akıyor gün tortusu
yamaçlardan aşağı iz bırakıp
en son yıllardan kalan aralıklardan
damla damla
çarmıha gerilmiş en saf fikirlerim
en asil özlemlerim
önümde ki ölümle burun buruna
arkamda zehirli okların açtığı en derin yaralar
bir ışık yansıyor ta uzaklardan
akşam alacası içinde kalan boşluğa
şehrin serinliğine alev gibi
derin ve ağır acıların arasından
avuçlarımı göklere kaldırıyorum
kanat çırpıyor kuşlar gibi dualarım
sonsuz semaya doğru
karardıkça sızlayan gecelerden
ince ince zifiri yalnızlık yağıyor
sokakların suskunluğuna
geçmişi hatırlar gibi
koyu bir rengin içinden sessiz
göklerin derinliğine şimdi
uçuşuyor elma çiçekleri
solgun ışıklar kuytu pencerelerde
her an sönecekmiş gibi
şimdi yeni doğmuş bir bedene
sonsuz mekandan bir solukta üflenmiş
çok eski bir ruh gibiyim
koşulsuz kuralsız ve berduş
gıcırdayıp duruyor lodosta
pembe çiçekler açmış elma dalları
zerre zerre dökülüyor tenim
çiçeklerle beraber
denizin üstüne serilmiş gölgem
dalgaların uğultusunu işitiyorum
bir daha 
ve bir daha
gece karası saatler açıyor şifrelerimi tek tek
her şey ne kadar da uygun
gönlümün hislerinde
avare geziniyorum
*redfer
Kayıt Tarihi : 8.7.2020 18:43:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!