Sitare Ağyar Adlı Üyenin Nedir Yazıları - Ant ...

  • 3 mayıs

    03.05.2007 - 05:00

    3 Mayıs Türkçülüğün tarihinde bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar yalnız duygu ve düşünce olan, edebi ve ilmi sınırları pek de aşmıyan Türkçülük, 1944 yılının 3 Mayısında birdenbire hareket oluverdi.

    Ali Suaviler, Süleyman Paşalar, Mehmen Eminler, Ziya Gökalplar, Rıza Nurlar yalnız duygu, düşünce, iş Türkçüsü idiler. Hareket Türkçüsü olmamışlardı. Çırağan baskını Türkçü Ali Suavinin siyasi bir hareketiydi. Bunun Türkçülükle ilgisi yoktu. Sıhhiye Vekili olduğu zaman gayri Türkleri atarak yerine Türkleri yerleştiren Rıza Nur fiili Türkçülük yapıyordu. Fakat bu da hareket değildi.

    Türkçülükte ilk hareketi 3 Mayıs 1944 Çarşamba günü, Ankara'daki birkaç bin meçhul Türk genci yaptı. Bu bakımdan Türkçülük tarihinde onların hususi bir şerefi vardır

    Bundan sonra 3 Mayıs Türkçülerin günüdür. Ona bir bayram diyemiyeceğiz.Çünkü yıllarla süren büyük ızdırabımız o gün başlamıştır. Ona bir matem demek de kabil değildir. Çünkü bunca sıkıntıların arasında bize büyük bir imtihan vermek, yürekliyle yüreksizi er meydanında denemek, yahşı ile yamanı ayırmak fırsatını vermiştir. O güne kadar tehlikelerden gafil bir çocuk toyluğu ile yürüyen Türkçülük 3 Mayıs'ta gafletten ayrılmış, maskelerin arkasındaki iğrenç yüzleri görmüş, can düşmanlarını tanımış, dost sandığı hainleri ayırt etmiş, hayalin yumuşak bulutlarından gerçeğin sert topraklarına düşmüştür.Böyle sağlam bir sonuca varmak için çekilen bunca sıkıntılar boşa gitmiş sayılmaz. Bundan dolayı biz 3 Mayıs'a Türkçülerin günü deyip çıkıyoruz.

    Hoşlanmayanlar onu benimsemesin. Yalnız kendilerine benzeyenler, yani Türke benzemeyenler onu yadırgamasın. Biz 3 Mayıs'ı sevmekte devam edeceğiz.

    Türkçülük, tek sandığı düşmanına karşı 3 Mayıs hareketini yaparken onun çift olduğunu acı bir deneme ile öğrendi. Bu milli hareketin zaferinden korkan Türkçülük düşmanları, Türkçüleri ortaçağı andıran vahşetlerle hapse atılır ve aleyhlerinde türlü yayınlar yapılırken, onları tartışmaya çağırmak garabetini de gösterdiler. Tarih bunu bağışlamayacak ve Türkçüler günü olan 3 Mayıs, bir gün Türklerin günü olunca onlar tarihin büyük mahkemesinde layık oldukları akıbete uğrayacaklardır.

    Türkçüler Toplu veya yalnız, her yerde 3 Mayısı analım. Analım ve Kür Şadın hatırasını yüceltelim...

    Ne mümkün zulm ile bidad ile imha-ı hürriyet,
    Çalış, idraki kaldır muktedirsen ademiyetten!

    Hüseyin Nihal Atsız

  • yeraltı şehirleri

    01.05.2007 - 02:23

    yeraltı şehrime çekiliyorum...

    'sen' imle birlikte..

  • MAİ VE SİYAH

    01.05.2007 - 00:19

    Ahmet cemilin mai hayallerinin siyaha dönmesi!
    Mutlaka okunmalı...

  • homongolos

    01.05.2007 - 00:01

    Kadın düşmanı! ! !

    Ta ki hayatının kadınına rastlayana kadar...

  • anna karenina

    30.04.2007 - 23:59

    'Aşkı yaşamadan ölmek,
    ölümün kendisinden daha korkutucu'

    demişti Anna...

    2 defa izlediğim sonrasında
    izlemeye cesaret edemediğim filmi var elimde...
    Gurur abidesi Anna...

    Trenimi beklerken roman kahramanı da olsan sen geldin aklıma..

  • cedric

    30.04.2007 - 12:25

    Cedric, 2000 yılında yapılan bir Fransız çizgi filmi..
    8 yaşında,okulunda Çinli sınıf arkadaşı Chen'e aşıktır. Sıra arkadaşı olan Chrischan ile çok iyi bir dostluk kurmuştur. Sınıflarında babası bir diplomat olan Nicolas ise onun bir numaralı düşmanıdır. Babası Doğu kilimleri satıcılığı yapan Cedric, evinde ailesiyle birlikte pek iyi geçinememektedir. Annesi olan Mary Rose çok kuralcıdır. Babası Robert genellikle çok yorgun ve bitkin olur. Cedric'in büyükbabası olan Paul ise yaklaşık seksen yaşındadır fakat torunu Cedric'i en iyi anlayan odur. Bu çizgi film okulda sorunlar yaşayan küçük bir çocuğun kurduğu basit hayalleri anlatan bir komedi çizgi filmidir. cedric sürekli ailesine bağıran ve onları kıran bir çocuktur.

    8 yaşındayken hayat çok güzel :))
    cedric'imm

  • çöl

    30.04.2007 - 12:12

    bâdiye..

  • çeçenistan

    30.04.2007 - 12:09

    Çeçen Milli Marşı

    Gece kurt yavrularken çıktık dünyaya
    Sabah kükrerken arslan, ismimiz konuldu
    Lailahe illallah

    Kartal yuvalarında analarımız emzirdi
    At üstünde kavgayı babalarımız öğretti
    Lailahe illallah

    Halk için vatan için yetiştirdi
    Onlara bir zarar geldiğinde yiğit kesildik
    Lailahe illallah

    Dağların şahinleri zaferle yetişti,
    Zorluğun bozgunundan gururla çıktık
    Lailahe illallah

    Tunçtan dağlar kurşun gibi erise de
    Yaşamdan ve savaştan onursuz çıkmayız
    Lailahe illallah

    Ey kara toprak her zerren baruttan ağlasa da
    Hüzünlü bir şekilde sana dönmeyeceğiz
    Lailahe illallah

    Hiçbir zaman hiçbir kimseye pes etmedik biz
    Ecel veya zaferden biridir seçeneğimiz
    Lailahe illallah

    Yaralarımızı ağıtlarla sararken bazılarımız
    Değerli gözlerimiz maharetle canlanır
    Lailahe illallah

    Açlık kıvrandırırsa ot yeriz
    Susuzluk bezdirirse sıkar suyunu içeriz
    Lailahe illallah

    Gece kurt kuzularken çıktık dünyaya
    Hakka, vatana ve Allah'a sadığız biz
    Lailahe illallah

  • uğur arslan

    30.04.2007 - 12:02

    samimiyetten uzak şahsiyet...

  • tsira

    30.04.2007 - 11:58

    Sen gülden daha güzelsin
    Bu yüzden tüm sözlerim, övgülerim
    Tsira kurbanın olayım

  • alev alatlı

    29.04.2007 - 16:37

    düşünemeden yazan yazar(!) bozuntularına inat..

    hem düşünen hem de yazan KADIN...

  • siyah

    29.04.2007 - 16:13

    bütün umutların tükendiğinin en güzel ifadesi..

  • resim

    29.04.2007 - 16:07

    kelimelerimin bittiği yerde, fırçamın dile gelmesi...

  • hayal

    14.04.2007 - 16:34

    kımızı elbiseme sığmıyor hayallerim...

    kırmızı elbiseli küçük kız olmak için neler feda etmem ki şimdi!

Toplam 86 mesaj bulundu