİNİ RAHATSIZ ETMESİN VE ZARAR VERMESİN. İMPARATORLUĞUMDA HUZUR İÇERİSİNDE YAŞASINLAR VE BU GÖÇMEN DURUMUNA DÜŞEN İNSANLAR ÖZGÜR VE GÜVENLİK İÇERİSİNDE YAŞASINLAR. İMPARATORLUĞUMDAKİ TÜM MEMLEKETLERE DÖNÜP KORKUSUZCA KENDİ MANASTIRLARINA YERLEŞSİNLER. NE PADİŞAHLIK EŞRÂFINDAN, NE VEZİRLERDEN VEYA MEMURLARDAN, NE HİZMETKÂRLARIMDAN, NE DE İMPARATORLUK VATANDAŞLARINDAN HİÇ KİMSE BU İNSANLARIN ONURUNU KIRMAYACAK VE ONLARA ZARAR VERMEYECEKTİR. HİÇ KİMSE BU İNSANLARIN HAYATLARINA, MALLARINA VE KİLİSELERİNE SALDIRMASIN, HOR GÖRMESİN VEYA TEHLİKEYE ATMASIN. HATTA BU İNSANLAR BAŞKA ÜLKELERDEN DEVLETİME BİRİSİNİ GETİRİRSE ONLAR DA AYNI HAKLARA SAHİPTİR. BU PADİŞAH FERMANINI İLÂN EDEREK BURADA, YERLERİN, GÖKLERİN YARATICISI VE EFENDİSİ ALLAH, ALLAH'IN ELÇİSİ AZİZ PEYGAMBERİMİZ MUHAMMED VE 124 BİN PEYGAMBER İLE KUŞANDIĞIM KILIÇ ADINA YEMİN EDİYORUM Kİ; EMRİME UYARAK BANA SADIK KALDIKLARI SÜRECE TEBAAMDAN HİÇ KİMSE BU FERMANDA YAZILANLARIN AKSİNİ YAPMAYACAKTIR.
24.12.2009 - 18:04
Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır, zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.
01.12.2009 - 18:32
Çeşitli nükteler
Âlemin kurtuluşu
Allahı tanısaydı, gafletteki insanlar
Âlem felâh bulurdu, tam olurdu noksanlar
Yaratılış gayesi
Rabbimize kulluktur, yaratılış hikmeti
Dikkatli olmalı hep, bırakmalı gafleti
Rızaya kavuşmak için
Rabbimizin emrini ihlâs ile edâ et
Allah rızâsı için neyin varsa fedâ et
Sabır-şükür
Hayır ve şer Hak’tandır, takdire sabır gerek
Şerler hayra çevrilir, her hale şükür gerek
Tefekkür
Tefekkür düşünerek yaratıcıyı bilmektir
Batılları bırakıp gerçeğe yönelmektir
Duâ
Allaha yalvararak, ihlâslı bir kalb ile
Kişinin murâdını getirmesidir dile
İhlâs
İhlâs; bir müslümanın ziynetidir, süsüdür
Onda îmân nurunun dıştan görüntüsüdür
Hubb-i fillah ve buğd-ı fillah
Resûlullah buyurdu: (En kıymetli ibâdet
Hubb-i fillah ve bir de buğd-i fillahdır elbet.)
İhlâs ve sevgi
İhlâsla Allah’ı seven bir kişi
Kelebekler gibi özler ateşi
Sevip de ateşten kaçarsa eğer
Roldür, gösteriştir onun bu işi
Allah sevgisi
Allah için muhabbet, elbette büyük nimet
Dünyada çile ise, ahirette ganimet
Resulullah
Teşrîf ettiği zaman, değişmişti insanlar
Îmânla şereflendi nice puta tapanlar
Resulullah efendimize
Güzel yanağını bilen, güle bakar mı hiç?
Senin sevginde eriyen, derman arar mı hiç?
Fenersiz mum
İman bir muma benzer, ibadet ise fener
Fenersiz olursa mum, gün gelir birden söner
Zaman geçiyor
İlmihâlini öğren, geçip gidiyor zaman
(Elbette aldanmıştır, iki günü bir olan.)
İlmihâlin önemi
Her işinden bellidir, cahil olanın hâli
Dinden habersiz olur, bilmeyen ilmihâli
Huzur
Huzur istersen eğer, fazilet olsun yolun
Dinimiz emrediyor: (Güzel ahlâklı olun!)
Fen ve sanat
Fen ve sanat müminin kaybettiği malıdır
Kimde, nerde bulursa, elbette almalıdır
İlim farzdır
İlim öğrenmek farzdır, kadına ve erkeğe
Emir vardır en uzak yere bile gitmeğe
Düzgün iman
Sapıtmak istemezsen, önce imanı düzelt
İlmihâlini öğren, emri yasağı gözet
Arife tarif olmaz
Arife tarif olmaz, sivrisinek saz gelir
Gafile söz nafile, davul zurna az gelir
İlim öğrenmek
Dinimiz emrediyor, dikkat eyle şu sese:
İlim öğrenmek farzdır, kadın erkek herkese
Kalem unutmaz
Kitapları okurken not tutanı överler
Âlim unutur ama kalem unutmaz derler
Kitap çok ama
Tatlı çok, bal başkadır, çiçek çok gül başkadır
Kitaplar pek çok ama Tam İlmihal başkadır
Âlim tevazu ehlidir
Başak boşsa dik durur, ona verilmez değer
Taneli başak ise, başı aşağı eğer
Ağaç yaş iken eğilir
Unutmayın ki çocuk küçükken eğitilir
Odun bükülür mü hiç, ağaç yaşken eğilir
Âlimsiz olmaz
Salih âlim olmazsa yanlış fikre sapılır
Bid’at ehli övülür, tağutlara tapılır
Kafayı doldurmak
Faydalı ilimlerle kafa doldurmaya bak
Kafa sağlam dolunca, cep de dolar muhakkak
Hak rızası
Ne mutlu ona, maksadı Hak rızası ola
İlmihal okudukça, gönlü imanla dola
Ayıp
Bilmemek ayıp değil, sormamaksa ayıptır
İlimden mahrum kalmak elbet büyük kayıptır
Amelsiz ilim
İlimsiz ve ihlâssız Cennet bulunur mu hiç?
Amelsiz ilim ile âlim olunur mu hiç?
İlmi yazmalı
Çalışan, işleyen demir pas tutmaz
Âlim unutur da, kalem unutmaz
Besmele ile başlamak
Besmeleyle başlarız, hayırlı olsun kelâm
Allaha hamdü senâ, Resûlüne de selâm
Oruç ve sabır
Oruç sabrın yarısı ateşe perde olur
Mükâfatı büyüktür oruçlu felâh bulur
Kadir gecesi
Bin aydan faziletli, ne kadar kadri yüce
Sayısız günahkâr kul, affa uğrar bu gece
Ramazan gidiyor
On bir ayın sultanı, bize veda ediyor
İçimiz kan ağlasın, sevab ayı gidiyor
Ramazana elveda
Çok şükür Rabbimize orucu ettik eda
Bugün ayrılıyoruz, ya Ramazan elveda
Bayram
Ramazan-ı şerifi memnun ederek salan
Bugün artık sevinsin, orucu kabul olan
Oruçlunun uykusu
Oruçlunun uykusu bile bir ibadettir
Ramazan mümin için ne büyük saadettir
Bedenin zekâtı
Buyuruldu ki: (Oruç zekâtıdır bedenin)
Defteri sevap dolar onu eda edenin
Sahur yemeği
Sahur yemeklerinin fazileti pek çoktur
Sahur yemeği için sual ve hesap yoktur
Allah’ın emaneti
Evde saliha kadın, şüphesiz büyük nimet
Yüce Rabbimizden o, erkeklere emanet
Rabbin emanetine etmeli çok riayet
Çok zarar görür elbet, ona eden hıyanet
Erkek ev işine karışmaz
Erkek karışır ise, evin içine eğer
İki cihanda bunun sıkıntısını çeker
Sultan üzülmez
Mümin kadın sultandır onu üzmemek gerek,
Belayı bulur er geç, sultanı üzen erkek,
Dünya kusuru
Dine zarar vermeyen kusuru görmemeli
Dünya işleri için hanımı yermemeli
Bir insan
Edepliyse, kusuru öyle kolay görülmez
Edepsizse iyilik etse değer verilmez
Keskin sirke
İnsan öfkeli iken, çok yanlış karar verir
Unutma keskin sirke, küpüne zarar verir
Selâmet istersen
Mazlum ol, zâlim olma! Üzül de üzen olma
Mahşerde hesap zordur, ezil de ezen olma
Eden bulur
Kötü cezasız kalmaz, eden bulur sonunda
Elbette su testisi kırılır su yolunda
Sabır acıdır
Allah için sabreden, sıratta atlı olur
Sabır acı ise de, meyvesi tatlı olur
Nimet - ganimet
Dine hizmet ederken, sıkıntıyı nimet bil
Herkese nasip olmaz, hizmeti ganimet bil
Kötü arkadaş
Kötü arkadaş seni, azdırır, yardan atar
Bir gün gelir, bakarsın, beş para için satar
Kalbin temiz ise
Kalbi kara olana, günahlar kolay gelir
Kalbi temiz olanlar, günahı zehir bilir
Hayır dile
Soğuk su katmayasın, hiç kimsenin aşına
Hayır dile komşuna, hayır gele başına
Geç kalma
Zararın neresinden dönülse kârdır elbet
Henüz nefes alırken, durma hemen tevbe et
Ele kuyu kazmak
Eden kendine eder, belâyı bulur azan
Önce kendisi düşer, el için kuyu kazan
Gülü bülbül bilir
Gülün güzelliğini, ancak bülbül biliyor
Sizin sevginiz bana, âb-ı hayat geliyor
Bilenin korkusu
Cam sarayda oturan, rastgele taş atamaz
Dünyayı fâni bilen, gailesiz yatamaz
Kışa yazdan hazırlık
Dünyadan ahirete, halis ameller taşı
Karıncadan ibret al, yazdan karşılar kışı
Öfkenin zararı
Kim ki öfkeyle kalkar, ahmak nefsine uyar
İstediğini söyler, istenmeyeni duyar
Sağlıklı hayat
Sağlığını düşünen, mideyi az doyursun
Az yersen az uyursun, çok yersen güç uyursun
Kötü dost
Kötü ile dost olan, umursamaz günahı
Hak sözü duymaz olur, hatırlamaz Allahı
Asıl pehlivan
Pehlivan sayılıyor hasmını yere vuran
Öfkesini yenenler işte asıl pehlivan
Sabır ve zafer
Cenab-ı Hak her zaman sabreden kulu sever
Resulü buyuruyor: (Sabreden bulur zafer.)
Edeb
Gafleti bırakmalı, ömür akar, su gibi
Her yerde ve her zaman gözetmeli edebi
Şifreli kasa
Paraya gönül veren, bürünür sonsuz yasa
Şifresi unutulur, kilitli kalır kasa
Mihnet yeri
Hizmet, ganimet iken, isteme istirahat
Dünya mihnet yeridir salihler etmez rahat
Affeden affedilir
Cehenneme lâyıktır, Müslümana kin güden
Elbet sevilir seven, affedilir affeden
Fitne
Allah lanet ediyor fitne fesat saçana
Fertlerin, toplumların arasını açana
Tevekkül
Tedbir dinin emridir, edilmeli riayet
(Deveni sıkı bağla sonra da tevekkül et)
Eken biçer
Dünya nimet yeridir, ahiret âşığına
Ne koyarsan aşına, o gelir kaşığına
Acele şeytandandır
Hep aceleci olma, ayakların burkulur
Acele ile kalkan, pişmanlıkla oturur
Tuzağa dikkat
Yakını görmüyoruz, gözlerimiz uzakta
Her an dikkat etmeli, ayağımız tuzakta
Acele
Yavaş ol, tökezlersin, düşüp başın yarılır
Acele etsen de iş, olacağına varır
Tatlı söz ve yılan
Acı söz çok kimseyi çekip çıkarır dinden
Tatlı söz de yılanı çıkarır deliğinden
Tevazu ve kibir
Mütevazı olana, tevazu ile yaklaş
Kibirliyle dost olma, hemen ondan uzaklaş
Sadaka gibi
Tevazu fazilettir, çirkindir büyüklenmek
Sadaka gibi sevap, kibirliye kibretmek
Kalb temizliği
Rab, şekle, mala değil, sadece kalbe bakar
İmansız olan kalbi, sonsuz ateşte yakar
Hakka dayan
Pişman olmamak için, artık uyanmalısın
Batılları bırakıp, hakka dayanmalısın
İki baş
Anarşidir ikilik, her takımı yatırır,
Şüphesiz iki kaptan, bir gemiyi batırır.
Acele iş
Hızlı yaşayan kişi, ölüm ile yarışır
Unutma ki acele işe şeytan karışır
Felsefeci
Felsefeci sonradan olmayı inkâr eder
Der ki bu âlem böyle gelmiş böyle gider
Zırh
Öyle başıboş gezme, ölüm gelir muhakkak
Söndürme imanını, ibadet zırhını tak
İyilik rehberi
Bil ki salih arkadaş, iyiye rehber olur
Kişi sevdiği ile elbet beraber olur
Zengin ve zekât
Salih zengin düşünür muhtaç olan fakiri
Bilir ona aittir malının kırkta biri.
Doğru esnaf
Müjde doğru esnafa, eşi yok iyilikte
Mahşer günü haşrolur, şehitlerle birlikte
Kalbi temizlemek
Hep gafletle dolaşma, biraz kendine acı
Artık bulmaya çalış, kalb yıkayan ilâcı
İmanın önemi
Allah iman vermişse, daha ne vermedi ki?
Ya iman vermemişse, bu kula ne verdi ki?
Zühd nedir
Düşmemek için asla harama ve şüpheye
Zühd denir mubahların çoğunu terk etmeye
Tesirli söz
Takva sahibi ise, yazıp konuşan eğer
Nasihat ettiğine, sözü de tesir eder
Îsâr nedir
Kendisi muhtaç iken, elindekini kişi
Başkasına verirse îsâr olur bu işi
İbadet
Şu olmalı ibadet edenin düşüncesi;
Bu, hem Allahın emri, hem kulluk vazifesi..
İslam’ın özeti
Sacayağı gibidir; ilim, ihlâs ve amel
Birisi noksan ise, dinimiz tutmaz temel
Adalet
Âlimler buyurdu ki; “hikmet, şecaat, iffet
Bir araya gelince, buna denir adalet.”
Büyük cihat
Resulullah buyurdu, bir harpten geldiği gün;
“Döndük küçük cihattan, büyük cihada bugün.”
Sadık
Kim ki Resulullaha, tâbi olursa eğer
Sadıklardan olmanın, saadetine erer
Müminin hali
Her hâliyle gösterir mümin sadakatini
Doğruluk ve ihlâsla yapar ibadetini
Sabır
Sabretmek; günahlardan sakınmaktır ilkönce
Sonra tahammül gerek, dert ve belâ gelince
Şecaat (kahramanlık)
Şecaat göstermenin gerektiği bir yerde
Korkaklık eden kimse, benzetildi merkebe
Selamet isteyen
Fazla şaka ve alay cahillik alâmeti
Susmayı bilmelidir isteyen selâmeti
Hayâ
Çirkin olan şeylerden arınma duygusudur
Esası da, utanma ve Allah korkusudur
Müminin vasfı
İyilik ve ihsanda yarışır mümin olan
Kin gütmez, dargın durmaz barışır mümin olan
Vakar sahibi
Bir hadis-i şerifte şöylece buyurulur;
(Mümin vakar sahibi, yumuşak huylu olur.)
Hikmet
Hikmet, hakkı batıldan ayıran bir kuvvettir
Ruhun idrak gücünü gösteren bir haslettir
Havf ve recâ
Allahü teâlâdan çok korkmalı Müslüman
Ümidi kesmemeli, rahmetinden de bir an
Salih Müslüman
Dünya menfaatini kalblerinden çıkaran
Allah adamlarına denir salih Müslüman
Tevbe
Tevbe, pişman olmaktır, söz vererek Allaha
Yapmamaya çalışmak, o günahı bir daha
Tevazu
Tevazu orta yoldur, ne gurur, ne de zül’dür
Zıddına kibir denir, çoğu da tezellül’dür
Merhamet
Mümin cenab-ı Haktan diler af ve merhamet
Kendisi de herkese, aynı davranır elbet
İstişare
Meşveret; kısacası ehline danışmaktır
Başlamadan bir işe sebebe yapışmaktır
Tevekkül
Kalbin bütün işlerde, her şeyi Yaradan’a
Teslimiyet gösterip güvenmesidir Ona
İhsan
Bir insana hakkından fazlasını vermektir
Hakkını vermemek de zulmü reva görmektir
En cömert zat
Gelmiş-geçmiş-gelecek insanların cömerdi
Kâinatın serveri, hazret-i Peygamberdi
Hilm nedir?
Gazabın, şiddetin ve sertliğin mukabili
Hilm; yumuşaklık, ruhun sakin olması hâli
Besmele
Önce Besmele ile kapıdan içeri gir
Rabbimiz şükredene, sayısız nimet verir
Danışmak
İstişare edenler, hiç pişman olmaz elbet
Danışacak bir yerin varsa ne büyük nimet
Şükür
Şükreden kullarını cenab-ı Allah sever
İmansız ölebilir şükredilmezse eğer
Sabır
Sabır, haktan gelene, razı olmak demektir
Her işte ve her zaman Allaha şükretmektir
Tevazu göstermek
İyi bil kibirdendir hep tevazu göstermek
Bu aciz bu günahkâr diye kendini yermek
En zor imtihan
Hayat imtihanının gayet zor olanı var:
Herkese ömür boyu, namus imtihanı var
Haset
Haset etmemek için, o kimseyi metheyle
Hediye ver, öğüt ver, iyiliğini söyle
Sözün esiri
Bizlere esirdir söz, ağzımızdan çıkmadan
Biz onun esiriyiz, çıkınca ağzımızdan
İyilere kötülük
Kötüleri yaşatmak, iyilere ölümdür
Zalimleri affetmek, mazlumlara zulümdür
Yaşamak için yemek
Sırf yiyip içmek için, koca ömür taşınmaz
Yaşamak için yenir, yemek için yaşanmaz
Binmeyi öğrenmek
Şu dünya bir binektir, taşır binersen seni;
Bilmezsen binmesini, taşıttırır kendini
Baş kesen söz
Öyle sözler vardır ki, keser kanlı savaşı
Yine sözler vardır ki, kestirir suçsuz başı
Az konuşmak
Göz iki, kulak iki, ağzımız ise tektir
Çok görüp, çok dinleyip, az söylemek gerektir
Aç gözlü
Gözü aç olan için, ömürde tokluk yoktur
Kanaatkâr olana, bir lokma bile çoktur
Gülümse
Güler yüzlü olmaya, geç kalmadan ver karar
Unutma tebessümden kimseye gelmez zarar
Her kapta ne varsa o sızar
Bazıları sakindir, bazıları hep kızar
Bir kapta ne var ise, içinden hep o sızar
Gül tutan elde
Kim iyilik ederse karşılığını alır
Gül ikram eden elde, gülün kokusu kalır
Vefalı kimse
Vefalı olan kimse, hatayı görmez gider
Yapılan iyiliği her zaman takdir eder
Fakir ve zengin
Fakir, zengin olsa da, mal hırsıyla yanandır
Zengin, malı çok olan değil, kanaatkâr olandır
Rast gele atış yapmak
Elbette olur pişman düşünmeden konuşan
Ateş edene benzer bakıp almadan nişan
Kalb kırmak
Herkesle iyi geçin, öfkelenip sert çıkma
Kalb Allahın evidir, Kâbe’yi sakın yıkma
Bakar kör olmak
Göz gibi olma sakın, ötesini göremez
Dünyaları görse de kendisini göremez
Ayıp araştırmak
Nefse öyle güvenme, akıl her şeye ermez
Hep ayıp araştıran, kendinde ayıp görmez
Akıl akıldan üstün
Verimli kara toprak kumdan, çakıldan üstün
Bir bilene sormalı, akıl akıldan üstün
Altın anahtar
Bir sanat öğrenenler, kalmaz elbette naçar
Çünkü altın anahtar, her çeşit kapıyı açar
Akıllı düşman
Hasır, ayı derisi olan posttan iyidir
Akıllı düşman bile, ahmak dosttan iyidir
Salihler yurdu
Çalışanın ziyneti alnındaki teridir
Unutma Cennet ancak salihlerin yeridir
Mazlumun âhı
Sakın kimseyi üzme, kulağın olmalı seste
Alma mazlum âhını çıkar aheste aheste
Allah isterse
Hak irade edince her işi asan eder
Halk eder sebebini bir anda ihsan eder
Kurtuluş reçetesi
İşte özlü nasihat bütün müminlere has
Kurtuluş için şarttır, ilim, amel ve ihlâs
Öfke ve nefret
Akıllı hep sakindir, göstermez hemen hiddet
Öfkeli olanlardan elbet edilir nefret
Ak akçe
Gayen hak rızası olsun, çalışma asla ün için
İktisat et, israftan kaç, ak akçe kara gün için
Düşmana güvenilmez
Dostunun dostluğuna itimat etmiyorsun
Düşmanın dostluğuna nasıl güveniyorsun?
İş işten geçince
İhtiyaçla yanarken, bütün dostlar yok olur
Araba devrilince, yol gösteren çok olur
Gönlüme düştü
Cemre, havaya düşer, toprak ve sudan önce
Gönlüme hemen düştü, onu ilk kez görünce
Akılsız baş
Yapılan kötülükler çıkacak teker teker
Akılsız başın cezasını ayaklar çeker
Can kurtarma devri
Önce can gelir sonra canan demişler
Gemisini kurtaran kaptan demişler
Danışmanın önemi
Evde yapılan hesap, çarşıya uymaz elbet
Danışarak iş yapan, pişmanlık duymaz elbet
Pişmanlık tevbedir
Tevbe kesin söz verip hep pişmanlık duymaktır
Günahlardan vazgeçip hak emrine uymaktır
Ferasetli bakış
Marifet sahipleri ferasetle bakarlar
Kalblerdeki kirleri bir bakışta yıkarlar
İyi örnek
Aldanmaman gerekir, her yüzüne gülene
İyi örnek olasın senden sonra gelene
İyilik ve kötülük
Düşmanın olur dosta kötülük edersen
Düşmanın da dost olur iyilik edersen
Gençlik uçup gitti
Gençlik kitabımı okudum bitti
Ah bir ömür nasıl da uçup gitti
Yalnız Allah sevgisi
Hak sevgisinden başka, güzel olan ne varsa
Hepsi birer zehirdir, hatta şeker de olsa
Gül
Gonca gül ne yapar, bülbül de olmasa
Aşkı bilinir mi, sararıp solmasa
Bülbül
Garip bülbül ne yapar, gonca güle gitmese
Aşkı nasıl bilinir, gece gündüz ötmese
Başa kakmak
Ettiğin iyiliği başa kakıcı olma
Laf taşıma hiç onu buna takıcı olma
Hasetten kurtuluş
Haset etme kimseyi, niye onun var diye
Onu övmelisin hep, ayrıca ver hediye
Kızgınlık ateşi
Öfkelenmek insanı, ateş gibi yandırır
Hiddetin aşırısı hep nefret uyandırır
Kanaat
Kanaat her hâlinde Allaha şükretmektir
Her şartta ve her zaman mevcutla yetinmektir
Gafile söz nafile
Öyle kolay uyanmaz, ne söylesen gafile
Eğer nasibi yoksa ne söylesen nafile
Adam adamdır
Eşek eşektir olsa bile atlastan çulu
Adam adamdır olmasa da parası pulu
Akılsız iş
Dünyaya para için öyle dalınır mı hiç?
Ahireti verip de, dünya alınır mı hiç?
Yolcu yoluna gerek
Dünya bir hana benzer, biz de yolcu gibiyiz
Dün geldik, bugün kaldık ve yarın gideceğiz
Tevbe için tevbe
Midemiz gayet dolu, ruhumuz ise çok aç
İbadetler tevbeye, tevbe, tevbeye muhtaç
Doğru yol tektir
Ömür sermayesini sakın eyleme heder
Sayısız yol var ancak birisi Hakka gider
Sonsuz azap
Sonsuz azap yanında her sıkıntı rahattır
Acı değil de sanki uygun istirahattır
Sinirlenmek
Şeytan sinirleneni hemen kolay kandırır
Yüksek sesle bağıran hep nefret uyandırır
Akla uygun din
Dinde akla aykırı olan bir hüküm yoktur
Ama akıl ermeyen şeyler belki pek çoktur
Din akılla anlaşılmaz
Dindeki hükümleri akıl ile anlamak
Peygamberliğe olur elbette inanmamak
Sevgi tarif edilmez
Sevgi anlatılamaz, gelmez kaleme dile
Gül, demişler bülbüle, ağlamış feryat ile
Sağlık için
Ruhun sağlığı, az günah işlemektedir
Bedenin sağlığı, az yiyip içmektedir
Çare sizsiniz
Halinizden bellidir, pek çok çaresizsiniz
Sebeplere yapışın, yine çare sizsiniz
Ümit sizsiniz
Niye kurtuluştan bu kadar ümitsizsiniz
Haktan ümit kesilmez, yine ümit sizsiniz
Çilesizsiniz
Ne kadar mutlusunuz, ne de çilesizsiniz
Bozulursanız eğer, artık çile sizsiniz
Güvensizsiniz
Hep yalan söylerseniz, elbet güvensizsiniz
Doğru konuşursanız, artık güven sizsiniz
Gönülsüz iş
Kişi, angarya ile hedefine varamaz
Hevessiz ve gönülsüz işini başaramaz
Çile çekmek
Kütükler yontulmadan düzgün tahta olamaz
Çile çekmeyen insan, rahata kavuşamaz
Temelsizsiniz
Altyapınız yok ise, elbet temelsizsiniz
Dini öğrenirseniz, artık Temel sizsiniz
Servetsiz
Ahlakça fakirseniz elbet servetsizsiniz
Güzel ahlaklı olun, artık servet sizsiniz
Yol kesici
Bid’ati yaymak için çalışırsın dört koldan
Yol kesici olma sen, çekil mübarek yoldan
Gözü aç olmak
Dünyaya malik olsa, cimrinin gözü açtır
Sıkıntıları bitmez, o her zaman muhtaçtır
Sitem ve matem
Kötüleri methetmek, iyilere sitemdir
Zalimi alkışlamak, mazlumlara matemdir
Hiddet nefret uyandırır
Aşırı ise hiddet, uyandırır hep nefret
Lüzumsuz şakalarda, elbet yok olur heybet
Alışan kudurmuş gibidir
Haramla yorulanın, akıttığı pis terdir
Günahlara alışan, kudurmuştan beterdir
Keklik avı
Herkes aynı metotla, yola gelmez, tavlanmaz
Davul zurna çalarak dağda keklik avlanmaz
Kuş avlamak
Avlanmayı bilene, ava gelmez kuş olmaz
Belalara hazır ol, başa gelmez iş olmaz
Dikensiz gül
Dikensiz gül bulunmaz, hatasız da kul olmaz
Gönül sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz
Aman diyene
Çorak toprağa tohum ekilmez
Aman diyene kılıç çekilmez
Fakir kimdir
Dünya malı fanidir, bir hayal, bir yalandır
Fakir, parasız değil, arzusu çok olandır
Hakkını helal et
Çok sevaba kavuşmak istiyor isen şayet
İyi kötü herkese, hakkın varsa helal et
Uzun emel
İnsanın halini ameli tartar
Emeli artanın elemi artar
Ağlatan söz
Âlemde nice göz var, sözden iyi anlatır
Öyle söz de vardır ki, kuru gözü ağlatır
Zirveye çıkmak
Tam zirvedesin ama nasıl geldin oraya?
Kimisi dimdik gelir, kimisi büzülerek
Hem yılan da, şahin de çıkar en yüksek dağa
Ama biri sürünerek, biri süzülerek
Nasip meselesi
Eğer rast giderse işin
Taşa bile geçer dişin
Ama ters giderse işin
Aş yerken kırılır dişin
Hakkı sökerek almak
Hiç kimseden sakın beddua alma
İyilik altında ezilip kalma
Hakkımı sökerek alırım deme
Her zaman mazlum ol da, zalim olma
Elin tavuğu
İnsan sahip olduğu nimeti hep küçümser
Fakat sahip olmadığı şeyi ise önemser
Mesela elin tavuğu ele kaz görünür
Çok çirkin olsa bile karısı kız görünür
Sırrı gizlemek
Rabbin ihsan eder, nimet verirse
İyilik etmekten kaçıcı olma
İnsanın başına bir iş gelirse
Sırrını herkese açıcı olma
İyilik eyle
Ömrünü geçirme faydasız şeyle
Ya sükût et otur, ya hayır söyle
Yaptığını başa kakıcı olma
Elinden geldikçe iyilik eyle
Dinin direği
Namaz dinin direği, kul olmanın gereği
Günahlara kefaret, ibadetin yüreği
Namaza mani iş
Namaza mani işte, elbette hayır yoktur
Doğru namaz kılana müjdeler gayet çoktur
Namaz
Araç değil amaçtır, İslam’ın binasıdır
Gözlerin nurudur, kalblerin cilasıdır
Namaz önemlidir
Namaza önem verip doğru dürüst kılmalı
Yalan yanlış kılmaktan utanıp sıkılmalı
Dua kabul olmaz
Namaz kılmayanların kabul olmaz duası
İyi işler yapsa da, silinmez kalbin pası
Namaz ve iman
Kişi namaz kılmazsa, imanı sağlam kalmaz
Kolayca küfre girer, farkında bile olmaz
Kalbin şifası
Namaz kalbe şifadır, gönülleri şen eder
Doğru kılındığında, kötülükten men eder
İlahi rıza
Namazdır insanı Rabbine bağlayan
Namazdır ilahi rızayı sağlayan
En efdal amel
Namaz en efdal amel, edası pek çok sevap
Kabirde nurlu ışık, Münker Nekir’e cevap
Gafletle namaz kılmak
Her kim kötülüklerden değil ise selâmet
Namazını gafletle kıldığına alâmet
İhlâslı namaz
İhlâsla namaz kılan, kavuşur her nimete
Hiç sıkıntı çekmeden, doğru girer Cennete
Cemaat
Namaz kılarak göster, Mevla’ya itaati
Fazileti büyüktür kaçırma cemaati
Sonsuz mutluluk
Kurtuluş kolaylaşır, secdeye değse başlar
Çünkü sonsuz mutluluk, ancak namazla başlar
Yarına bırakma
Hep düşünmelisin kışı ve yazı
Kıl namazı bırak ahmakça nazı
Hep “yarın kılarım” diyen kişinin
Bugün kılındı cenaze namazı
Danışmak
İstişare sünnettir, danışan dağı aşar
Danışmayan zavallı, düz yolda bile şaşar
Karganın kılavuzluğu
Sapık şeyh çoğaldıkça, zil takıp oynar şeytan
Kurtulamaz pislikten, rehberi karga olan
Gözden ırak olmayın
Sevgi yakınlık ister, kaçan mahrum kalırmış
Gözlerden ırak olan, gönülden de olurmuş
Bir bilene danış
Şaşkınlık içindesin, sendeki bu çile ne?
Eğer bin bilsen bile, gel danış bir bilene
Soran bulur
Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp olur
Ehline soran kişi, hakiki yolu bulur
Sohbetin önemi
Herkes zanneder ki sıhhat gibi devlet olmaz
Ehli de bilir ki sohbet gibi nimet olmaz
Gönül işi
Eğer gönlün bizim için çarparsa
Fizan’da olsan da yanımızdasın
Eğer gönlün başka diyarlardaysa
Yanımızda olsan da uzaktasın
Sevilen güzeldir
Kaptırırsa bir âşık, gönlünü bir güzele
Rahat edemez asla, başka güzel yanında
Yüz demet fesleğen verseler de bülbüle
Koklamaz hiç birini, yine gider o güle
Kimseye baki değildir
Mal-ü mülke olma mağrur, deme var mı ben gibi?
Bir muhalif yel eser, savurur harman gibi
Güç iş
Kıyamet yaklaştıkça, güçleşir uymak dine
Ateş almaya benzer avucunun içine
Ecel şerbeti
Ecelin şerbetini herkes bir gün içecek
Ettiğini bulacak, ektiğini biçecek
Öleceksin
Nasıl yaşarsan yaşa, muhakkak öleceksin
İstediğini topla, bir gün terk edeceksin
Eken biçer
Şu dünya ahiretin tarlasıdır muhakkak
Bil ki tohum ekmeden mahsul umanlar ahmak
Herkes ektiğini biçer
Bugün ne ekmişsen, yarın onu biçersin
Yaşayışın nasılsa, elbet öyle göçersin
Ölüm
Ne kadar çok yaşasan, ölüm vardır muhakkak
Gün gelir herkes için, vaki olur emr-i hak
Ölmeden önce ölmek
Elbette kaçınılmaz ecel gelince ölmek
Ama ne saadettir ölmeden önce ölmek
Ölüm pusuda
Bilinmez ölüm seni bekliyor nerelerde
O halde onu bekle her zaman ve her yerde
Ayrılık
Tomurcuk gül de solar, bir gün kopar dalından
Elbet herkes ayrılır, sevdiğinden, malından! .
Ölüm var
Unutma bu dünya boş, geçicidir sanma hoş
Ölümden kurtuluş yok, nereye koşarsan koş
Dün öldü
Dün öldü, bugün ise, sanki can çekişmede
Yarın henüz doğmadı, doğmayacak belki de
Üç şey
Felaketten kurtulup, olmak isteyen halâs
Şu üç şeye sarılsın: ilim, amel ve ihlâs.
Sözüm çok sana
Az söyledim, çekindim kalbini kırmamaya,
Ürkütmek istemedim, yoksa sözüm çok sana.
Mahrum kalan
Nimete kavuşana, afiyet şeker olsun,
Nimetten mahrum kalan, suçu kendinde bulsun.
Hakka teslimiyet
Kim Ona korkusundan ağzını açabilir,
Teslim olmaktan başka, nereye kaçabilir?
Şükür
Vücuttaki her zerre, gelse de dile,
Şükrün binde birini yapamaz bile.
Siperlenmek
Düşmana hücum edilmez, her zaman her meydanda,
Savunmak, siperlenmek lazım olur bazan da.
Saadet
Her işin ihlâs olsun, serde oldukça canın,
Elbette saadeti budur iki cihanın.
Çocukken
Çocukken öğrenmeli en güzel hareketi,
Baharından bilinir senenin bereketi.
Mazlumun duası
Her tarafı sarsa da, zalimlerin belası,
Hepsini yere serer, bir mazlumun duası.
Sebeplere yapışmak
Sebeplere yapışan, elbette kalmaz naçar,
Rabbim dilerse ona, sayısız kapı açar.
Müminin miracı
İyi bilmeli namaz, ebediyet tacıdır,
Yerin göğün nuru ve müminin miracıdır.
Küfür İman
Dini doğru öğrenmek gerekir her insana,
Küfrü bırakmadıkça, kavuşulmaz imana.
İlmihal ve namaz
İlmihali okuyup dinimizi bilelim,
Namaza yapışarak, kalbden pası silelim.
Mağrur olma
Dünyaya olma mağrur, deme var mı ben gibi
Muhalif bir yel eser, savurur harman gibi.
Haddini bilmek
Haddini bilmek gibi, ilim ve irfan olmaz,
Hak aşkıyla sulanan bahçenin gülü solmaz.
Cehalet ve ilim
Her türlü iyiliğin düşmanı cehalettir,
İlimden uzak kalmak, çok büyük felakettir.
Hasret
Dostun ayrılığından, kalbim kan ağlıyor,
Hasret ateşi yakıp ciğerimi dağlıyor.
Tevekkül
Tevekkül sahibinin yardımcısı Hak olur,
Yardımcısı Hak olan, nasıl olsa kurtulur.
Gel
Hasta ruha can veren, etkili bakışa gel,
Kıymetli silsileye götüren akışa gel.
Haktan ayrılmamalı
İhlâsla amel etmek, mümini usandırmaz,
Doğru yolda gideni, Rabbimiz utandırmaz.
Fırsatı kaçırma
Ehl-i sünneti öğren, boşuna inat etme,
Fırsat eldeyken uyan, ömrünü berbat etme.
Düşmanı güldürme
Hâline şeytan güler, görünce bu gafleti,
Yapış dine, güldürme kendine o laneti.
Hüner
İnsanoğlu bir fener, âkıbet bir gün söner,
Harap olmuş bir kalbi, tamir etmektir hüner.
İlim
İlim yoksa din çekilir, milletin arasından,
Kurtulmalı cehalet denen yüz karasından.
Gaflet
Cehennem azabına, kimler dayanabilir?
Gaflet içinde yatan, nasıl uyanabilir?
Ruh
İnsan denilen varlık, el, kol, ayak, baş değil,
İnsan ruha denilir, burun, kulak, kaş değil.
Evliya
Velinin zahirine bakar gafil serseri,
Evliya candır, canlı cana olur müşteri.
Yağmur gibi
Dertlere maruz kalır, enbiya ve evliya,
Semadan yağmur gibi, onlara yağar belâ.
Sevmekten maksat
Onu sevmekten maksat, sıkıntıyı tatmaktır,
Başkalarından gelen, tadı silkip atmaktır.
Sebebe yapış
Hakka bırak işini, sebebe yapış yeter,
Peki diyorsan eğer, bu sözümü et rehber!
Asıl marifet
Ehl-i hüner, kendine her mihneti zevk eder,
Bilir ki neşe ve keder, her zaman gelip gider.
Mezar
Gitti gençlik, fayda yok, etsek de hep âh-u zar,
Hazırlıklı olmalı, bizi bekliyor mezar.
Hak yoldan sapma
Dininden taviz verme, paraya pula tapma,
Nefse, şeytana uyup, Ehl-i sünnetten sapma.
Dünya
Bu dünya gelip geçer, burda sonsuz kalınmaz,
Malın pek çok olsa da, asla murat alınmaz.
Malın hesabı
Mal mülk biriktirmekle insan niçin yorulur?
Mirasçılar yer içer, hesap ondan sorulur.
Ayrılık
Yıllarca ayrı kalsam, seni her an anarım,
Hasret ateşi ile durmaz her gün yanarım.
Kader keder
Gurbet ellere düştüm, böyle imiş kaderim,
Sıkıntım tükenmiyor, çoğalıyor kederim.
Kimsesizler kimsesi
Herkesin var bir kesi, bu bi kesin yok kimsesi,
Bu kesin, sen ol kesi, ey kimsesizler kimsesi.
Evliyanın sohbeti
Erenlerin sohbeti, öyle kolay bulunmaz,
Sohbete kavuşanlar, feyizden mahrum kalmaz.
Akıllı ve ahmak
Akıllı mallarını, yok etmez, hayra verir,
Ahmak ele bırakır, düşmanı sevindirir.
Nasipsiz kimse
Bir kimse iyiliğe elverişli değilse,
İstifade edemez, Peygamberi de görse.
Niçin
Kâmil mürşidin yoksa niçin talep etmezsin?
Varsa ne duruyorsun, niçin ona gitmezsin?
Âlemlere rahmet
Rabbimizin mahbubu, Hazret-i Muhammed’dir,
Cismi pak, ismi Ahmed, âlemlere rahmettir
Viran olur
Kanma fani dünyaya, gün gelir viran olur,
Bu sürdüğün demlerin, hepsi de yalan olur.
Dilerse
Rabbim dilerse eğer, herkes sana yol verir
Sebepleri yaratır, ihsan edip bol verir.
Boş gelmeli
Boş geldim evimizden, hiç bir şey getirmedim,
Ne biliyorsam hepsini yalnız senden öğrendim.
Bulunmaz hazine
Âlimin her kelamı, bulunmaz hazinedir,
Bir sohbeti, yıllarca, bitmez kütüphanedir.
İmanlı olmak
Çingeneye kan göründü, berrak olan Nil nehri,
Fakat su gördü Hazret-i Musa ile ümmeti.
Terazi
Adalet terazisi, bir gün elbet kurulur,
Herkesin yaptığı iş, teker teker sorulur.
Adam sen de
Haram helal demeyip, bulduğunu yiyenler,
Yarın azap çekecek, adam sen de diyenler.
Kibirlenmemeli
Şeker kamışı boşum dedi de, şekerlendi,
Kavak ise yükseldi, hemen baltayı yedi.
Esrarlı kuş
Bu öyle bir kuştur ki, tarif edemem sana,
Zümrüdü Anka ile bulunuyor yan yana.
Danışmak
Salihlere danışan doğru olanı bulur,
Kerimlerle yapılan işler pek kolay olur.
Âşık maşuk
Maşuklar denizinin görünmez asla dibi,
Âşıkların sesleri çıkar bir davul gibi.
Aşk olmasaydı
Eğer aşk olmasaydı, sevgiyi kim yayardı?
Şiiri, ilahiyi, kim okur, kim duyardı?
Mehtap
Şöyle rahat bir gece ve hoş mehtap bul bana,
Açıklarım her şeyi, işte o zaman sana.
Hikmet
Ya Rab, ne muazzamdır bütün işlerin senin,
Elbette aklı ermez, hikmetine kimsenin.
Bahane
Demeyin, (Henüz genciz, her şeyimiz şahane) .
Ölüm gelince olur, baş ağrısı bahane.
Dinin direği
(Namaz karın doyurmaz) diyen ahmak çok olur.
Kişi kılmazsa namaz, din yıkılır, yok olur.
Zehirdir
Rabbi anmaktan başka, ne güzellik varsa,
Hepsi cana zehirdir, şeker bile olsa.
Tedbir ve takdir
Gerekli tedbirini al, takdir nedir bilinmez,
Yaratanın takdiri, tedbirle de değişmez.
Hazinenin nişanı
İstenen hazinenin, nişanı verildi sana,
Artık dönmemelisin, o yana ve bu yana.
Gözyaşı
Neler yapar gözyaşı ile edilen dua,
Binlerce top ve tüfek, onu yapamaz asla.
Sözüm çoktur
Yeterince bildirdim, fazla şey sorma bana,
Belki de incinirsin, yoksa sözüm çok sana.
Sohbet
Halk içinde, muteber bir şey yok, devlet gibi,
Gerçekte devlet olmaz, bir saat sohbet gibi.
Aşkın ateşi
Aşkın ateşi kalbden kalblere akar gider,
Maşuktan başkasını, ne varsa yakar gider.
İki şeyin hasreti
Hasrette iki şeyin, bulunmaz yoktur eşi,
Bunun biri gençliktir, diğeri din kardeşi.
Belki faydalanırsın
Dinin için gerekli her şey söylenmiş sana,
Belki faydalanırsın, ya çarpar kulağına.
İşin özü
Kitaplardan naklettik, sana işin özünü,
Sakın yabana atma, büyüklerin sözünü.
Güzellik
Ne de olsa bulunur, bir güzellik çirkinde,
İnci gibi görünür bütün dişler zencide.
Kıymetini bil
Ehl-i sünnet yolunu, aynen naklettim sana,
İster kıymetini bil, istersen darıl bana.
Nazı bırakmalı
Hak yola baş koyanın, harika olsa da pek,
Nazlanmayı bırakıp, hep naz çekmesi gerek.
Dost
Herkes farklıdır, kimi yaya, kimi atlıdır,
Ama dosttan konuşmak, elbet daha tatlıdır.
Tükenmez sözüm
Lafımı uzatmadım, anlarsın iki gözüm,
Belki kalbin kırılır, yoksa tükenmez sözüm.
İş budur
İbadetler yapılmazsa, kurtuluş ümidi güçtür,
Asıl mesele budur, bundan başkası hiçtir.
Beşer şaşar
İnsan beşer, bazen şaşar, eder hata üçer beşer,
Yürürken düz yolda bile, ayakları sürçer, düşer.
Usanma
Senelerce yaşarım, sonsuz kalırım sanma!
Hep iyilik etmekten sakın bıkıp usanma
Gençlik
İyi tohum ekmeli, şu gençliğin çağında,
Ne ekmişsek biçeriz, elbet Cennet bağında.
İki kimse
Şu iki kimse elbet ölümü hatırlamaz
Haramlardan sakınmaz, biri de namaz kılmaz!
Bir gün
Unutma bir gün gelir, tutmaz olur bu eller
Elbette söyleyemez, Allah demeyen diller!
Tevbe
Elbette kurtulacak tevbeyle ölen kişi
Müjdelere kavuşur günahsız gelen kişi
Öfke
Hem keskin sirke, küpe zarar verir diyoruz
Buna rağmen kızıyor, küplere biniyoruz
Allah için sevgi
Kim sevdiğini Allah için severse eğer
Çok sıkıntı çekse de, bunlar her şeye değer.
Aklı yoktur
Görülmeyen şeye yok diyenin yoktur aklı
Olsa görülür idi diyen değil mi haklı?
Naz çekmek gerek
Nazlı olsa da, aşka yakalanan kişi
Hep naz çekmek olmalı artık onun işi
Feryat
Âşıkların feryadı, boş değil, manidardır.
Elbette sözlerinde, ibretli çok şey vardır.
Dostun ayrılığı
Dostların ayrılığı, çok gelir, sürse de az,
Gözde bir kıl olursa, kim buna hiç aldırmaz?
Kötülük ve iyilik
Kötülüğe kötülük, her kişinin kârıdır
Kötülüğe iyilik, er kişinin kârıdır.
Akla güvenme
Hep akla güvenenin, ayağı tahtadandır,
Tahta olan ayağa, denilir mi sağlamdır?
İhlâs
Makbul ibadet için, ihlâslı olmak gerek,
Elbet işe yaramaz, içi boş bir çekirdek.
Zordur
Ona kavuşmak zordur, denizde ve karada
Derin uçurumlar ve sarp dağlar var arada.
Allah aşkı
Ne mutlu Allah aşkı her tarafı sarıyor
Kalb onu düşünüyor, gözler onu arıyor
Onun için
O, ne iyi bir dil ki, her an onu anıyor
Ne talihli bir kalb ki, onun için yanıyor
Yol
Rahatı bırakmalı, bu bir çile yoludur.
Teçhizatsız gidilmez, yollar çok korkuludur.
Âşık
Âşık yaya olsa da, yolunda atlıdır o,
Dağda belde sürünmez, uçar kanatlıdır o.
Medeni olmak
Eğer medeni olmak, açmak ise bedeni,
Demek ki şu hayvanlar, Batı’dan da medeni
Sohbet
Gönül ne kahve ister, ne kahvehane
Gönül hep sohbet ister, kahve bahane
Bela yazmaz
İnsana bela gelmez, Rabbimiz yazmadıkça,
Rabbimiz bela yazmaz, insanlar azmadıkça.
Ölümü unutur
Şu iki kimse elbet ölümü hatırlamaz:
Biri haramdan kaçmaz, biri de namaz kılmaz
Diploma
Diplomaya güvenir, kendini âlim sanır,
Böyle kimse şeytana, gayet kolay aldanır.
Cepsiz kefen
Sonun cepsiz kefendir, zengin ol, yahut fakir
Varlığa mağrur olan, mecnun değil de nedir?
Kurban bayramı
Gönüller neşe dolsun, bayram mübarek olsun,
Kestiğimiz kurbanlar, sıratta binek olsun!
Rast giderse
Rast gider ise işin
Her şey yoluna girer
Taşa da geçer dişin
Ters gider ise işin
Muhallebi yer iken
Kırılıverir dişin
Batı medeniymiş
Eğer medeni olmak, açmak ise bedeni,
Demek ki şu hayvanlar, Batı’dan da medeni.
Diploma
Diplomaya güvenir, kendini âlim sanır,
Böyle kimse şeytana, gayet kolay aldanır.
Tabut ve yakut
Tahtadan olsa da, korkutur tabut,
Taştan yapılsa da, ziynettir yakut.
İbret almak
İbret almak gerekir, çağımızın halinden,
Yer taşımaz isyanı, yarılır vebalinden.
Nemelazımcılık
Şu nemelazımcılık, bizi yiyip bitirir,
En güzel hasletleri, heder edip götürür.
Herkes ektiğini biçer
Serden geçer de insan, yardan geçebilir mi?
Kötülük eken kimse, hayır biçebilir mi?
Yalancı
Yalancının evi yanmış, hiç kimse inanmamış,
Çünkü herkes o yine, bir yalan söyledi sanmış.
Allah dostunu seven
Kişi sevdikleriyle beraber olacaktır,
Allah dostunu seven, elbet kurtulacaktır.
Dost ve düşman
Şerrin azı da çoktur, hayra bir sınır yoktur,
Bin dost olsa da azdır, bir düşman bile çoktur
Beterin beteri
Gel haline şükreyle, beterin beteri var,
Hiç bir şey kötü değil, imansız ölmek kadar.
Ahirete hazırlık
Arpa eken bir kimse, nasıl buğday biçer ki?
Ömrü imansız geçen, nasıl mümin göçer ki?
Bir tut
Mecnuna deli deme, Leyla ile bir tut
Bir damlayı hor görme, derya ile bir tut
Eğer ilmiyle amil, değilse bir âlim
Bülbül gibi şakısa, karga ile bir tut!
Sen nesin?
Deliysen doktora git, ölüysen mezara gir,
Müminsen dine uy ki, kalmasın pislik ve kir.
Zakir ve hakir
Şükreden şâkir olur, zikreden zâkir olur,
Allah’ı tanımayan zelil ve hakir olur.
Akılsız
Göremediği şeye, yok diyenin yoktur aklı
(Aklı olsa görünürdü) diyen ne kadar haklı
Gözyaşı
Mümin için gözyaşı, ilahi bir rahmettir,
Rabbimizden kuluna ihsandır, merhamettir.
Ağlamak
Dünya için ağlamak, zillet, hem de zulmettir,
Garabetin yanında, katmerli cehalettir.
Dünya
Dünya peşinde koşmak, kasvettir, felakettir,
Boşuna bir zahmettir, apaçık dalalettir.
Herkes ektiğini biçer
Nasıl yaşarsan yaşa, elbet bir gün göçersin,
Ettiğini bulursun, ektiğini biçersin!
İslam gelince
İslamiyet gelince, değişti hep insanlar,
İmanla şereflendi nice puta tapanlar.
Marifet ehli
Kâmil mürşid olanlar, firâsetle bakarlar,
Zulmetteki kalblere nurlu ışık yakarlar.
İhlaslı ol
Bütün ibadetleri ihlâs ile edâ et
Allah rızâsı için, neyin varsa fedâ et
Niye bugün değil
Yarın iyi bir tevbe edeceğim ben dersin
Bugünü yarınlara sebepsiz ertelersin.
Adamsız elbise
Çok fakirin sesi yok, yeni elbisesi yok,
Bazı elbiseler var, içinde kimsesi yok
Malını bırakacaksın
Nasıl yaşarsan yaşa, mezara gideceksin
Biriktirdiğin malı, bir gün terk edeceksin
Dini bilmek için
Senin bildiklerini çoluk çocuk bilemez,
İlmihal okumayan dinini öğrenemez.
Dine uymak zorlaşır
Kıyamet yaklaştıkça, güçleşir uymak dîne
Ateş almaya benzer avuçların içine.
Bilgi sizsiniz
Yoksa ilmihaliniz, gayet bilgisizsiniz,
İlmihaliniz varsa, artık bilgi sizsiniz.
Değer sizsiniz
İmansızsanız eğer, elbet değersizsiniz
İmana kavuşunca, artık değer sizsiniz.
Akılsız başın cezası
Öfkeli cahil kişi, çocuğa dayak çeker.
Başımız akılsızsa, cezayı ayak çeker.
Araba devrilince
Araba devrilince, yol gösteren çok olur
Yardım istendiğin an, hepsi birden yok olur.
Gül için figan
Bülbülün figanı var,
Gülle halvet anı var,
Canansız can aşksızdır,
Her canın cananı var.
Mazlumun gözyaşları
Aldatmasın şatonun, renkli mermer taşları,
Kralı suda boğar, mazlumun gözyaşları.
Tefekkür
Çekirdek içinde orman gizlidir,
Zehirler içinde derman gizlidir,
Bunları ibretle tefekkür gerek,
Tahıl tanesinde harman gizlidir.
Neye yarar
Altının yanında pul neye yarar?
Hakkı tanımayan kul neye yarar?
Doğru diye herkes bir yolda gider,
Cennete çıkmayan yol neye yarar?
Bülbülün derdi
Dikenle gül dost olmuş,
Bülbülün gözü dolmuş,
Göğe çıkmış feryadı,
Tutup saçını yolmuş.
Demişler ki hey bülbül,
Al sana lale sümbül,
Bülbül ah çekip der ki
İstemem, ille de gül.
Yeni sene
Yıllar gelip geçiyor, geldi yeni bir sene,
Boşa harcama ömrü, kıymetini bilsene!
Ölüm korkusu
Kim Allah’tan korkarsa, ölüm ona yâr olur,
Kim korkmazsa ölürken, dünya ona dar olur.
İhlasla kılınan namaz
Vaktinde ihlâs ile kılınırsa bir namaz,
Hem bir engel çıkarmaz, hem de yolda bırakmaz.
Can verme telaşı
Veren de, alan da O, ne var ki acınacak?
Telaşını gören de, bu can senin sanacak?
Kurtuluş fırkası
Doğru iman edenin yardımcısı Haktır.
Ehl-i sünnet olanlar ancak kurtulacaktır.
Aşure günü oruç
Üzerinden gafleti hemen atmalı mümin,
Yarın aşure günü, oruç tutmalı mümin.
Sızdıran kap
Edepsiz olan kişi, her şeye hemen kızar,
Bir kapta ne var ise, dış yüzüne o sızar.
Nefs kendine taptırır
Nefis her kötülüğü yaptırmaya çalışır,
Kibirlenir, kendine taptırmaya çalışır.
Eken biçer
İyi güzel tohum ek, hayatın her çağında!
Ektiğini biçersin, elbet cennet bağında.
Şu iki kişi
Şu ikisi ölümü asla hatırlayamaz,
Birisi haram işler, biri de namaz kılmaz!
Tevbe eyle
Canın bedende iken tevbe eyle Allaha,
Bırak o günahları hiç işleme bir daha.
Mümine Mirac
Namaz dertlere deva, mahşerde başlara taç,
Doğru kılınır ise, mümine olur miraç.
Allah için uyku
Allah için değilse, uykusuz kalmak boştur,
Eğer onun içinse, uyusan da çok hoştur.
Kalbteki taşı erit
Namaz imanın başı, akıt gözünden yaşı,
Doğru namaz kılarak, erit kalbdeki taşı.
İman dolu gönül
Ne mutlu o kişiye, okuduğu Kur’an ola!
Ezanları işitince, gönlüne iman dola!
Müminin miracı namaz
Namazı doğru kılmak, saadetin tacıdır,
İyi bilin ki namaz, müminin miracıdır.
Ruh ve beden sağlığı
Ruhun sağlığı için, az günah işlemeli,
Beden sağlığı için de az yiyip içmeli.
Çalışarak dua
Önce çalışmak, sonra dua dinin esası,
Kabule şayan olur, çalışanın duası.
Usanma
Dünyada çok yaşarım, sonsuz kalırım sanma!
İyilikten ibadetten, sakın bıkıp usanma.
Allah de
Öyle bir gün gelir ki, tutmaz olur bu eller,
Şehadet söyleyemez, Allah demeyen diller!
İntihar etme
İntihar çare değil, kurtulmazsın ölünce,
Anlarsın elbet sorgu melekleri gelince.
Berat gecesi
Berat gecesi rahmet kapıları açılır,
Müminlerin üstüne ne nimetler saçılır.
Dikensiz gül
Dikensiz gül olmaz derler,
Bu, vermez dikene değer?
Kıymeti olmaz dikenin,
Yanında gül yoksa eğer.
Kader
Kader, sanki beyaza yazılan beyaz yazı,
Görünmediği için, silemeyiz beyazı.
Sohbet
Halk indinde, devlet gibi nimet yoktur,
Bilmezler ki, sohbet gibi nimet yoktur.
27.11.2009 - 14:21
Sevgi söze dolarsa dua olur, dua Allah'a ulaşırsa nur olur, aynı yolda birleşen dualarımızın nur'a dönüşüp Rabbimize ulaşması dileği ile Bayramın Kutlu Olsun
26.11.2009 - 22:03
Akşamın güzel yüzü kalbinize dokunsun, kabuslar senden uzakta melekler başında olsun, ay öğle bir gecede olsun ki, duaların kabul ve Bayramın mubarek olsun!
21.11.2009 - 22:05
Saygıdeğer üstadım gönül dostlarıma Sevgiler,Selamlar İletiyorum sizleri
TÜRKİYE Yazarlar,Ozanlar,Bestekarlar,Şairler Gurubu'na, (aynen yazınız)
AŞKIN DERYASI Kitabımdan Damlalar GURUBU'ma beklerim. (tıklayınız)
K Ü Ç Ü K L E R
Yüzüne bakınca gülüveriyor,
Tanıdık dostları biliveriyor,
Kolları açınca geliveriyor,
Ruhumu okşuyor küçük çocuklar.
Rengarenk gözleri parlar açılır,
Bütün hanelere neşe saçılır,
Sitemli tavırdan elbet kaçılır,
Ruhumu okşuyor küçük çocuklar.
Elinden tutunca tıpış yürüyor,
Sarılıp öptükce yağım eriyor,
Söylenen sözlere aklı eriyor,
Ruhumu okşuyor küçük çocuklar.
Gönlünü alıyor çok oyuncaklar,
Onlara yapıldı tüm salıncaklar,
Değerli gördüğü şeyleri saklar,
Ruhumu okşuyor küçük çocuklar.
Zeki'ye yapışır ölçer boyunu,
Müziğe görede oynar oyunu,
Sizlere yansıttım naklen yayını,
Ruhumu okşuyor küçük çocuklar.
21-11-2009 SAĞLIKLI HUZURLU İYİ TATİLLER DİLİYORUM HOŞCA KAL.
06.11.2009 - 18:47
ayrılıklar zormuş
beni hasret yormuş
her başlangıç bir sonmuş
artık geçmiyor zaman dil,lerimde aman beni benden alan
bir orman yangınında yara almış gibiyim
ben keskin kenarlarda uçurumlar gibiyim
yolların sonu yok acının rengi yok
benimde dermanım yok
ben benden vazgeçtim
belki çoktan bittim
dönülmeyen yerdeyim..................
05.11.2009 - 10:10
kardaş allah razı olsun gerçekten çok güzel bir tanıtım yazısı yazmışsın
02.11.2009 - 18:26
Kardelen'e sormuşlar:Bütün çiçekler sıradan yerlerde açıp insanlara yakın dururken,sen neden böyle yüksek dağlarda veözellikle uçurum kenarlarında açarsın? Kardelen şöyle cevap vermiş: Gülü seven dikenini,menekşeyi seven rengini,beni seven ölümü göze alır da ondan..
aşka düşen pervane
02.11.2009 - 11:25
Paylaşımlarınızla ve asil kişiliğinizle, kocaman yüreğinizle bende iz bıraktınız nadide insan çok tşk. ediyorum.Yüce RABBİM her daim yar ve yardımcımız olsun(amin) .Allahıma emanet olun.saygılar
29.10.2009 - 10:50
“DİRAHTA GER ZİYAN ETSE KARINCA,GÜNAH VAR MIDIR ÂNI KIRINCA “YARIN HAKKIN DİVANINA VARINCA,SÜLEYMAN’DAN HAKKIN ALIR KARINCA...”
16.10.2009 - 18:17
hacı hacı,yı mekke,de hoca hoca,yı tekke,de deli deli,yi dakika,da bulur..... :) :) :)
aşka düşen pervane
10.10.2009 - 11:02
Alim ile sohbet etmek, lalü mercan incidir... Cahil ile sohbet etmek, günde bin can incitir.
29.09.2009 - 18:14
Ben dostlarımı ne kalbimle, ne de aklımla severim..Olur ya..Kalp durur..
Akıl unutur..Ben dostlarımı ruhumla severim..O ne durur..Ne de unutur..
aşka düşen pervane....................
26.09.2009 - 15:42
GERÇEK BİR AŞIK, TAM BİR YÜREK ADAMI...FAZLA SÖZE NE HACET...
26.09.2009 - 11:46
Erkek ihtiyacı olduğu 1 liralık malı 2 liraya alır. Kadın ihtiyacı olmadığı 2 liralık malı 1 liraya alır.
25.09.2009 - 15:52
Bundan öteye ne diyelim! ...
Sultanım; yoluna bizi,
Aşkına kabul et bizi...
: Mevlanalar bitmez Yunuslar bitmez
vatanı ayakta tutan
İskilipliler bitmez Tunahanlar bitmez
Nurları yayılıyor her taraftan
Nasuhi Bilmenler bitmez M.Raşitler bitmez
Hoşgörüyle ün salan
Sevgiyle aşkla kucaklayan
Asırlar boyu yaşayan
Mevlanalar bitmez Yunuslar bitmez
Eserleriyle yaşıyorlar
Bizler için çırpınıyorlar
İmanımızı kurtarıyorlar
Bediuzzamanlar bitmez Elmalı Hamdiler bitmez
Ümmetin yıldızıdır onlar
Allahın neferidir onlar
Eksilmez hiç sadatlar
Abdulbakiler bitmez Konyeviler bitmez
Kıyamete kadar sürecek bu ışık
Sayelerinde huzurla yaşadık
Şefaatlarına inşallah oluruz tanık
Bilal Nadiler bitmez Farukiler bitmez
23.09.2009 - 17:39
Alay ediyorlar benle,
Dervişmisin müridmisin nesin diye,
Soruyorlar sen nesin diye,
Ben ise bir aciz pervaneyim.
Günahkarım ahir zamanda neyleyim,
Nefsimin elinden kurtulamadım neyleyim,
Dört taraftan harb ediyor neyleyim,
Ben bir aciz pervaneyim.
Resüllulahın aşkına muhtacım,
Ahirette şefaatine muhtacım,
İhlaslı tevbeye muhtacım,
Ben bir aciz pervaneyim.
Gurbet ellerdeyim varamadım menzile,
Tevbe alıp öpemedim sultanımın elinden,
Inşaallah kapısına vararım tezelden,
Sofi kardeşler dua edin bu aciz pervaneye.
Ister desinler bana deli,
Bırakmam asla tevbeyi,
Silmem akan gözyaşlarımı,
Ben bir aciz pervaneyim.
aşka düşen pervane
19.09.2009 - 16:35
Her şeye kadir olan Yüce Allah, bizleri, doğru yoldan ve sevdiklerimizden ayırmasın! Hayırlı ve bereketli bir bayram geçirmeniz dileğiyle.
Toplam 37 mesaj bulundu