Memleket inzivaya çekilmiş, bu ne sedadır?
Güneş karanlık dağıtıyor umuda, bu ne cefadır?
Her yanımız yangın, sular isyandadır,
Kalemin yırtsın geceyi, muştusu en pak hayâdır.
Toprak, ayak izinde düşmanın, kanayan yaradır,
Ağzına güneşi doldurmuş canavar, öfkeye sebattır,
Lakin çıldırırsa zincirler vurulmuş iman,
Yazılan şiir değil, Muhammed’e gelen nüshadır.
Ezelden çıktı yola, aydınlığın rahvanı,
Kim döndürecek, huzura doymuş zamanı?
Ey ulu Allahım! Kim yakacaksa fermanı,
Dinlesin sevgili ülkem, cenk zamanı, ulu ezanı.
Ey Üstad! Bu ne kederdir nakış nakış,
Memleket sevdası yazına olmuş kara kış,
Payesi değil ülkemin, umutlu ol, bu yıkılış,
Dirileceğiz Edirne’den Kars’a, karış karış.
Ateşten yağmurdur kökümüze yağan,
Bir deli düşmandır, mavzerine hapsolan,
Elimizde kalmışsa da tahtadan sapan,
Umutlu ol Üstad, tek bir taşla yıkılır bu düşman.
Kayıt Tarihi : 15.6.2009 18:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!