Gökhan Yavuz Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakkı ...

  • Melek Kara
    Melek Kara

    26.11.2008 - 12:20

    Tanıklıklardan

    girdiler kapılardan
    girdiler pencerelerden
    mektuplardan kitaplardan telefonlardan
    girdiler kirlettiler ve gecemizi
    girdiler ağrıttılar ve gündüzümüzü
    işimize saygımızı
    Ölümüze acımızı
    sayrı yatağımızı
    Özlemlere sevgilere sular gibi akışımızı
    kıyımlara kıranlara türkü türkü bakışımızı
    gözgözelik
    dizdizelik
    şu hancı dünyamızı
    girdiler
    kirlettiler
    insan onurumuzu
    insan yüzü güzeldir
    çirkindi bunlarınki
    insan yüzü sıcaktır
    soğuktu bunlarınki
    elleri el değildi
    eli andırıyordu
    gözleri göz gibiydi
    bakışsızdılar
    göğse benzer bir kafesti taşıdıkları
    içinde yürek yoktu
    kapıların arkasında emeklememiş
    beşiklere belenmemişlerdi karda tipide
    ev dediğin duvar kapı pencere
    saygıya gerek yoktu
    girdiler akşam sofralarında evlerimize
    yoksul sabah çaylarında girdiler
    girdiler öpüşürken kuytuda
    okşarken saçlarını çocuğumuzun
    avutmaya çalışırken acılımızı
    duyumsarken sevincini insan oluşumuzun
    girdiler bağlarken mektubumuzu
    dertleşirken kapısında kırkıncı odamızın
    girdiler evlerimize

    en ağrıtan yerinde bir özlem türküsünün
    bunalmış bir kahkahanın ortayerinde
    taş gibi yorgunluğunda bir güzelim düşün
    Ölümcül sayrılıkta umarsız yalnızlıkta
    kağıttan kayıklar yüzdürürken geçmiş sularımızda
    uçurtmalar salarken umut göklerimize
    kucaklarken dostlarımızı telefonlarda
    girdiler evlerimize

    çirkindiler
    korkaktılar
    yarınsızdılar
    geldiler itilerek
    girdiler irkilerek
    kararttılar gecemizi
    Isırdılar karanlıkta
    kanattılar türkümüzü
    kırdılar çiçekli dallarımızı
    tükürdüler içine ekmeğimizin
    ağrıttılar ağrımızı
    ağrıttılar vatan vatan
    ağrıttılar dünya dunya
    ve çekip gittiler
    kanlı izler bırakarak
    göğümüzün merdivenlerinde

    yoktu yarınları onların
    çünkü onlar
    suç taşıyan sandık gibi
    karanlıktılar

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

  • Melek Kara
    Melek Kara

    23.10.2007 - 13:04

    biz ki en sagir kulaklara sevdalar fisildardik
    sabah serinligi tasirdi ezgilerimiz
    kan uyku infazlar için kapilar çaldiginda
    burçlarimizda kefenleri kana bulayip
    kollarina sardik rüzgarin
    ölüm çaresiz kalip çigliklar atti arkamizdan

    o büyük sevdayi bu kadar umutlu
    bu kadar namuslu tasimak için
    tereddüt etmedik egilmedik
    kanimizla yazilacakti umudun siiri
    adini koymustuk özgürlügün
    bir kez çikmisti agzimizdan söz

    ve biz pimi çekilmis yürekle
    dalmistik karanligin ortasina
    dilimizde kurtulus türküleri mataramizda ab-i hayat
    ve düserken
    özgürlük renginde bir gülüs vardi yanagimizda.....

Toplam 2 mesaj bulundu