Üç Damla Can Suyu Şiiri - Selma Demirci

Selma Demirci
10

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Üç Damla Can Suyu

A Ş K
A Ardımda bırakıyorum işte, sana bağladığım umutlarımı!
Aldım elime, gömdüm kalbime senle kurduğum düşlerimi…
Ay ışığı aydınlatsa da yollarımı mütemâdiyen,
Ağlayan gözlerimde gün solmuştur ebediyen.
Artık biliyorum; küller savrulacak ruhumun derinlerinde,
Anla artık; yok oldu bir ömür göremeyen gözlerinde…
Ş Şarkılar yansın, katreler dökülsün bu bezm-i âlemde,
Şiirler söylensin, aşka dâir bu demde.
Şavkı vuruyor mehtâbın, engin denizlerde yüzüne,
Şevk içinde raks ederken yakamozlar, sanki bir hüzme…
Şalı gibi Endülüs’ün,tüm geceyi sarmış varlığın,
Şehr-i İstanbul’da kaldı duyamadığın çığlığım!
K Kurulurdu şen sofralar kıvrak türkülerin nağmeleriyle,
Kâh en güzel yanım olurdun sen, mey katreleriyle,
Kâh gözlerimde yaş olurdun,oluk oluk sineme çöken,
Kim bilir belki sen, bî-vefâydın aşkımı yıllara gömen…
Kurşun gibidir bıraktığın izler kalbimi dağlayan,
Kırdın kanadımı,büktün dalımı bir gülüm her dem kanayan!
SEVGİ
S Seviyorum seni aşkın kalleşliğinden sıyrılarak,
Sulara fısıldanmış bir masal gibi uğuldayarak…
Sevebilirsen sev beni, bırak aşk kalsın Mecnun’a,
Sevilmeyenlerin dillerinde aşk bir bedduâ…
Sayısız güvercinin aynı anda havalanması gibi sev beni,
Sulara aksi düşen revnâkların süzülüşü gibi sev beni…
E Eksilmeyecek şeydâları aşkın,prangaların gölgesinde!
En derin hıçkırıklar duyulacak, zindanların mahbesinde.
Eğer biterse cihânda sevgi,o zaman biter beşeriyet!
Eğilsin başlar sevginin önünde, başlasın ebediyet…
Ey yüreğime ılık ılık akan, gönlüme sızan sevgi!
Emret aşıp geçelim,karşımızda duramasın yalnızlığın bendi…
V Vâveylâlar yükselmesin körpe yüreklerin derinlerinden,
Vahâlar yeşersin, rayihâlar duyulsun savaşın çöllerinden…
Vursun alnına kahpe feleğin, sulhun çiçekleri,
Var olacak gün doğdukça ruhumda sevgi demetleri…
Vermeyecek gönlüm aşkın esâretine, sevginin saflığını!
Virân olmuş şehr-i aşk, yitirmiş hülyâlı varlığını…
G Güz güneşidir gözlerimde şimdi parlayan,
Giriyor penceremden süzülerek bâd-ı hazan…
Göremeyecek sevgiyi bilmeyen o gözler hakîkâtleri,
Görse de anlayamayacak yalan sandığı rikkâtleri…
Gül bülbülü sever, bülbül gülü bekler asırlardır,
Geçse de yıllar gerçek sevgiyi bilen bir tek onlardır…
İ İrkilerek can veriyor ellerimde yalanlar,
İliklerine işleyecek kâinatta gerçek olanlar…
İnanmakta dîl-i âzâdem, sevginin azâmetine,
İnsanoğlu gün gelir boyun eğer kalplerin adâletine…
İri iri güller açmış bu akşam, ıslak gün batımında,
İnançla can buluyor sevgi,kalbimin her atımında!
DOSTLUK
D Duru bir su gibisin çakıl taşlarının arasında,
Değer seninle yaşamak her şeye bahtımın karasında…
Dür-i tanedir yokluğunda gözlerimden akan,
Der-sââdette yağmur bulutuyum yollarına bakan…
Dağların gücüne eştir gerçek dostu bulabilmek,
Denizleri aşmaktan ötedir onunla dik durabilmek…
O O ki; nev-î şahsına münhâsırdır,tektir;
Onulmaz yaralarda dost sesi devâya denktir…
“Ortasındaysan ömrün Dante gibi” tek başına,
O zaman dövünsen yeridir; yalnızlık sana âşinâ…
Onu göremesen de orada olduğunu bilmektir dostluk,
Omzuna koyamasan da başını, onunla ağlayabilmektir dostluk…
S Sırdaşım sen ol en koyu renginde yalnızlığımın,
Sen ol tek limanı ruhumun,fırtınalardaki çığlığımın!
Sere serpe dost gülüşüyle geçsin nâr-ı hayat,
Sıkıca sarılırım sana, yüreğinde gizlidir âb-ı hayat…
Surları gibiyiz asırlık kalelerin seninle biz,
Sarsılsa da arz delinse de arş, yıkılmayız ikimiz!
T Târumâr eyliyor gelen geçen, ruhumun lâlezârını,
Tutuşsun devrân, yıkılsın riyâ bulsun âh-ızârını…
Tarifsiz bir mucizedir hoş dilinde âzâde hayat;
Tatmadım dostluktan daha güzîde hissiyât…
Takılsın bu yolculukta saçlarına ellerim,ey kader!
Taşlara çarptı ayakların, veremedin dostluğuma keder...
L Lâldir,beyzâdır çiçekleri dostluğumun,
Leyl-i vuslatta izi yoktur feleğin,korkunun…
Lîme lîme dökülüyor yalnızlık, umutsuz dudaklardan,
Leziz sohbetlerin saran güneşi doğdu, kızaran ufuklardan…
Lahzâlara sığdı sandım, dost sesiyle sohbeti;
Lâkin bir ömür saklarmış içinde,sonsuz muhâbbeti…
U Uzanıyor ellerim,haykırıyorum yüzüne duy diye:
Uzun uzun yılların yerine, bir lâhza yüreğine koy diye…
Ukte kaldı içimde, sevgine susadım aşkına kanarak,
Uzak diyârlardan dostluğuna geldim, nârına yanarak…
Umuyordum sen her şeyim olacaksın:En çok öbür yarım,
Utkusuna erişti felek, en çok hasretimsin,kaldım yarım…
K Karanlıklar aydınlanacaktı,güneşler yanacaktı,demiştin.
Kahrından ölecekti kara yazım,böyle söylemiştin!
Kapılarımı sonsuza dek kapatıyorum artık elvedâ,
Kuş uçmaz kervan geçmez yollara soktun beni, yok tek sedâ!
Kurumuş bir yaprağın hışırtısı var yüreğimde, duy isterdim,
Kor olmuş yanan aşkımı, ömrünce başucuna koy isterdim…

Selma Demirci
Kayıt Tarihi : 12.10.2009 15:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Selma Demirci