İda'ya dar ağacı kurmuşlar anam
Cellat başı amade yolumu bekliyorlar
Gözlerim bahtımdan da kara bantla kapalı
Bileklerimde O insafsız zincirleri var ahkâm kesenlerin
Sokaklarda gün kuzguni bir yağmuru ağarlıyor
Gün üzgün fırtınaya tutsak yaşıyor
Ve benim bedenimde zemheri çırpınışlar
Ruhum güneş doğsun diye boşuna yalvarıyor
Daha dün gece yine koynumda uyutmuştum
O has yünden ördüğün akılsız bebeğimi
Daha birkaç gece önce rüyalarını görmüştüm
Meleklerimin kopmuştu kanatları terörist kurşunlarla
Şehidim uyusun şu canda uçartmamı özledim anam
Hani kırıpta çomak incesinden yapmıştın iskeletini
Birde kaplamıştın ya kırmızı kurdelayla her yerini
Gök kuşağına ulaştıramadım ki O minicik dileklerimi
Elimde sönmüş balonlarım kaldı hepsi ayrı renkten
O'nlarıda acımasızca delik deşik etmişler
Aleni bir ihanetle kırmızı çizgilerimi delmişler
Hemde pavuryaların tanklarıyla annem
Avuçlarımın arasında yastığımın altında
Balonlarım paramparça. Uçurtmam haram bana
Olsun parmak izin var hala elimdeki son mektubunda
İnan bana annem doyamıyorum okumaya, koklamaya
Cansız bebeğim çomak incesi uçurtmam balonlarım
Bütün bunları çöpçüler bile elinin tersiyle iterken
Ben allame-i cihan iken arayıpta bulamıyorum ya
Şimdi hangi sazlıkta çürüyorlar bilemiyorum annem
Tandır başında çekilenlerde neyin nesi
Ah be anam. Bizimkisi kardeşin kardeşe işkencesi
Onlar hep bir ağızdan olmuşlar kâzip ağası
Ne de güzel oynuyorlar hepsi ayrı satvet havası
Kurşunlar yağıyor yüreğime hiç yolunu şaşırmadan
Ne alâ görmüyorsun anam. Duman yükseliyor Pera' dan
Senle aramızda kalmadı artık bakışacak tek bir alan
Duman mavi. Duman kuşatmış bizi bu son balaban
Ne törede ne berdel de yok, yok böyle yanmak
Can bildiklerimle kendi canımdan olmak
Pekte çaresiz imkansız haller bu bendeki
Gayrı düşer bana acımı gazimle yaşamak
Anam ozontabakası delinmiş hesap ver diyorlar
Sözde ben yakmışım Harran ovasını
Sözde ben yıkmışım Nemrut dağını... Birde...
Boğazda ağırlamışım toprağımı satan köseğileri
Billahi yalan küllen yalan her söyledikleri anam
Kurtlar sofrasına nasıl ulaşabilirim ki bunu düşünmüyorlar
Öyle dosyalar dolusu sıkıştılar ki köşeye
Bütün bu suçlara adres arıyorlar
Ve gerçek suçlular sırra kadem
Yasaları ihlal ediyor, bayraklarımı yakıyorlar
Sen hayıflandığıma aldırma güzel anam
Hiç korkmuyorum ki
İda' ya dar ağacı kuran namussuzlardan
Benim tek suçum Türk' üm, küçük Atatürk' üm
Öyleyse başım dik, dimdik yürürüm
Alnımı yaslarım göklere gök kadar açık
Varsın dar ağacı olsun ipimi alırda koşarım
İda' ya dar ağıcı kurmuşlar anam
Encam vaktidir son arzumu soruyorlar
Anam söyle O keman keşlere.... yeter
Bebeğimi, uçurtmamı balonlarımı vurmasınlar
VURMASINLAR...
Kayıt Tarihi : 19.3.2007 19:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şehitlerimize gazilerimize ve başta anneleri olmak üzere tüm yakınlarına..
Öyleyse başım dik, dimdik yürürüm
Alnımı yaslarım göklere gök kadar açık
Varsın dar ağacı olsun ipimi alırda koşarım
Tek kelimeyle güzel anlatım,tebrikler tam puanımla kutlarım
Yurt Savunması
Dağları dağlarda bekleyenler
Sıla özlemini
Yurt sevdasına ekleyenler
Kimlerin çocukları?
Peki
Yüreklerine hormonlu kinler ekilenler
Beyinlerine kan
Ellerine silâh tutuşturulup dağlara çekilenler
Kimlerin çocukları?
Kimlerin anaları göğsüne basar taşları?
Hangi yavukluların
Sel olup akar gözyaşları?
Kimlerdir soğuk gecelerde hüzne sarılan?
Yaşamın baharında topraklara karılan kim?
Kahredici virüslerle kim çeler beyinleri?
Düşmanlığı hortlatıp kim büyütür kinleri?
Kimler için akar damar damar bu kanlar?
Kimler için
Kara topraklara düşer canlar?
Bu dava salt yoksulun davası mı
Bu yurt salt yoksulun yurdu mudur?
Acılara yargılı
Kimsesiz Memo
Şapkalı Mehmet
Şalvarlı Durdu mudur?
Siz ey çalıntı emeklerle hantallaşan göbeğini
Kancıl tırnaklarıyla kaşıyanlar
Siz ey onca yoksulun vebalini
Kirli kasalarında taşıyanlar
Tatil koylarında Güneş’e verdiğiniz kıçınızın direncini
Sınır boylarında kurşun atarken görmek istiyoruz.
Sevgili nazında hüner üreten parmaklarınızı
Gece ayazında tüfek tutarken görmek istiyoruz.
Sen de hey!
Çağdaşlığı kıçında bir dövme gibi taşıyan sırtlan
Artık kendi günahlarını kendi kamburunla sırtlan.
Yetmedi mi akıttığın bunca kan?
Yetmedi mi yok ettiğin bunca can?
Her karışı şehit kanıyla sulanmış toprağımdan
Çekil git ey zifir yürekli vampir
Lâğım çukurlarına bağladığın
Kendi damarına gir.
Haydar Bibinoğlu
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
--------------------
Bu şiirin hikayesi:
Sayın Şadi Ünal'ın askerdiki oğlu için yazdığı bir şiirden esinlenerek yazdım bu şiiri.
puan
10,0
(1 kişi)
yaz | oku
Şiir Hakkında
Böylesi bir paylaşım için teşekkür ediyorum..
TÜM YORUMLAR (6)