Üç Fıstık Şiiri - Seyfi Karaca

Seyfi Karaca
5108

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Üç Fıstık

Ve nitekim
Misafirin umduğu, ev sahibine iki öğün olandan
Yolundan yürüyenlerin elleri ayaklarına dolaşık kırık havalar çaldığı
Bol kumpanyalı karnaval melodileri yamacımdan geçerken
Sesli görüntülü cümbüşlerle
Kendine sığınılası kalmamış geçmişinden kaçarcasına zuladan
Her çırpıda eski tekrarı, her harfiyen düzensizlikte sarkmış bir ikindinin
Dünyayı akşam alacalarına yaklaştıran merakıyla buğlu buharlı
Birden
Aralardan
Maskeli kalabalıklardan bir yerden kopup gelen bir damla çığ gibi
Bana dokundu gölgesi
Eli sepetli
Etekleri masal düşlerince uzun kadının
Sessizliği bütün çok konuşmaları bastıran kütüklü ateşlerde yanan nefesiyle
Kanatları bedelsiz koparılmış bir papatyanın
Ara mesafesi koymaksızın özlediği kollara can atması misali menzili meçhul
Tuttu üç fıstık sundu
Ama nasıl bir sunuştu kordonunu kıran saatlerin bile
Aklını fikrinden çelenden
Mangalda kor körüklüyordu sanki şehrini koyacak biryeri kalmamış giz
Ve enimiz
Ve sonumuz..
Ve nihayet..Ve nitekim..
Hafif temaslı ip incecik
Hazırlıksız yakalanan bir sevince teslim olan eli öpülesilerle
Birini bana, birini kendine,
birini bizi resmeden aşka..
'Olsun mu? ' dedim..
Bir soluk bile beklemedi hazırcevap
Vardı gitti ateş ki, kırmızı ışıklarını ihlal etmiş alev aleve
Şubat soğunun koynuna
Ayaz çatağına sokuldu..

Seyfi Karaca………….Şubat / 10

Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 18.2.2010 15:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Seyfi Karaca