Kalbimin anahtarı avuçlarında,
Açmaya korkuyorsun.
Düşünceler sarıyor benliğini,
Ya aşkı, yakarsa yüreğimi
Ya uykusuz geceler başlarsa,
Ya beni çok severse,
Hani bir yer vardı,
Gülücüklerin samimi
Dokunuşların masum
Bakışların duygusal
Olduğu bir yer.
İşte o yerde
Tünel gibi göreceksin Dünya’yı,
Trenin içindeki bir yolcusun mesela.
Girişte, gözünün önü birden kararacak,
Acaba, cebime elini atan birimi var.
Birden, bir yumruk mu gelecek boşluktan.
Karşıdan başka bir trenle mi çarpışacağız.
Sahte bir tebessüm
Sahte bir bakış
Sahte bir dünya, dünyalıklar…
Oysa gerçek zannetmiştim hayatı
Adım attığım asfaltı
Bir çocuk elinde bilyeleri
Allı pullu, rengarenk
Önlüğünü bir yana,
Çantasını diğer yana,
Savurmuş, fırlamış sokağa.
Buluyor elbet aradığını,
Bir güzele aşık oldum,
Bugün ben, bende değilim.
Dünü, bugünü sormaz oldum
Kayboldum gözüm, gözümde değilim.
Islandım, sırılsıklam oldu başım,
Kahraman bir diyar görmek istersen
Dolaş Anadolu’yu karış karış.
Özgür bir insan tanımak istersen
Türklerin arasına karış.
Küçük göreceksin kendini
Ufacık,
Minnacık,
Mini minnacık,
Bir atom parçası gibi.
O vakit gözlerini kapa
Güneş misali parlıyor, mest etmiş başı
Eller hazır semaya yükselecek
Genci, yaşlısı yoktur ibadetin yaşı
Gözler dumanlı, Mevla hepsini affedecek.
Secdede, Yaratana sunacak o pak alnı
Damımda kınalı kuzum, sarı kızım
Serinlikte ötüşen kumru sesleri
Islık çalmayı öğrendiğim bostanın servileri
İşte mutluluğun formülü, bugün de kaygısızım.
Çoban bekliyordur kuzucuklarımı göndereyim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!