Ünlü Aşk Yamacısı Mir Aşıkettin ‘in Yeri

-Yürek Yorganın Üşütmeleri

-Ruhlarını yürekte bırakan sevenlerin ermişiyim. İçsel menkıbemi dinlemek istiyor serçeler.
- Yalnız serçeler anlar ağlayışını. Gözyaşların serçelerin lügatinde seni tanımladı.
-Serçenin gözbebeği kadar sevgin olsaydı gitmezdin yar…
-Hani meşhur öyküde…

“ -Beni seviyor musun?
- ' Minik bir serçenin gözyaşı kadar. ' dedim.
...- ' O kadarcık mı? O kadar mı değersizim? ' dedi
...- ' Serçeler gözyaşı döktüklerinde ölürler. ' dedim.
- ''Sustu.¦
Sen susma, sen bağırarak söyle sevgini, sen gelme, sen gittiğini beni çok seven bir aşk ermişinin dergahını terk ettim. Üstelik sofi değildi maşuğum, üstelik Mecnun ‘a ders veren sevgileri vardı. Üstelik üstsüz gecelerin hinlerinde beni unuttuğu için gittim. De..
De ki serçeler ağlamasın penceremde.
De ki kırlangıçların öyküsünü dinlemesin aşklar…Beni kırlangıç fırtınasına bıraktırma.

Nisanın ilk haftasında, gelen kırlangıçların,kıştan izler taşıyan, 'Ulan bu sene de yaz gelmedi' düşüncesine sebep olan fırtınanın sesinde susturma beni.Yine mayıslara kadar ısınmadı rüyalarım. Kirazları ve seni sevdim mayısta. Mayısın mayası tutmuş yüreğimde.
-Ölen lalelerin kokusundan kalma sevgiler de değilim.
-Kiraz çiçeğine geldim aşklar kış ukusundayken.
-Özlerim açıktı. Öylece sevmeye odaklanmıştım.
-Ruhumun sunaklarına aşk paklığını yayacak bir Dara aradım.
D/ardaydım D/ara…

-Arşın tespihini çeken elimden tutup elemlerine götürdüler huriler. Seni sevmek sevabına yazıldım.
Sürgün edilen bir kaderin kederini yazmak için değildi. Yaralı bir kırlangıcın sol yanında büyüyen s/evinin iç içe künyesiyim.
-Serçenin gözyaşlarını tümleyen mavi denizlerin aşk sonrasıyım. Beni bekleme Leyla…

Kıyameti eşeledim sensiz her güne.
-Serçe bir kez ağlar, bir kez ölür aşkına. Ya ben yar…
-Sevgilin yapıp bıraktığı yorganın yüreğindeyim.
-Her dikişinde, her parçasında, her nakışında aşk kokun bir yorganı yakmak ile içine akmak arasındayım.
- Yorgan altı dinletilerindeyim. H/a(H) yalim uyumuyor.
Yorgan altı düşlerin döşeğindeyim. Yar yatağındayım, yer yatağım yok.
-Yırtılmış umutlarımı da yamadım yorgana.
Hala üşüyorum ki yorganla yatıyorum.
-Yorgan ile yürek meğer aynıymış…Organları olduğunu yeni öğrendim.
Rüyada yorgan gören kişi mutlu olacak demektir. Akıllıca davranmak rahat bir geleceğe sahip olmanızı sağlayacak demektir. Bu rüya mı, bu aşk mı … Aşk yamacısı olduğumdan bunu da yamadım.
-Bu yürek yorganı yırtılmaz Dara.

-Haykırdığımı duymak için yürek pencereni açtın mı? İçimde mumyalanan sevgilerinin Firavunu değilim. Ben Musa’nın aşk ermişi. Ben Kızıldeniz’de boğulmadım, orada kızlar denizine geçip,sonsuzluğuna, sonrasızlığının sahiline geldim.
Çırılçıplaktım, t/enime geldin.Ben
Ene’ giden bir ben’nin balçığını aşırıyordum sensizliğe.

Aşkın perma perişanlarını bağladınız yarama.
-Ve ben bendim artık. Erkek olmanın kek tadındaydım.
-Ki artık erkek kalmadı, er kaldı.Kek yalnızca kısa aşkların,zevki sefa için yaşanan günlerin tatlısı oldu.
-Erkeğin “ er” köküne şifrelenmelisin.
Er meydanını, aşk meydanına gider. Er vatanı savunur, er yavuklusunu savunur, er namusunu savunur.
Ve Dara … “Er “ kalan erkeğin kek kökünde tatlı demlere sobelenme sakın.
- Keki yapan da başka kadınlar. Erkeği “er”
Yapan hem cinslerin. Kek yapan da sizinkiler.
-Er/kek’te tat yoktur, ad vardır, şan vardı, öylesine yaşanan anlar vardır.
-Yalnız seven erkek, “erkek “ kalır. Yani, yandaşlarım Mecnun, Ferhat, Kerem, Memo,Kamber, Emrah gibi.

B/ağrını açtın mı bensiz günlere. Ahların
dokunmasaydı bahtıma sel alır mıydı ellerin arasında.Ki aşkına ölmek en güzel şarkının nakaratlarını mırıldamak gibi. İkimizin sevdiği şarkının nakaratındayım.Yüreğim ç/alıyor seni
-Üşüyorum bu bir hayalin kışından kalma demler.
-Yorganına sığındım, yırtım sol yanını. Ah sol yanım, ah sol yanımda yattığın günlerin.
-Ah ben! Ünlemlerim de üşüyor.
Her şeyi bilip de l/al olan, aşkıma s/al kalan bir yarin arınma mevsimindeyim.
-Erkekler de üşürmüş.Ben senden sonra üşümeye başladım Dara. Yorganın üşütüyor, yaz ortasında üşüten bir yorgan olur mu ki Dara.
- Bu yazgının yazında üşüyorum D/ara.