I
Ben bir kahramandım ey oğul
Maceram ta Çin setinden başlar
Cengiz’in Atilla’nın ordusunda
Bazen bir okçuydum, bazen de bir atlı
Şahlanırdım Orta Asya’nın steplerinde
II
Batıya esen bir rüzgârdım ben
Türk’lüğümü estiren bir fırtına
Anadolu kapılarındaydım sonra
Malazgirt’te Alparslan’ın ordusunda
Bir kılıç şakırtısıydım
Haçlıya karşı bir kaleydim, benttim
Peygamberimizin muhafızıydım o zaman
III
Söğütte Osman Gazinin erenleriydim
Şeyh Edebali’nin öğütleriydim
Bizans’a karşı duran en uçtaki yiğitlerdendim
Hudut boylarının akıncı beyi
Kırkpınar’ın kırk namlı güreşçisiydim ben
IV
Fatih’in ordusunda İstanbul’daydım ben
Ulubatlı Hasan’dım surlarda vurulan
Bir topçu neferiydim
Bir Şahiydim,bir şahindim orada
İstanbul’a Sultan Mehmet’le ilk girendim
V
Batıya gitsem Mohaç’tayım
Plevne’de Gazi Osman Paşaylayım
Tuna nehriyim akarım sonsuza dek
Doğuya gitsem,
Yavuz Sultan Selim’in yeniçerisiyim
Bir atlıyım dörtnala koşan
Otlukbelinde’yim,Mercidabık’dayım
Ridaniye’de seferdeyim çöllerdeyim
VI
Viyana önlerindeyim
Avrupa’yı fethetmedeyim
Macaristan’da Bosna’da
Hoşgörüydüm diğer dinlere
VII
Sivastopol önünde yatan gemiler aman aman
İşte Kırım’da seferdeyim yine
Ama yorgunum artık seferlerden
Kırılmadayım dövüşmekten
Borçlanmaktayım ilk kez
Kararıyor ufuklarım
VIII
93 harbi nedir bilir misin evlat?
Gazi Ahmet Muhtar Paşa bile kurtaramadı bizi
Kırıldık Ruslara karşı
Başımıza gelenleri okumalısın
Mehmet Arif bey’den
IX
İşte 1911 yılına da geldik
Trablusgarp de gidiyor elimizden
Gönüllü genç subaylarız
Bingazi’ye Tobruk’a giden gemilerdeyiz.
X
Balkanlar’da karıştı yine
Güçsüz görünce Osmanlıyı
Çeteler azdılar, azınlık demedik ama
Onlar kendini azınlık saydılar
Saldırdılar dört yandan üstümüze
Kırdılar soydaşlarımızı
Rumeli yolları açlık ve ölüm kokar
Ordu içinde de hizipler başlar
Bu yol Sarıkamış’a çıkar
XI
Ah Sarıkamış ah
Oy donan yiğitlerimiz oy
Allahu Ekber dağlarında
Buz kesti yüreğim de
Duyan olmadı dondum ben
Dondum ben Enver Paşam
Duy donanların sesini
90 bin ananın da yanan yüreğiydi
XII
Burası Yemen’dir
Gülü çemendir
Bir gittim askere sen de 10 yıl
Ben diyeyim 20 yıl
Dönebilseydim eğer o çöllerden
Görecektim yavuklumu
Sevecektim çocuklarımı torunlarımı
Çöl de bana mezar oldu
Yerimi bilen yok
XII
İşte çıktı ilk dünya savaşı
Almanya dostumuzmuş
Galiçya’dayım elimde mavzerimle
Çanakkale’deyim 276 Kg. mermi sırtımda
Yedi düveli durdurdum orada
İmanımla örnek oldum dünyaya
Ama ne fayda
Zorla boğazı geçemeyenler
Güzelim istanbul’u bir gecede aldılar
XII
Efzun çıkmış güzel İzmir’e
Kordon’da çizmeleri şakırdar
İlk kurşunu sıkmam lazım
Adım Hasan Tahsin
Ege’de efelerin efesiyim
Yörük Ali, Gökçen efeyim
Halkın iradesi Kuvay-ı Miliyeyim
Artık bir ışık doğmalı Samsun’dan
Tüm Anadolu’ya yayılan
XIII
İşte şimdi de Bandırma vapurundayım
Atamın muhafızıyım ha
Ona göz dikenin gözünü oyarım
Hırçın ve dalgalı Karadeniz’de oy uşağum
Bakalım Samsun’a varır mıyız?
Varırsak da başarır mıyız kurtuluşu
XIV
Çıktık Samsun’a
19 Mayıs 1919 bugün
Bizim için diğer günler gibiydi
Ama bilmeyiz ki,meğerse biz
Bu gün koca bir imparatorluğun yerine
Kurtuluşu ve direnci
Genç bir Cumhuriyeti
O kocaman devi,
Mustafa Kemal’i çıkarmışız limana
Şimdi işimiz küçük küçük çoban ateşleri yakmak
Sonra da hepsini kocaman bir kurtuluş ateşi yapmak
Haydi Havza’ya adım adım Anadolu’ya
Mitingler yapalım, işgali kınayalım
Halaylar çekelim
Uyansın Türklük ateşi yeniden
Uyansın artık o koca dev
Şahlansın gökyüzüne
Amasya’da bir kongre toplanmalı
Milleti de yine milletin iradesi kurtarmalı
XV
Erzurum çarşı Pazar
Uyan sarı gelin uyan
Orda bir yiğit var
Öksüzlerin koruyucusu
Kazım Paşadır o
Tez kongre toplansın
Yurdun dört bir yanına haber salın
Fakiri, zengini,sivili,askeri toplansın
Millet iradesi hakim kılınsın
Sivas ellerinde sazım çalınır
Orda da bir toplanalım
Pir toplanalım ama
Mandasız ve himayesiz bir yurdumuz olmalı der Atam
XVI
Urfa’ya Paşa geldi anam
Halk temaşa geldi anam
Düşman geldi kapımıza dayandı
Vurun Urfa’lılar,Maraş’lılar
Vurun Adana’lılar,Mersin’liler
Gazi oldu Antep’liler
Orada yiğit Şahin Bey’ler,
Kara Yılan’lar,Sütçü İmam’lar yatar.
XVII
Dikmen sırtları burası
Ankara havaları çalarken erenler
Havada taze bir umut kokusu var
Yüreklerde kır çiçekleri açmakta
Seymenim ben buralarda
Atatürk’ü beklerim sabırsızım
İşte göründü konvoy
Çalsın davullar zurnalar
Artık başkent burası olmalı
İlk meclis de hemen toplanmalı
XVII
Ankara’nın taşına bak
Gözlerimin yaşına bak
Biz düşmanı esir ettik
Şu feleğin işine bak
Ulus’ta eski bir taş yapı
Titrek gaz lambası
Ne yatak var,ne yorgan
Bu gün öğlen de bir kuru fasulye pilav olsa yemekte
Ne mutlu bizlere
Biz mi kimleriz?
Her yerden gelen milletin vekilleriyiz
Tek işimiz yurdu kurtarmak
Sonra da Cumhuriyeti kurmak
Kuruldu Cumhuriyetimiz dualarla
Bugün 29 Ekim 1923
Onu biz kurduk,
Bekçisi sizlersiniz
Yani siz gençlersiniz
XVIII
Evlât Ankara’dan Eskişehir’e giderken
Polatlı’nın çıkışında sağına bak tepelere
Sakarya kıvrım kıvrım akar ya
İnsan misali der ya şair
İşte orada bir tarih yazıldı
Çılgın Türklerdik biz
O tepenin isimi de Duatepe’dir
Yüzyıllar sonra İlk kez mızrağımızı ve atlarımızın başını
Yeniden batıya çevirdiğimiz ilk yerdir orası
Ekmeksiz aşsız,
Çorapsız,silahsız süngümüzle yazdık tarihini
Adına da Büyük dönemeç dedik
Ve 30 Ağustos sabahı Kocatepe’de
Başladı o topçu ateşi
Allah Allah nidalarıyla inlerken yer ve gök
Ben de bir topçu neferiydim gururlu
Attığım her gülle düşmanı ezdi geçti
Dayanamazdı gayri düşman buralarda
Ve geldikleri gibi gittiler Kordon’dan
XIX
Ne de çabuk geçti on yıllar
Çıktık açık alınla on yılda her savaştan
Her yaştan gençlerden biri de bendim
Demir ağlarla örülüyor bak yurdum
Fabrikaların bacaları tütmeye,
Toprak sürülmeye başladı bile
Herkeste büyük bir şevk var
Kenetlenmiş eller ve yürekler
Davamız tek
Bu ülke gelişecek
Okuma yazma seferberliği de ilan edildi bak
Dede ve torun birlikte öğrenecek yeni alfabeyi
Kadınlarımız çağdaş, erkeğinin yanında
Bak oğlum benim de bir soyadım var
Sana bırakabileceğim
Yıldıran’dır o
XX
Ve gelmez olaydık bu güne
Keşke hiç uyanmasaydık o sabaha
Bugün Kasımın onu
Yıllardan 1938
Saat dokuzu beş geçer
Öldü dediler Atatürk’üm
İnanamadık
Koştum odama yaverdim çünkü ben
Sıktım silahımı kurtardılar beni
Atam’ın anıtkabirde muhafızıyım bak
Çocuklar geldi yine yanıma resim çektirmekiçin
Bu gurur da yeter dedim bana
XXI
Sene 1950
Yine bir savaştayım
Adı Kore’dir
Türklüğün tarihini yeniden yazmadayım
Mazlumu korumadayım
Bir topçu mermisi istedik üzerimize
Gönenç üsteğmenimle
Yardık ama düşmanın çemberini
Vurulduk biz de Kore dağlarında gelincik olduk
XXII
Sıcak bugün hava
Aylardan Temmuz
Günlerden yirmi,yıl 1974
Kıbrıs’a dalga dalga akan gemiler var
Bir çiçek gibi açıyoruz, paraşütçüyüz Gönyeli’ye atlamadayız
Amaç belli,kurtarmak soydaşımızı
Durdurmak katliamları
Hatırlamak bile insana ızdırap verir
Topel’i,İlhan doktorun eşi ve çocuklarına reva görülen mezalimi
Çıktık Yavuz plajına dalga dalga
Kaçan kaçana karşımızda
Kahpe bir roket yedik
Karaoğlanoğlu Albayımızı da şehit verdik
Akıyoruz Beşparmaklardan boğazdan
Kaçar hain düşman
XXIII
Hakkâri’nin dağlarında mor sümbüller açar
Ötmez oldu yıllardır bülbüller buralarda
Şırnak ovalarında bir gelincik var
Kan kırmızı açar üzeri beyaz ay ve yıldızlı
Anların babaların yüreği sızlar
Kolay mı kardeşim fidan gibi yavrunu bir kahpe kurşuna vermek
Tek evlat acısını içine gömmek
Bitmeyen kavgamız var oralarda
Bitinceye kadar mücadelemiz var buralarda
Ben bir komandoyum anam
Şehit olursam beremi çıkarmayın
Tüfeğimi almayın
Savaşmalıyım bu ülke için
Halkım için buralardayım
Gençliğim tükenmiş ne kelime
Gelirim yine kime ne
Ta Çin Seddi önünde başladım dövüşmeye
Ateş oldum,kar bora fırtına oldum haine
Ama bitmedi imtihanım ateşle
Yıldırım YILDIRAN
Yıldırım YıldıranKayıt Tarihi : 1.12.2010 23:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!