turuncu gözlü kuşun kanadıdır son barınak
bir avuç yem
hüzünlü bir “günaydın” sabah ayazında
ölümsüz tutuklu ey!
nasıl da karıştın hızla yaprağın nazlı kılcallarına
alâimisema bir kelebek uçuşu umardın
..
iki kanadı iki yana düşmüş
biçareyim,
şehrin,
yorgun gözlerinden kaçıyorum.
turuncu yangınlarda üşüyen
sevgilim,
gözyaşların alt üst etti
..
Umutla bekliyorum bir gün çiçek açmanı
pembe sıklamen turuncu renk renksin Sardunya'm
seninle güzel geçer zaman şenlenir dünyam
benim mutluluğum sen çiçek açtığın zaman
pembe mor sıklamen seninle şenlenir yuvam
ah beklemediğim bir sabah ah umudum yokken
..
Her seher boğaz sularında sensizliğe yıkanır, yakınır içsel dalgalarım.
Yosunların benime dolanır, gelirsin sahilime deniz analarıyla.Andıç yemiş bir iletişimin sularında seni yazamıyorum asıllarım kirlenmiş, atık sevdalar karışmış bir sensizlik denizindeyim.Her anım kirli isteklerle akıyor ama senin denizine doğru dizginleri kopmuş aşkın yunusu olmak dışında çarem kalmıyor.
Gelişler eskisi gibi ılık değil.Seninle gelen efsunlu rüzgâr saçlarımı ve suçlarımı dalgalandırıyor. Açık kahveye boyadığın saçların vedaya açılmış gibi yüzüme vurur. Yar beni tarar mısın saçlarınla, özlemlerinle… Tarak uçlarına sevgimi ekledim ki saçlarının kökünden beynine iletilerim rahat gelsin diye.
İz ve söz bitmez aşka sen ancı, yeni bir bahara beni yeşert. Ah yeşilim, gül nazım, sevdalım, bahara sunaklı sultanım, gecemin yıldızı,sözlerimin sözlüğü baharımda har var.Kurumuş özlemlerimin toprağına sevgi buhurlarında damlalar aksın.Mahmuzları ışıl ışıl gözlerinle şıklansın hayat.
Yedi bulut çığlıklarına dörtnala koşuyor yıldızlarım.Hazlarımın hazır dokunuşlarından koşular yapıyoruz senle senli olmanın son anında.
Heybemizde kavuşmanın bütün erzakı,biraz çok özleyen benden arta kalan sevgiyle ağırlık kazanıyor buluşmalarımız.
İmkansızlıkları aşıyoruz, gündüzleri karışlıyoruz aşk ile karanlık arasında bir yıldız konuk oluyor mavi gözlerine.Kara sevdamın haritasından,kararsız kayıplar kayıt oluyor sözle,gözle, özle sen arasına.
..
yaz nedir ki...
turuncu tuvalde mavi fırça izleri...
dolunay sınavı ve salkım söğüt
uzanmış tarhında menekşe / doğurgan
aşk gibi sorgusuzça
zamanın tutanağına geçen
ilikten boşanmış yaşam
..
Bu toprak
bu çimen
bu su,
burcu burcu tüten
bu tanıdık koku,
bu turuncu
bu mavi
..
sessizce kardan apak olmuş
duvarın üstüne
bir çift güvercin kondu
göğsü som mavi,yeşil
güneş vuruyor göğsüne
yeşil,mavi,turuncu rengarenk
menevişleşiyor
..
bozkırın avuçlarında özgürlük
hereksiz acılara sürtünür rüzgar
denizci ıslıklarla çizeriz
sonsuz kuşların resmini
iki kıyıda elçidir hüzün /umarsız
ah serçe hangi çizikte noksan gök
..
Gecenin karanlığında,
Yine düştü,
Turuncu ışıklar,
Marmara'nın kapkara sularına.
Karşı kıyıdan,
Kartal'dan kalkan,
Yirmi bir otuz vapuruda,
..
Önce bir eylül geçti bakışlarımdan, sırılsıklam.
Uçuşan bulutlarla deli-divane bir gökyüzü geçti.
Geçti son ışıklarıyla bir güneş, bir kocaman gül,
Bir kuru dal, bir sarı yaprak, bir durgun su.
Islak kanatlarında umut taşıyan muhacir kuşlar geçti.
Sonra bir ekim geçti, ölümsüz sevgilerle dolu dizgin.
..
Ruhumun yırtık ağlarına içimin tümcelerini yazdım.Kendi yalnızlığımın kahramanıyım.Düşlere daldığım,dalgalarına yazdığım cümlelerini hangi balık hafızan yedi.Öpücük sularınla düzelt dalgalarımı.Şiir derinlerine büyüler süreyim, susamış içselliğimden akan pınarlarımdan eski yıldızlarımı topla.
Gidişlerin turuncu bağrında taş bağıllarımı bağla,ağla biraz sularıma yazdığın kitapları.
Esintilerin resmi varsa derle beni gayrı resmi çizimlerde, biz aşkın sesini dinlerken düşünüşlerimizin döngüsünde delirmiş özlemler yol açsın içten sevilere doğru.Yazıl biraz, yeteneklere.Şiir kal,dize dize okun bağımlarda.
Anılışları tetikleyen gizli sevişmelerin kafiyesini bulmadan yazılmak,şiir gibi tutkuların hecelerini bulmadan bitirmektir sevdayı.Oysa modern şiir gibi imgelerin yatağından senle çıkmıyoruz.
Anlamlar şölene kurulurken, okunuşlarımız şiirlere tematik ayna olurdu.Seni yazardım,seninle yazılırımdım içimin romanına.
Biz susturulmuştuk ustura uçlu demokrasilerde derin devletin şifrelerini bilmeden en sevdiğimiz, ulusal bilinci artırmak amacıyla bir intihar şölenine sunulurdu.Mevsim kıştı, 28 Şubat bitmişti.Beni en sevdiğim yürek devletinden sürmüşler. Ruhumuzdaki yangın yaşanmamış anların kutsi özetlerine kül olurdu.
Bütün acıların sorgularla köşe kapmacalarımıza kurşunlar yağardı,ihtilal oyuncaklarını sergilerdi diş bilenmiş aşk yazgımızın üstüne. Tehlikelere deniz sessiz vuruşlarla sırlarını resmederdi bilinmeyenlere doğru.Bilinen gerçeklerden, tanınmış özetler sunardık özündeki sancı aşka roman olunca.Seni okurdum içinden.Seni yazardım,acılarımla,gitmelerinle, sevmelerinle, gelmelerinle,bir ulusu özetleyen her ne varsa senle bütünler,senle akardım hayatın sularına doğru.
..
Bahar gelip Mayıs ayı, türlü çiçek açarken
Yazı yaban buram buram mis kokular saçarken,
Bal arısı bir çiçekten diğerine uçarken,
Gelin gibi süslenirim, benim adım: Gelincik.
Kimse bilmez bana göre benim de bir yaram var,
Sarı, turuncu, kırmızı; üzerimde kara’m var.
..
yeşil turuncu renklerle kareli desenli bir bataniyeydi görenler için
benim içinse
koskoca bir hikayeydi
yüreğimde yaşayan ne güzel günlerdi yapayanlız
bataniyem ve ben
kalörüfer dibinde sımsıkı sarılıp ısındığımız fısıldaşıp dertleştiğim
peşimde oda oda dolaştırdığım
..
- I -
yıldızsız gece... bulutlar sessiz adımlarla teftişe çıkar bir şehri. umarsız sis... uzak sesler... birer birer sönen evlerin ışıkları... gün boyu çığlıklarla, bağrışlarla çalkalanan şehir yalnızlığa çekilir. bir kez daha kendisiyle hesaplaşır. şimdi durgun bir nehir gibi akıbetini beklemeye koyulur...
yıldızsız gece... turuncu sokak lambaları cirit atar kaldırımlar üzerinde. bu karanlık, bu kör olası zifirilik, her gün, hiç yorulmadan nasılda gelir öyle, nasılda örter koskoca bir kenti...
yıldızsız gece... evlerin, hatta odaların biri..yatağında yatmakta bir kız çocuğu. kuruğu düşlerle oyunlar oynamakta. gözleri yorgunluğun aynası. saçları başaklar gibi iç içe. kimdi? hangi masaldan gelmişti? yolunu şaşıran bir şairin son umudumuydu?
..
Ana renkler üç tanedir
biri sarı biri kırmızı diğeri mavidir
bunların kardeşliklerindense oluşanlar
turuncu mor ve yeşildir
Sarıyı seviyorum güneşim o benim
masmavi olan uçsuz bucaksız denizim
..
Sen kardelen
Geride beyaz karlar üzerinde
Kara lekeler bırakan
Saflığı
Beyaz yalanlarla öreten
Son çırpınışın boşuna
Güneş göz kırpmada üzerine
..
Bu yılbabalar gününde
kızına, böbreğini
turuncu bir gül niyetine
..........................veren baba
Seni tebrik ederim! .
Yazmaya geciktim
Özür dilerim!
..
Siyah beyaz notaların griye çalan tonlarında duyuldum.
Sustum...
Sağnak yağmurlar sonrası,
Yedi rengine açıldı yüreğim.
Yedi renginde arşın yedi katını düşledim.
Tutuldum..
Kırmızında aşk ile bir goncaya dokundum.
..
El salla taşlığa soyunan güneşe
Dere ile akan dolunaya
Ya da erotik duruşuna incirin
Çardakta buluşmanın günahına
Dişlerinden okunmalı sevincin
..
çekmece çok ani açıldı
ve çarptı kendi gıcırtısıyla
acıyla doğruldun, dizindesin
dirseğin masada..
tortulu bir çay bardağı
çakmak turuncu renginin üstünde duruyor
..