kahve molasındayım son fasıl ziyaretlerindeyim gözbebeklerinin… yemyeşil bir göl manzarasıyla geldim huzuruna aldanma, kıyısındaki şu yaşlı çınar ağacının çaresizliğe gömülmüş süzgün nazarına son defa geldim; ya hep ya hiç diyerek... dudaklarıma konan her bir zerresinde yanık telvenin ciğerime dokunan lezzetinde yitiğim biliyorsun sevdiğim acısında bile gülümseyerek gölgesinde yaşadım hep bir umut zerresinin...
ah benim serçe yürekli yârim çektiğin acıların her âhında inledim bıraktığın her nefese saldım da yüreğimi esintisinde serinledim...
kahve molasındayım gecikmiş sîtemlerinde bile aşk kokuları bırakır sözcüklerin okur ruhuma karanfil kokulu bakir şiirler dokur saçlarıma beyazlarını ömür denen bir illet kar taneleri sevişirler…
şikâyetçi değilim kar tanelerinden elbet gölgesindeki meleğedir sîtemim bulmuşken umutlandığım seni ne zaman çıkacak kafesinden ne zaman tutulacak matemim? ..
dolaşır ruhuma bir yağlı urgan bir kör düğüm atıverilir nefesime bir yaşam zehri bırakıverilir ilenirim kendime, dönüp geçmişimde yaşadığım sensizliğimde savurgan sensizliğimde hoyrat nefsime...
özlemimsin bil! .. tutkum, aşkım, birtanem... yetmez, bilirim sadece yâr desem âna muhtacım şimdi, zamana değil ân hatrına uzat ellerini ey git zamanı değil!
kahve molasındayım
son fasıl ziyaretlerindeyim gözbebeklerinin…
yemyeşil bir göl manzarasıyla geldim huzuruna
aldanma, kıyısındaki şu yaşlı çınar ağacının
çaresizliğe gömülmüş süzgün nazarına
son defa geldim; ya hep ya hiç diyerek...
dudaklarıma konan her bir zerresinde yanık telvenin
ciğerime dokunan lezzetinde yitiğim
biliyorsun sevdiğim
acısında bile gülümseyerek
gölgesinde yaşadım hep
bir umut zerresinin...
ah benim serçe yürekli yârim
çektiğin acıların her âhında inledim
bıraktığın her nefese saldım da yüreğimi
esintisinde serinledim...
kahve molasındayım gecikmiş
sîtemlerinde bile aşk kokuları bırakır sözcüklerin
okur ruhuma karanfil kokulu bakir şiirler
dokur saçlarıma beyazlarını ömür denen bir illet
kar taneleri sevişirler…
şikâyetçi değilim kar tanelerinden elbet
gölgesindeki meleğedir sîtemim
bulmuşken umutlandığım seni
ne zaman çıkacak kafesinden
ne zaman tutulacak matemim? ..
dolaşır ruhuma bir yağlı urgan
bir kör düğüm atıverilir nefesime
bir yaşam zehri bırakıverilir
ilenirim kendime, dönüp geçmişimde yaşadığım
sensizliğimde savurgan
sensizliğimde hoyrat nefsime...
özlemimsin bil! ..
tutkum, aşkım, birtanem...
yetmez, bilirim sadece yâr desem
âna muhtacım şimdi, zamana değil
ân hatrına uzat ellerini ey
git zamanı değil!
29.12.2006 Güdül / Ankara
Ahmet Turan Altunsu