Sakız Hanım’ın başı öne eğildi,
“ Ne zaman sonra ilk defa gözlerine bakabildim,
Ama bu sefer de,
Üsküdar’dan ve sevdiğimden ayrılmam gerekiyor “ dedi.
Pembe tül peçesini yavaşça kapattı,
Faytonun perdesini araladı,
Gözleri Mahur Bey’i ararcasına uzaklara daldı,
Ve bir damla yaş süzüldü yanağından aşağı.
Kalbinin sarsıntısından, bozuk yolda ilerleyen aracın takırtılarını* hissetmiyordu bile,
Neden sonra kaşlarını çattı,
“ Gitmiyorum “ dedi,
Faytonun kapısını açtı, atlayacak gibi hamle yaptı, araç durdu ve aşağı indi.
Eteğini hafifçe yukarı çekerek koşmaya başladı,
Yolun bozuk olması umrunda değildi, o bundan sonra yürüyeceği yola bakıyordu,
Artık yorulup yavaşladığı sırada, önünde bir araç belirdi, babasının yaverleri olmasından korktu,
Kapı açıldı, önce bastonu, sonra da yakışıklı beyefendi gözüktü.
Biribirlerine doğru koştular, sımsıkı sarıldılar ve beyefendinin faytonuyla, birlikte Üsküdar’dan ayrıldılar...
Kayıt Tarihi : 6.7.2011 00:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Barış Manço'ya ithaf ediyorum...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!