Anlatmıştım sana herşeyi.
Ama hatırlamadın.
Sarhoştun.
Ayakta duramıyor,
Ha bire sorular soruyordun.
Anlatmaya çalışıyor,
Sen gidince kuşlar hemen sustular,
Terkettiğini duyunca hepsi uçtular.
Dostlarımın hepsi yanıma koştular,
Bende uçup gitmeyeyim diye.
Gözlerim görmüyor sen olmayınca,
Sen, ne güzel bebeksin.
Kanatlı bir meleksin.
Herşeye gülersin.
Eşimin kaynanası,
Annem diyorum ya sana.
Şu kısa hayatta bende yuvarlanıp
Gidiyorum.
Acıyor her yanım, kanıyor.
Kimse el atıp tutmuyor.
Bense çaresiz, sürükleniyorum.
Oralı olmuyor kimsecikler.
Nasır bağladı, taşlaştı
Pamuk yüreğim.
Çok sevmekten;
Aşkım fosilleşti,
Hissedemiyorum artık.
İncelemek için bir uzman lazım.
Ne yazabilirim sana bilemiyorum.
Herşeyin en güzelisin.
Özlediğim annem, canım babam,
Olmayan kız kardeşimsin.
Aklımdan çıkmayan, gözümün önünden gitmeyen,
Henüz hiçbirşey bilmeyen,
Seninde kapın bir gece çalabilir.
Açıpta baktığında, izbe bir cadde,
Rüzgâr üşütüp, ay içeri girebilir.
Görüp hissedeceklerin bunlardır.
Kapıyı kapatıp girince yatağa,
Gözüne uyku girmeyebilir.
Rüzgar şiddetli, ağaçları kökünden oynatıyor.
Dalları sallayıp duruyor, sağa sola.
Hızla döküyor yaprakları.
Mevsim sonbahardı,
Sararmıştı,
Dökülmeye yüz tutmuştu zaten.
Kuşlar söyledi,
Özlemişsin, görmek istemişsin beni.
Aşkın ne oldugunu,
Bogazına sarılıpta,
İnsanı nasıl bogdugunu,
Kalp atışlarını, aynadan nasıl
Arkana bakmadan gittin.
Hiç aldırmayıp, hiç umursamadan.
Sanki hazırlıklı gibi gittin,
Söyle şimdi ne yaparım ben.
Canımı ciyerimi alıpta gittin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!