Uçsuz-bucaksız karanlıkta gökte katranlaşan
Hiç aydınlanmayan, parıldamayan
Umutsuzluk denizinde
Beni boğmaya çalışan
Şafak fukarası
Işık yoksullu
Günü, güneşi
Belli olmayan
Memleketime
Kin güden
Baharına
Yazına
Çiçeğine
Yol vermeyen
Karabasan gibi, ölüm gibi üstüme çöken
Beni çıldırtan ey uğursuz, ey kahpe zifiri gece
Hiç sırtımda inmeyen, lokmama göz diken
Asalak
Deyyus
Patron-ağa düzeni gibi
Bir ömür boyu benim
Yakamda düşmeyen
Karanlığı bizi yıpratan
Karanlığı halka acı veren
Düşümde bile
Bana musallat olan
Ülkemi cehenneme
Ülkemi mahşere çeviren
Fenalığa meyilli olan, hayatımda çıkmayan
Ey uğursuz zifiri gece, sen ne istiyorsun bizden
Yılardır hep yakılan hep yıkılan o şehirlerde
Diyarbakır’da, Mardin’de, Bitlis’te,
Tüm il, ilçe, köy, mezralarda
Yani Kürdistan’ın hepsinde
Her bir köşesinde
Kuru ekmeğe
Acı soğana
Muhtaç
Her an
Korku dolu gözlerle
Tank, top sesi altında
Ölümü ensesinde
Hisseden
Yanakları öpülesi
O sevdiğim çocuklara
Yaptığın zulümdür, kahırdır
Yetimlere, dullara, mazlumlara
Amcasız davranan
Ülkemi, yakıp yıkan bozkıra çeviren
Anarşist ordulara utanmazca gülümseyen ey zifiri gece
02.03.2017
İstanbul
Kayıt Tarihi : 2.3.2017 12:41:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Çobanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/03/02/utanmaz-katil-gece.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!