Hangi yalnızlıktır iten seni bu sığ sulara, Hangi şekilsiz gerçek bağlayan ellerini, Kattığın bir acı gülüştür düştüğün korkulara, Kim baksa gözlerine görür beklediğini.
Saçlarında bir tel vardır o çağırır hüznü, Ellerindir yorulmuş anlaşılmamış nemli soğuk. Bir rengi vardır dudaklarının saklayan gülüşünü, Ne zaman baksam gözlerine ağlar bir çocuk.
Ne kadar gülsen ortada kırıklığın öyle gerçek Sen bir sarılarda bir yeşillerde bir morlarda Sanki bir kederdir ömrün hiç bitmeyecek.
Kimbilir kimdir seni bekleyen şimdi o yollarda? Bilmediğin görmediğin kim çıkacak o romanlardan Bir asil şövalye mi? ki kalmış eski zamanlardan.
GÜNGÖR İÇİN SONE
Hangi yalnızlıktır iten seni bu sığ sulara,
Hangi şekilsiz gerçek bağlayan ellerini,
Kattığın bir acı gülüştür düştüğün korkulara,
Kim baksa gözlerine görür beklediğini.
Saçlarında bir tel vardır o çağırır hüznü,
Ellerindir yorulmuş anlaşılmamış nemli soğuk.
Bir rengi vardır dudaklarının saklayan gülüşünü,
Ne zaman baksam gözlerine ağlar bir çocuk.
Ne kadar gülsen ortada kırıklığın öyle gerçek
Sen bir sarılarda bir yeşillerde bir morlarda
Sanki bir kederdir ömrün hiç bitmeyecek.
Kimbilir kimdir seni bekleyen şimdi o yollarda?
Bilmediğin görmediğin kim çıkacak o romanlardan
Bir asil şövalye mi? ki kalmış eski zamanlardan.
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN