Üsküdar Vapuru Şiiri - Aşık Haydar Bektaş

Aşık Haydar Bektaş
51

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Üsküdar Vapuru

Ana kuzuları canlar paresi
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?
Anadan vatandan çıkmaz yaresi
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Sene ellisekiz bir Mart’ta oldu
Bütün yolcuların gül benzi soldu
Kabirler kazıldı cesetler yundu
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Zalim rüzgar esti dalgalar çoştu
Vapurun içine velvele düştü
Allah der kuzular iş işten geçti
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Kara değil atlayalım kaçalım
Kanat yok ki pervaz vurup uçalım
Bir dal yok ki sarılalım tutalım
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Attın al bayrağı karalar takın
Salavat getirin dualar okun
Bir değil beş değil dört yüze yakın
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Karalar giyidindik vurunduk tacı
Vatandan ayrılmak anladık acı
Ne tayfa var ne kaptan var ne yolcu
N’ettin kanlı vapur yolcuları mı?

Analar babalar kanlı yaş döktü
Deniz mi yarıldı girdap mı çekti
Kim der bunca yiğit hep ölecekti
N’ettin kanlı vapur yavruları ım?

Okulun önünde belli izleri
Kan ağlıyor annelerin gözleri
Cennetine dahil etsin sizleri
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Valiler toplanmış melül duruyor
“Cesetler bulunsun” emri veriyor
Denizaltı koyak koyak arıyor
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Aşık Haydar der ki gam ile keder
Bilmem tecelli bilemem kader
Ne gelen var ne giden var ne haber
N’ettin kanlı vapur yavruları mı?

Aşık Haydar Bektaş
Kayıt Tarihi : 9.12.2010 16:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


1 Mart 1958'de İzmit - Gölcük arasında sefer yapan Üsküdar isimli vapur, İzmit iskelesinden hareket ettikten sonra Derince yakınlarında şiddetli rüzgar sebebiyle batmıştır. Kimi kaynaklara göre 200-300 kimilerine göre 400-500 yolcu hayatını kaybetmiştir. Yolcuların çoğunu İzmit Lisesi ve İzmit Sanat Enstitüsü talebeleri oluşturuyordu. Yolcularından yalnızca 40 kişi kadarı kurtulabilmiş, diğerleri dalgaların arasında kaybolup gitmişti[2]. 1950'li yıllarda Karamürsel ve Gölcük'te lise yoktu. Kara ulaşım vasıtaları da kısıtlıydı. Bu sahil ilçelerinin gençleri aynı zamanda ekonomik olan vapur yolculuğunu tercih ediyorlardı. Cumartesi günleri yarım gün eğitim verildiğinden, öğle tatiliyle birlikte öğrencilerin tamamına yakını vapura bindi. Derince açıklarına gelindiğinde şiddetli fırtınaya yakalanan ve çoğu kısmı ahşap olan Üsküdar vapurunun kaptan köşkü uçtu. Kumandasız kalan vapur, yan yatarak battı. Bazı kayıtlarda vapurun ikiye bölündüğünden de söz edilir[3]. Gölcük Donanma Komutanlığı'na ait Deniz Üssü'nden yardıma gelen denizaltı ve savaş gemileri, denize dökülen yolcuların ancak küçük bir bölümünü kurtarabildi.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Aşık Haydar Bektaş