Ne yapsam içimdeki asi idi dizginleyemiyorum
Us çarelerde bitap
Her gece gözlerim ağlıyor
Vicdanım azapta
Vücudum yorgun düştü beyhude uğraşlarda
Ruhum sığmıyor bedenime
Bir gün şizofrenik gibi
Diğer günün öğlenine kadar akut manik
Öğleyi takiben depresif
Bir an düşününce halet-i ruhiyemi psikolojiyi aşmış bir usdan ileride
Ruhumu tanımlıyorum psikozun kıskaçında
Okuduğum onlarca kitabın telaşlandıran bilgi dağarcığı
Ellerimi titretirken anksiyete sarıyor bedenimi
Akıl psikoterapinin uygulamasındayken
Dur dur diyor akut sendromuna
Çaresiz uyumak istiyorum
Uzanınca yatağıma gözlerimi kapatıyorum
Derin bir uykunun içinde belirsiz beyaz bir zemin görüyorum
Dokunduğumu hissediyorum mermere dokunur gibi
Hani çıplak tenin değerde ürperirsin
Dişlerin çalınır bir an konuşamaz olursun
Ekşi yersin irkilirsin işte aynısı olmasada öyle garip birşey
Bir his... Sarmal bir kompleks sanki
Sonra beyaz alaca bulacalı renklere bürünürken bir an
Sanki siyahın yoğunluğuna teslim olmuş bir kentti anımsatıyor bana
Fakat öyle bildik sakin bir kent değil bu
Sanki atlıkarıncağı geceleyin hareket halinde izlemek gibi
Renkler belirginliğini yitirmiş iç içe geçmiş gibi
Hani alkol alırsında kafan bir dünya olur ya
Yer sanki ayaklarının altında dönüyor gibidir o an
Düşmemek için tutunmak istersin bir yerlere
Nafiledir zira düşmüşündür o an yere
Tutunmakdan öte kapanmışındır o gri soğuk zemine
Tenin ürperir ve irkilirsin o an
Titrersin yine de dönüyordur kafan bir dünya
Gökyüzüne baksan gecede o halinle
Yıldızlar çokdan yitirmişdir gözünde şekli suretini
Gördüğünse yıldızların ve semanın şekli yitik renk sarmalı
Öyle gariptir ki rüyalarım
Rüya olarak tanımlasamda aklım ikna olmuyor
Kabusa bürünmüş rüyalar...
Beni akıl hastası etmek için;
Gün aşırı her seans uykularıma ortak oluyorlar...
Çaresiz us ne yapsam da id uslanmıyor
Ara sıra belirsiz bir kalem nü vücutlar çiziyor rüyalarıma
Adabı-muaşeret kurallarının dışında
Kurgulanmış bir senaryo gördüğüm tüm hatlarıyla
Çekinmeden izliyorum saniyeler miatta
Bir kum saatinin telaşında akıp gidiyor an
Dışsal şehir kayıtsız kalıyor bu kısa filme
İzlediğim ne bir belgeseldir
Ne de ekonomi bülteninin ciddi,gergin spikeri
Gördüğüm gelen, tükenen paranın;
Kişi başına düşen düşdükçede aklı ziyan eden
Gayri milli sarfi hasılası değil ki
Ne ben varlığımla insanların umrundayım
Ne de rüyalarım aktüelitenin formatında
Rüyalarım rüyalarım aklı ziyan eden rüyalarım
Kabusa bürünmüş
Karabasanı çağırmış
Tozpembeyi geride bırakmış
Bir de beni beni uykusuz bırakmış rüyalarım
Yanan bir kandil görüyorum gecenin gün aşırı siyahlarında
Uzaklardan bir nefes bedenimizi sarsıyor lodos şiddetinde
Pamuk ipliğine tutunan bir kandil gibi yaşamlarımız
Sallanıyor, sarsılıyoruz karadüşsel gerçeklerin ekseninde
Sonsuzluğu çiziyor binlerce hayat üzerine
Bir kehanet daha gerçekleşiyor
Şiddetli başağrıları kronikleşiyor gün geçtikçe
Başımızı kaldıracak mecal kalmayınca
Yüzümüze yansıyan acıyı anlatıyor cümlelerin yerine gözyaşları
Susukunluk kaplıyor gündüzün geceyi örtmesi gibi
Siyahın içinde yitirdiğimiz aydınlık değerlere ağlıyoruz
Ağlamakdan da usanmıyoruz
Bir daha hiç birşeyin eskisi gibi olmayacağını anlayınca
Deprem bekliyoruz yaşadığımız kıta üzerinde
Yalnızca ölmeyi umut ederek
Tanrı`ya yalvarıyoruz can bedene ağır geliyor diye
Oysa ki içimizde kırılmaya yüztutmuş fay hatları
Öncüsüz hazır bizleri can evimizden vurmaya
Yine de umursamadan bu yükün altında ezilmeyi tercih ediyoruz
Çünkü taşımak değil amacımız arebesk hayatları gördükçe
Toplumu oluşturan varoşlar yaşam bilincini yitiriyor yoksulluk asimilize edince
Kavramlar zaten karışmış zihinlerde
Kimisi çöpten besleniyorken
Çöpe atan görmezden geliyorken birileri görüyor elbette
Yabancı basın yabancı basın çarşaf çarşaf yoksulluğumuzun
Duyarsızlığımızın fotoğrafları yayınlanıyor Avrupa Birliği ülkelerinde
Biz de ise tek gerçek sosyoekonomik statü iken
Neyimize lazım hümanizmden bahsetmek insandır asıl olan demek
Niçin yazıyorum ki?
Unutmak isteyen
Duymak istemeyen
Görmek istemeyen
Meydanlarda konuşan ve unutan çok nasılsa
Us çarelerde zaten bitap
İnsanlar iş dönüşleri zaten yorgun
Büyük bir çoğunluk zaten karşıdan evlerine dönmek için
Bir biletle ulaşım sağlayan otobüsleri bekliyor
Hem de seksenli yılların gıda katarları gibi
Hey istif istif insanlar kişisel alanı kim umursuyor hocam?
Sen üniversitede halkla ilişkileri anlatsanda o kadar
Geçim derdi zihinleri aşırı meşgul etmiş zaten
Üzerine bir de maaşı zamanın da alamayınca
Asabileşiyor, saldırganlaşıyor insanlar
Us çarelerde zaten bitap
İ.E.T.T`e zaten yetersiz üzerine zaten hükümet meşgul olunca
Tek çare ciddi, gergin, sinir hastası olmuş olan insanları
Görmemezlikten gelmek onlara göre galiba
14.05.2005
Mehmet SarıkayaKayıt Tarihi : 25.11.2006 21:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
şiirlerım noter tastiklidir!
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!