beraber çağrılıyoruz her defasında
bana seslendiklerinde
sen cevap veriyorsun
senin adını söylediklerinde ben
sanki senin kulağına
benim ismimi okumuşlar
sanki beraber büyümüşüz
aynı çocukluğun cennetinde
süzülüp de inmişiz yeryüzüne
senin uçurtman
benim elimden göğe kaçmış
benim bilyelerim
senin avuçlarında çamurlanmış
birlikte dönüp bakıyoruz
sokaklarda unuttuğumuza
birlikte utanıyoruz
kırdığımız pencere camlarından
ben seni kenara çekiyorum
usulca
kokluyorum saçlarının buğusunu
çizdiğim resimlerin
sınırlarında durduruyorsun beni
kırmızı ışıklarında vaktin
yokluğun
birbirimizin sınırlarında buluyoruz
göz aydınlığımızı
senin sınırlarını ben ihlal ediyorum
benim sınırlarımı sen
sensizliğinde ben
nöbetteyim
körkütük aşık
yokluğunda
dilsiz
umarsız
yan yanayız
seni düşünüyorum
bu akşam
ne kadar da inanılmaz gece
aynalar tuz buz
kanıma dokunuyorsun
şah damarı yakınlığımdasın
aynı kalbe akıyoruz
ben bahar mevsiminin
ilk zamanlarını severim en çok
papatyalar, orkideler
zambaklar gibi
her renkte çiçek
her renkte deniz
her renkte
gökyüzü
nasıl da sensiz geçti
mevsimler
yarı ayaz
yarı yağmur kokulu
ne savaşlar yaptım oysa
ne kaygılar
ne korkular yaşadım
senden habersiz
umutlarımı düşürdüm elimden
aklım başımda değil
redfer
redfer
Kayıt Tarihi : 12.12.2016 19:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!