Kadın birden adama döndü gözleri dolmuştu, dokunsan ağlayacaktı,
….
Burası çok soğuk üşüyorum Anne
Her taraf beyaz her taraf kar
Saçlarım ıslandı ayaklarım donuyor kanım çekiliyor
Sar beni kollarına “Anne”
….
sıkı-sıkı kavramıştı suç aleti kara taşı
diğer elinde kız kardeşinin
kanıyla ıslanmış yazması,
zafer kazanmış komutan edasıyla
gururla girdi sofadan içeri,
vahşi bir kaplan gibi parlıyordu gözleri
“Sevdiğim geçiyor gençlik çağları,
Ya beni de götür, ya sende gitme…”
Türkü
Bir eylül sabahıydı
Hazan yaprakları dökülüyordu dallardan
Hava serin içim sıcak
Kulaklarım bekliyordu çığlıklarını
…
Birden;
Bir gün
kesilecek Çığlıklar
Nefes alacağız
Susacak ölüm kusan makineler
Ağlamayacak çocuklar
Bir zamanlar bir aşk yaşandı
Bilinen zamanda bilinen bir mekanda
Ne kadın peri padişahının kızıydı
Nede erkek prens yada kraldı
Ne romanlara konu oldu nede filmlere
Çıkmadı iki sütuna gazete manşetlerinde
Kulağımı çektiğinde
Sana darılmıştım,
Beni hiç sevmiyorsun diye
Üzülüp ağlamıştım.
Sense sevgiyle okşayıp başımı
Çıktı geldi cennetten
Kondu alimin eline
Alimin gülleri bitiverdi yüzümde
Nush ile yetinmedik ettiler tekbir
Tekbir de sökmedi
oglumun şiirine yorum yazmışsınız. Ordan girdim sayfanıza ve karşımda sanki başka sihirli bir dünya açıldı. Sayfanız da şiirleriniz de cok güzel :)
Sayfana gelmişken bir selam bırakayım dedim...
Mesaj göndermek mümkün değildi...
Sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle
Saygılar
Sevgili umut, şiirleriniz birbirinden güzel.. okumaya devam edecegim... ellerinize saglık