Bir ten fırtınasının müzikal dokunuşları, ya ölürsün
ya kalır hazzın uçurumları, kayıp iklimlerin rüzgara
dolanması, her yükselişle yerle bir, ölümcül açılışları.
Unutmak kadar derin, sevincin salınımları, okur yazgıyı,
döner terkedilmişe, bir erime potası, bulunup, kaybedilen rüya kalıntıları.
Uyanırsın baharla, bir tamlığın ürperten solukları, nefessiz de belki, kök salmalı, göğünle indiren en uzak yıldızları, gözünde parlayıp, sonra kömürleşen yıkıntıları. Topla gözüken, gözükmeyen bu madenden hala çıkabilir ayrıntıları, bütün zamanların ten de biriken haykırışları, gömülür geçişli çukurlara, nakleder umutları tükenmiş yarınlara, akıldışı sıçraması.
Her yokoluş temellenmedir, var kılar umutları,
gün batımıdır, her yeni doğuşun kaynağı.
Işık karanlıkta kurar doğasını, aydınlanır dokular,
sonsuzluk haritası.
Kayıt Tarihi : 19.5.2022 16:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gökhan Oflazoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/05/19/ucurum-237.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!