duvarda künyesi tanrıda saklı yelkovansız bir saat,
kadranı beyaz, çeperi yuvarlak
altında bir çocuk, hepimiz biraz.
elinde iletki, gözleri mavi, kafası dazlak
duvarın rengi yok, duvar çıplak, duvar çırılçıplak …..
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
bir kuş konmuş milat çubuğuna, bütün gölgeler silinmiş ….
her zamanki gibi yine mükemmel bir anlatım.yürekten kutluyorum...
………saat dokuz, sıfır noktası
rahim ağzında kanlı bir çığlık, iki kanatlı pencere ağzına kadar açık
sanki ilk şafağın rengi çağlıyor çok uzaklardan, yeni sabahlardan
cinsiyetsiz bir isim aranıyor kulaklara fısıldanacak, bulunamıyor
em annenin memesini bebeğim bıkıp-usanmadan, dünya dönüyor….
Saygıdeğer üstadım, bu nasıl bir şiirdi böyle.. Nasıl bir yürek ve kalemle yazdınız? Nasıl bir gözlem, nasıl bir betimleme ustalığı... Hayran oldum, hala etkisindeyim. Saygılarımla.. Nacizane yorumumda sarfettiğim tüm kelimeler şiiriniz yanında sönüktür...
duvarda künyesi tanrıda saklı yelkovansız bir saat,
kadranı beyaz, çeperi yuvarlak
altında bir çocuk, hepimiz biraz.
elinde iletki, gözleri mavi, kafası dazlak
duvarın rengi yok, duvar çıplak, duvar çırılçıplak …..
………saat dokuz, sıfır noktası
rahim ağzında kanlı bir çığlık, iki kanatlı pencere ağzına kadar açık
sanki ilk şafağın rengi çağlıyor çok uzaklardan, yeni sabahlardan
cinsiyetsiz bir isim aranıyor kulaklara fısıldanacak, bulunamıyor
em annenin memesini bebeğim bıkıp-usanmadan, dünya dönüyor
güzel bir çalışma sizi tebrik ediyorum başarılarınızn devamı
İnsanın serüveni zamanı bilinmeyen bir süreçte başladı biz ise bir sıfır noktası bulup mö ve ms diye ayırdık tarihi..Aslında gerçek sıfır noktası yok..
İlk insan izlerine mağaralarda rastladık ve yine o zamanı dönemlere ayırdık..
Kabataş,yontmataş,cilalı taş,bakırçağı,demir çağı yazının bulunuşu,yerleşmelerin başlaması gibi anlamlandırma süreçleri ile insanlığı tanımaya çalıştık..Sonra uygarlıklara, imparatorluklara, medeniyetlere düştü yollarımız iz sürdük atalarımızın peşinde..
Savaşlar,fetihler,yıkılışlara tanık olduk tarihin gizemli labirentlerinde..Halen birçok şey gizli tarih hahında bildiğimizi sandığımız şeyler o kadar az ki ne kadar sayfalar yazsa da gerçeğe ulaşabilir miyiz, soluyabilir miyiz o havayı?
İşte insanlık denizi duruyor karşımızda bir umman demek daha doğru..
Cevat Çeştepe 'Üçyüzaltmışbeş' şiirinde bir insanın ömrünü açı değerine bölerek aslında insanlığın serüvenini yakalamaya çalışmış..
Ve bize yabancı değil bu serüven Ancak Cevat Çeştepenin bu çalışması özgün bir şiir..
Biz biliyoruz ki insan bu açıya sığmayacak bir muamma.Keşfedilmemiş bir kıta halen..
Bu şiirde ise yeniden tanık oluyoruz doğum öncesi, doğum,doğum sonrası,yaşam ve ölüme..Şiiri şiir yapan özgün renkler ve ahenkli bir bütünlük içinde..
Yine Üstadım Cevat Şentepe'ye bu güzel şiiri bizlere kazandırdığı için teşekkür ediyorum..
………saat dokuz, derece üçyüzaltmış, sıfır noktası
bir ölü ağıt yükselir, bütün kanatları aynı anda kapanır pencerelerin
aysız karanlıkların arsız soğuklarında üşümeye başlar gecelerin, ellerin
son kilometre taşında kaybolur, iletkinin ölçtüğü bütün tam açılar
ve hasretten yana açık gitmeyecekse eğer gözler, diner bütün acılar….
Eğer açık gitmeyecekse gözler...
Diner bütün acılar...
Ya açık giderse gözler...
Beğeniyle okudum.
Tebrik ve saygımla
tanrının avucunun içinde beş kimsesiz çocuk varmış
bir kuş konmuş derken, tam orta yere
biri tutmuş, biri kesmiş, birisi de pişirmiş,
öbürü yemiş, diğeri hani bana, hani bana demiş.
bir kuş konmuş milat çubuğuna, bütün gölgeler silinmiş ….
ustaları okumak büyük bir zevk.....çok büyük bir zevk....yüreğinize sağlık ustam.....saygılar
Her yaşam tam açıdır ……..
Sıfır noktasında başlar, sıfır noktasında biter
Harika bir siir, her fani yok olmaya mahkumdur...Tebrikler...Huzurlu Cum'a lar...
Selam ve dualarimla....
her yaşamın,sıfır noktasında başlayıp,aynı yerde bittiği benzetmesine bayıldım öncelikle denizci...doğum çığlığı ile ölüm sessizliği diyorum ben ona...öyle derin ki şiir,anlamak için üç kez okumam gerekti ve nerdeyse kayboluyordum o derinlikte ama çok güzeldi...sevgilerimle...
hoş bir çalışma olmuş. kaleminiz daim olsun.
tanrının avucunun içinde beş kimsesiz çocuk varmış
bir kuş konmuş derken, tam orta yere
biri tutmuş, biri kesmiş, birisi de pişirmiş,
öbürü yemiş, diğeri hani bana, hani bana demiş.
bir kuş konmuş milat çubuğuna, bütün gölgeler silinmiş …
Kaleminize yürreğinize sağlık Saygılar....
Bu şiir ile ilgili 112 tane yorum bulunmakta