Doğdum kısık sesli adamların ülkesinde
Bir ölümün acısıyla eşdeğerdi ilk soluğum
Göğsümde memleket kadar bir çukur
Biriktirdim dünyanın bütün gözyaşlarını
Bırakmadım kimseye
Bırakmadım bir daha akmasın diye
Aldım kalbimin denizlerinde sakladım
Ve o denizlerde verdim son soluğumu
Beni yeniden doğmam için
Ulu bir çınarın altına bıraktılar
Dalları ağır, yaprakları rüzgârlı
Ve insansızdı bütün karanlıklar
Dalgın bir çocuğun elleriyle dokundum ona
Taşıdı bütün kederimi
Çok sesli ironilerden hatırlayarak
Ve yontarak mecaz kelimeleri
Buldum o çınarın altında
Buldum Tanrı'nın adıyla başlayan
Korkak, unutkan ve tanıksız tarihimi
Beni yeniden doğmam için
Bir mayın tarlasına bıraktılar
İnsanlar aceleci
Mülteci korkuların esiri insanlar
Patladığını duydum mayınların
Dönüp baktım ardıma
Kollar, kemikler, kan nehirleri
Paramparça insan bedenleri
Paramparça bir sürgün ihaneti
Beni yeniden doğmam için
Bir uçurum kenarına bıraktılar
Yıllanmış kederlerin vakarıyla
Baktım uzanışına sıradağların
Düştüğünü gördüm insanların çığlıklarla
Kanatsız kelebekler gibi bir yaşamın ortasına
Koyup heybeme bütün çığlıkları
Uçurumdan dizeler yaptım sonra
Beni yeniden doğmam için
Bir otobüs durağına bıraktılar
İnsanların sırtında bir gurbet yükü
Telaşlı şehirlerde sesleri yankılanan
İnsanlar bir yolculuğun eşiğinde
Göğe bakıp eski şiirleri hatırlayan
Beni yeniden doğmam için
Eski bir mezarlığa bıraktılar
İnsanlar suskun, insanlar yalnız
Bir ölüm sessizliği insanlar
Nedir dedim onlara
Nedir size bir ömürden kalan
Sonra attılar beni bir sahnenin ortasına
İnsanlar mutlu, insanlar heyecanlı
Alkışkâr insanlar
Uçurumlardan geliyorum dedim onlara
Adı konulmamış uçurumlardan
Ulu bir çınarın altından
Mayın tarlalarından
Otobüs duraklarından
Eski bir mezarlıktan sürülerek
Bilmediğim gölgelerin izinden geldim
Ben ki unutulmuş bir noktayım
Orta yerinde dağınık bir dünyanın
Kayıt Tarihi : 9.11.2018 14:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!